Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF FELSEFEYLE TANIŞMA - I 1
SINIF
SINIF
SINIF
1. Gündelik hayatta doğru diye kabul ettiğimiz birçok 3. Felsefe öğrenmek için bir neden de, yaşamda karşı-
şey, daha yakından bakıldığında öylesine çelişkiler- laştığımız sorunları çözmeye çalışırken, alternatif fi-
le doludur ki; gerçekte inanmamız gereken şeyin ne kirler üretmemizde ve daha sağlıklı kararlar verme-
olduğunu ancak sistematik düşüncede yol aldıkça mizde bize yardımcı olmasıdır. Bu, onun sorgulayıcı
öğreniriz. Bu da ancak felsefeyle mümkündür. ve eleştirel yapısından kaynaklanır. Öyle ki, felsefe,
yanlış olanı evetlemekten ve önemsiz olanla yetin-
Bu parça aşağıdakilerden hangisiyle ilgilidir? mekten sakınmamızı sağlar.
A) Felsefenin yöntemi Buna göre felsefe için aşağıdakilerden hangisi-
B) Felsefe - bilim farkı ne ulaşılamaz?
C) Felsefenin işlevi
D) Filozof olabilmenin ölçütleri A) Karşılaştığımız sorunlarda değişik çözümlere
E) Felsefenin gelişim aşamaları ulaşmada yardımcı olur.
B) Salt kuramsal bir etkinlik olduğundan, sorunlar-
dan uzaklaşmamızı sağlar.
C) Yaşantımızı karmaşadan düzene çevirme bece-
risi kazandırır.
D) Yaşama daha geniş bir bakış açısıyla yönelme-
mizi sağlar.
E) Olumsuz olana karşı koyma gücü ve isteği ka-
zandırır.
2. Felsefede her düşünce diğerinden farklıdır. Ama bu 4. Tarihsel olarak felsefe, dinsel ve ahlaksal inançların
derin eleştirisi olarak doğmuş ve bu eleştirel tavrını
birbirlerini yok saydıkları anlamına gelmez. Her biri- hiçbir zaman terk etmemiştir. Hatta felsefe, belli bir
nin düşünce tarihi içinde bir yeri vardır. Bu durum, dönemde egemen olan bilimsel görüş ve sonuçları
soğuk bir günde karşılaşan bir grup kirpinin öyküsü- en çok eleştirdiği zaman bile, yöntemleri bakımından
ne benzer. Kirpiler ısınabilmek için birbirlerine soku- bilimle daha çok iş birliği yapmıştır.
lurlar; ileri geri hareket ederek sonunda dikenlerini
birbirlerine batırmayacak ve birbirlerini ısıtacakları Bu parçada, felsefenin aşağıdaki özelliklerinden
en uygun mesafeyi bulurlar. Felsefi düşünceler de hangisi ne vurgu yapılmıştır?
böyledir.
A) Birleştirici özelliğine sahip olmasına
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarı- B) Bilimlerle etkileşim içinde ve sorgulayıcı olmasına
lamaz? C) Evrensel olmasına
D) Birikimli olarak ilerlemesine
A) Bir düşünce diğer düşüncelerle yüzleşmeden ol- E) Öznel ve yaratıcı olmasına
gunlaşamaz.
B) Konulara farklı yönlerden bakılmazsa yeni bir dü-
şüncenin oluşması olanaksızdır.
C) Farklı düşüncelerin değil, aynı yaklaşıma sahip
olan düşüncelerin felsefi değeri vardır.
D) Felsefede düşünceler hem birbirinin karşıtı hem
de birbirlerinin tamamlayanıdır.
E) Düşünce zenginliği ve farklılığı olmadan bir dü-
şünce tarihinden söz edilemez.
TYT FELSEFEYLE TANIŞMA - I
5. Felsefe kurgusal bir bilgidir. Zihnimizi kurcalayan, 7. Felsefe öğrenimi, felsefe çalışması ya da felsefe yap-
tam bilmediğimiz konularda, hayal gücümüzü kulla- mak... Felsefe ile hangi biçimde uğraşılırsa uğraşıl-
narak kurguya başvururuz. Bu kurgulamalar sonu- sın, felsefe kendi tarihi ile koparılamaz bir bağlılık
cu, daha önce açamadığımız kapılar önümüzde bir içindedir. Hangi amaçla olursa olsun, gerek felsefe
bir aralanır. Yeni bilgiler, yeni sorgulamalara yeni sor- öğrenimi gerekse felsefe çalışması zorunlu olarak
gulamalar ise yeni kurgulara neden olur. Bu yolculuk felsefe tarihine bakmayı gerektirir. Çünkü felsefe prob-
böyle sürüp gider. lemlerinin hiçbiri zaman içinde belirli bir sona ya da
kesin bir sonuca ulaştırılamaz.
Bu parçaya göre, felsefenin birey yaşamındaki
işlevi hangisidir? Bu parçaya göre, felsefenin, felsefe tarihine bağ-
lı olmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Demokrasinin gelişmesine katkılar sağlaması
B) Somut düşünmesini sağlaması A) Subjektif bilgi içermesi
C) Günlük yaşamını kolaylaştırması B) Aklın bir ürünü olması
D) Birçok konuda açık seçik ve doğru sorgulamayı C) Doğruluk değerinin olasılıklı olması
D) Varlığa tümel yaklaşması
öğretmesi E) Eleştirel bir düşünce olması
E) Büyük siyasi oluşumların ortaya çıkışında etkili
olması
6. Felsefi araştırma, bilme isteği ve merak duygusuyla 8. Felsefe dediğimiz şey, zihnimize aynadan yansır gi-
başlar. Fakat insan bilme noktasında sınırlı bir varlık bi yalın bir şekilde işlenmez; belirli bir mantık çerçe-
olduğu için bütün problemleri çözebilecek yeterlilik- vesinde, yaşanılan gelenek, görenek, sanat, düşün-
te değildir. Buna rağmen sürekli bir düşünme çaba- ce yapısı, üretim ilişkileri, tarihsel birikim, sosyal ku-
sı içinde olan insan, düşünme etkinliğini, elindeki rumlar, bireylerin duygu ve düşüncelerini şekillendi-
verilerle sürdürerek var olan bilgi alanını giderek ge- ren maddi ve manevi değerler içinde biçimlenerek
nişletmektedir. kaydolurlar. Sahip olduğumuz bu formasyon, düşün-
celerimizin, anlayışlarımızın kaynağını da oluşturur.
Bu parçadan “bilme” ile ilgili olarak aşağıdakiler- Bu nedenle filozofların düşüncelerini de anlamak için
den hangisine ulaşılamaz? onların ait olduğu bu ortamın çok iyi bilinmesi gere-
kir.
A) Bilme, düşünme sürecinde ortaya çıkar.
B) Düşünme, bilmek için gereklidir. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi vurgulan-
C) İnsan akıl ile her şeyi bilebilir. maktadır?
D) İnsanın bilgisi artış eğilimindedir.
E) İnsanlar düşünerek bilgi kapasitesini artırabilir- A) Felsefenin eleştirel olduğu
B) Felsefe bilgisinin evrensel olduğu
ler. C) Felsefenin bağımsız bir düşünme biçimi olduğu
D) Felsefenin birçok tanımının olduğu
E) Felsefenin bir insan etkinliği olduğu
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF FELSEFEYLE TANIŞMA - II 2
SINIF
SINIF
SINIF
1. Filozof, ahlak (eylem) alanında peşin hükümlerden, 3. Her şey yolunda gidiyorsa ya da öyle olduğuna ina-
içinde yaşadığımız çevrenin bize kabul ettirdiği inanç- nılıyorsa, ortada hiçbir sorun yok demektir. Çoğu in-
lardan, tutkulardan, duygulardan ve alışkanlıklardan san, günlük pratik sorunlar dışında hayatını soru ko-
sıyrılıp uzak duran, onlara dışarıdan bakan, onları ir- nusu yapmaz. Hayatın hayhuyu içinde yuvarlanıp gi-
deleyen ve hem eserlerinde hem de yaşantısında der; aslında hayatı da kaçırır. O insanlar için “Felse-
önyargılardan uzak durmaya çalışan, içinde yaşadı- fe, hayata teğet geçer.” biçiminde olacaktır. Hayatı
ğı çevrenin inançlarını, tutkularını ve alışkanlıklarını kaçırmamak için durup hayata bakmak gerek. Bak-
sorgulayabilen kişidir. mak için durmalı; yoksa önünden hızla gelip geçen-
ler, görme eşiği altında kalır, onlar görülemez, ayrım-
Bu parçada filozofun hangi özelliği vurgulanmak- lanamaz; tıpkı göz önünden hızla akıp giden film şe-
tadır? ridi kareleri arasındaki ayrımın ayrımlanamadığı gi-
bi.
A) Mutlak bilgiye ulaşmaya çalışması
B) Eleştirel olması Bu parçada felsefenin işlevi aşağıdakilerden han-
C) Düşüncelerinin birbiriyle tutarlı olması gisidir?
D) Sezgilerinin güçlü olması
E) Çevresini etkilemesi A) Akıl ilkelerine göre düşünmeyi sağlamak
B) Bireye seçme ya da elindekini geliştirme olana-
ğı sunmak
C) Bilimlerin gelişmesine katkı sağlamak
D) Evren ve bütün hakkında belirli bir görüş elde et-
meye çalışmak
E) Hayatı anlamlandırmada farkındalık oluşturmak
2. Her toplumun evreni, hayatı, insanı ve varoluşu açık- 4. Felsefe hakkında sorulan soruların cevabı, filozofla-
ladığı sözlü geleneğe dayalı mitolojileri, kozmogoni- rın hayatlarında gizlidir. Filozofların birçok güçlüğe
leri (evren doğumu hikâyeleri), destanları, masalları katlanarak çeşitli sorular karşısında, ulaştıkları so-
vardır. Felsefe ve bilim ortaya çıkmadan önce insan- nuçların onlara hiçbir pratik fayda sağlamadığını gör-
lar, evreni, doğayı ve kendilerine ilişkin soruları bu düğümüzde anlıyoruz ki felsefe, bütün insanları ilgi-
sözlü gelenek unsurları ile cevaplamış; onları, bilgi lendiren sorulara kesin cevaplar bulmak için değil,
kaynağı ve ahlaki öğreti olarak görmüşlerdir. Felse- sadece üzerinde düşünmek ve tartışmak için bu so-
fi ve bilimsel düşünce, bu sözlü gelenekten kopma rularla ilgilenir.
ve yazılı geleneğe geçmeyle başlamıştır. Filozoflar
düşüncelerini tabletlere yazmışlar böylece anonim Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi-
bir ifade olarak kalmayıp, kişilere ait görüşler belir- ne ulaşılabilir?
meye başlamıştır.
