günümüzde bizlerin bizzat şahit olduğu küresel ısınma döneminde açıkça görebilme şansı elde ettik. İnsan-
ve buzulların erimesi problemidir. Böyle bir çevresel ların eve kapanması ve doğadan uzaklaşması, doğaya
tehdidin varlığından haberdar olmamıza rağmen bizler kendini yenileme fırsatı verdi. Doğanın değişimine ve
için önemini yitirmiş olması, tam olarak bir duyarsızlaş- yenilenmesine tüm insanlık şahit oldu. Ayrıca insanlık
ma örneğidir. Filmin vermiş olduğu mesajları kendi ha- tarihinin en kötü olaylarından bir tanesi, Çernobil facia-
yatımız ile bağdaştırabiliyor olmamız, en azından çevre sının yaşanmasının ardından o bölgenin insan yaşamına
kirliliği konusu özelinde üzücü bir durum. elverişli olmadığı için boşaltılması üzerine doğa kendini
orada da yeniledi. Her taraf yeniden yeşillendi. Yani in-
Filmin temposunun değişmesini sağlayan, yaşanan her sanın doğayı rahat bıraktığı her seferinde doğa kendini
olayın dolaylı olarak veya doğrudan merkezinde bulu- yenilemeyi başardı. İnsanların doğayı bilerek yok etme-
nan fidan, sembolik bir anlam taşıyor. Tüm insanlığın sinin sonuçları ise yine insanların lehine olduğu görülü-
kurtuluşunu, doğayı ve özgürlüğü temsil eder. Betonu yor. Sonuç olarak ulaşılacak yargı, doğanın her zaman
doğaya tercih eden insanlığın, yeniden düzgün bir ha- kazanacağıdır. Doğayla savaşa girmek kesin mağlubi-
yat yaşayabilmeleri için değerini bilemedikleri doğaya yet anlamına geliyor.
muhtaç kalmaları, yaptıkları hatanın ne kadar büyük ol-
duğunu göstermez. Tüm bu yaşananlar bizlere uzun bir Bu filmden çıkarılacak ders; insanlığın, tıpkı filmde de
sürecin sonunu gösterir. Eğer ki tam olarak bu aşama- olduğu gibi doğayı hayatının merkezine koyması ge-
da dönüp kendi dünyamıza ve tercihlerimize bakacak rektiğidir. Doğadan kaçmak, onu yok etmek veya gör-
olursak, bu sürecin henüz başında olduğumuzu fakat mezden gelmek ideal bir insan yaşantısı ve sağlıklı bir
süreci başlattığımızı görmemiz mümkün. Tıpkı Wall- dünya geleceği için mümkün değildir. Henüz bu yolun
E’de olduğu gibi yerleşim alanları için yok edilen doğayı, başındayken alınacak tedbirler, geleceğimizi korumak
büyük reklam panolarını, insanlığı etkisi altına alarak için atılacak adımlar, bizler için tercih konusu olamaya-
küresel güç hâline gelmiş teknoloji devlerini, umursa- cak kadar önemlidir. Bizlerden sonra gelecek nesillere
mazlığı ve duyarsızlaşmayı, teknolojinin gelişmesi ile bırakacağımız dünya, her geçen gün bizim ellerimizde
doğru orantılı olarak artan tembelliği ve tüketim çılgın- şekilleniyor. Bunun farkında olarak yaşamak ise gele-
lığını kendi dünyamızda da net bir şekilde görmekte- ceğe bırakılacak en güzel hediye.
yiz. Tüm bunların üzerine uzayda yeni yerleşim alanları
arıyor olmamız da filmdeki dünya ile bizim yaşadığımız
dünyayı daha da yakınlaştırıyor.
Filmde fark ettiğimiz ve insanlığın doğayı yok etmesin-
den sonra almış olduğu ikinci ve en az ilki kadar yanlış
bir karar var: Doğadan vazgeçmek. Aslında arkalarında
bıraktıkları çöplüğün geri dönüşü olmadığına inanma-
ları oldukça normal. Çünkü kendileri de dünyayı ne hâle
getirdiklerini fark ederler. Fakat filmde de gördüğümüz
gibi, ilk başta bir süre dünyayı yeniden yaşanabilir hâle
getirebilmek adına çalışmalar yapsalar da kısa bir süre
sonra bundan vazgeçerler. Ve bu karar, neredeyse in-
sanları dünyaya geri dönmekten alıkoyar. Çünkü insan-
lığın yaratmış olduğu robotlara verilen emir, son derece
nettir ve asla dünyaya dönülmemesi gerektiğini söyler.
İşte tam olarak bu aşama da doğadan vazgeçilen andır.
Doğadan vazgeçmek ve rahat bırakmak, aslında doğa-
nın yeniden kendine gelebilmesi için büyük bir fırsat.
Hatta bunun en büyük örneklerini günümüzde pandemi
Korku Türünün
Yeni İsmi
Wall-E, Yönetmen Koltuğunda Andrew Stanton’ın Oturduğu, 2008
Ari AsterYapımı Bilim Kurgu Ve Macera Türündeki Animasyon Filmidir. Filmin
Yapımcı Firması, Birçok Başarılı Animasyon Filmi Ile Sıklıkla Gündeme
SGoelnen10VeYıÖldzeallVikilzeyAoniamÇasoykonAzSeSvaeyrılderaAKraslıintedlai OVleduIzklçeamPeoypeülDerePğiex-r
aKrorAknuimFailtmioinGSirtdudi.iSose’ktutrö.rWünalBl-aEk, ışYaApçımısıcnı dFairnmManı,ınYoDkisğaerArÇtoıkğuEsAknisi-i
mGiabsiyoRnaFğiblmetindGeöOrmldeumğuesGiinbdi eEnleşMtiri mKeanylenradkelnı YOülkdsueğkuPuTaanrlatırşAmlmayışa,
Çok Başarılı Bir Film Olarak Görülüyor. Wall-E, Bulundurduğu Sistem
Neden KusursuzÇEloekşçtiarileArçi ıVke FHaikkâayte BAinrlkaatıçmYTıelkdnıriğiROolbabraekrtBaEşgvguerdrusğ, uJoYrödnatenmPleereIllee
VDee UAnruituAlmstaezrFiGlmiblei r YAöranseıntdmaekni YleerrinKi Aolrdkıu. TÖüMrEüRnFdAReUK UAZrUaNnan Kan
Güzellik Arıyoruz?Oldular. Bu Yönetmenlerin Yeni Projeleri Birçok Korku Sever
Tarafından Heyecanla Bekleniyor.bu Yazıda, Bu Üç Başarılı
YÇKAIöNĞTnDSeAU,tGBmI,İZHeEEnMR ÜMATEErCVaRAsAZDıİnABdİHRaETRnAAVBÇIRIeDLAAnNÇimOKKUSIÖUçNRiEnSMULZEİ OnŞELYMÇLAoEYRkAAZDNOLiRkALTkAANaNDtJIĞAÇIPMeOIkNZ eBUn Ari Aster
FVEeLSFEFilEmSİNlİeNrYiAnNdSeIMnALSAöRzINDEAdNeBcİReİDğİiRm.D.OÇ. DHR.AASYABNİKBEASREDRATKTAÇŞI
‘‘GENÇ Son 10 yılda vizyona çok az sayıda kaliteli
ve izlemeye değer korku filmi girdi. Sek-
YÖNETMEN törün bakış açısından mı, yoksa artık eski-
si gibi rağbet görmemesinden mi kaynaklı
GELECEK olduğu tartışmaya çokça açık fakat birkaç
yıldır Robbert Eggers, Jordan Peele ve
VADEDİYOR’’ Ari Aster gibi yönetmenler korku türünde
aranan kan oldular. Bu yönetmenlerin yeni
‘‘Gerçek bir kültürel bayram olan Midsommar (Midsummer) projeleri birçok korku sever tarafından
Nordik ülkelerde en uzun gündüzün yaşandığı heyecanla bekleniyor. Bu yazıda, bu üç
yaz günü kutlanmaktadır.’ başarılı yönetmen arasından benim için en
çok dikkat çeken Ari Aster ve filmlerinden
! söz edeceğim.
