SAYI: 18
YASEMİN AKYIL
TAYFUN ÖZEL
KARANTİNA ADASI RESTORASYONU
TURGUT YILMAZ RÖPORTAJI
ÜTOPYALAR GÜZELDİR
HOBBITHOUSE
1
2
Dünyamız
gelecekte de
yeşil, temiz
ve doğal
kalsın!
3
VOURLAmag- o n l i n e -
Deprem... Türkiye'nin gerçeği. 30 Ekim günü saat 14:51'de
sarsıldık. Sarsıldık ama asıl bizler sarsıldık bu gerçekle yüz
yüze geldiğimizde. Bir kez daha gördük suistimallerin,
ihmalkarlıkların, rant kaygısının nelere mal olduğunu. Artık,
bu defa bir ders çıkaralım da bu düzen böyle gitmesin,
canlarımız yitmesin. Maalesef İzmir'i bekleyen asıl deprem
henüz gerçekleşmedi. Hazır olmak gerekiyor.
Bu depremle gördük ki, İzmir'li dayanışmayı biliyor. Felaket
anında birbirine sarılabiliyor. "İzmirlilik" kavramı boşuna değil
yani. Bir de arama kurtarma ekiplerimiz canla başla çalıştılar.
Onlara minnettarız. Onlar konusunda belki de dünyanın en
iyileri... Gönül isterdi ki arama kurtarma dışında başka başka
konularda da dünyanın en iyisi olalım.
Ancak, depremin acı gerçeği geride bıraktıklarımız. Onlara
Allah'tan rahmet, yakınlarına ve hepimize baş sağlığı
diliyoruz. Gelmiş geçmiş olsun.
Bu sayımızda geçtiğimiz aylarda restorasyonuna başlanan
Karantina Adası'nı ele aldık. Karantina Adası Urla denilince ilk
akla gelenlerden. Bilmeyenler için bayağı bir merak konusu.
Tek başına Urla'ya önemli sayıda ziyaretçi çekiyor. Karantina
Adası Müdürü Turgut Yılmaz'ın dergimize söyledikleri sizin de
ilginizi çekecek.
Urla'nın 3 tarafı denizlerle çevrili. Tabii ki denizde yapılan
sporlarda pek çok Urlalının uğraşları arasında. Milli yelkenci
ve yat eğitmeni Yasemin Akyıl röportajımız yelken sporu ile
ilginenler için pek çok ip ucu barıdırıyor.
Urlalı olup da Hobbithouse adını duymayan pek yoktur.
Hobbithouse'un hikayesini merak ediyorsanız mutlaka
okuyun.
Hepimizin çok sağlıklı, çok güzel günleri olsun.
Sevgiyle kalın.
4
,,
sosyal medyada
etkinlikleri
düzenli takip edebileceğiniz
bir rehberiniz var!
@urlaetkinlikrehberi
5
Kapak: Yasemin Akyıl
İmtiyaz sahibi
Vourla Medya Ajansı
Genel Yayın Yönetmeni
Tayfun Özel
Grafik Tasarım
Vourla Medya Ajansı
Yayın Türü:
Süreli (Aylık) Dijital Dergi
[email protected]
/vourlamag /vourlamag /vourlamag /vourlamag
Vourlamag isim ve yayın hakkı Vourla Medya Ajansı’na aittir.
Tamamen gönüllü kişilerle çalışılmaktadır. Yazarlarına, içerik sağlayanlara vb. para ödenmemektedir.
Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve görseller izin alınmadan kullanılamaz, özet ya da kısmen alıntı yapılamaz.
Yayınlanan her türlü ilan / reklam, yazı ve konular sahiplerinin sorumluluğundadır. Dergi sahibine sorumluluk atfedilemez.
ÜCRETSİZ ABONELİK ve daha fazlası için uygulamamızı indirin.
Çok yakında Google Play ve AppStore’da.
6
İklim Krizinin
FARKINDA MISIN?
Dünyanın yok oluşuna sahit oluyoruz. Buzullar küresel ısınma
ile birlikte eriyor ve deniz suyu seviyesi yükseliyor. Kutup ayıları
yaşam alanlarını kaybediyor. Eko sistem bozuluyor. Mesele
sadece buzulların erimesi ve kutup ayıları da değil. Kıyılardaki
bir çok yerleşim yeri tehdit altında. Üstelik eriyen buzullardan
çözünerek denizlere yayılan yeni virüs çeşitleri de cabası. Yeni
hastalıklarla mücadele etmemiz de gerekecek...
İklim krizi için acil harekete geç!
7
86
50
42
10
62
92 80
8
İÇİNDEKİLER
MODA / CHANEL VE TWEED 10
22
Beste Bragg 24
32
MODA - ÇOCUK 42
50
Gülin Özen 64
70
DİKDÖRTGEN SALONLAR NASIL DÖŞENMELİ 80
86
Pelin Kaleci 92
98
FAS / BÜYÜK SAHRA ÇÖLÜ 106
108
Arzu Özkaner Özkuş 116
118
ÜTOPYALAR GÜZELDİR / HOBBITHOUSE
Tayfun Özel
YASEMİN AKYIL
Tayfun Özel
KARANTİNA ADASI VE TAHAFFUZHANE TARİHİ
KARANTİNA ADASI/TURGUT YILMAZ RÖPORTAJI
Tayfun Özel
TOA TE CHING
Aytuğ İzat
GASTRO / YEMEK TARİFLERİ
YALOS (DRIFTWOOD) SAKSI NASIL YAPILIR?