A) Filozoflar, doğruyu bulma yolunda düşünsel ça-
Buna göre ilk felsefi düşüncelerin ortaya çıkma- ba gösterirler.
sı aşağıdakilerden hangisiyle mümkün olmuştur?
B) Felsefe, filozofların yaşamlarıyla şekillenen bir
A) Doğanın gözlemlenmesiyle çalışmadır.
B) Deneysel araştırmaların yapılmasıyla
C) Eğitim öğretimin yaygınlaşmasıyla C) Felsefi görüşlerin ortaya çıkışında, yapıldığı ça-
D) Varlığın ilk nedeninin araştırılmasıyla ğın özellikleri etkilidir.
E) Düşünce sahiplerinin belirginleşmesiyle
D) Filozofların amacı sadece felsefe yapmaktır.
E) Filozoflar, akıllarıyla nesneleri yanılgısız anlama-
ya çalışırlar.
TYT FELSEFEYLE TANIŞMA - II
5. Felsefede doğruları aramak, kendi bulduklarının öte- 8. Filozof, dünyayı alışılageldik hâliyle kabul etmez.
Dünya, çoğu insana alışkanlıkların ve ön kabullerin
sinde başka filozofların daha önce bulduklarını da etkisiyle şaşırtıcı gelmez. Her şeyi olduğu gibi kabul
öğrenip benimsemeyi gerektirir. Doğruya ulaşmada etme bir sorun gibi görünmez ancak filozof için du-
yalnız “kendisiyle” yetinen bir insan, bilimsel uğraşı- rum böyle değildir. Filozof, her şeyi ilk defa görüyor-
da olduğu gibi felsefede de araştırmalarını pek ileri- muş gibi ona şaşırabilen insandır. Felsefe, bu saye-
ye götüremeyecektir. de sıradan düşüncelerden ayrılır.
Parçaya göre, filozofun kendini geliştirmesi aşa- Bu parçada filozofun hangi özelliğine vurgu ya-
ğıda verilenlerden hangisine bağlanmıştır? pılmıştır?
A) Öznel olmaya A) Subjektif bir tavır sergilemesine
B) Tutarlı olmaya B) Herkes için geçerli doğrular öne sürmesine
C) Farklı düşüncelerden yararlanmaya C) Hayret etme yetisine sahip olmasına
D) Gerçeğin peşinden koşmaya D) Varlığa tümel yaklaşmasına
E) Varlığın ilk nedenine ulaşmaya E) Her zaman birleştirici olmasına
6. Felsefe sözcüğünün kökeni olan Yunanca “philosop- 9. “Dünya, Güneş’ten ne kadar uzaklıktadır? Moskova’da
hia” sözcüğündeki “sophia”, insanın içinde yaşadığı ne kadar insan yaşamaktadır? Demir hangi sıcaklık-
dünya ve toplumla uyumlu, kendi kendine yeten ve ta erir?” Bu tür soruların cevabını bilmek, sınavdaki
bilinçli bir varlık olmasını, kendi hayatına ait en yük- cevapladığı doğru sayısına bağlı olarak kariyer ya-
sek amaçları kavrayabilmesini ve eylemlerinde bilgi- pabilen günümüz insanı için elbette önemli olabilir.
nin yol gösterici olmasını gerektiren ideal bir durum- Ancak felsefe bu tür soruları merak etmez, hiçbir za-
dur. Varlık, bilgi ve değer üzerine tam ve bütün bir man da araştırmaz. Buna karşın felsefe; “Ben ne-
bilginin ortaya çıkması veya bir insanın bütün bir bil- yim? Evren nedir? Ben ve evrenden başka bir şey
giye sahip olabilecek olgunluğa ulaşması hâlidir. var mıdır? Nereden geldik, nereye gidiyoruz? Yaşa-
mın anlamı, amacı nedir? Nasıl yaşamalıyız? Neyi
Buna göre “sophia” aşağıdakilerden hangisine kar- bilebiliriz? Neye inanmalıyız?” türünden sorularla il-
şılık gelmektedir? gilenmektedir.
A) Fayda B) Bilgi C) Düşünme Bu parçaya dayanarak aşağıdakilerden hangisi-
ne ulaşılamaz?
D) Akıl E) Hikmet
A) Felsefi sorular, olaylar arasındaki neden-sonuç
7. Felsefede temel ilke son sözün söylenemeyeceğidir. ilişkilerini aramaya yöneliktir.
Ancak mutlak doğruya ulaşıldığında son söz söyle- B) Felsefi sorular, varlığın özünü belirlemeye yöne-
nebilir. Bir kez son söz söylendiğinde geriye bir şey liktir.
kalmamış demektir. Mademki söyleyecek söz kalma-
dı, o halde felsefeye niye gereksinim duyulmalı? C) Felsefi sorulara eksiksiz, her durumda geçerli,
başka türlüsü tasarlanamayan cevaplar vermek
Bu parçada vurgulanan düşünce, aşağıdakiler- güçtür.
den hangisidir?
D) Felsefi sorular genel olup gündelik sorulardan
A) Felsefede kesin bilgilere ulaşmak olanaksızdır. farklıdır.
B) Felsefi bilginin temeli metafiziktir.
C) Felsefede önemli olan, doğruya ulaşmaktır. E) Felsefi sorular, pratikteki eksiklikleri gidermekle,
D) En kesin bilgiye şüphe yoluyla ulaşılır. belirli gereklilikleri yerine getirmekle ilgili değildir.
E) Felsefede bilgiler düşüncenin ürünüdür.
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF FELSEFEYLE TANIŞMA - III 3
SINIF
SINIF
SINIF
1. Felsefesiz kültür ve demokrasiden uzak bir toplum, 3. I. “Varlık var mıdır? Varlığın kökeni nedir? Varlık
çağı yakalamada güçlükler çekecektir. Kendi içine değişken midir, bir midir, çok mudur?” gibi soru-
kapalı, dünyadan kopuk olmamayı seçen ve kendi- larla varlığı genel olarak sorgulayan felsefe di-
ni dünyaya açmayı yaşamının, politik gündeminin siplinine denir.
merkezine yerleştirmiş toplumların felsefeye kayıtsız
kalması düşünülemez. II. “Bilgi nedir? Doğru bilgiye ulaşmak mümkün mü-
dür? Bilginin kaynağı, sınırları nedir?” gibi soru-
Bu parçada, felsefeyle ilgili aşağıdakilerden han- larla bilgiyi sorgulayan felsefe dalına denir.
gisi anlatılmaktadır?
III. Etik gibi ahlaki değerleri ve estetik gibi güzellik-
A) Felsefenin toplumsal yaşamdaki işlevselliği le ilgili değerleri konu edinen felsefe disiplinine
B) Felsefenin tarihsel süreçlerle anlaşılabileceği denir.
C) Felsefe yapmanın gelişmiş toplumlara özgü oluşu
D) Felsefenin günümüzde daha çok önem kazandığı Yukarıda tanımları yapılan felsefi disiplinler aşa-
E) Felsefenin, toplumlara siyasi alanda bir standart ğıdakilerden hangileridir?
getirdiği A) Epistemoloji - Aksiyoloji - Ontoloji
B) Ontoloji - Epistemoloji - Aksiyoloji
C) Ontoloji - Aksiyoloji - Epistemoloji
D) Aksiyoloji - Epistemoloji - Ontoloji
E) Epistemoloji - Ontoloji - Aksiyoloji
2. İlk çağda düşünürler doğanın özünü, evrenin ana 4. Felsefi düşünce, sahip olduğu bilgileri sorgulayan
maddesini bulmaya çalışmışlardır. Değişen toplum zihnin bir çeşit kendi üzerine dönme hareketidir. Ör-
yapısı ve kültürel ortamın etkisiyle, doğa sorunu bir neğin bir felsefeci doğrudan doğruya doğa, toplum,
kenara bırakılmış, toplum ve insan sorunu ön plana tarih üzerine eleştirel bir bakış açısıyla yönelebilece-
çıkmıştır. Böylece ortaya çıkan Sofistler mutlak ve ği gibi çeşitli bilim dalları tarafından sağlanan malze-
doğru bilgi yerine genel geçer olmayan ancak döne- meler üzerine de düşünür, onları sorgular. Buna gö-
min gereksinimlerine yanıt veren pragmatik bilgiyi ön re felsefe elde edilen bilgiler üzerinde düşünme, on-
plana çıkarmışlardır. ların temelini, değerini soruşturma faaliyetidir.
Bu parçada verilenlere göre toplum yapısı ile fel- Parçaya göre felsefi düşünceyle ilgili aşağıdaki-
sefenin alanı arasında nasıl bir ilişki söz konusu- lerden hangisi söylenebilir?
dur?
A) Varlığa bir bütün olarak bakar.
A) Her dönemde aynı ve temel sorunlar tartışılmıştır. B) Kümülatif yani yığılan bir bilgi alanıdır.
C) Evrensel bir faaliyet alanıdır.
B) Toplumsal yapılar değişmekle birlikte felsefe ay- D) Mantık ilkelerine dayanan düşünsel faaliyettir.
nı kalmıştır. E) Refleksif bir bilgi türüdür.
C) Değişen toplum yapısı felsefenin konusunu da
değiştirmiştir.
D) Toplum yapısının değişmesiyle, bilgiye olan ge-
reksinim azalmıştır.
E) Gelişen toplum yapıları, mutlak bilgiye olan ge-
reksinimi ortaya çıkarmıştır.