Ari Aster’i benim için özel kılan özel-
liklerden biri Pagan-Korku türünde
hikâyeleri beyaz perdeye yansıtmasıdır.
Pagan-Korku türü diğer korku türlerine göre yapması Yönetmenin ilk filmi Hereditary genel kitleye göre daha
daha zor olan bir türdür çünkü görsel ve sembolik an- başarılı sayılacaktır fakat ben öyle düşünmüyorum.
latım ile detaylar çok önemli bir hal almaktadır. En ufak Midsommar her yönüyle doyurucu bir iş. Midommar
hata izleyiciyi filmden koparacak veya yanlış yorumla- bizlere 1973 yapımı The Wicker Man’ı oldukça hatırla-
maya itecektir. Ağır bir yükün altına giren yönetmen tıyor çünkü Ari Aster’in bu filmden esinlendiği oldukça
2019 yılında bu riski aldı ve ilk uzun metraj filmi Hered- aşikâr, elbette bunda bir sorun yok, bu esinlenme aşırı
itary beyaz perdeye yansıtıldı. olmadığı sürece. Esinlendiği filmin üzerine kendi dün-
yasını ekleyen yönetmen, gerçek bir kültürel bayramı
Yönetmenin ilk filmi Hereditary,vizyona girdiğinde dehşet ve endişe ile beslediğinde ortaya Midsommar
birçok eleştirmen tarafından “Yeni neslin The Exor- filmi çıkıyor. Bir korku sever olarak geleneksel işler
cist”i olarak tanımlanmıştı. Bir anne-oğul ilişkisini de beni heyecanlandırıyor.
mercek altına alan film, Graham ailesinin büyükannesi
Ellen’ın ölmesiyle başlar. Zamanla ailenin büyükannesi The Wicker Man ve The Blood on Satan’s Claw türünde
Ellen’ın karanlık işlere bulaştığı ortaya çıkar. Bu sırada film severlere önerimdir. Ayrıca geleceğin kült filmi
tüm aile tehlike altındadır. olma potansiyeli yüksek benden söylemesi.
Midsommar Ari Aster’in ikinci uzun metrajlı filmidir.
JEAN BAUDRILLARD
TÜKETIM TOPLUMU
ÜZERINE
ESMANUR ÜNĞAN
Tüketim Toplumu, Jean Baudrillard’ın alışveriş merkezleri olarak düşünebileceğimiz, içinde
yazdığı; 1997 yılında ilk baskısının yapıldığı pek çok türden mağaza ve yemek dükkanlarının
ve sosyal bilimler alanında büyük yankı bir arada bulunduğu drugstore’lar yeni-kültürün
uyandıran bir kitaptır. Üç ana bölüm kültürelleştirildiği yerlerdir. Yaygınlaştırılarak oluşturu-
ve sonuç bölümünden oluşan kitapta, lan bu yeni-kültürün önemli örneklerinden biri de zarif
Baudrillard tüketim toplumunu farklı bir yiyecek dükkanı ile resim galerisi arasında hiçbir
açılardan inceler ve bu kapsamda pek çok kavramı farkın kalmamasıdır. Bu örnek, kitabın diğer bölümler-
tartışır. Bu metinde bölümler sırayla anlatılacak ve inde mağazaların müzelere benzemesi olarak karşımıza
değerlendirilecektir çıkmaktadır.
Bölüm 1: Nesnenin Biçimsel Litürjisi Yazarın ilk bölümde dikkat çektiği diğer bir konu, bol-
Bolluk kavramı bu bölümün temel kavramıdır. Bölümün luğun artmasının yaşam düzeylerindeki eşitsizliğe
ilerleyen kısımlarında sunulacak yeni kavram ve detay- herhangi bir etkisinin olmamasıdır. 1956- 1965 yılları ar-
lar bolluk etrafında şekillenir. Yazarın ilk sayfada bolluk asında yapılan iki ankete göre aile bütçeleri arasındaki
ve insan ilişkisine dair söylediği şu cümle dikkat çeki- farklılıklar azalmamaktadır. Sınıfsal farklılığın eleştirel
cidir: “Daha doğrusu, bolluk içindeki insanlar artık, tüm bir şekilde anlatıldığı bu kısımda, yazar Toplumsal Mesl-
zamanlarda olduğu gibi başka insanlar tarafından değil, ek Kategorilerine Göre Ölüm Oranı isimli bir tablo ver-
daha çok NESNELER tarafından kuşatılmış durumda. miştir. Kısaca bahsedecek olursak, bu tablo ve yazarın
(Baudrillard, 2021: 15). Nesneler, bir ihtiyacı karşılaması söylemleri bolluğun sınıflar arası farklılığa etkisi ol-
nedeniyle değil bir göstergeye sahip olması nedeniyle madığı yönündedir ve bu durum eleştirilir. Son olarak
satın alınan ve insanı kuşatan şeylerdir. Bu nesnelerin bu kısımdaki bir diğer önemli kavram “savurganlık”tır.
göstergeler olarak insanlara sergilendiği ve günümüzde Yazar, savurganlığa dair modern dönem insanının kabul
etmekte zorlanacağı bir cümle kurar: “Yalnızca hayat- ettiğine inanır, daha doğrusu inandırılır ve daha fa-
ta kalmak için yapılanın ötesindeki her üretim ve har- zlasını tüketebilmek için mevcut konumunda daha fa-
cama savurganlıkla suçlanabilir”(Baudrillard, 2021: zla üretir.