ATATÜRK VE HAYVAN SEVGİSİ
RENAULT MEGANE / E-VISION
ÜZERİNE SIVI DÖKÜLEN BİLGİSAYAR NASIL TEMİZLENİR?
KİTAP ÖNERİLERİ
ASTROLOJİ / TUTULMALAR
Ufuk Örmen
9
MODA
Geçmişten Bugüne
Chanel ve Tweed
Beste Bragg
Moda Tasarımcısı
[email protected]
10
Chanel Moda Evi’nin İlkbahar/
Yaz 2020/2021 Hazır Giyim
Koleksiyonu, Ekim başında, dev
CHANEL harflerinin domine
ettiği bir podyumda moda
severlerin beğenisine sunuldu.
Sahneye kurulan bu görkemli,
ışıklı yazı acaba Santa Monica
Dağındaki ünlü HOLLYWOOD
yazısından mı ilham almıştı?
Bu soruya Chanel’in tasarım
yönetmeni Virginie Viard şöyle
cevap veriyor; ‘Filmlerden
ziyade oyunculardan ilham
aldım’.
Peki kırmızı halı ünlülerinden ilham alınarak
hazırlanmış olan bu koleksiyon, beklenen
göz kamaştırıcı, büyülü Hollywood sihrini
yansıtabildi mi? Bu bence tartışılır. Eleştiri
yaparken şunu da unutmamak gerekir ki
Virginie Viard’ın işi hiç kolay değil. 30 yıl
beraber çalıştığı, dünyanın gelmiş geçmiş
en iyi moda tasarımcılarından biri olan Karl
Lagerfeld’den bayrağı devralalı bir yıldan
biraz fazla oldu. Viard aynı zamanda Coco
Chanel’den bu yana Chanel’in başına gelen
ilk kadın tasarım yönetmenidir. 30 yıldan
fazladır Chanel’de çalışmasına rağmen,
Lagerfeld,in ölümüne kadar olan zamanda
pek adını duymadığımız bu tasarımcı
aslında Lagerfeld tarafından şu sözlerle
onurlandırılmıştır; ‘Virginie benim hem sağ
kolum hem de sol kolumdur’.
11
MODA
12
Yılda 6 koleksiyon yapan Chanel görünüyor hayata uygun olması için iki parça kumaştan
ki bu son koleksiyonda sadeleşmeye yapılmıştır. Coco’nun dediği gibi: “Kadın ırkının
gitme yolunu seçmiş. Bence “Hollywood büyük bir hayranıyım. Kadınlara kendilerini rahat
Şöhretlileri“ temasından yola çıkılarak hazırlanmış hissedebilecekleri, içinde araba kullanabilecekleri
bir koleksiyonda sadeleşmeye gidilmesi bir çelişkiye ama aynı zamanda kadınlıklarını vurgulayacak
yol açmış. Yine de, bana göre bu son koleksiyon kıyafetler vermek istedim. “
her ne kadar ‘WOW!’ dedirtmese de, satış
güvencesi veren, akıllı bir koleksiyon. Geçen ayki Yapılma şekilleri nedeniyle Chanel ceketlerinde iki
yazımda da belirttiğim gibi, ünlü markaların son beden aşağı veya yukarı tadilat kolayca yapılabilir,
koleksiyonlarının gösterişten ve abartıdan uzak bunun için yeterli dikiş payı bırakılır.
durması bir tesadüf değil. Bu, pandeminin moda
sektörüne etkisi ve modacıların bakış açılarının İnanılmaz güzellik ve kalitedeki tüvit ve ‘bouclé’
değişmesi ile alakalı. cinsi kumaşlarla dikilen klasik Chanel ceketlerinin en
karakteristik özelliklerinden biri de hiç şüphesiz ki
Lagerfeld’in önceki yıllarda hazırladığı düğmeleridir. Bu küçük ve fonksiyonel aksesuarlar,
koleksiyonlarında ‘ne kadar çok, o kadar iyi’ anlayışı Chanel ceketi birçok yerde süslüyor. Çoğu zaman
ile kat kat takılan kolyeler, zincir ve inciler, bilezikler
ve çantaları bu koleksiyonda pek göremiyoruz. 13
Bu bana biraz sıradan geldi doğrusu, eksikliği
hemen farkedilen bir ayrıntıydı. Bu, pek de alışık
olmadığımız bir durum. Her ne kadar pandeminin
ortasında da olsak, klasik Chanel elementlerinden
vazgeçilmemeli diye düşünüyorum ki aksesuarlar
Chanel için vazgeçilmezdir.
Chanel’in 20/21 Ilkbahar/Yaz Hazır Giyim
Koleksiyonu’nda gözümüze çarpan detaylardan
biri de tüvit ve şifon gibi iki çok farklı dokuma ve
incelikteki kumaşların pantalonlarda kullanılması.
Şurası bir gerçek ki Coco Chanel’in ileri görüşlülüğü
ve tasarım dehası ile ölümsüzleşen ve hiç bir
zaman modası geçmeyecek olan kumaşlar
arasında yerini alan tüvit ile yapılan giysiler, ne
ile kombine ederseniz edin bir bakanı bir kez
daha bakma garantisi verir. Tüvit ve deri, tüvit ve
denim, hatta tüvit ve dantel (ki bu benim kişisel
favorimdir ve bir çok tasarımımda kullandığım
bir kombindir) birbirine tezat gibi gözükselerde
birbirine çok yakışan kombinlerdir . Tüvit modanın
‘vazgeçilmezi’dir.