TYT FELSEFEYLE TANIŞMA - III
8. İnsan felsefe sayesinde özünün gereğini yerine ge-
5. Her insanın bir hayat görüşü, doğru veya yanlış bir
tirirken anlama ve gerçeği görme ihtiyacını da gide-
fikri vardır. Dolayısıyla her insan, farkında olsa da ol- recektir. Bu şekilde ruhsal ihtiyaçlarının başında yer
masa da felsefi bir düşünceye sahiptir. Herkes de- alan merakını giderme, evreni ve kendisini anlama,
neyimlerinden, gördüğü, duyduğu, okuduğu şeyler- yaşamını anlamlandırma isteğini karşılayarak hazza
den birtakım sonuçlar çıkararak bir felsefi görüşe sa- ulaşacaktır. Yani felsefe, yaşam üzerine üretilen dü-
hip olur. Çünkü felsefe, insanın evrenle ilişkisinin zo- şüncelerden oluşur.
runlu bir sonucudur.
Bu görüşe göre, “Dünyanın anlamı, yaşamın ama-
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi vurgulan- cı nedir?” sorusuna yanıt arayan bir kişiye felse-
maktadır? fe nasıl yardımcı olur?
A) Felsefe yapmanın nasıl öğrenileceği A) Ünlü filozofların yaşamlarıyla ilgili bilgiler sağla-
B) Felsefe yapmanın zor bir uğraş olduğu yarak
C) Felsefenin doğru düşünmenin yolu olduğu
D) Felsefenin kaçınılmaz bir etkinlik olduğu B) Toplumsal yaşamı istenilen biçimde düzenleye-
E) Felsefede bitmişlik olmadığı, sürekliliğin olduğu rek
6. Felsefede bir problemi çözmenin ilk adımı soru sor- C) Okuma ve çalışma becerisinin geliştirilmesi için
ortam hazırlayarak
maktır. Filozof, bir amaca yönelik, soruları sistemli
bir şekilde sorarak anlamaya çalışma ve gerçeğe D) Yaşamla ilgili çeşitli görüşleri sunup bunları ince-
ulaşmaya çabalar. Sokrates’e göre hayatın anlamı leme olanağı sağlayarak
ve değeri onun sorgulanmasıyla başlar.
E) Bilimsel araştırma tekniklerinin gelişmesine kat-
Bu parçaya göre felsefi düşüncenin özelliği ne- kıda bulunarak
dir?
9. Felsefede bir kavramın temellendirilmesi, o kavram
A) Tarafsızlık B) Rasyonellik
üzerinde oyalanmak, o kavramı deşmekle birdir. An-
C) Sistematiklik D) Eleştirelllik cak kavramla oyalanmak boşuna vakit geçirmek ola-
rak anlaşılmamalıdır. Felsefede oyalanmak demek,
E) Tutarlılık üzerine eğilinen kavramı her yönüyle aydınlatma de-
nemeleri yapmak demektir.
7. İnsanoğlu felsefe sayesinde olayları farklı açıdan ele
Bu parçada felsefeyle ilgili aşağıdakilerden han-
almayı öğrenir. Daha iyiyi ve daha doğruyu bulmak gisi söylenebilir?
için kendini ve başkalarını eleştirmeyi başkalarına da
öğreterek sosyal hayatta demokrasinin tam olarak A) İnsan yaşamını ilgilendiren her şey hakkında akıl
benimsenmesini sağlar. yürütmedir.
Bu parçadan, aşağıdaki yargılardan hangisine B) Yöneldiği konuları eleştirerek, açıklığa kavuştur-
ulaşılabilir? ma çabasıdır.
A) Felsefe, problemleri akıl yoluyla çözer. C) İnsanın kendi yaşamını sorgulamasının bir ürü-
B) Felsefe, çağdaş fikirleri geliştirir. nüdür.
C) Felsefe, toplumda hoşgörü ve erdemin oluşma-
D) İnsanlara düşünme yöntemini göstermedir.
sını sağlar. E) Evreni ve insanı anlamaya çalışmadır.
D) Felsefe, bireyin anlama ihtiyacını giderir.
E) Felsefe, farklı uğraş alanlarıyla çok yönlü bir di-
siplindir.
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF VARLIK FELSEFESİ - I 4
SINIF
SINIF
SINIF
1. Duyuların bizi sadece görünüşe götürür. Görünüşler 4. Önümüzden kara kedi geçmesi uğursuzluk getirir di-
ise algılayana göre değişir. Akıl da insanı çok öteye yorlar. Acaba bu batıl inanç zihnimize nasıl yerleş-
taşıyamaz. Bu durumda varlıkların bilgisine hiçbir za- miş olabilir? Söz gelimi, sabah önümüzden kara ke-
man ulaşamayız. di geçtikten sonra girdiğimiz sınav kötü geçmiş ol-
sun. Eğer her sınav öncesinde böyle bir olaya tanık
Bu parçadaki görüşler aşağıdaki varlık anlayış- olsaydık sınav ile kara kedi arasında bir nedensellik
larından hangisine yakındır? bağı olduğunu düşünecektik. Doğa olayları arasın-
da da bir nedensellik bağının olduğunu düşünmemiz
A) Herakleitos’un oluşu esas alan anlayışına bundan pek farklı değildir. Örneğin, biz hayatımız bo-
B) Descartes’ın düalist anlayışına yunca ateş üzerine su konulduğunda kaynadığını gö-
C) Husserl’in fenomenolojik anlayışına rüyoruz. Bu iki olayın sürekli art arda gelişine tanık
D) Hegel’in idealist anlayışına olmamız iki olay arasında bir ilişki olduğunu düşün-
E) Gorgias’ın nihilist anlayışına memize neden olmaktadır.
2. Bilim varlığı nesnel bir gerçeklik olarak ele alır. Var- Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ula-
lık insan zihninin dışında somut olarak var olan bir şılabilir?
şeydir. O gözlenebilir ve deney yoluyla bilinebilir.
A) Nedensellik akılda önceden var olan bir ilkedir.
Buna göre aşağıdakilerden hangisi bilimin mntık B) Nedensellik ilişkisi deneysel bir bilgidir.
anlyışıyla örtüşmez? C) Doğada her olayın zorunlu bir nedeni vardır.
D) Zihnimizdeki bilgiler algı sınırını aşar.
A) İnsan zihninden bağımsız olarak vardır. E) Duyular olayların gerçek nedenlerini söyleyemez.
B) Deney yoluyla bilinebilir.
C) Nesnel bir araştırma konusudur. 5. Çok önceden iki düşünür deniz kenarında oturup hem
D) Olgusal alana yöneliktir.
E) Sadece zihin ile bilinebilir. sohbet ediyor hem de balıkları seyrediyormuş. Dü-
şünürlerden biri diğerine balıkları göstererek, “Bak
3. Aynı şeydir yaşayanla ölü olan, uyanıkla uyuyan, ne kadar çok birbirlerini seviyorlar. Birbirlerine yürek-
ten bir şeyler söylüyorlar.” demiş. Diğeri, “Ben de on-
gençle ihtiyar. Çünkü bunlar değişince ötekiler olur, lara bakıyorum, ama öyle bir şey göremiyorum.” de-
ötekiler değişince de bunlar olur. Doğada, tarihte, miş. Bunun üzerine diğer filozof “Balıkların söyledi-
toplumda hep bu anlayış egemendir. ğim durumunu görebilmen için senin ben olman ge-
rekir.” karşılığını vermiş.
Bu düşünceden hareketle aşağıdakilerin hangi-
sine ulaşılamaz? Bu parça aşağıdaki yargılardan hangisini destek-
ler?
A) Her şey kendi zıddını kendi içinde taşır.
B) Evrende zıtların birliği ve uyumu vardır. A) Varlıkta sürekli bir değişim yaşanmaktadır.
C) Evrenin yasası diyalektik işleyişe dayalıdır. B) Dış dünyadaki varlıklar insanlar onu algılasa da
D) Evrende her şey değişir.
E) Her şey bir ve kendi kendisiyle özdeştir. algılamasa da vardır.
C) Düşüncedeki değişim varlıklarda değişime yol
açar.
D) Sadece insanda varoluş özden önce gelir.
E) Varlık bireyin algılamasına bağlıdır.
TYT VARLIK FELSEFESİ - I
6. Hayvan, bir ruhu olmayan yalnızca sinir sistemi ve 8. Şeylerin gerçekten nasıl olduğunu yalnızca algıları-
beyni sayesinde duyumlayan, algılayan hatta yargı- mız yoluyla bilemeyiz, çünkü her açı değişikliği gö-
layan bir varlıktır. Hayvan ruhtan yoksun bir varlık rülen şeyin alternatif bir görünümünü sunar bize. Ör-
olarak duyumluyorsa eğer, insanı da ruhla donatmak neğin karşımda duran sandalyeye baktığımda onu
için hiçbir neden yoktur. Bundan dolayı, insanın du- mekanın belli bir yerinde bulunan duyularla algıladı-
yarlılığı, iradesi, zekâsı hayvanda söz konusu yeti- ğım bir nesne olarak algılarım. Aksine sandalyeyi bü-
lere karşılık gelen fonksiyonlarla açıklanmalıdır. İn- tün duyusal niteliklerden yoksun saydığımda geriye
sanla hayvan, bitkiyle cansız varlık arasında madde sadece sandalyeyi yapan bilincimle kavradığım nite-
bakımından hiçbir fark yoktur. İnsan ruhsuz bir ma- liği kalır, işte asıl olan da budur.
kinedir ama hayvandan farkı daha karmaşık bir ma-
kine olmasıdır.” Bu parça, aşağıdaki yaklaşımlardan hangisinin
varlıkla ilgili görüşlerine örnek oluşturur?