44). Burada, sadece tüketimin değil aynı zamanda
fazladan üretimin de eleştirildiğini görmek önemlidir. Bu üretim ve tüketim döngüsünde bir diğer önem-
Tüketimi, Baudrillard’ın söylediği gibi, “üretimle yok li kavram ortaya çıkar: özgürlük. Yazar, tüketicinin
etme arasındaki aracı bir terim” (Baudrillard, 2021: 47) özgürlüğünün aldatmacadan başka bir şey olmadığı
olarak görürsek, üretim ve üretkenlik kavramlarının konusunda Galbraith’e katılsa da hemen ardından
da özü itibariyle tüketim toplumuna ait kavramlar old- bunun bir sanayi sistemi ideolojisi olduğunu savunur.
uğunu söylemek mümkündür. Bu noktada okura modern dönem ve sanayi dönemi
Bölüm 2: Tüketim Kuramı arasında bir bağlantı sunulur. Ardından insanlığın tüm
Baudrillard, Tüketim Kuramı ismini verdiği bu bölüm- dönemlerinde var olan ancak şekli değişen bir kavramı
de refah, eşitlik, büyüme, birey, emek hakkı ve ayrım- açıklar: ayrımcılık.“Yeni Ayrımcılıklar” alt başlığında
cılık gibi kavramları ele alır. Refahın Eşitlikçi İdeoloji- anlatıldığı gibi, temiz hava gibi eskiden bedava olan ve
si alt başlığında tarihteki “eşitlik” söyleminin modern bol bol kullanılan mallar, sadece ayrıcalıklıların erişe-
toplumda “mutluluk” söylemi ile yer değiştirdiğini an- bildiği lüks mallar haline gelmektedir. Günümüz “doğa
latır. Günümüzde bu değişimin yansımalarını görmek evleri” reklamlarındaki söylemlerde bunun örneğini
mümkündür. Reklamlar, markalar ve artık insanlar için görmek mümkündür.
üretim ve tüketimde amaç mutluluktur. Bu neden-
le ihtiyaçlaralınacaklar hiç bitmez: “…çünkü herk- Bölüm 3: Kitle İletişim Araçları, Cinsiyet ve Boş Zam-
es rasyonel bir en yüksek refah noktasını hedefler.” an Etkinlikleri
(Baudrillard, 2021: 69). İnsan daima daha fazlasını hak Yazar bu bölümde kitle iletişim araçları, reklam, sanat,
pop, gadget ve boş zaman gibi kavramları ele almak- laştırma) kavramı ile paralel gözükmektedir. Özellikle
tadır. Kitle iletişim araçlarından özellikle dergiler, markaların etik kuralları dahi yok sayarak piyasaya
yazarın en güzel tüketim nesnesi olarak nitelediği sundukları ürünler bu kavramların önemli örneklerin-
bedenin yansıtılmasında önemli bir rol oynamak- dendir. Son olarak yazarın sanat tanımı ve eleştirisin-
tadır. Aynı şekilde reklam da önemli bir kitle iletişim den bahsetmekte fayda var. Baudrillard, aslında yine
aracıdır. Baudrillard’a göre “reklam bir nesneden söz günümüzde görebileceğimiz, sanatın günde-
ederken tüm nesneleri över, …böylece tüketiciye bir likleştirilme amacını eleştirmekte, hatta bunun müm-
bütünsellik sunar.” (Baudrillard, 2021: 147). Günümüz kün olmadığını şu cümlelerlebelirtmektedir: “Ne sanat
reklamlarını düşündüğümüzde, bir halı reklamın- gündeliğin içinde soğrulabilir ne de sanat olduğu hali-
da odadaki diğer eşyaların da oldukça şık olması ve yle gündeliği kavrayabilir; içkinlik ve aşkınlık aynı anda
o marka halının böyle bir odada olması gerektiği alt mümkün değildir.” (Baudrillard, 2021: 148).
mesajını görmek somut bir örnekle beraber yazarın
reklam ve tüketiciyle ilgili bahsettiklerinin daha kolay SONUÇ
anlaşılmasını sağlamaktadır. Bu üç bölümün sonunda Çağdaş Yabancılaşma ya da
Şeytanla Anlaşmanın Sonu Üstüne ismiyle bir sonuç
Gadget (yeni ve eğlendirici, çoğu zaman da faydalı bölümü mevcuttur. Bu bölümde yazar, Praglı Öğrenci
bir işlevi olmayan nesne) bu bölümdeki önemli ka- ve Peter Schlemihl Gölgesini Kaybeden Adam filmler-
vramlardan biridir. Baudrillard’a göre “gadget tüketim ini analiz eder. Aralarındaki benzer ve farklılıklara dik-
toplumundaki nesnenin hakikatidir ve her şey gadget kat çeken yazar, filmler aracılığıyla okura yabancılaş-
haline gelebilir”. Yazarın her şeyin gadget haline gele- ma ve tüketim toplumuna dair kısa ve etkili mesajlar
bilir olması söylemi, günümüz tüketim eleştirilerinde verir.
kullanılan “commodification” (nesneleştirme-meta-
Sosyal bilimler alanında önemli bir yeri olan Tüketim
Toplumu, tüketime dair derin bir sorgulamayı ve bu
sorgulama etrafında ortaya çıkan pek çok kavramın
tartışmasını içerir. Baudrillard, kendi görüşlerini an-
latmasının yanı sıra sosyal bilimlerden Durkheim, Gal-
braith ve Riesman gibi isimlerin görüşlerini de aktarır.
Hatta bazı kısımlarda bu kişilerin görüşlerini açıkladık-
tan sonra onları eleştirir ya da karşı tez sunar. Bu du-
rum okura farklı perspektifiler sunar ve okuru yeni
araştırmalar yapmaya götürür.
Yazının kaynakçası derginin sonundadır.
AILE IÇI ILETIŞIM
SOSYAL MEDYA KULLANIMI
İLE DİJİTALEŞEREK DÖNÜŞÜYOR
MELİSSA FEZA KATLAR
İnternet, sağladığı pek çok olanak sayı toplam nüfusumuzun %70,8’ine eşitlendi. Artık
nedeniyle insan yaşamını kolay- günde neredeyse 8 saat ‘online’ız. Cep telefonu, tab-
laştırıyor, çeşitlendiriyor ve geliştiri- let, dizi, film keyfi derken liste uzayıp gidiyor. Bu 8
yor. Bunlardan en temel olanlardan saatin 3 saati sosyal medyaya ayrılmış durumda.
biri kolay ve hızlı iletişim. Günümüzde “Whatsapp’tan mesaj atayım, Youtube’dan video izley-
telefon ve mektubun yerini alan so- eyim, Twitter’dan trendlere bakayım, İnstagram’dan
syal medya ile insanlar birbirleriyle story atayım hatta story yetmedi bir de gönderi pay-
kolayca iletişim kurabiliyor ve iletişim grupları üzerin- laşayım.” derken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyoruz.
den paylaşımlarda bulunabiliyor. Bu gruplar üzerinden Cihazlarımızın başından biraz yorgun ama çoğunlukla
aidiyet sağlayabiliyor. Toplumu oluşturan en küçük memnun kalkıyoruz. Bu arada yüz yüze iletişime ara
yapı olan aile kurumu ise dijitalleşen iletişimden çok veriyoruz. Çoğu zaman bunun farkında bile olmuyoruz.