Aşikar olduğumuz, klasik Chanel ceketinin dikim
tekniğinden bahsedelim biraz. Bu ceketin pahalı
olmasının tek sebebi markası değil, ayrıntıya verilen
önem ve mükemmel işçilik aynı zamanda.
Kolay hareket ve zahmetsiz terzilik için Chanel
ceketin dış ve iç kısmı birden fazla panelden
yapılmıştır. Ceketin içindeki panel ve dikiş sayısı
dış tarafla aynı olmalıdır. Kolların hafif bir doğal
kıvrımı vardır ve rahat hareket etmesi ve günlük
MODA
Coco Chanel Linton Tweeds
kumaşından dikilen bir döpiyes
giyiyor.
14
ceketin tutturulması için ön ortasına takıldıkları Çoğu Chanel ceketinde dört
gibi, bazı ceketler fermuarlı veya tamamen önü cep vardır. İkisi göğüste ve
açık olabilir. Önde düğmeler varsa, genellikle diğer ikisi de bel kısmında
her bir kolun arkasında daha küçük bir boyutta bulunur.
üç aynı stil düğme görebiliriz. Ceketin ön ve yan
cepleri olduğunda, onlarda da bir düğme vardır. Düğmeler metal renkli ise zincir aynı tarzda
Düğmelerde ya bir CC logosu, marka adı ya da olacaktır.
bir Kamelya çiçeği ya da bir aslan başı olabilir. Bütün bu ince detaylar ve olağanüstü kalitedeki
Chanel, günümüzde koleksiyonun temasına uygun işçilik Chanel’I diğer markalardan ayıran ve
düğmelerle çalışıyor. zamansız bir klasik yapan en önemli özelliklerdir.
Karl Lagerfeld‘in şu ünlü sözü ile yazımın buraya
Ve Matmazel’in dediği gibi: “İlik olmadan asla kadar olan kısmını bitirmek istiyorum;
düğme olmaz.” “Modada asla modası geçmeyecek şeyler kot
pantalon, beyaz gömlek ve Chanel cekettir“.
Chanel ceketlerdeki en önemli tasarım
ayrıntılarından bir tanesi de hiç şüphe yok ki şerit 15
biye, kordon veya örgü süslemelerdir. Bir ceketin
süslemesi, onun Chanel tarafından olup olmadığını
hemen anlamanızı sağlar. Bir Chanel ceketin
silüetini vurgulamak için, yakayı takip eden, önden
aşağıya ve ceplerin, manşetlerin ve etek ucunun
etrafından geçen kontrast veya ton-sur-ton olan
şerit biyeler kullanılır.
Çoğu Chanel ceketinde dört cep vardır. İkisi
göğüste ve diğer ikisi de bel kısmında bulunur.
Bu cepler Matmazel’in kendi pratik ihtiyaçları için
yaratılmıştır Biri cep rujunu tutmak için, biri makas
için, diğeri sigaraları için vb. Bazen bir ceketin
sadece iki cebi olur veya hiç yoktur.
Coco Chanel için bir ceketin dışı kadar içinin de
güzel olması önemliydi, bu nedenle çoğu Chanel
ceket lüks saf ipekle astarlanmıştır. Astarın rengi
ceketin dış kısmının rengiyle eşleşmelidir ve
genellikle ceketin üretim yılına bağlı olarak birbirine
kenetlenen CC logosu, bir Kamelya çiçek deseni
ve bazen inci gibi diğer Chanel imzalarını içerir.
Ceketin etiketi kesildiğinde (ki maalesef bu düzenli
olarak gerçekleşir), astar ceketin yapıldığı dönem
hakkında size daha fazla bilgi verecektir. Örneğin
90’larda üretilen ceketler, astarında yalnızca çok
sayıda küçük CC logosu ile işaretlenmiştir. Bazen,
hafif yazlık ceketlerin astarlarında hiçbir baskı
olmaz veya hatta hiç astarı olmadığı da olur.
Coco Chanel, ceketin etek uçlarını ağırlaştırıp
aşağıya çekmek için ceketin iç kısmına bir zincir
eklemiştir. Bugüne kadar neredeyse tüm Chanel
ceketlerde, ceketin düğmeleriyle renk açısından
eşleşen bir zincir kullanılmıştır. Düğmeler altın tonlu
ayrıntılar gösteriyorsa, zincir de altın olacaktır.
MODA
Jackie Kennedy ikonik
pembe Chanel döpiyesi ile..
16
Coco Chanel’den günümüze “Tweed“ Coco Chanel, Westminster Dükü
olan erkek arkadaşının spor
Tweed (Tüvit) klasik bir kumaş ve benim kişisel kıyafetini ödünç alıp giydikten sonra
favorilerimden biri. Bir çoğumuz bu ikonik kumaşı ilham aldı. Kumaşın gelişmişliğine
biliyoruz, ancak kökenini bilenlerin sayısı fazla hayran oldu ve 1924’te Chanel,
değildir sanıyorum. ikonik tüvit kumaşlarını üretmek
için İskoçya sınırındaki Carlisle’daki
Bu lüks kumaş direkt Coco Chanel ile bağdaştırılsa Linton Tweed fabrikasına sipariş
da bu kumaşın kökeni moda evine dayanmıyor. verdi. Aslında Coco Chanel’in ilham
Moda tarihinin en klasik (ve uzun ömürlü) kaynağı erkek giyimiydi.
parçalarından biri olan vintage Chanel ceket
(tabii ki tüvit), ilk olarak Coco Chanel tarafından Romy Schneider, Chanel tarafından tasarlanan
tasarlandı. Ancak tüvit, İskoçya’da o zamandan çok döpiyesi ile, Boccaccio ’70 filmi (1962).