La Mattrie bu düşüncesiyle aşağıdakilerden han-
gisine karşı çıkmıştır? A) Idealizm
B) Fenomenoloji
A) Varlık diye bir şeyin olmadığına C) Nominalizm
B) Varlığın maddi nitelikte olduğuna D) Realizm
C) Varlığın varolduğuna E) Ontoloji
D) Varlığın düşüncenin ürünü olduğuna
E) Varlığın değişken olduğuna
7. Aristoteles’in madde - form öğretisine göre form, mad- 9. Aristoteles’e göre, gökyüzü dünyasında başlangıç-
ları ile bitimleri olmayan düzgün daire hareketleri var-
dede potansiyel olarak vardır. Bu potansiyel etkin bir dır. Bunlar başlamaları için dışarıdan itilmeye muh-
güç sayesinde ortaya çıkar. Örneğin mermerin için- taç olmadıkları gibi sona da ermezler. Buna karşılık,
de heykel olma gücü potansiyel olarak vardır. Ne za- yeryüzündeki hareketler, doğru ve çizgi biçimindedir;
man sanatçı, mermeri alıp ona heykel biçimi verirse, dışarıdan bir itilme ile başlar ve bir zaman sonra ken-
mermerden heykel denilen varlık ortaya çıkar. İşte diliklerinden bitip dururlar.
varlıktaki değişim ve hareket, potansiyelin açığa çık-
ması olarak adlandırılmaktadır. Aristoteles’in parçadaki görüşleri aşağıdakiler-
den hangisiyle özetlenebilir?
Buna göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Zaman ve mekan harekete bağlıdır.
A) Madde ve form birbirleriyle karşıt olarak bulunan B) Evren sonsuzdur ama bir bütündür.
varlıklardır. C) Doğa özü bakımından ikiye ayrılır ve bunlar fark-
B) Tüm varlıklar maddenin, form tarafından şekil- lı yasalara tabidir.
lenmesiyle oluşur. D) Evrenin merkezinde yeryüzü bulunmaktadır.
E) Evreni sınırlayan, sabit yıldızlar kümesidir.
C) Madde insandan bağımsız olarak vardır.
D) Varlık içinde taşıdığı formu gerçekleştirmeye ça-
lışır.
E) Varlık düşünce ve maddeden oluşur.
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF VARLIK FELSEFESİ - II 5
SINIF
SINIF
SINIF
1. Herakleitos’a göre, hiçbir şey kendisiyle özdeş kal- 3. Ontolojik açıdan varlıklar “gerçek var olan” ve “ideal
maz, farklı varlıklar ve biçimler birbiri ardınca ortaya
çıkar ve kaybolur, yaşamdan ölüm, ölümden yaşam var olan” biçiminde irdelenir. Gerçek varlıklar, zaman
doğar. Doğada barış ve süreklilik yoktur. Aksine do- içinde gerçekleşir. Yağmur, ağaç, bir doğa olayı gibi.
ğada tam bir savaş ve çekişme vardır. Her şey sa- Bunlarda bir değişme ve oluş vardır. İdeal varlıklar
vaştan doğar ve her şey sürekli bir akış içindedir. ise zaman dışıdır, oluş hâlinde değildir, değişmezler,
hep aynıdır. Bunlara sayılar, geometrik şekiller, gü-
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ula- zellik, adalet, özgürlük, cesaret gibi kavramlar örnek
şılabilir? verilebilir. Bunların varoluşu bir yağmur, bir ağaç ve-
ya bir doğa olayı gibi belirlenemez; insan zihnine ba-
A) Değişim bir yanılsamadır, varlığın özü değişmez. ğımlıdır; ancak akılsal çıkarsamayla bilinebilir. Örne-
B) Evren değişmez bir birlik içindedir. ğin bir hakimin aynı suç fiillerinde bulunmuş iki kişi-
C) Evrenin bir başı ve sonu vardır. den birini hapisle cezalandırırken diğerini serbest bı-
D) Varlığın temel yasası değişimdir. rakması durumunda adaletin ne olduğu belirlenir.
E) Görünüşler değişir, mutlak olan sadece düşün-
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ula-
cedir. şılabilir?
A) İdeal varlıklar kendini somut varlık alanında gös-
terir.
B) Gerçek varlık ile ideal varlık arasında zorunlu bir
ilişki vardır.
C) İdeal varlıklar deneyimin ürünüdür.
D) Gerçek varlık ve ideal varlıktan, biri olmadan di-
ğeri düşünülemez.
E) Gerçek varlıklar ile ideal varlıklar aynı yasalara
göre işler
2. Atomlar boşlukta farklı hızlarla düşerler. Bu düşüşte 4. Thales varlığın ana maddesini su olarak belirtmiştir.
büyük olanlar, küçük olanlara çarparak onların yön- Anaksimandros ise suyun bilinen ve sonlu bir varlık
lerini değiştirir. Böylece sonsuz bir vurma ve çarp- olduğu için ana madde olarak kabul etmez.
malar dizisi başlar. Her şey bu çarpmaların ürünü- Anaksimandros’a göre temel öz sonsuz ve tükenmez
dür. Bütün bunlar mekanik bir zorunlulukla ortaya çı- olmalıdır. Çünkü sonsuz sayıda evren vardır, bu da
kar. Bu durum, evrende her şeyin birbirlerine zorun- sonsuz sayıda maddeyi gerektirir. Bu yüzden ana
lu olarak bağlı olduğu, belirlenmiş bir olgular ve var- madde “aperion” (sınırlı olmayan madde) dur.
lıklar topluluğunu meydana getirir.
Buna göre bu iki filozofun varlığa ilişkin olarak
Demokritos, bu düşüncesiyle aşağıdakilerden hangi konuda farklı düşündüklerini söyleyebili-
hangisine karşı çıkmıştır? riz?
A) Varlığı varlığa getiren maddedir. A) Varlığın var olması anlayışında
B) Evrenin ana maddesi atomdur. B) Varlığın algılanışı açısında
C) Evren, atomların rastlantısal hareketiyle oluşmuş- C) Varlığın özü konusunda
D) Varlığın evrendeki konumu konusunda
tur. E) Varlığın niceliği konusunda
D) Her şey mekanik bir şekilde belirlenmiştir.
E) Atomların özellikleri birbirlerinden farklıdır.
TYT VARLIK FELSEFESİ - II
5. İnsan, gözlerini kapadığı zaman eşya yok olmakta, 7. Varlıkları meydana getiren güç maddedir. Bir varlık-
ta, o varlığı hem kendisi, hem de kendisinden başka
açtığı zaman tekrar varolmakta değildir. Çünkü tek bir şey olmaya yönelten güçler vardır. Maddedeki
bir zihin değil, her biri kendi tasarımlarına sahip bir- tüm değişmelerin temelinde bu karşıtlık ve çelişme
çok zihin vardır. Tek bir insan algılamaktan kesilse vardır. Bu çelişmeler, niceliksel değişmelerle nitelik-
bile diğer zihinler algılamaya devam eder. Zaten her sel değişmelere dönüşür. Biyolojik yaşam da zihin-
şeyin üstünde Tanrı’nın zihni vardır. Doğa veya ev- sel yaşam da bu diyalektik işleyişin sonucudur.
ren dediğimiz şey, Tanrı’nın zihninden, algısının bü-
tününden başka bir şey değildir. Bütün insan zihin- Marx’in bu görüşüyle aşağıdakilerden hangisi çe-
leri düşünmekten kesilmiş olsalar bile doğa, Tanrı’nın lişir?
tasarımlarının toplamı olarak var olmaya devam ede-
cektir. A) Madde, her şeyin temelidir.
B) Çelişme, maddeye yeni biçimler kazandırır.
Berkeley, bu düşüncesiyle aşağıdakilerden han- C) Düşünce maddeye bağımlıdır.
gisine karşı çıkmıştır? D) Varlık, düşüncenin maddeyi şekillendirmesidir.
E) Birikimler, köklü değişikliklere neden olur.
A) Genel zihinsel algıların var olmasına
B) Tanrı’nın evrenin yaratıcısı olmasına 8. “Evrende hiçbir şey raslantı sonucu oluşmaz. Her şe-
C) Varlığın özel algılara bağlı olmasına yin bir amacı vardır. Zihin, ruh, akıl, duygu gibi soyut
D) Varlığın bir gerçeklik olduğuna varlıklar da aslında daha ince atomlardan oluşmuş-
E) Doğanın devamlı olarak algılanmasına tur. Zihnin ürünü olan hiçbir varlık yoktur. Her şey
atomların boşluk içinde yaptıkları mekanik-zorunlu
6. Düşünceye, genel doğal hareketin özel bir biçimi gö- ve amaçlı hareketlerinin sonucu oluşmuştur.”
züyle bakılabilir. Nasıl kasılma hareketi, kaslarda bu- Bu parçada verilenlere göre Demokritos’un ilk
lunan maddenin; ışığın hareketi evrensel etkilerin bir varlık anlayışı aşağıdakilerden hangisidir?
özelliği ise bu hareket de merkezi sinir sisteminde
bulunan maddenin bir özelliğidir. Zihin, ruh, düşün- A) Oluş B) Düşünce C) Algı
ce, duyarlılık, irade, hayat sözcükleri bağımsız var-
lıklara veya gerçek şeylere işaret etmezler. Onlar sa- D) Fenomen E) Madde
dece canlı varlığın özellikleri, yetenekleri ve eylem-
lerini veya varlığın maddi biçiminde ileri gelen şeyle- 9. Demokritos’a göre;
rin sonuçlarını ifade eder.
– Varlık atomlardan meydana gelmiştir.
Ludwig Büchner’in bu düşünceleri, aşağıdaki ge- – Atomlar boyut, biçim ve konumları açısından
nellemelerden hangisi ile ifade edilebilir?
birbirinden farklıdır.
A) Evrendeki varlıklar birbirinden bağımsızdır. – Atom bölünmeyen en küçük unsurlardır.
B) Maddi varlıklar düşüncenin ürünüdür.
C) Ruhsal olaylar, ancak düşünce ile anlam kaza- Demokritos’un varlık görüşüne uymayan yargı
aşağıdakilerden hangisidir?
nır.
D) Ruhsal olaylar biyolojik-organik olaylara indirge- A) Evren maddeden meydana gelmiştir.
B) Varlık insan düşüncesiyle var olmuştur.
nebilir. C) Varlık atomların etkileşimi sonucu oluşmuştur.
E) Her şeyin temelinde değişme vardır. D) Hiçbir atom benzer değildir.
E) Atomlar evrende yer işgal eden en küçük parça-
lardır.