etkileniyor ve dönüşüyor. Bu sayıda sizlere sosyal me- Sanaldan arkadaşlıklar kuruyoruz, aşklar yaşıyoruz, so-
dya kullanımının aile içi iletişime etkisini anlatacağım. syal medyadaki çeşitli gruplara üye olup saatlerce hiç
tanımadığımız kişilerle konuşabiliyoruz ve bu gruplarda
İnternette yer alan iletişim mecralarının en temeli aidiyet hissediyoruz, önerilen kullanıcılara tıklayıp tanı-
sosyal medyadır. Son yıllarda sosyal medya kullanımı madığımız insanların hayatlarını en mahremine kadar
toplumun tüm alanlarında ciddi bir oranda yaygınlaştı, inceleyebiliyoruz. Avucumuzdaki minik cihazın içindeki
sosyal medya kullanım sıklığı arttı. Hootsuite ve We Are bu büyülü uygulamalar bize eğlencenin, paylaşımın, il-
Social iş birliğiyle hazırlanan 2021 Dijital Türkiye Rapo- etişimin kapılarını aralıyor. Bununla yetinmeyen sosyal
ru raporuna göre 2021’de Türkiye’de internet kullanıcı medya kişilere online ortamda düşünce ve fikirlerini if-
sayısı bir önceki yıla göre 3,7 milyon arttı. Sosyal me- ade etme ve tercihlerini sunma imkanı yaratıyor, bu da
dya kullanıcı sayısı %11 artış göstererek Türkiye’deki sosyal medyayı farklı ve önemli kılıyor. Bu durum sosyal
medyaya güç katıyor, sosyalleşme kavramına yeni ve yaratarak, ailesel bağları ve ilişkileri geliştirmelerine ola-
farklı bir boyut kazandırıyor. Dijitalleşen hayatın içinde nak tanımaktadır. Bu durum, medyanın en iyi yönlerinden
sosyal medya kullanımı ile iletişimimizi de dijitalleştiri- biri olsa da, kişinin aile ile olan iletişimini olumsuz yönde
yoruz. İnsanlar gündelik hayatını iletişimle iç içe geçiri- etkileyerek, yüz yüze etkileşimleri ve toplumsal katılımı
yor. engelleme potansiyeline sahiptir”
Ailenin boş zamanları birlikte değerlendirme işlevi Aynı ev içerisinde birbirlerinin günlük yaşamını sosyal
aile dışına kayıyor. medyadan takip eden, mesajlaşma programıyla birbir-
İyi bir toplumun temel gereksinimlerinden olan sağlıklı ine derdini anlatan aileler var artık. Medyayla doymuş
iletişimin yolu, toplumun çekirdeği olarak kabul edilen sosyal dünyalarımız, aile ilişkilerini ve dinamiklerini
ailedeki iletişimin verimli olmasından geçiyor. Diji- etkiliyor. Günümüzde ailenin bir araya gelmesi eskiye
talleşen toplumdaki bu iletişimsizlikten en çok etkile- oranla azaldı. İşten gelen anne-baba ve okuldan gelen
nen yapı aile kurumudur. Sosyal medyada geçirilen çocuğun bir arada bulunabildiği akşam saatleri aile
uzun sürelerin ailedeki yüz yüze olan iletişimi azalt- iletişimi için kaçırılmayacak zaman dilimleri oluyor.
ması, aile bireylerinin aile ile paylaşımlar yapmak yer- Sosyal dünyalarımız aileye ayrılması gereken bu ortak
ine sanal ortamda kendilerini anlatmalarına yol açıyor. zamanın kullanımını iyice kısıtlıyor. Birlikte geçirilen
Alessondra Villegas’ın deyişiyle; geleneksel akşamlar, aile masasının etrafında yemek
yemek ve hikâyeler anlatmak günden güne azalıyor.
“Medyanın bir aile birliğinin sosyalleşmesi biçimini etkil- Bunun yerine yemek yerken çekilen bir selfie Insta-
ediği ve dolayısıyla ilişkilerini etkilediği açıktı. Zaman ve gram’a yüklenirken herkes kısa bir sohbet sonrası so-
mekân sınırları olmaksızın, teknolojik araçların özellikleri, syal dünyalarına dağılıyor. Aileler çocuklarını yeterince
bireylerin başkaları ile sürekli bağlantı kurma yeteneğini takip etmek yerine kendilerine zaman ayırdıkları zaman
çocuğun aileye karşı aidiyet duygusu azalıyor ve kend- larımızı insanların beğenisine sunuyoruz.
ini yalnız hissediyor. Bu yalnızlık, onu da sosyal me-
dya kullanımına itiyor. Ailenin boş zamanları birlikte Hızla artan ebeveynlerin fotoğraflarını paylaşma ey-
değerlendirme işlevi, aile dışına kayıyor. Elbette ki so- lemi “Sharenting” kavramını doğurdu. Shareting ka-
runlar sadece iletişimsizlikle sınırlı değil. vramı çocuklarının hayatlarının her ayrıntısını sosyal
medyada paylaşan anne-babalar için kullanılıyor.
Sosyal medya evlilikler için tehdit oluşturuyor Ebeveynlerin pek çoğu çocuklarının fotoğraflarını
Sosyal medya ilişkilere, evliliklere yeni bir boyut get- doğar doğmaz sosyal medyadan paylaşıyor hatta
irdi. Önceden evlilikler daha çok içki, aldatma, kumar bazı ebeveynler çocukları adına internet sitesi ku-
gibi nedenlerle biterken şimdi ilk sırayı sosyal medya rup çocuklarının her adımını herkesle paylaşıyorlar.
almaya başladı. Aşırı sosyal medya kullanımı ya da
sosyal medya aracılığıyla yaşanan sadakatsizlik boş- Son yıllarda ‘Blogger Anneler’, “Youtuber Anneler” ya
anma gerekçesi olarak sayılıyor. Tinder, Okcupid gibi da ‘Instagram Anneleri’ adıyla paylaşım yapan
flört uygulamalarında mutsuz bir evliliği olan kadın pek çok annenin çocuklarını sanal bir kimliğe
ve erkekleri sıklıkla görüyoruz. Bu kişiler aile içindeki büründürdüğünü gözlemliyorum. Moda ikonu gibi
sorunları, eşlerinden göremedikleri ilgiyi ve yakın- giydirilen bu çocuklar aileleri tarafından kendi
lığı sosyal medya uygulamalarında tanıştıkları kişil- kimlikleri dışında bir imajın içine yerleştiriliyorlar.