önce (tam olarak 18. yüzyılda), İskoç dokumacıların
dış giyim için mükemmel olan daha yoğun bir Tüvit döpiyesler, gardroplardaki tüm eşyalar
seçenek yaratmak istemesi ile ortaya çıktı. Sonuç, arasında en çok rağbet gören giysiler haline
yeni bir dokuma, daha kabarık dokulu bir kumaştı. geldi. Bugün bile, Chanel tüvit her yerde moda
tutkunlarının favorisidir. Son yıllarda sayısız
“Tweed” adı, Londra’lı bir tüccarın “tweel” yazısını perakendeciler ve tasarımcılar, yüksek fiyat etiketi
(“twill” in İskoç versiyonu) yanlış okuyup “tweed” olmadan da bu görünümünü isteyenlere kendi
ile karıştırmasıyla ortaya çıktı. Geleneksel olarak tüvit seçeneklerini sundular ve sunmaya devam
atıcılık ceketleri gibi üst sınıf ülke kıyafetleri için ediyorlar.
kullanılan kumaş, seçkinlerin değişiklik arayışlarıyla
ilişkilendirildi. Aslında Coco Chanel’in ilham 17
kaynağı erkek giyimiydi.
Coco Chanel, Westminster Dükü olan erkek
arkadaşının spor kıyafetini ödünç alıp giydikten
sonra ilham aldı. Kumaşın gelişmişliğine hayran
oldu ve 1924’te Chanel, ikonik tüvit kumaşlarını
üretmek için İskoçya sınırındaki Carlisle’daki Linton
Tweed fabrikasına sipariş verdi.
1930’larda Chanel, kumaşlarını kuzey Fransa’da
bir fabrikaya yaptırmaya ve yün ve ipek gibi
yeni kumaşları tüvit tasarımlarına dahil etmeye
başladı. Chanel, ceketini daha çok bir hırka gibi
ve o zamanlar kadınlar için mevcut olan diğer
modalardan daha az kısıtlayıcı olacak şekilde
yapılandırdı.
50’li ve 60’lı yıllarda Chanel, ünlü Chanel ceketini
pastel renklerle yeniden tanıttı ve kısa sürede
İngiliz aristokrasisinin statü sembolü haline geldi.
Aynı zamanda, moda ikonu Jaqueline Kennedy
tarafından giyildiği zaman popülaritesi hızla arttı
ve hareketli Amerikan kadını için başlıca bir ürün
haline geldi. Jackie Kennedy, JFK’nın başkanlığı
sırasında (suikast günü de dahil olmak üzere)
Chanel pembe takımını birkaç kez giydi.
MODA
Ünlü tüvit kumaş firması
Linton Tweeds
100 yılı aşkın bir süredir dünya çapındaki moda saat çalışan 14 dokuma tezgahları, çeşitli teknikler
evleri için en yüksek kalitede tüvit kumaşlar üreten ve iplikler kullanarak ayrıntılı ve birbirinden güzel
Linton bu kumaşları Shaddongate, Carlisle’deki tüvitler oluşturuyor. Fabrikada üretilen her bir
fabrikalarında tasarlıyor ve dokuyor - tıpkı 1912’de kumaşın üçte biri kendi fabrikalarında bükülen
William Linton tarafından ilk kurulduklarında %100 yün ipliğinden yapılıyor. Diğer üçte ikisi ise
olduğu gibi. kendilerinin seçtiği herhangi bir iplikten oluşabilir,
Linton Ailesi, Leslie Walker’ı 1969’da Genel Müdür yani son derece benzersiz, oldukça karmaşık
olarak atadığında bu yeni bir çağı da başlattı. Leslie kumaşlar ve desenler yaratabiliyorlar bu sayede.
Walker bunun için önce üründe değişiklik yapmaya Standart bir Linton tüvit, ister yün, ipek, kadife
başladı. Ürünün daha orijinal olması gerektiğini kurdele, kirpik, simli veya başka herhangi bir
düşünerek ve sunî elyaf kullanılan yeni egzotik şey olsun, sekiz farklı iplik türünü içerebiliyor.
iplikler, tasarımı geliştirmek için piyasaya sürüldü. Linton’daki tasarımcılar bir tüvitin ne olabileceğinin
Linton kumaş fabrikasında kendi ürünleri olan sınırlarını zorlamayı seviyorlar ve bu, büyük
fantezi iplikleri yapmak için makineler satın alındı, markaların kendileriyle çalışmaktan hoşlanmasının
yeni iplik boyama teknikleri kullanılmaya başlandı nedenlerinden biri.
ve renk aralıkları genişletildi. Geleneksel parça 2010 yılından bu yana, Linton Direct yüksek
boyama kumaşlar yeniden tasarlandı ve ağırlıkları kaliteli kumaşlarınıve ipliklerini doğrudan halka
azaltıldı. satıyor. Bunlar moda endüstrisindeki ünlü firmalara
Linton Tweeds markası bugün Londra, Milano ve sundukları kişiye özel tasarımlar olmasa da,
New York’taki moda evleri ile çalışıyor. Günde 16 kumaşlar, tasarımcı markaların koleksiyonlarında
18
kullanacakları yüksek kaliteli Linton Tweed Ceket tasarım: Beste Bragg
kumaşlarda aynı kalitede ve satın almak için Kumaş: Linton Tweeds
herhangi bir alt sınır yok, 1 metre de alabilirsiniz
100 metre de. Tüvit ve dantel kombinasyonuna bir örnek
Tasarım: Beste Bragg
İskoçya sınırındaki bu muhteşem fabrikayı yerinde Kumaş: Linton Tweeds
ziyaret etmiş bir tasarımcı olarak diyebilirim ki,
Linton Tweeds’den içeri adım attığınız anda 19
bir çocuğun şekerleme dükkanına girmesi gibi
heyecanlanıyorsunuz! Oradaki tüvit kumaşların
bir eşi ve benzeri yok!