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF BİLGİ FELSEFESİ - I 6
SINIF
SINIF
SINIF
1. Arkadaşının burnunun aktığını gören İhsan, arkada- 4. Herkes değişik kanılara sahipse, bunu tartışmanın
şının yüzüne bakar ve ona, “Burnun akıyor, grip ol-
malısın” der. Burada İhsan süje, arkadaşı obje, “grip ya da tarafsız bir kişinin hakemliğine başvurmanın
olmalısın.” ifadesi ise, süje ile obje arasındaki ilişki- yararı yoktur. Yapılabilecek tek şey, gücümüz ölçü-
den ortaya çıkan bilgidir. sünde etkili konuşma, propaganda ya da savaş yol-
larıyla birbirimizle mücadele etmektir. Tutumumuz,
Buna göre, “grip olmalısın” bilgisinin ortaya çık- olasılığı en kuvvetli olan görüşe ağırlık vermek olsa
masında, aşağıdaki bilgi aktlarından hangisi en da, yabana atılamayacak ölçüde olasılığı olan karşı
etkin rol oynamıştır? tezleri de bir varsayım olarak aklımızda tutmalıyız.
Çünkü her iki görüşü de destekleyen bazı kanıtlar
A) Duyum B) İnanç C) Anlama sonradan ortaya çıkabilir.
D) Açıklama E) Düşünme Bu parçadan çıkan sonuç aşağıdakilerden han-
gisidir?
2. Doğruluk, algılanan şeylerin kendi iç doğalarıyla iliş-
kilerinden çok, o konudaki uzmanların genelinin ona- A) İnsan kesin yargıda bulunmaktan kaçınmalıdır.
yına bağlı olarak tanımlanabilir. B) Bilgilerimizin tek kaynağı akıldır.
C) İnsan doğru bilgiye ancak kuşkuyla ulaşabilir.
D) Deneyimlerimizden edindiğimiz bilgiler güvenilirdir.
E) Doğru bilgi, karşıt görüşlerin uzlaştırılmasıyla oluşur.
Bu parçada doğruluk ölçütü olarak aşağıdakiler-
den hangisi vurgulanmaktadır?
A) Uygunluk B) Tutarlılık C) Apaçıklık
D) İşlevsellik E) Tümel uzlaşım
3. – Aynı şeye eşit olan değerler aralarında eşittir. 5. Bir bilgi kesin, sağlam ve belirgin bir dayanaktan yok-
– Parça bütünden daima küçüktür
– İki nokta arasındaki en kısa mesafe doğrudur. sunsa “doğru” olarak nitelenemez. Söz konusu da-
yanak, olgusal ya da mantıksal bir nitelik taşıyabilir.
Bu aksiyomlar için aşağıdakilerden hangisi söy- Bilim adamları ürettikleri bilgilere bu nitelikte olan da-
lenebilir? yanak gösterdikleri içindir ki, bilim “kesin bilgi” niteli-
ği kazanmaktadır.
A) Doğrulukları akılla apaçık bilinir.
B) Olgusal önermelerdir. Parçada, bilginin “kesin” olarak nitelendirilmesi
C) Deney ve gözlemle doğrulanırlar. aşağıdakilerden hangisine bağlanmaktadır?
D) Kendi içinde çelişkilidirler.
E) Tümevarımsal akıl yürütmenin sonucudurlar. A) Genel - geçer kanıtlarla temellendirilebilmesine
B) Geçerli olduğu dönem içinde faydalı olmasına
C) Bilimsel otoritelerce ileri sürülmüş olmasına
D) Otoriteler tarafından onaylanmasına
E) Mevcut toplumsal değerlerle uyumlu olmasına
TYT BİLGİ FELSEFESİ - I
6. Aynı şeydir yaşayanla ölü olan, uyanıkla uyuyan, ge- 9. Bilginin ölçütü ile ilgili olan uyuşma kuramına göre;
nel - zorunlu, kesin olan bilgiler insanın ruh derinli- zihni bir ayna, zihin konusu olan şeyi de aynanın dı-
ğinde bulunur. Bu bilgi, sanki kül içinde saklanan ateş şında, onun önünde bulunan bir nesne olarak düşü-
gibidir. Küle dışarıdan bakıldığında ateşin varlığını nürsek, nesnenin aynada yansıyan durumuna göre,
göremez, yok sanırsın. Ancak kül içindeki ateş, kül- imge nesnenin kendisine uyuyorsa aynanın doğru
den ayrıldıktan sonra nasıl parıldıyorsa, aynı şekil- yansıttığını, uymuyorsa yanlış yansıttığını iddia ede-
de insanın ruh derinliğinde örtülü olan, farkında ol- biliriz.
madığı bilgiler de sorular sorarak etkin hale getirilir
ve böylelikle bilinç alanına çıkarılır. Buna göre doğru bilginin tanımı aşağıdakilerden
hangisidir?
Bu parça, bilgi kuramıyla ilgili aşağıdaki yakla-
şımlardan hangisine uymaktadır? A) Bir bilginin başka bir bilgiyle tutarlı olmasıdır.
B) Düşüncemizin gerçeğe uygun olmasıdır.
A) Pozitivizm B) Kritisizm C) Rasyonalizm C) Pratik sonuç yaratan bilgi olmasıdır.
D) Entüisyonizm E) Sensualizm D) Duyumların zihinde anlam bulmasıdır.
E) Tüm bilgi türleriyle uyuşmasıdır.
7. Çoğu insan dünya görüşünü dinsel yolla veya baş-
10. Çocuk, sobanın ya da ateşin elini yakacağı bilgisine,
ka bir gelenek yoluyla edinir. Oysa felsefi bir dünya
görüşünü amaçlayan kimse, kendi aklına dayanma deneyden önce değil, soba ya da ateş bir kez elini
cesaretini göstermelidir. O, alışılagelen bütün kanı- yaktıktan sonra sahip olur.
ları kuşkuyla karşılamak ve açık seçik temellendiri-
lebilir olmayan hiçbir düşünceyi kabullenmemek zo- Bu örnek, aşağıdaki görüşlerden hangisine kar-
rundadır. şı çıkmada kullanılabilir?
Bu parçaya göre felsefi düşüncenin ayırt edici A) Bilgiler yaşam deneyimleri sonucunda oluşur.
özelliği aşağıdakilerden hangisidir? B) Kesin doğruluğa sahip bilgilere ulaşılamaz.
C) Bilgiye, deneye dayanmadan sadece akılla ula-
A) Kavramlara dayalı bir düşünce sistemi olması
B) Refleksif düşünceye dayanması şılabilir.
C) Dünya görüşünü amaçlaması D) Bilgi konusuna uygunsa doğrudur.
D) Eleştiriye dayanak oluşturulması E) Doğada değişmeyen yasalar vardır.
E) Her tür düşünceyi ve dayanağı kabul etmemesi
11. Bilginin ölçütü ile ilgili olan uyuşma kuramına göre;
8. Bilgi felsefesi, herhangi bir eylemin iyi ya da kötü sa- zihni bir ayna, zihin konusu olan şeyi de aynanın dı-
şında, onun önünde bulunan bir nesne olarak düşü-
yılmasının ölçütünü araştırmaz. Onun amacı, bilgile- nürsek, nesnenin aynada yansıyan durumuna göre,
rin nasıl oluştuğunu, hangi bilgilere güvenilmesi ge- imge nesnenin kendisine uyuyorsa aynanın doğru
rektiğini anlamaktır. Başka bir deyişle, bilginin kay- yansıttığını, uymuyorsa yanlış yansıttığını iddia ede-
nağı ve değeri bu felsefenin temel konularıdır. biliriz.
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bilgi felsefe- Buna göre doğru bilginin tanımı aşağıdakilerden
sinin temel soruları arasında yer almaz? hangisidir?
A) İnsanın bilme yetisinin sınırları nedir? A) Doğru, düşüncemizin gerçeğe uygunluğudur.
B) Doğru bilgilere akılla mı, deneyle mi ulaşılır? B) Doğru, bilginin başka bir bilgiyle tutarlı olmasıdır.
C) Doğru bilginin ölçütü var mıdır, varsa nedir? C) Pratik sonuç yaratan bilgi doğrudur.
D) Yaşamın amacı mutlu yaşamak mıdır; yoksa uzun D) Doğru duyumların zihinde anlam bulmasıdır.
E) Doğru, tüm bilgi türleriyle uyuşandır.
yaşamak mıdır?
E) İnsan zihni doğuştan bilgiye sahip midir?
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF BİLGİ FELSEFESİ - II 7
SINIF
SINIF
SINIF
1. Herkes değişik kanılara sahipse, bunu tartışmanın 3. John Locke’a göre, insan zihni doğuştan boş bir lev-
ya da tarafsız bir kişinin hakemliğine başvurmanın ha gibidir (tabularasa). Zamanla bu levha duyu veri-
yararı yoktur. Yapılabilecek tek şey, gücümüz ölçü- leriyle ve deneyle gelen bilgilerle dolar. Akıl, bu veri-
sünde etkili konuşma, propaganda ya da savaş yol- leri gruplandırır, kimilerinin alanını genişletir, kimile-
larıyla birbirimizle mücadele etmektir. Tutumumuz, rinkini ise daraltır.
olasılığı en kuvvetli olan görüşe ağırlık vermek olsa
da, yabana atılamayacak ölçüde olasılığı olan karşı Locke’un bu görüşüne dayanarak aşağıdakiler-
tezleri de bir varsayım olarak aklımızda tutmalıyız. den hangisine ulaşılamaz?
Çünkü her iki görüşü de destekleyen bazı kanıtlar
sonradan ortaya çıkabilir. A) Dış dünyaya ilişkin bilgiler, yaşantılarla kazanılır.
B) Akıl, bilgi oluşturmaz; duyu verilerini birleştirir.
Bu parçadan çıkan sonuç aşağıdakilerden han- C) Düşünce etkinliklerinin temelinde algı bilgisi var-
gisidir?
dır.
A) İnsan kesin yargıda bulunmaktan kaçınmalıdır. D) Doğuştan gelen bilgiler deneyle kontrol edilir.
B) Bilgilerimizin tek kaynağı akıldır. E) Bilgilerin elde edilmesinde duyu organları aktif-
C) İnsan doğru bilgiye ancak kuşkuyla ulaşabilir.
D) Deneyimlerimizden edindiğimiz bilgiler güvenilirdir. tir.
