Tı Tı Tı KARNIM ACIKTI Adres : Aşağı Yahyalar Mah. İvedik Cad. No: 227/A Yenimahalle / ANKARA e-mail : [email protected] Yayıncı : 0 505 853 61 65 • 0 505 773 68 92 Yazar: Aziz SİVASLIOĞLU Resimleyen: BEF Dizgi Editör: Fazilet ÖZEN Yayına Hazırlayan: Murat KESKİN Bu kitabın her türlü yayın hakları Fikir ve Sanat Eserleri Yasası gereğince BEF YAYINCILIK VE HAKİM YAYINCILIK Tic.Ltd.Şti.’ne aittir.
2 TI TI TI KARNIM ACIKTI Ben çocuğum. Küçük bir tavşancığım. Adımı sorarsanız, adım Tonton. Hop, hop hoplarım. Zıp, zıp zıplarım. Çok iyi de koşarım.
3 Bakın, bugün ne oldu. Gözlerim yaşla doldu. Okuldan eve döndüm. Öyle bir acıkmışım ki sormayın. — Anneciğim, çok acıktım. Karnım gurulduyor, başım dönüyor.
4 Annem başını iki yana salladı. — Yemek hazırlamak öyle kolay mı? dedi. — Kolay, dedim. Annem önüme havuç koydu. Salatalık, domates, soğan koydu.
5 Artık güzel bir salata yaparsın, diye güldü. — Yaparım, dedim. Hepsini tek tek yıkadım. Annem soydu, ben rendeledim. Ben bu işi iyi bilirim!
6 Sıra soğana gelmişti. Soğanı rendelemeye başladım. Gözlerim yandı, yaşla doldu. Ben ağladım, annem güldü. Annem güldü, ben ağladım. — Anneciğim, sana kırıldım!
7 Salatanın üstüne limon sıktık. Zeytinyağı döktük. Tuz serptik. Önce birer tas çorba içtik. Sebze yemeği ve salatayı yedik. Oh, afiyet olsun! Elime sağlık.
8 Annem beni kutladı: — Aferin! Sen becerikli bir tavşansın. Güzel reçel, turşu da yaparsın. Haydi bana yardım et, dedi. Annem der de yapmaz mıyım? Yaparım tabi ki! Yapmaz mıyım?
9 Ayva reçelini çok severim. Annem de bunu biliyor ya: — Ayva reçeli yapalım, dedi. Ayvaları güzelce yıkadık. İnce ince dilimledik. Tencereye koyduk.
10 Üstüne birkaç bardak su ekledik. Su kaynadı, ayvalar pişti. Şeker koyduk, limon kattık. Kaynattık da kaynattık. Annem kaşık batırdı. — Bu kadar yeter, dedi.
11 Ayva reçeli soğudu. İki kavanozu doldurdu. Her sabah ayva reçeli yiyecektim. İşte buna çok sevindim. Annem dedi ki: — Acele etme, turşuyu bekle.
12 — Nelerin turşusu olur? — Her şeyin turşusu olur. — Ben havucu, lahanayı severim. — O zaman karışık bir turşu yapalım. Ne dersin? — Anneciğim, bir tanesin!
13 Lahana, havuç, salatalık… Yıkadık. Kesip doğradık. Kaynar suda haşladık. İçine sarımsak attık. Sirke kattık. Kavanozlara doldurduk.
14 Reçel dinlensin. Turşu olsun, olgunlaşsın. Biz yemesini biliriz. Annem saçlarımı okşadı. — Sen büyük bir aşçısın, dedi. Ben de güldüm. Dedim ki: — Anneciğim, reçel yapmak çok kolay. Turşu yapmak da öyle…
15 — En zoru ne, biliyor musunuz? Annem yüzüme baktı. — Zor olan neymiş? dedi. — Beklemek, dedim. Ekmeği aldım, reçele bandım. Annem beni kovaladı. — Seni gidi sabırsız, dedi.
16 Günler geçti. Kış geldi. Reçel dinlendi. Turşu oldu. Kış boyunca her sabah reçel yedim. Öğle ve akşam yemeklerinde ne yaptım? Tabi ki turşunun tadına da baktım. Oh! tam ağzıma lâyıktı…