Herkesin zevkine uyacak bir tüvit muhakkak
vardır, yalnız sorun şu ki Linton Tweeds’e girip
100’den fazla kumaş içinden bir tek kumaşı
beğenip almak neredeyse imkansız!
Güzel İzmir’de fazla soğuk olmadan geçen
sonbahar ve kış aylarında ve serin yaz
akşamlarında sıkılmadan giyebileceğiniz klasik
ama ama aynı zamanda modern ve rahat bir
tüvit ceketiniz mutlaka olmalı gardrobunuzda.
Modasının hiç geçmeyeceğini garanti ederim.
Önümüzdeki aya kadar sevgi, sağlık ve iyilikle
kalın ve unutmayın:
“Güzellik, kendin olmaya karar verdiğin
an başlar.“
Coco Chanel
MODA
Chanel 2021 İlkbahar/Yaz Defilesi
20
Chanel 2021 İlkbahar/Yaz Defilesi
21
Uyku Sağlıklı bir uykunun
Keyfi kullandığımız yatak kadar
giydiğimiz giysilerde bir o
Gülin Özen kadar önemlidir.
Moda Tasarımcısı
Küçük moda severler için
hazırlanmış renkli, eğlenceli
pijamalar artık evde daha çok
zaman geçirdiğimiz bu günler
için keyifle kullanacakları
şıklıkta tasarlanıyor.
Bu yılın popüler temaları
galaksi , doğa ve sevgili
hayvan dostlarımız ile son
derece yaratıcı tasarımlarla
minik moda severlerin
beğenilerine sunulmakta.
Pijamalarımızı seçerken
rahatlık kadar kullanılan
materyaller çok önemli.
Sentetik içermeyen pamuklu
ürünlerin seçilmesi çok
önemlidir sağlıklı bir uyku için.
Çeşitli alerjilere ve cilt
hastalıklarına yol açabilen
naylon ve polyesterli
ürünleden kesinlikle uzak
durmalıyız.
22
23
DEKORASYON
Diktörgen Salonlar
24
Pelin Kaleci
İç Mimar
Evimizi dekore ederken en fazla
özen gösterdiğimiz, üstünde
düşündüğümüz ve zorlandığımız
alan kuşkusuz salon alanımızdır,
hele bir de salon dikdörtgen ise
içinden çıkılmayacak bir hale gelir.
Koltuk nereye konulmalı, masa ne
tarafta olmalı içinden çıkılamayan
detaylardır. Dikdörtgen bir salonu
döşerken yapılan en büyük
hatalardan biri koltukları tren gibi
art arta dizmek ve salonda ahenk
yakalayamamaktır.
Bir İç mimara ayırabileceğiniz
bir bütçe yoksa, her işi kendiniz
yapmanız gerekir. Fakat dikdörtgen
salonları döşerken bazı detayları
bilmek ve ona göre adım atmak
gerekiyor. Peki dikdörtgen bir salon
nasıl dekore edilmeli nelere dikkat
etmeliyiz? İşte cevapları...
Nasıl Döşenmeli?
25
DEKORASYON
Öncelikle en baştan da dediğimiz gibi koltuklarınızı
tren gibi sıralı yerleştirmek yerine bir ahenk
oluşturacak şekilde yerleştirin. Televizyonun
karşısına 3’lü koltuğu yanlara berjer ve ikili koltuğu
koyabilirsiniz.
Yemek masası kapıya ve mutfağa yakın bir yere
konulmalı. Mutfaktan servisin rahat olması açısından
yemek masaları kapıya yakın olmalıdır. Ayrıca yemek
masasının dikdörtgen olmasını tavsiye ederiz.
Özellikle yuvarlak kenarlı dikdörtgen masalar işlevsel
açıdan salonunuzda kolaylık sağlayacaktır. Hem de
salonunuza şıklık katacaktır.
26
Dikdörtgen salonlarda genellikle bir yemek odası
kısmına bir de oturma odası kısmına olmak üzere
iki ayrı halı kullanılır ve böylelikle mekana iki ayrı
oda havası kazandırılır. Ancak halı kullanmayı
sevmiyorsanız iki bölümün tam ortasına koyacağınız
bir kilim yeterli olacaktır.
27
DEKORASYON
Dikdörtgen salonlarda tren görünümünden kesinlikle
kaçmalısınız. Eşyaları birbiri ardına dizmek odaya tren
görünümü verecektir. Bu tarz büyük bir dekorasyon
hatasıdır ve dikdörtgen salonlarda bu hataya sıklıkla
düşülür. Bunun yerine L tarzı oturma grupları ve
berjerli takımları tercih edebilirsiniz.
28
Dikdörtgen salonlarda oturma grubunu yerleştirdikten
sonra kalan kısma yemek odası bölümü gelmelidir. Bu
bölüm mutfağa yakın tercih edilirse kolaylık olacaktır.
Yemek odası bölümünde dikdörtgen bir yemek
masası kullanmak mekana daha zengin bir görünüm
kazandırır. Yemek masasının kenarlarının biraz oval
olması ise mekan içerisindeki işlevselliği artıracaktır.