E) Doğru bilgi, karşıt görüşlerin uzlaştırılmasıyla oluşur.
2. Bilginin ölçütü ile ilgili olan uyuşma kuramına göre; 4. I. Hiçbir insanın bilgisi, edindiği tecrübenin ötesine
zihni bir ayna, zihin konusu olan şeyi de aynanın dı- geçemez.
şında, onun önünde bulunan bir nesne olarak düşü-
nürsek, nesnenin aynada yansıyan durumuna göre, II. Bilginin doğruluğu, yaşamda karşılaşılan prob-
imge nesnenin kendisine uyuyorsa aynanın doğru lemleri çözme başarısına bağlıdır.
yansıttığını, uymuyorsa yanlış yansıttığını iddia ede-
biliriz. III. Felsefe bütün düşüncelerimizin yaşantılarla, ger-
çek dünyadan geldiğini kanıtlamaktır.
Buna göre doğru bilginin tanımı aşağıdakilerden
hangisidir? IV. Dış dünyadaki nesnelerin aynen bizim onları al-
gıladığımız gibi olduklarından asla emin olama-
A) Doğru, bir bilginin başka bir bilgiyle tutarlı olma- yız.
sıdır.
V. Doğuştan gelen bilgi yoktur, insan aklı doğduk-
B) Doğru, düşüncemizin gerçeğe uygunluğudur. tan sonra dolmaya başlayan boş bir levha gibi-
C) Pratik sonuç yaratan bilgi doğrudur. dir.
D) Doğru duyumların zihinde anlam bulmasıdır.
E) Doğru, tüm bilgi türleriyle uyuşandır. Yukarıdakilerden hangileri John Locke’ın bilgi görü-
şü değildir?
A) I, II ve III B) II, III ve IV C) III, IV ve V
D) I, III ve V E) II ve IV
TYT BİLGİ FELSEFESİ - II
5. Bilgi kuramlarından entüisyonizm, mutlak bilgiye akıl 8. I. Süje - obje ilişkisi duyulara, algılara dayalıdır.
yürüterek veya yaşamın doğrudan verileriyle değil, II. Etkin akıl yürütmelerin sonucunda elde edilmiş
sezgiyle ulaşılabileceğini savunur. Bu kurama göre, bilgilerdir.
yalnızca görünen nesneler üzerinde neden - sonuç
ilişkisinin kurulması her şeyin bilinmesi anlamına gel- III. Yaşamda karşılatığımız problemleri çözmede yar-
mez. Doğrudan gözlenemeyen alanlarla ilgili güve- dımcı olur.
nilir bilgilere da ancak sezgiyle ulaşılabilir.
IV. Doğadaki olayların nasıl gerçekleştiğini anlama-
Bu parçaya dayanarak “ entüisyonizm” ile ilgili aşa- mızı sağlar.
ğıdakilerden hangisi söylenebilir?
V. Genel geçerliliği yoktur, doğruluk değeri sınırlı-
A) Doğru bilginin ölçütü olarak uygunluğu esas alır. dır.
B) Bilgi alanını somut dünya ile sınırlar.
C) Mutlak bilginin imkansızlığını savunur. Yukarıdakilerden hangileri “gündelik bilgi” için söy-
D) İnsan aklının sınırlılığını iddia eder. lenemez?
E) Empirizmin görüşlerini benimser.
A) I, II ve III B) II, III ve IV C) III, IV ve V
6. Bilim adamı olmak için bilimden anlamak ya da bi-
limsel araştırmalardan haberdar olmak yetmez. Bi- D) I, III ve V E) II ve IV
limsel bilgi üretmek, bilimsel araştırma yapmak ge-
rekir. 9. Her bilimsel teori ancak belirli tür olayları açıklayabi-
lir. Örneğin gök cisimlerinin hareketini açıklamak için
Bu parçaya göre bir kişinin bilim adamı olarak kullanılan teoriler, elektrik olaylarını açıklamak için
adlandırılmasında kullanılan ölçüt aşağıdakiler- kullanılamaz.
den hangisidir?
Bu açıklamaya göre aşağıdakilerden hangisine
A) Bilgili olma B) Ahlaklı olma C) Yaratıcı olma ulaşılabilir?
D) Tutarlı olma E) Meraklı olma
A) Bilimin alanı geniştir ve her alan ancak kendi ya-
7. Bir bilgi kesin, sağlam ve belirgin bir dayanaktan yok- salarıyla açıklanabilir.
sunsa “doğru” olarak nitelenemez. Söz konusu da- B) Bilimsel sistemler kesin sonuçlara ulaşma ama-
yanak, olgusal ya da mantıksal bir nitelik taşıyabilir. cı güder.
Bilim adamları ürettikleri bilgilere bu nitelikte olan da-
yanak gösterdikleri içindir ki, bilim “kesin bilgi” niteli- C) Tek bir olaydan genel sonuçlara ulaşılamaz.
ği kazanmaktadır. D) Her bilimsel araştırmanın başlangıç noktası göz-
Bu parçada, bilginin “kesin” olarak nitelendirilme- lemdir.
si aşağıdakilerden hangisine bağlanmaktadır? E) Bilimsel bilgiler gerçekliği açıklamada yetersizdir.
A) Mevcut toplumsal değerlerle uyumlu olmasına 10. Bilgi felsefesi, herhangi bir eylemin iyi ya da kötü sa-
B) Geçerli olduğu dönem içinde faydalı olmasına yılmasının ölçütünü araştırmaz. Onun amacı, bilgile-
C) Bilimsel otoritelerce ileri sürülmüş olmasına rin nasıl oluştuğunu, hangi bilgilere güvenilmesi ge-
D) Otoriteler tarafından onaylanmasına rektiğini anlamaktır. Başka bir deyişle, bilginin kay-
E) Genel - geçer kanıtlarla temellendirilebilmesine nağı ve değeri bu felsefenin temel konularıdır.
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bilgi felsefe-
sinin temel soruları arasında yer almaz?
A) İnsanın bilme yetisinin sınırları nedir?
B) Doğru bilgilere akılla mı, deneyle mi ulaşılır?
C) Doğru bilginin ölçütü var mıdır, varsa nedir?
D) Yaşamın amacı mutlu yaşamak mıdır; yoksa uzun
yaşamak mıdır?
E) İnsan zihni doğuştan bilgiye sahip midir?
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF BİLİM FELSEFESİ I 8
SINIF
SINIF
SINIF
1. Bilim; metafiziğe karşı olan, olgusallığa dayanan bir 4. Bilim; duygulardan, değer yargılarından bağımsız
alandır. Bilimde amaç; belirli yöntemler aracılığıyla olarak nesnel bilgilerin üretildiği bir alandır. Bilimde
deneyle sınanabilen, niceliksel olarak ifade edilebi- yöntemlilik, mantıksallık ve tutarlılık esastır.
len, nesnel bilgilere ulaşmaktır.
Bu parçaya göre bilimle ilgili olarak aşağıdakiler-
Bu parçaya göre bilimin incelediği gerçekliğin ni- den hangisi söylenemez?
teliği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Doğrulanmaya ve sınanmaya açıktır.
A) Teorik olarak bilinir olması B) Akla ve mantığa dayanır.
B) İnsan ihtiyaçlarını karşılaması C) Göreli olmayan bilgiler oluşturur.
C) Evrensel nitelikte olması D) Olguları inceler.
D) Felsefi düşüncelerle uyumlu olması E) Öznel gereksinimleri gidermeye yönelir.
E) Gözlenebilir ve ölçülebilir olması
2. Bilim; akıl ve mantık ilkelerine dayanan, çelişkili ol- 5. Bilimsel araştırmalarda olaylar arasındaki neden -
mayan bilgiler üretir. sonuç ilişkileri varsayımlarla ortaya konur. Varsayım-
lar deney ve gözlemle sınandıktan sonra elde edilen
Bu ifadede bilimin hangi niteliği vurgulanmakta- sonuç, bilimsel bilgiyi oluşturur.
dır?
Bu parçada bilimsel araştırmanın hangi yönü vur-
A) Nesnel olması gulanmaktadır?
B) Tutarlı olması
C) Evrensel olması A) Olgulara ilişkin genellemeler yapması
D) Birikerek ilerlemesi B) Kuramsal olması
E) Uygulanabilir olması C) Belirli bir yönteme dayanması
D) Eleştirel ve sorgulayıcı olması
E) Öngörüde bulunabilmesi
3. Bilimin amaçlarından biri doğa yasalarını keşfetmek 6. Bilimin insan gereksinimlerini giderme özelliği, yaşa-
doğa olaylarını, açıklamak ve denetim altına almak- ma doğrudan uygulanabilmesini ve insan hayatını
tır. Açıklamalardan yararlanarak olabilecekleri, önce- olumlu bir biçimde etkileyebilmesini sağlar.
den tahmin edip insanlık için zararlı olabilecek du-
rumlara ilişkin önlemler alınmasını sağlar. Bu çaba Bu ifadede bilimin hangi niteliği vurgulanmakta-
bilimsel açıklamaların sınanması biçiminde de yo- dır?
rumlanabilir.
A) Sistemli ve tutarlı olması
Bu parçada bilimsel yöntemin hangi aşaması ta- B) Nesnel bilgiler üretmesi
nımlanmıştır? C) Birikerek ilerlemesi
D) Yarar sağlaması
A) Betimleme B) Öndeyi C) Varsayım E) Deneyle sınanabilmesi
D) Teori E) Deneyleme
TYT BİLİM FELSEFESİ I
7. Kuhn’a göre, doğa bilimleri her zaman bir paradig- 9. Doğrudan ya da dolaylı gözlem sonucunda sapta-
manın egemenliği altındadır. O, bilimin eski paradig- nan ve herkes tarafından aynı şekilde gözlenebilen
manın yenisi tarafından yerinden edildiği bir dizi “dev- gerçeklere denir. Bu gerçekler doğrudan gözlenebi-
rimler” aracılığıyla geliştiğini ileri sürer. Bu bakımdan lir ve istenildiğinde tekrar gösterilebilir özelliklere sa-
bilim tarihini Kuhn, içinde rakip paradigmaların birbi- hiptirler. Örneğin bakırın elektriği iletmesi bir olgudur.
riyle mücadele ettiği bir savaş tarihi olarak tanımlar.