erde bulmak isteyebiliyorlar. Evlilikte sorunlar-
la yüzleşmekten kaçınan çiftler sosyal medyayı Bazı psikologlar bu konuyla ilgili, “Acaba fotoğrafları
daha sık kullanıyor ve bu durum eşler arası iletişi- çocuk için mi paylaşıyoruz, yoksa çocuk üzerinden
mi ortadan kaldırıyor. Çiftler aynı evin içinde farklı görülme, sosyalleşme ve beğenilme arzumuz için-
sanal sosyallikler yaşıyorlar. Sosyal medya uygu- mi? Cevabımız, ‘çocuk üzerinden arzularımızı gider-
lamaları nedeniyle eşler arasındaki kıskançlıklar mek’ ise çocuklarımızı kendimiz için tanımadığımız,
artıyor, çiftler sosyal medyayı birbirlerini gözetim al- bilmediğimiz kişilerin gözleri önüne atmak anne-ba-
tında tutmak için kullanıyorlar. balık hislerimizle örtüşüyor mu? Hayır, ‘çocuk için
paylaşıyoruz’ diyorsak, tanıdığı-tanımadığı kişilere,
“Çocukların görüntülerini fotoğraflarının paylaşılması, çocuklara nasıl bir fayda
sağlıyor? Kendi duygularımızı tatmin için çocukların
herkesin göreceği şekilde görüntülerini herkesin göreceği şekilde internet or-
tamında paylaşmak hiç sağlıklı değil. Çocuklara yöne-
paylaşmak sağlıklı değil” lik cinsel sapıklığı olanlar çocuk fotoğraflarını biriktiri-
yor. . Ayrıca art niyetli, kötü bakışlı kişilerin bakışları,
Sosyal medyada yaptığımız paylaşımlarla mahremiye- niyetleri çocuklarımızı olumsuz etkiliyor. Yetişkinler
tin sınırlarını da daraltıyoruz. Evimize misafir davet ed- için duvarları camdan evlerde yaşamak ne kadar ra-
erken seçici davranan bizler sosyal medyada evimizin hatsız edici ise çocuklar için de herkesin erişimine
her yerini, çocuklarımızın her halini paylaşıyoruz. Sosy- açık bir hayat, o kadar rahatsız edici olabiliyor. Çocuk
al dünyada bulunan bu gösteri toplumunun bir parçası bunu değiştirmek istediğinde, gerçekleştirmesi müm-
olarak en güzel fotoğraflarımızı, tüm sevinçlerimizi kün olabilecek mi? Böyle bir durumun çocuk üzerinde
(üzüntülerin paylaşılması hala çok kolay değil) herk- oluşturacağı olumsuz etkileri bugünden tahmin etmek
ese açık profillerimizde dünyanın her yerinden tanı- oldukça zor. 20 sene sonra yüzlerce fotoğrafı herkes-
madığımız insanlarla paylaşıyoruz. İlkokuldan bu yana in erişiminde olan çocuk, bundan memnun olacak mı?
görmediğimiz bir arkadaşımızın evleneceği haberini Ya çocuklarımız karar verme aşamasına geldiğinde
ilk öğrenenlerden biri biz olabiliyoruz. İş arkadaşımızın bizim paylaştığımız fotoğraflardan rahatsız olursa ya
küçük çocuğunu küvette nasıl yıkadığını canlı olarak da ‘Hangi hakla her halimi sosyal medyada paylaştınız,
izleyebiliyoruz. Bu paylaşımlarla hayatlarımızı şef- bunu yaparken bana sordunuz mu?’ diye bizi sorgu-
faflaştırıyor; adeta bir BBG evi gibi evlerimizi, hayat- larsa cevabımız ne olacak? Çocuk fotoğraflarını pay-
laşırken genellikle, ‘ama çocuğum bundan mutlu etme mekanizmaları oluşturması desteklenmelidir.”
oluyor’ düşüncesine sığınabiliyoruz. Çocuğun sürek-
li kendi fotoğrafının çekilip paylaşılmasını istemesi Modern çağın sorunu haline gelen sosyal medya
doğal değil. Sürekli fotoğraflarının paylaşıldığından bağımlılığı aile kurumunu da olumsuz bir şekilde etkili-
haberdar bir çocukta narsisizm gelişebiliyor.” diyerek yor. Eşler arasında büyük tartışmalara neden olurken
çocukların görüntülerinin herkesin göreceği şekilde çocuklarda da ebeveynlerle iletişimde eksikliğe yol
paylaşmanın sağlıklı olmadığını vurguluyorlar. açıyor, gelişimsel ve psikolojik sorunlara yol açıyor.
Yeni medya çağının etkisiyle birlikte çocuklar inter-
Modern Çağın Sorunu: Sosyal medya bağımlılığı netle çok erken yaşlarda tanışıyor ve bu teknolojiye
Sosyal medya bağımlılığı günümüzde her yaştan in- yetişkinlerden çok daha kolay adapte oluyor. Tunalıoğ-
sanda görülen bir durum haline geldi. 7’den 70’e her lu’na göre:
kişide sosyal medya bağımlılığı olması mümkün. Klinik
Psikolog Aylin Işık Yeşilay Danışmanlık Merkezi’nin in- “Aşırı internet kullanımı modern yaşamın getirisi olarak
ternet sayfasında sosyal medya bağımlılığını şu şekil- kaçınılmaz bir problemdir. Tüm zamanını ekran başın-
de anlatmıştır: da geçiren çocuklar gelişimsel ve psikolojik açıdan bazı
sıkıntılara maruz kalmaktadır. Sosyal medya bireylere
“Sosyal medyayı kullanıcılar oyun oynamak, boş vakti her ne kadar sosyalleşme imkânı sunsa da genel an-
değer lendirmek, iletişim kurmak ve resim göndermek lamda bireyselliğe ve yalnızlığa mahkûm etmektedir. Bu
gibi birçok farklı türde eğlence ve sosyal etkinlik yap- nedenler ebeveynlere düşen görev ve sorumluluk ekran
mak için ziyaret etmektedir. Her ne ka dar bu durum bağımlılığını yok etmek için çocuğu arkadaşlarıyla yüz
popüler bir boş zam an etkinliği olsa da sonuçlarının yüze iletişime ve fiziksel aktivitelere teşvik etmesidir”.
aşırı ve kompulsif kullanımlara neden olması dolayısıy-
la bağımlılık olarak tanımlanmaya başlanmıştır. Red- Bahsettiğim sosyal medya sorunlarının çoğu sosyal
dedilme korkusu, benlik saygısı düşük öğrencilerin yüz medyanın bilinçsiz ve aşırı kullanımından kaynak-
yüze etkileşimlerde bulunmak yerine sosyal medya kul- lanıyor. Eğer ebeveynler ve çocuklar sosyal medyayı
lanımını tercih etmesinin nedeni olarak görülmüştür. dozunda ve bilinçli kullanırsa sosyal medya eğlenceli
Ayrıca anonim olmak ve kişinin kimliğini saklayabiliyor ve bilgilendirici bir mecra. Bunun için aile içi iletişim
olması, bir kişilik özelliği olarak içe dönük kişilik özelliği arttırılmalı ve ebeveynler çocukların sosyal medya
sergileyen bireylerin reddedilme ve alay edilme kay- kullanım süreçlerini takip etmeliler. Çocuklarının
gısını azaltmakta ve çevrimiçi kullanımlara bağımlılığını fotoğraflarını devamlı paylaşmamalı ve bu durumun
arttır maktadır. Bu kişiler sosyal medyayı kendilerini if- sağlıklı olmadığının farkına varmalılar. Aile içi verilecek
ade etmek için daha güvenli bir yer olarak görmektedir. eğitim dışında okulda verilecek eğitimler de büyük
Eğer bir birey “sevilemediğini” veya “zayıf sosyal becer- önem taşıyor. Okullarda dijital medya okuryazarlığı
ileri olduğunu” düşünüyorsa, aynı zamanda çok sayıda dersi konularak dersin içeriğinde güvenli internet ve
arkadaş veya takipçiye sahip olmanın bu gibi öz değer- sosyal medya kullanımına yer verilerek çocukların
lendir melerini değiştireceğine inanıyorsa, bu durum, bilinçlenmesi sağlanabilir.
bağımlılık yaratan sosyal medya kullanımını arttırabilir.
Yazının kaynakçası derginin sonundadır.