29
DEKORASYON
Dikdörtgen salonlarda aslında bir derinlik söz
konusudur. Ancak en kısmında biraz darlık varsa
derinlik bir nebze yok olabilir. Bu havayı yok etmek
için kullanılacak en etkili aksesuar ise aynadır. Uzun
kenara, yemek odası bölümünde konsol üzerine veya
oturma odası bölümünde üçlü koltuğun üzerine
konumlandırılan bir ayna, dışarıdan gelen güneş
ışığının da etkisi ile odanın darlığını alacak ve beklide
odaya kareye yakın bir görünüm kazandıracaktır.
Sehpalar dikdörtgen salonların en kullanışlı
üniteleridir. Bu tür salonlar için en kullanışlı olanlar
ise elips sehpalardır. Sehpaların alt kısmından
küçük parçaların çıkabiliyor olması ise misafirlerinizi
ağırlarken size rahatlık sunacaktır.
30
İklim
Krizinin
FARKINDA
MISIN?
31
GEZİ
Büyük Sahra Çölü
Fas
Yazı Fotoğraflar
Arzu Özkaner Özkuş
Çayda akan su gibi, çölde esen yel gibi
İşte bir günü daha kayboldu ömrümün
Ben ben oldukça, iki günün gamını çekmem
Biri geçip giden gün, biri gelecek gün…
32
Ne kadar olduğunu bilmediğim ömrümün
bir gününü geçirdiğim çöl, işte bu mısralarını
hatırlattı bana, Ömer Hayyam’ın...
Ne geçip giden günü yakalamaktı amacım,
ne gelecek güne koşmak… Sadece o an vardı
düşlerimle kucaklaşan.
Batmakta olan güneşin, bakıra belenmiş
rengiyle ışıldayan kum tepelerine sırtını dayamış
bayırları, develerin sırtında aşmak vardı.
Çıplak ayaklarım çöl kumunun sıcak olması
beklenen ılık zerreleriyle tanışırken, gözlerim
bir ateş topu gibi batan güneşin parlaklığıyla
kamaştı. Güneş ardında mor, kırmızı, mavi,
turuncu, pembe bir renk cümbüşü bıraktı.
33
GEZİ
34
Gündüzün yerini alan gece, gökteki
yıldızları gümüş bir sim gibi kucağımıza
serdi. Yakılan kamp ateşinin çıtırtısı Berberi
enstrümanlarından gelen tınıya karıştı. Dansın
ritmiyle sonlanan gün, sabahın ilk ışıklarıyla
yeniden doğdu.
35
GEZİ
36
İki buçuk milyon yılda oluşmuş bu çöl
bana insan ömrünün ne kadar kısa
olduğunu bir kez daha hatırlattı. Hele
öncesinde bu çölün bir deniz tabanı
olduğunun kanıtı olan 350 milyon yıllık
fosillerin bedevilerin çantalarından
çıkarılarak bize tanıtıldığı an, kendimi
9 milyon km2’lik bu dev çölde bir kum
tanesi gibi hissettim.
37
GEZİ
38
Atlas Okyanusu kıyılarından Kızıldeniz’e
kadar uzanan Büyük Sahra Çölündeki
erg adı verilen kum tepelerinden, çöl
rüzgarlarıyla dünyanın dört bir yanına
dağılan, mineralce çok zengin olan kum
zerreciklerinin, tarım topraklarını nasıl
zenginleştirdiği bilgisiyle donandım.
39
GEZİ
40
10 yıl boyunca yağmur düşmeyebilen bu
çöldeki, kuraklığa dayanabilen bir tohumdan,
yağan ilk yağmurla yeşererek kök salan
çiçeğin önünde saygıyla eğildim.
Bu çöle Arapçada büyü anlamına gelen
‘’SAHARA’’ adının konması ardındaki gerçekle
böylece tanışmış oldum.
41
MEKAN
Ütopyalar Güzeldir
Hobbithouse
“Paylaş Kurtul”
Röportaj ve fotoğraflar: Tayfun Özel
42
Barbaros Köy meydanından yukarı doğru kıvrıldığınız Toroslardan Ege'ye yüzlerce
zaman ileride girişindeki rengarenk objeleriyle köy, ekolojik yerleşke gezdik
hemen dikkatinizi çekiyor Hobbithouse. Daha ama Barbaros Köyü 'nün
girişinde bile farklı bir mekan olduğunu anlıyorsunuz. enerjisi bizi burada durdurdu.
Kapıdan içeriye girdiğinizde avludaki dekorun girişin bir
devamı ya da girişin içeridekilerin bir devamı olduğunu
anlıyorsunuz. Ama ilk şaşkınlığınızı atlattıktan sonra
burasının sadece bir kahvaltı mekanı olmadığını tüm
gördüklerinizin altında koskoca bir iyilik düşüncesi
olduğunun farkına varıyorsunuz.
Hobbithouse iki gezgin üyopyacının ortak fikri. Birlikte
düşünüp birlikte kurmuşlar. İlk defa İstanbul Balat’da
vucut bulmuş Hobbithouse. O günleri şöyle anlatıyorlar:
“ Hobbithouse uzun bir ütopya yoculuğunun hikayesidir.