Birbiriyle yarışan rakip paradigmaların her biri, doğa Bu parçada verilenler aşağıdakilerden hangisiyle
olaylarına ilişkin kendi yaklaşımını ifade eder ve her ilgilidir?
biri belirli bir dünya görüşü sunar. Buna göre, para-
digmaların her biri sanki bir ideolojiyi temsil eder. Öy- A) Olgusallık B) Değişebilirlik C) Sistemlilik
le ki, doğa olayları belirli bir ideolojik gelenek temeli D) Rasyonellik E) Birikimlilik
üzerine inşa edilir ve ona göre açıklanır.
10. Tekrarlanan gözlem ve deneylerle, aynı şartlarda ay-
Bu parçaya dayanarak, paradigma ile ilgili aşağı- nı sonuçları verdiği kesin olarak belirlenen, akla ve
dakilerden hangisi söylenebilir? mantığa uygun, genel kanıya göre kabul görmüş, de-
ğişmez nitelik kazanmış, yanlış olma olasılığı olma-
A) Bilimsel çalışma koşullarını iyileştirerek bilimin yan gerçek bilgiye denmektedir.
gelişmesini hızlandıran felsefi yaklaşımdır.
Bu parçada verilenler aşağıdakilerden hangisiy-
B) Bilimsel çalışma sürecini tıkayarak bilimin ilerle- le ilgilidir?
mesine engel olan düşünce sistemidir.
A) Olgu B) Kuram C) Yasa
C) Bilim insanlarının bilimsel çalışma sürecini yöne-
ten teoriler bütünüdür.
D) Doğa olaylarının yansız bir biçimde açıklanma-
sını sağlayan bilim ilkeleridir.
E) Bilimsel bulguları nesnel ölçütlerle denetleyen
standartlardır.
D) Evrensellik E) Birikimlilik
8. Bilim, evrenin veya olayların bir bölümünü konu ola- 11. Viyana Çevresi düşünürlerine göre, evren hakkında
rak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklik- anlamlı önermeler sağlayan yalnızca bilimdir. Felse-
ten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli fenin evren hakkında bilimden daha iyi, daha doğru,
bilgidir. Bilim kendi anlamını bilemez, böyle bir bilme daha anlamlı bilgi vermesi söz konusu değildir. Bu du-
çabasına yöneldiği anda felsefenin alanına girmiş rumda felsefe, doğru olup olmadıkları asla bilineme-
olur. yecek metafizik önermeler ileri sürmekle, yalnızca bi-
limin önermeleri üzerinde düşünme arasında tercih
Buna göre bilim felsefesinin amacı aşağıdakiler- yapmak zorundadır.
den hangisi olabilir?
Bu parçaya göre, felsefenin görevi aşağıdakiler-
A) Bilimin ne olduğunu ve kuramsal konumunu be- den hangisi olmalıdır?
lirlemek
A) Bilimin yöntemlerini sorgulamak
B) Bilimsel çalışmalara yeni boyutlar kazandırmak B) Bilime felsefi bakış açısı kazandırmak
C) Teoriler önermek ve bunların doğruluğu veya yan- C) Bilimin uygulanabilirliğini göstermek
D) Doğanın doğa üstü boyutunu açıklamak
lışlığını sınamak E) Bilimsel önermeleri konu edinmek
D) Sınanmış veya doğrulanmış teorilerin yanlış ve-
ya eksik yönlerini bulmaya çalışmak
E) Bilimsel çalışmalarla “gerçeği” aramak ve test et-
mek
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF BİLİM FELSEFESİ II 9
SINIF
SINIF
SINIF
1. Bilimsel etkinlik, gelişigüzel bir süreç izlemez. Neyin, 4. Başlangıçta bütün bilimler felsefenin kapsamı içinde
nasıl, hangi koşullar içinde ele alınacağı önceden be- idi. Bilimlerin, araştırma yöntem ve teknikleri geliştik-
lirlenmiş ilkeler çerçevesinde saptanır ve çalışma bu çe, felsefeden ayrılmaya başladılar. Bu gelişmeler ile
saptamaya uygun yürütülür. insanlar, bilim yoluyla doğal ve toplumsal çevrenin
kontrol altına alınmasını sağlayan bir bilgi üretme gü-
Burada bilimsel etkinliğin hangi yönü üzerinde cünü elde etmiş oldu. Zamanla bilimlerdeki bu biri-
durulmaktadır? kim pratik bir amaçla teknolojinin doğuşuna yol aç-
mıştır.
A) Olgusal verilere dayanma
B) Belli bir yöntem bağlamında gerçekleşme Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ula-
C) Öngörü sağlama şılamaz?
D) Mantıksal temele dayanma
E) Objektif tutum temelinde ilerleme A) Bilimlerin felsefeden kopmaları, kendilerine öz-
gü yöntemler belirlemeleriyle başlamıştır.
2. Aşağıdakilerden hangisi bilim ve felsefenin ortak
yönlerinden değildir? B) Bilimler, ilk dönemlerde felsefenin alanı içinde
değerlendirilmiştir.
A) Kendilerini akla dayanan nedenlerle haklı kılma-
ya gayret ederler. C) Bilimlerin kendi alanlarında yeni bilgilere ulaşma-
ları ancak felsefenin desteğiyle olanaklıdır.
B) Bilgiyi elde etmede bilinçli ve yöntemlidir.
C) Kullandıkları yöntem ve araştırma teknikleri ay- D) Bilimsel gelişmeler, insanların doğayı denetim al-
tına almasında önemli rol oynamıştır.
nıdır.
D) İnsanı ve içinde yaşadığı evreni konu edinirler. E) Bilim, insan yaşamının kolaylaştırılmasına yöne-
E) Çelişkileri gidererek tutarlı sonuçlara varmaya lik bilgileri de kapsar.
çalışırlar. 5. Bilimsel kuram bilim felsefesinin temel yapı taşların-
dandır. Kuram olmadan bilim gelişemez. Kuram bi-
3. Bilimsel çalışma hiç kimsenin iznine bağlı değildir, lim adamının gözlemlerini bir araya getirerek hayal
onun üzerinde tekel kurulamaz. Bilim herkese açık- gücünün yardımıyla süslemesini, uç noktalara ula-
tır. Dil, din, ırk, ülke tanımaz. Böyle olduğu için, bili- şarak her olasılığı göz önüne almasını sağlar. Bilim
min konularına ve bilim yapacak olanlara sınır konu- adamının düşüncelerini toparlar, düzenlemesini ve
lamaz. yöntemini bulmasını sağlar.
Bu parçada temel olarak aşağıdakilerden hangi- Parçaya göre kuramın bilim felsefesi açısından
si anlatılmaktadır? önemi hangisinde verilmiştir?
A) Bilimsel çeşitlilik B) Bilimsel yenilik A) Toplanan verilerin sistematik olarak oluşturulması
B) İnsanın düşünsel etkinliğini yavaşlatması
C) Bilimsel süreklilik D) Bilimsel gelişme C) Deneyimin sonuçlarının geçersizliğini kanıtlaması
D) Aklın bilgilerin kaynağı olduğunu kanıtlaması
E) Bilimsel ayıklanma E) Kesin ve yerleşik olan varsayımlardan oluşması
TYT BİLİM FELSEFESİ II
6. Belki de tüm insanlar gün boyu yüzlerce duyusal göz- 9. Bilimlerin temel bir sınıflandırması şöyle yapılabilir;
lem yapmaktadırlar. Ancak bu doğrudan gözlemler doğa ve doğa olaylarını araştıran deneysel empirik
çoğunlukla farkına bile varılmadan kaybolup gitmek- bilimler, insan ve toplum yaşantılarını inceleyen sos-
te, unutulmaktadır. Bu gözlemlerin bilimsel bilgiye yal bilimler, soyut varlık alanını ele alan formel bilim-
dönüşmesi için bir parça kuramla yoğrulması, siste- ler. Doğaldır ki, her bilimin incelediği alan tarafından
matik ve düzenli olarak ifade edilmesi gereklidir. belirlenen yapısı, araştırılan karakteristik olaylar o bi-
limin biçimini belirler.
Bu parçada anlatılan düşünceler aşağıdaki bilim
dallarından hangisi ile ilgilidir? Bu parçada bilimler hangi ölçüye bağlı olarak sı-
nıflandırılmıştır?
A) Varlık felsefesi
B) Sanat felsefesi A) Tarihsel süreçteki gelişimleri
C) Din felsefesi B) İlerleyip ilerlememeleri
D) Bilim felsefes C) Kullandıkları yöntemler
E) Varoluşçu felsefe D) İnceleme yaptıkları konular
E) Hangi amaçlara hizmet ettikleri
7. Tarihte bir tane dahi tek başına büyük bir buluş yok- 10. Gözlem ve gözleme dayalı uslama (akıl yürütme) yo-
tur. Büyük bütün buluşlar yüzlerce-binlerce küçük bu- luyla önce dünyaya ilişkin olguları, sonra bu olgula-
luşun sentezlenip bir adım öteye taşınması ile mey- rı birbirine bağlayan yasalar bulma çabasına bilim
dana çıkar. denir.
Bu parçada verilenler bilimin aşağıdaki özellik- Aşağıdakilerden hangisi bilimsel bilginin bir özel-
lerinden hangisiyle ilgilidir? liğidir?
A) Nesnellik B) Değişebilirlik C) Sistemlilik A) Sıradan günlük tecrübelerimize dayalı bir bilgidir.
D) Rasyonellik E) Birikimlilik B) Hayal gücüne dayalı bir bilgidir.
C) Vahye dayalı olarak edindiğimiz bir bilgidir.
D) Akla, tefekküre dayalı bir bilgidir.
E) Olgusal, deney ve ölçmeye dayalı bir bilgidir.