Sosyal medya kullanımı, bireylerin gerçek hayatta
yaşayacağı tatmin edici deneyimleri de stres verici
deneyimleri de engelleyebilmektedir. Birey, hayatın
getirdiği olumlu ve olumsuz yaşantıları deneyimleyebil-
melidir. Sosyal medya bireylerin yaşamsal sorunlarıyla
baş etme mekanizmalarını yok eden sanal bir haline
gelebilir. Bireyin sosyal medya bağımlılığının oluşması-
na neden olan faktörler tespit edilmeli ve gerçekçi baş
HABER “
“INTERYOUTHESMANUR ÜNĞAN Prof. Dr. Erdal İbiş
İstinye Üniversitesi
FESTİVALİ Rektörü
17 Mayıs 2022’de
Üniversitemizin
Topkapı Kampüsü’de
gerçekleşen InterYouth
Festivali, kültür
çeşitliliğini kutlamak
amacıyla düzenlenen bir
festivaldir.
“Festivalde Kolombiya,
Almanya, Rusya,
Kazakistan, Yemen,
Filistin ve Mısır gibi
dünyadaki farklı milletlere
ait kültürel eşyalar
sergilenmiştir.
Rektörümüz Erkan İbiş’in konuşmasıyla başlayan fes-
tivalde Kolombiya, Almanya, Rusya, Kazakistan, Yem-
en, Filistin ve Mısır gibi dünyadaki farklı milletlere ait
kültürel eşyalar sergilenmiştir. Gastronomi bölümü
tarafından hazırlanan kültürel yiyecekler standlarda
ikram edilmiştir. Üniversitemizin Dans Kulübü, farklı
koreografilerleriyle katılımcılara keyifli anlar yaşatmış,
yabancı öğrenciler kendi kültürlerine ait dansları sah-
nede sergileme fırsatı bulmuştur.
Günümüz dünyasında toplumların heterojen bir yapı ka-
zanması nedeniyle kültürel çeşitlilik, son zamanlarda
yaygın olarak bahsi geçen sosyal kavramlardan biridir.
Üniversitemizin de heterojen bir yapıya sahip olması
nedeniyle farklı kültürleri bir araya getiren InterYouth
Festivali, öğrenciler ve akademisyenler tarafından ilgi-
yle karşılanmış ve coşkulu geçmiştir. Festivalin her yıl
düzenlenmesi planlanmaktadır.
HABER “
“MUSTAFA ÖZTÜRK
Montajda
Halleder Miyiz?
MOJO VISUAL FX &
ANIMATION
ÜNİVERSİTEMİZDE!
Serkan Semiz
Mojo Fx Kurucusu
“Şirketin altyapısından ve
yaptıkları işlerden bahseden
SEMİZ görsel efekt, özel efekt ve
animasyon alanında
“Montajda Halleder Miyiz?” adı
altında hazırladığı sunum ile
öğrencilere yaptıkları işleri de-
taylı bir şekilde sundu.
MOJO FX Genel Müdürü Serkan SEMİZ üniversitemizi MOJO FX YAZA
ziyarette bulundu. MOJO FX şirketinin Netflix, Disney
Plus gibi şirketlerin dizi ve filmine yapmış olduğu gör- ÜNİVERSİTEMİZDE
sel efekti ilk önce ham bir görüntü halinde daha son-
ra görsel efekt yapılmış halde projeleri öğrencilere EĞİTİM İÇİN
göstererek çalıştığı alanlar hakkında daha akılda kalıcı
bir şekilde sunumu tamamladı. Sunumu tamamlayan HAZIRLIKTA!
SEMİZ öğrencilere bir iyi haber bıraktı MOJO FX şirketi
bünyesinde geliştirecek öğrenciler aradığını ve staj MOJO FX Genel Müdürü Serkan SEMİZ yazın üniversi-
imkanı sağladığını dile getirmeden programı sonlandır- temizde MOJO’nun bir kurs açacağını ve görsel efekt
madı. konusunda dersler vereceğini söyledi. Bu kurs so-
nucunda öğrenciler yeteneklerine göre değerlendi-
SEMİNER SONRASINDA NELER OLDU? rilecek ve yönlendirilecektir. MOJO FX bu eğitimin
Öğrencilerin merakı giderildi, öğrenciler görsel efekt, sonunda öğrencilere iş imkanı sağlayabileceğini de
özel efekt ve animasyon konusunda birebir soru sorma söyledi.
şansı yakaladı ve her soruya tek tek yanıt alabildiler.
Staj yapmak isteyen öğrenciler ile birebir sohbet im-
kanı bulundu.
HABER Doç. Dr. Aybike Serttaş
“MediaBÜŞRA ASLAN İstinye Üniversitesi
Radyo, Televizyon ve
Harvest Sinema Bölüm Başkanı
İstinye Üniversitesi “
İletişim Fakültesi’nin
düzenlediği,
Vadi Kampüs’ün ev
sahipliği yaptığı MEDİA
HARVEST 18-19 Nisan
2022 tarihinde
gerçekleşti.
Prof. Dr. Peyami Çelikcan
İstinye Üniversitesi
İletişim Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Hasip Pektaş
İstinye Üniversitesi
Görsel İletişim Tasarımı
Bölümü Öğretim Görevlisi
Dr. Öğr. Üyesi Kerim Dündar
İstinye Üniversitesi
Yeni Medya ve İletişim
Bölüm Başkanı
İstinye Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin düzenlediği, Vadi
Kampüs’ün ev sahipliği yaptığı MEDİA HARVEST 18-19 Nisan
2022 tarihinde gerçekleşti. İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler
ve Reklamcılık, Görsel İletişim Tasarımı, Yeni Medya, Radyo
Televizyon ve Sinema bölümü öğrencilerinin dersleri kap-
samında hazırlamış oldukları kısa film, belgesel, reklam filmi,
kampanya, afiş ve kurumsal kimlik projelerinin gösterimi B1
katında gerçekleştirildi. Açılışı İletişim Fakültesi Dekanı Prof.
Dr. Peyami Çelikcan’ın konuşmasıyla başlayan, müzik dinleti-
si ve değerli hocaların konuşmaları ile devam eden etkinliğin
sonunda alanında en iyiler seçilerek ödül töreni ile sahiplerine
ulaştırıldı.
“HABER “
BÜŞRA ASLAN
Dr. Helen Armstrong
2. ULUSLARARASI North Carolina State
MEDYA VE TOPLUM University
SEMPOZYUMU MASS
’’Dijitalleşme ve Görsel
Çalışmalar’’ başlıklı 2.
Uluslararası Medya ve
Toplum Sempozyumu
24-25 Mayıs 2022
tarihleri arasında
çalıştaylar, 26-27 Mayıs
tarihleri arasında ise
sergi ve bildiri sunumları
ile gerçekleştirildi.
İstinye Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İletişim Prof. Dr. Erik Knudsen
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Peyami Çelikcan koor- University of Central
dinatörlüğünde yürütülen’’Dijitalleşme ve Görsel
Çalışmalar’’ başlıklı 2. Uluslararası Medya ve Toplum Lancashire
Sempozyumu 24-25 Mayıs 2022 tarihleri arasında
çalıştaylar, 26-27 Mayıs tarihleri arasında ise sergi ve
bildiri sunumları ile gerçekleştirildi. Yurt içi ve yurt
dışından birbirinden değerli davetli konuşmacıların
katılımı ile yüz yüze ve çevrimiçi olarak gerçekleştir-
ilen sempozyum aynı zamanda İstinye Üniversitesi
Youtube platformunda da canlı yayın ile paylaşıldı.