İstanbul Balat'da bir çocuk aş eviyle hayata geçmiş bir
geri dönüşüm yerleşkesi. Kazandığını sadece kendisine
değil, doğa, çocuklar ve sokak insanları için dağıtan bir
karşılıksız iyilik sistemi oluşumu. Çocuklara özellikle
dezavantajlı çocuklara her şeyin ücretsiz olduğu
bir düş ile yola çıktık. Bizim de kendi ekonomimizi
kazanacağımız ve yaşamımızı anlamlı kılacak bir iş
yapmamız lazımdı. Bunu da düşünerek, paylaşım ve
dayanışma sürecinin sürdürülebilmesi için bir kahvaltıevi
açalım dedik.“
Her şey tamam da adı neden Hobbithouse?
Cebimizdeki çok cüzzi bir parayla kirladığımız ev eski,
hatta harabe 3 katlı eski bir Balat evi idi. 3 katlı ama
mutfak 5 metrekare, katlar 6 metrekare... Toplamda
28-30 metrekare bir yer. Gerçekten tam hobbit.
Çünkü, kapısından eğilerek girdiğimiz, merdivenlerinden
sığışarak çıktığımız küçücük bir binaydı. Hobitler bir dağın
ardında küçücük evlerinde yaşayan barışçıl, diğer ırklarla
savaşa girmeyen, üreten, mutlu ve kahvaltıyı seven film
karakterleri. Hobbitlerin yaşam tarzı yapmaya çalıştığımız
şeyle çok bütünleşiyordu. Zaten çocuklar hobbitleri
hem tanıyor hem biliyordu. Akılda kalıcıydı yani. Böylece
adımız hobbithouse oldu.
İstanbul'da bir başlangıç yaptınız. Şimdi Urla
Barbaros Köyü'ndesiniz. Yeni bir yer fikri nasıl
gelişti?
Tümüyle enerjisel bir şey. Enerji bizi burada durdurdu.
İstanbul'da her şey yerine oturunca - ki 5 yıl geçmişti -
tamam dedik ve asıl hayalimiz olan doğada, kendimiz
üreterek sağlıklı hava, sağlıklı gıda ve daha farklı bir yaşam
için yola düştük. Yüzlerce köy gezdik. Enerji bizi nerede
durdurursa orada duracağız dedik. Hatta gezginiz biz
43
MEKAN
44
dedik ve gezgin projemizi başlattık. Toroslardan Ege'ye Anne ve kadın yerel
yüzlerce köy, ekolojik yerleşke gezdik. Barbaros Köyü'nün üreticileri, özellikle kooperatif
enerjisi bizi burada durdurdu. İstediğimiz üretimi, ve kadın kooperatiflerini
yerleşkeyi burada oluşturduk. 3 yıldır da buradayız. destekleyen ve bunların
gelişmesini önceliklerine alan,
Hobbithouse Urla'da neler yapıyor? mutfağında deneysel; tuzun,
şekerin ve bilinen restoran
Şunu farkettik ki İzmirin köylerinde veya daha kırsak algılarının olmadığı bir
bölgelerinde kütüphane yok. Ütopya Çocuk Atatürk yerleşkeyiz.
Kütüphaneleri adını verdiğimiz proje ile dezavantajlı
bölgelerde 25 adet kütüphaneler, kitaplıklar kurduk.
Yaşadığımız her yer bizim için bilgiye dönüşüm ve
çocukların ücretsiz faydalanabileceği bir istasyondur.
Kütüphaneler ve oyun odaları kurmaya devam edeceğiz.
Burada da hemen yan tarafımızda oyuncakcı, kitapçı
dükkanı yaptık. Her zaman açık. Çocuklar ihtiyaç
duydukları şeyi gelip alabiliyorlar.
Kahvaltıya gelenler için bir şartınız var. "Gelirken
kitap, kırtasiye, çocuklarınız için artık gerekli
olmayan eşyalarınızla birlikte gelin ki bizde
bunları ihtiyaç sahiplerine dağıtalım. " Böyle mi
geliyorlar kahvaltıya.
Bilenler böyle geliyorlar. Bilmeyenler ise öğreniyorlar ve
hatta evlerine döndüklerinde kargo ile gönderiyorlar. PTT
kargo %50 indirimli. Zaten köyde olduğumuz için sadece
PTT kargo geliyor buraya.
Kahvaltınızdan bahsedelim birazda...
Kahvaltımızın ayrı özel bir kimliği var. Mutfağımızda yıllarca
biriken deneyimlerimizi aktararak ve geliştirerek devam
ediyoruz.
Nasıl bir mutfak?
Öncelikle yerel üretici mutfağıyız. Anne ve kadın yerel
üreticileri özellikle kooperatif ve kadın kooperatiflerini
destekleyen ve bunların gelişmesini önceliklerine
alan mutfağında deneysel; tuzun, şekerin ve bilinen
restoran algılarının olmadığı bir yerleşkeyiz. Yerel gıda
üretiyoruz. Biz ne yiyorsak burada da onu satıyoruz.
Zaten bir eviz. Her şey sınırlı sayıda üretiliyor. Taze ve
o an üretiliyor. Beyaz un yasak. Tam kepekli buğday unu
kullanıyoruz. Herkes böyle bir deneyim yaşamadığını
söylüyor. Endüstriyel mutfaklarda bize dayatılan şeyleri
yiyoruz. Biz "dayatılan değil insan sağlığına uygun başka
bir mutfak mümkün" diyoruz. Reçellerimizi kendimiz
yapıyoruz. Peynirimizi köyde yaşayan annelerimiz yapıyor.
Yoğurduğumuzu yörenin mandralarından alıyoruz.
Zeytin, zeytinyağı buranın. Ekmeğimiz ekşi maya,
sabahları kendimiz tarafından taze taze yapılıyor.