Bu disiplinlerarası program Türkçe ve İngilizce si-
multane tercüme oturumları ile alanında uzman,
özgün kuramsal veya uygulamalı çalışmalar yapan
araştırmacıların ve görsel alanlarda dijital teknolo-
jilerle yaratıcı üretimler yapan uygulamacıların gün-
cel çalışmalarına yer vermiştir. Davetli Prof. Dr. Erik
Knudsen konuşması ile başlayan sempozyum Prof.
Dr. Helen Armstrong ile tamamlandı. Sempozyum
sonunda ise çalıştaylar sonuçlandırıldı.
HABER “
“ESMANUR ÜNĞAN
İLK TİYATRO
SAHNEMİZ:
ALBAY KUŞ
ALBAY
KUŞ
Danışmanlığını Radyo,
Televizyon ve Sinema
Bölüm Başkanı Doç. Dr.
Aybike Serttaş’ın
yaptığı İstinye
Üniversitesi Tiyatro
Kulübü, haziran ayında
ilk tiyatro oyunu Albay
Kuş’u sahneledi.
“Albay Kuş” Bulgar yazar Hristo Boytçef’in 1996 yılında Bosna
savaşı sırasında yazdığı özgün bir kara mizah örneğidir.
Doğa Yavuz yönetmenliğinde hazırlanan ve sahnelenen oyun,
10 Haziran ve 20 Haziran 2022’de, Topkapı Kampüsü’nde sey-
irciyle buluştu. İlgiyle izlenen oyunun reji ekibinde Ecesu İlk-
gören, Hazal Kurt ve Vedat Yıldırım gibi isimler yer alırken oyun-
cu ekibinde Başak Can Kınacı, Berker Kumsal, Ceren Hacıoğlu,
Doğa Ulubay ve Tiyatro Kulübü’nün diğer oyuncuları yer aldı. İlk
sahneleri olmalarına karşın oyunculuklar oldukça başarılı ve et-
kileyiciydi. 2 aydan fazla süren yoğun bir çalışma ile hazırlanan
Albay Kuş, önümüzdeki tarihlerde Topkapı kampüsünde seyir-
ciyle buluşmaya devam edecek.
Yazının kaynakçası derginin sonundadır.
K AY N
16 Neden Kusursuz Baudrillard, J. (2018) Tüketim Toplumu, Söylenceleri / Yapıları. İstanbul:
Güzellik Arıyoruz? Ayrıntı Yayınları
Betz, D.E., Sabik,N.J., RamseY, L.R. (2019) Ideal comparisons: Body ideals
harm women’s body image through social comparison. Body Image, Volume
29, ss. 100-109.
Bjerke, R., Polegato, R. (2006) How Well Do Advertising Images of Health
and Beauty Travel Across Cultures? A Self-Concept Perspective. Psycho-
logy & Marketing, Vol. 23(10): ss. 865–884.
Bower, A.B., Landreth, S. (2013) Is Beauty Best? Highly Versus Normally
Attractive Models in Advertising. Journal of Advertising, 30:1, ss. 1-12.
Burnette, C.B., Kwitowski, M.A., Mazzeo, S.E. (2017) “I don’t need people to
tell me I’m pretty on social media:” A qualitative study of social media and
body image in early adolescent girls. Body Image, Volume 23, ss. 114-125.
Cheviron, T.N. (2013) Televizyon ve İçimizdeki Şiddet. İstanbul:
Kırmızı.Eco, U. (2006) Güzelliğin Tarihi. İstanbul: Doğan Kitap.
(Ed.) Yakın M. (2019) Reklamı okumak, reklamı anlamak. İstanbul: Urzeni
Yayınları.
Fardouly, J. Vartanian, L.R. (2016) Social Media and Body Image Concerns:
Current Research and Future Directions, Current Opinion in Psychology, ss.
1-5.
Fiske, J., (1987) Active Audiences, and Pleasure and Play Television Culture.
London & NY: Methuen. Gattario, K.H., Frisén, A. (2019). From negative to
positive body image: Men’s and women’s journeys from early adolescence
to emerging
adulthood. Body Image, Volume 28, ss. 53-65.
Grogan, S. (2016). Body Image: Understanding Body Dissatisfaction in Men,
Women, and Children. Taylor & Francis.Hall, S., (1993) Encoding/Decoding.
In S. During (Ed.), The Cultural
Studies Reader. London and NY: Routledge.Jung, J. (2018) Young Women’s
Perceptions of Traditional and Contem-
porary Female Beauty Ideals in China. Family and Consumer Sciences
Research Journal, Vol. 47, No. 1., ss. 56-72.
Kumar, S. (2018) A Critical Analysis of the Select Advertisements with
Reference to Beauty Stereotype. Ars Artium: An International Peer
Reviewed-cum-Refereed Research. Journal of Humanities and Social
Sciences, Vol. 6, ss. 59-65.
Livingstone, S. (2003) The changing nature of audiences : from the
mass audience to the interactive media user. LSE Research Online.
AKÇA
Marengo, D., Longobardi, C., Fabris, M. A., Settanni, M. (2018)
Highly-visual social media and internalizing symptoms in adolescence:
The mediating role of body image concerns, Computers in Human
Behavior, Volume 82, ss. 63-69.
Millard, J. (2009) Performing Beauty: Dove’s “Real Beauty” Campaign.
Symbolic Interaction, Vol. 32, Issue 2, ss. 146–168.
Mills, J.S., Musto, S., Williams, L., Tiggemann, M. (2018) “Selfie”
harm: Effects on mood and body image in young women. Body Image,
Volume 27, ss. 86-92.
Mutlu, E. (1998). Televizyon ve Toplum. Ankara: TRT Yayınları.
Nagar, I., & Virk, R. (2017). The Struggle Between the Real and Ideal:
Impact of Acute Media Exposure on Body Image of Young Indian
Women. SAGERocha, E. (2013). The Woman in Pieces: Advertising and the
Construction of Feminine Identity. SAGE, ss. 1-12.
Schirmer, N. A., Schwaiger, M., Taylor, C. R., & Costello, J. P. (2018).
Consumer Response to Disclosures in Digitally Retouched Advertise
ments. Journal of Public Policy & Marketing, 37(1), ss. 131–141.
Spyropoulou, G. A. (2018) Can cosmetics advertisements be indicators
of different perception of beauty amongst countries? MedDocs eBooks
Published Online.
Stern, Barbara B. (1990) ,”Beauty and Joy in Metaphorical Advertising:
the Poetic Dimension”, in NA - Advances in Consumer Research Vol
ume 17, eds. Marvin E. Goldberg, Gerald Gorn, and Richard W. Pollay,
Provo, UT : Association for Consumer Research, ss. 71-77.
Trampe, D., Stapel, D., Siero,F., Mulder, H. (2010) Beauty as a Tool:The Dayan, D., & Katz, E. (1988). Articulating consen-
Effect of Model Attractiveness, Product Relevance, and Elaboration sus: the ritual and rhetoric of media events. In J.
Likelihood on Advertising Effectiveness. Psychology & Marketing, C. Alexander, Durkheimian Sociology: cultural stu-
Vol.27(12): ss. 1101–1121. dies (pp. 161-186). NY: Cambridge University Press.
Xu, X. (2019). Is “Beautiful Female Something” Symbolic Capital or
Symbolic Violence? That Is a Question. SAGE Open.
36 Cumhuriyet Türkiyesi’nde Mevlevi Erguner, S. (2003). Rauf Yektâ Bey: neyzen-müzi-
Ayinlerinin Medyatikleşmesinin Kısa Tarihi kolog-bestekâr. İstanbul: Kitabevi.
Ağaoğlu, Y. S. (2013). Neyzen Selami Bertuğ’un Anılarından Belgelerle Stokes, M. (2010). The Republic of Love. Chicago:
Hazreti Mevlana’yı Anma Törenleri (1942-1974). Konya: Konya Büyükşehir The University of Chicago Press.
Belediyesi.
Ulunay, R. C. (2003). Refi’ Cevad Ulunay’ın Mevlâna,
İhtifaller ve Konya Yazıları. (D. D. Özcan, Ed.) Kon-
ya: Konya Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü.
K AY N
46 2010 Yılı Sonrası TRT Aristoteles, (1987). Poetika, İstanbul: Remzi Kitabevi Yayınları
Dizilerinde Din Adamı
Temsili: İbnül Arabi, Bardakoglu Ali, II.Uluslar Arası Dini Yayınlar Kongresi, 05-07 Kasım 2004;
Taptuk Emre, Galip II.Uluslar Arası Dini Yayınlar Kongresi, Ankara: Diyanet İşleri Başkanlığı
Efendi ve Yusuf Yayınları, 2005 (a.g.e., I, 52-53) (TDV İslam Ansiklopedisi,
Hemadani 2011; s 119-126 )
Bronislaw Malinowski, Büyü, Bilim ve Din, İstanbul 1990, s.7.
Campbell, J., (2020). Kahramanın Sonsuz Yolculuğu, İstanbul: İthaki Yayın-
ları
Edward Sapir, The Meaning of Religion, Amerikan Mercury, September
1928, S.72.
Ernest Gellner, “Postmodernizm, Akıl ve Din”( Çev. Y.Kaplan), Bilgi ve Hikmet,
Güz, 1993/4, s.86.
Gürkan, H., Ozan, R. (2016). Türkiye Sinemasında Lezbiyen Stereotipinin
Temsili. Akademia, 4/4, 30-46. doi: 10.17680/akademia.58107
Uçakan, M., (2010), Türk Sinemasında İdeoloji İstanbul: Sepya Yayınları.
Karakaya, H., (2008). Türk Sinemasında Din Adamı Tiplemesi. Fırat Üniversi-
tesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe Din Bilimleri Ana BilimDalı Din Sosyo-
lojisi Bilim Dalı, Elazığ
Lüleci, Y., (2015). Tek Parti Döneminde İktidar ve Sanat, İstanbul: İskenderi-
ye Kitap.Lüleci, Y. (2007). Sinema ve Din: Türk Sineması Örneği. (Yayımlan-
mamış yüksek Lisans Tezi). Marmara Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü,
İstanbul.
Malinowski., (1990). Büyü, Bilim ve Din, İstanbul: Kabalcı Yayınları.
Okumuş, Ejder. (2005). Klasik Dönem Osmanlı Devleti’nde Din-Devlet İlişki-
leri, Ankara: Lotus. (TDV İslam Ansiklopedisi): https://islamansiklopedisi.
org.tr/post
Propp, V., (2020). Masalın Biçimbilimi. İstanbul: Kültür Yayınları
Serttaş, A., (2015). Televizyon Dizilerinde Yabancılaşma Teması: ‘’Black
Mırror’’ Dizi Örneği, Uluslararası Hakemli İletişim ve Edebiyat Araştırmaları
Dergisi (2015), (ISO 9001-2008 Belge No / Document No: 12879 & ISO 14001-
2004 Belge No / Document No: 12880).
(Türkiye Dinayet Vakfı, İslam Ansiklopedisi: 17 cilt : s 373) TDV İslâm Ansiklo-
pedisi’nin 1998 yılında İstanbul’da basılan 17. cildinde, syfa
373-374
AKÇA
58 Asya Ülkeleri ve Tunalıoğlu, Z., (2013), “İnternet Bağımlılı-
Aile Yapıları ğı”,http://ebeveynlikakademisi.wordpress.
com/2013/03/08/internet-bagimliligi/,
https://culturalatlas.sbs.com.au/ (30.04.2013)
https://www.britannica.com/place/Taiwan/Cultural-life
https://www.asialogy.com/japon-aile-yapisi/ Işık, A. (n.d.). Modern Sorun: Sosyal Medya
http://tr.korean-culture.org/tr/138/contents/817 Bağımlılığı. Retrieved March 06, 2021, from
https://www.yedam.org.tr/modern-sorun-
sosyal-medya-bagimliligi
124 İLK TİYATRO
SAHNEMİZ:
ALBAY KUŞ
106 JEAN BAUDRILLARD - Tiyatro Online, “Albay Kuş - Tiyatro Adam”,
TÜKETİM TOPLUMU ÜZERİNE https://tiyatronline.com/albay-kus_-tiyatro-a-
dam--7137#:~:text=58%20ya%C5%9F%C4%B-
Baudrillard, Jean. Tüketim Toplumu, çev. Nilgün Tutal & Ferda Keskin. 1ndaki%20Bulgar%20yazar%20Hristo,Tiyatroa-
İstanbul: Ayrıntı Yayınları, 2021. dam%20taraf%C4%B1ndan%20 sahneleniyor.
110 Aile İçi İletişim Sosyal Medya
Kullanımı ile Dijitalleşerek
Dönüşüyor
Güleç, V . (2018). AİLE İLİŞKİLERİNİN SOSYAL MEDYAYLA BİRLİKTE
ÇÖKÜŞÜ . Yeni Medya Elektronik Dergisi , 2 (2), 105-120
Demir, Ü. (2016). Sosyal medya kullanımı ve aile iletişimi. Selçuk İletişim
Dergisi, 9 (2), 27-50.
Villegas, A. (2013) The Influence of Technology on Family Dynamics,
Proceedings of The New York State Communication Association, Vol.
2012, Article 10. 1-17.
Yalçın, M. ve Yalçın, M. (2018). Sosyal Medya Kullanımı ve Aile İçi İletişim
İlişkisi: Üniversite Öğrencileri Üzerine Bir Araştırma, Uluslararası Sosyal
Araştırmalar Dergisi, Cilt. 11, Sayı: 57, 738-743
Hootsuite ve We Are Social 2021 Dijital Türkiye Raporu. (2021, February
16). Retrieved March 06, 2021, from https://www.webolizma.com/hoot-
suite-ve-we-are-social-2021-dijital-turkiye-raporu/
Çocuğunuzun fotoğraflarını sosyal medyada paylaşmayın. (2015, No-
vember 4). Retrieved March 6, 2021, from https://www.cnnturk.com/
yasam/cocuklarda-narsisizm-gorulmemesi-icin-ebeveynlere-uyari