45
MEKAN
46
Gözlemeler tam kepekli buğday unuyla yapılıyor.
Yumurtamız köy yumurtası.Bize gelenler bunun için de
geliyorlar. Sağlıklı, taze, yerel mutfağı tatmak için.
Mutfağa isteyen herkes girebilir mi?
Açık mutfak çalışıyoruz. Herşeyin nasıl hazırlandığını
görebilir hatta üretime müdahil olabilirsiniz. Çayınızı
istediğiniz kadar kendiniz alıyorsunuz. Herşeyin elle
hazırlandığı basit, sade bir anneanne mutfağı. Biz
de öyle hissediyoruz zaten. Eviz biz. Mottomuz da
buydu. "İyi yemek geç gelir, iyi kahvaltı uzun sürer. "
çıkış noktamız. Burası bir paylaşım mutfağı ve herkesin
küçük dokunuşlarla büyük sinerjilerin yaratıldığı bir köprü
yerleşkesi.
İsteyenler Hobbithouse'da konaklama da
yapabiliyor mu?
Evet, odalarımız var. 2 kişi oda/kahvaltı 250 TL.'ye
kalabiliyorlar. 2 odamız var. 3. odada ise biz kalıyoruz.1
odamızın duş ve tuvaleti içerisinde diğeri ise koridorda
ortak kullanımlı. Avlumuz var. Yemeklerini buzdolabımızı
açıp istediklerini alarak yapabiliyorlar. Sabah kahvaltılarını
hep birlikte hazırlayıp hep birlikte yapıyoruz.
Pandemi süreci etkinliklerinizi nasıl etkiledi?
Pandemi öncesi paylaşımlar ve ücretsiz etkinliklerimiz
yoğundu. Her hafta çocuklar için pandomim sanatçısı,
tiyatro gibi etkinliklerimiz vardı. Hatta bunları köy
meydanında da yaptık. Herkes izleyebildi. Ayrıca
dünyadan gönüllüler kabul ediyoruz. Şu ana kadar bize
işlerimizde, mutfağımızda yardımcı olan dünyanın her
yerinden pek çok gönüllümüz oldu. Bazıları ile atölye
çalışmaları da yaptık.
Etkinlikler maalesef hem yasal nedenlerle hem de
insanların bu salgın sürecinde doğal olarak kullanılmış
eşya getirmek istememesiyle duraksadı. Uzun süredir
çocuklara kapımızı açamıyorduk. Fakat son zamanlarda
gerekli hijyen şartlarını sağlayarak hemen yanı başımızda
bağımsız bir binada Ütopya Sahaf adını verdiğimiz
yerleşkeyi gerçekleştirdik. Çocuklar istedikleri zaman
gelerek istediklerini rahatça seçip, alabiliyorlar. Burası
kapalı bile olsa bile Ütopya Sahaf açık ve her an hizmet
veriyor.
Bize ikram ettiğiniz patlıcan balığının tarifini
bizimle paylaşabilir mısınız?
Elbette! Bilişsel olarak bu malzemeyle bu kadar lezzetli
olamayacağını düşünebileceğiniz Patlıcan Balığını bir nevi
yerel pizza ya da börek olarak da tanımlayabiliriz. Patlıcan,
47
MEKAN
48
domates, soğan ve köy peyniri ile harmanlanan bir içi
var. Bunun altında ve üstünde de özel bir akıtma hamuru
var. Bunun kıvamını anneler daha iyi bilir. Ve hazırladığınız
tepsiyi bir saat kadar fırına veriyorsunuz.
Ama hiç ölçü vermediniz?
Bizimkisi kalp ölçüsü...
O sırada yanımıza köyün annelerinden Zehra hanım
geliyor. Meğer Patlıcan Balığının ustasıymış. Hemen
kendisine soruyoruz, nasıl yapıyorsunuz diye? Zehra
hanım şöyle anlatıyor;
"3 patlıcanı tuzla, onlar biraz bekletirsin. İçine domates,
soğan konur. İstersen kırmızı kapya biberde koyabilirsin. Lor
koyulur. Sonra hamurunu hazırlarsın. Koyu olmamalı yoksa
akmaz.
Önce tepsinin altını hamurlarız. Sonra malzemeyi suyunu
sıkarak tepsiye yayarız. Üstüne tekrar hamur akıtırız.
İsterseniz en üstüne yine peynir koyabilirsiniz. Onlar kızarır
ve güzel koku verir. Öyle daha da güzel olur."
Zehra hanımdan da tam bir tarif alamıyoruz. Ya da
gerçekten dedikleri gibi kalp ölçüsüyle yapıyorlar. En
iyisi siz bir gittiğinizde hem tadın hem de tarifini bizzat
kendiniz sorun.
Hobbithouse, " karşılıksız iyilik mümkündür" ilkesiyle
yola çıkmış ve ütopyaların güzel olduğuna inanmış iki
ütopyacının yolculuğunda Urla Barbaros Köyü'ndeki son
durakları. Bu yerleşkenin yaşaması, kalbinin atması için
kahvaltıya gidin, çaylarını, çorbalarını için. Konaklamayı
düşünüyorsanız da odaları var. Fakat giderken
çocuklarınızın kullanmadığı kitap, kırtasiye ve oyuncak gibi
materyalleri götürmeyi ihmal etmeyin. Unutmayın ki, bu
şekilde dezavantajlı çocuklara destek olabilirsiniz.
49
RÖPORTAJ
Röportaj: Tayfun Özel
50