8. Bilimsel doğruları kontrol etmede bir yöntem olarak 11. Başlangıçta bütün bilimler felsefenin içinde yer alı-
kullanmıştır. Bu yöntemde doğru olarak kabul edilen yordu. Filozof, her bilim konusunda bilgi sahibi olan,
bilimsel bilginin yanlış olduğu durumların olup olma- bütün bilgileri sentez ederek bir hayat görüşüne ulaş-
dığı araştırılır. Yani bilginin yanlışı aranır,eğer doğru mış olan kişi idi. Hemen her konuda kitap yazan ve
olarak kabul edilen bilginin yanlış olduğu durumlar bu kitapları o bilim alanlarında otorite kabul edilen
tespit edilirse o bilgi terk edilir. Bir bilimsel bilgi yan- Aristoteles, bu filozof tipine bir örnektir.
lışı bulununcaya kadar doğrudur.
Bu parçada verilenlere göre;
Bu parçada verilenler bilimsel bilgiye ulaşmada- I. Filozoflar bütün bilgileri birleştirerek bir dünya gö-
ki;
rüşüne ulaşmış kişilerdir.
I. doğrulama,
II. yanlışlama, II. Bilimler başlangıçta felsefenin içerisinde yer al-
III. anlamlılık mıştır.
ölçütlerinden hangileriyle ilgilidir? III. Bir düşünceyi dile getiren yargının gerçek ile uyuş-
masıdır.
yargılarından hangilerine ulaşılır?
A) Yanlız I B) Yanlız II C) I ve II A) Yanlız I B) Yanlız II C) I ve II
D) II ve III E) I ve III D) II ve III E) I ve III
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF SANAT FELSEFESİ - I 10
SINIF
SINIF
SINIF
1. Türk musikisinin korunması ve gelecek kuşaklara ta- 3. Sanat eserinde aranan birçok öğe ve ilke doğada bu-
şınması için en büyük görevin devlete düştüğü söy- lunur. Denilebilir ki bir resimdeki nesnelerin, aslında
leniyor. Ben buna katılmıyorum. Bir sanat yapıtı ken- bir tablo olan tabiatın unsurlarından daha da gerçek
di gücüyle ayakta kalır. Kendi gücüyle yaşayamayan bir hüviyeti vardır. Bir çerçeve içine alınmış belli bir
bir sanatı kimse kurtaramaz. Türk musikisi bütün ma- yeri işgal eden nesneleri yıkayan su, ışık, renklendi-
kam musikisi gelenekleri arasında en gelişmiş, en in- rilmiş kâinata bir bütünlük verir. Şu küçük renkli dün-
celmiş olanıdır. Çok köklü bir sanattır. Bu nedenle ya, çevremizdeki dünyanın bir parçasını “canlandır-
öleceğine inanmıyorum. dığı” için değil, fakat aydınlık ve belirli olduğu için, ta-
mamıyla bir resim havası içinde rengin ve çizginin
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ula- plastik değerlerine göre düzenlenmiş bulunduğu için
şılabilir? kıymetlidir.
A) Sanatın özgünlüğünü harcanan emek belirler. Bu parçadan;
B) Sanattan anlamak uzmanlık gerektirir. I. insanın yaşadığı çağ ve toplum sanat yapıtının
C) Sanatın taşıdığı anlamı yaratıcısı açıklayabilir.
D) Sanat eserlerinin değeri kendinde saklıdır. oluşturulmasında etkili olduğu,
E) Sanat gücünü toplumun beğenisinden alır. II. doğanın kendisinin sanat eseri olduğu,
III. sanat eserinin bir tasarım sonucu ortaya çıktığı
düşüncelerinden hangilerine ulaşılır?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) II ve III E) I, II ve III
2. Pablo Picasso’nun, “Pipo İçen Adam” yağlı boya ça- 4. Paleolitik mağaralardaki hayvan resimlerini yapan
lışması sanatla gerçeklik arasındaki ilişkiye yeni bir sanatçıların bile kayalar üzerindeki doğal, hayvanla-
boyut katmaktadır. Dikkatli baktığımızda figürün bı- ra benzer oluşumlardan yararlandıkları görülmüştür.
yığı ve piposu fiziksel olarak net bir şekilde resme- Doğanın zenginlikleri ile boy ölçüşebilmek için res-
dilmiştir. Fakat bu imgeler ve bazı harfler dışında hiç- samın icat ettiği şeyler vardır. Bir konu hoşumuza git-
bir şey net bir görünürlüğe sahip değildir. Pipo içen tiği zaman orada resmini hiçbir zaman yapamayaca-
insan figürünün sahip olduğu doğal form, geometrik ğımız şeyler vardır. Örneğin, rüzgârın ağaçlara ekle-
bir yapıya büründürülerek yeni bir form anlayışı ya- diği sonsuz hareket ve renk zenginliği, durmadan kıv-
ratılmıştır. ranan ağaç dallarının ritmik ve plastik dansı gibi şey-
lerdir.
Picasso’nun bu çalışmasına dayanarak aşağıda-
kilerin hangisi söylenebilir? Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ula-
şılabilir?
A) Düşünen, sanattan anlayan bir toplum tasarla-
mıştır. A) Sanat eserleri yaratıcılık gerektirir.
B) Sanata ilişkin duygularda nesnellik yoktur.
B) Toplumda sanat bilincini oluşturmuştur. C) Sanatçılar doğadan etkilenmiştir.
C) Özgün bir form anlayışı yaratılmıştır. D) Sanat eseri evrenseldir.
D) Gerçekliği eleştirel bakış açısıyla yansıtmıştır. E) Sanat herkeste aynı beğeni duygusu oluşturmaz.
E) İnsanların duygu ve düşüncelerini ifade etmeye
imkan sağlamıştır.
TYT SANAT FELSEFESİ - I
5. Hastalık ve sağlığı ele aldığımızda, ilk anda hastalık 7. Sanatçıyı çevreleyen dünya ile diğer insanları çev-
releyen dünya bir ve aynıdır. Fakat bu dünya her çağ-
kendi başına kötü ve çirkin; sağlık ise iyi ve güzeldir. da gösterdiği bir özellik yönüyle farklılık gösterir. İş-
Yenilip içilen şeyler de sağlığa bir katkıda bulunursa te sanatçı bu özelliği kavramakla yetinmez, aynı za-
iyi ve güzel, hastalığa sebep olursa kötü ve çirkin ola- manda insani olanı yakalar ve yansıtır. Bir sanat ya-
rak değerlendirilir. Oysa bozgunla sonuçlanacağı bel- pıtını, eskimez ve ölmez yapan özellik de işte budur.
li olan bir savaşa sağlıklı ve güçlü olan birisi katıla-
rak ölüp gidebilir. Zayıf ve hasta olduğu için katılma- Parçaya göre, bir sanat yapıtına bu özellikleri ka-
yan kurtulur. Buna göre hastalık ve sağlık kimi za- tan nitelik aşağıdakilerden hangisidir?
man iyi ve güzel ya da yararlı iken, kimi zamanda kö-
tü ve çirkin ya da zararlı olabilir. A) Duyguları yansıtabilmesi
B) Akla dayanması
Bu parçada verilen bu düşünceye göre aşağıda- C) Öngörüde bulunması
kilerden hangisi söylenebilir? D) Farklı düşünceleri uzlaştırması
E) O anı yansıtması
A) Güzellik yargısı, evrensel olduğu için zorunlu bir
yargıdır. 8. “Bir şeye elverişli olan her şey iyi ve güzeldir. Bir şe-
ye elverişli olmayan her şey ise kötü ve çirkindir”
B) Bir şeyin iyi ve güzel ya da çirkin ve kötü olması (Sokrates)
sonuçları açısından belirlenir.
Sokrates’e göre güzelliğin ölçütü aşağıdakiler-
C) Estetiğin en önemli problemi, güzelin ve güzelli- den hangisidir?
ğin ne olduğudur.
A) Sanat eserinin verdiği haz
D) Estetik anlayış, güzelliği hissetmeye ve bulmaya B) Sanat eserinin sağladığı fayda
çalışmaktır. C) Sanat eserinin bir kez yapılmış olması
D) Sanat eserindeki uyumluluk
E) Estetiğin konu aldığı veya üzerinde yoğunlaştığı E) Sanatçının duyguları
duyusal değer, güzelliktir.
9. “Emeği insan türüne özgü bir biçimde düşünmek zo-
6. • Bir eserin güzel olması, onun temsil ettiği ideyi
rundayız. Örümcek bir dokumacınınkine benzeyen
yansıttığı ölçüde artar. Güzel bir şey, idesine, özü- bir iş yapar. Arı ise hücresini yaparken gösterdiği us-
ne uygun olan şeydir. talıkla birçok mimarı utandıracak güçtedir. Ama da-
• Güzel eser, temsil ettiği şeyin tipine bir bütün ola- ha başlangıçta en beceriksiz mimarı bile arıdan ayı-
rak uygun olmalıdır. At hörgüçlü olmaz, çınar ağa- ran şey hücreyi bal mumuna dökmeden önce kafa-
cı çam yaprakları taşımaz. Yetkin olmayan, tam sında kurmuş olmasıdır.”
olmayan şeyler güzel değildir.
• Bir şeyin güzel olabilmesi için canlı ve anlatım Bu parçaya göre insanı, hayvanlardan ayıran te-
gücü yüksek olmalıdır. mel fark aşağıdakilerin hangisidir?
Bu bilgiler, aşağıdakilerden hangisini vurgula- A) Teknik alanda üretken olması
maktadır? B) Tasarı ve bilinç yeteneğinin olması
C) Ekonomik faaliyetlerde bulunması
A) Güzelliğin bir yaratma ürünü olduğunu D) Bilimsel çalışmalar yapması
B) Güzelliği belirleyen içeriksel ögeleri E) Toplumsal bilince sahip olması
C) Güzelliği belirleyen biçimsel nitelikleri
D) Sanatın insan doğasını yansıtma düzeyini
E) Doğa güzelliği ile sanat güzelliği arasındaki farkı
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF SANAT FELSEFESİ - II 11
SINIF
SINIF
SINIF
1. Fotoğraf çekmenin kolay olduğunu sanıyorlar. Evet 3. “Emeği insan türüne özgü bir biçimde düşünmek zo-
kolay olabilir fakat sanat değeri olan fotoğraf çekmek rundayız. Örümcek bir dokumacınınkine benzeyen
hiç kolay değildir. Ben gün batımının fotoğrafını çek- bir iş yapar. Arı ise hücresini yaparken gösterdiği us-
mek için 10 ay boyunca her gün Kız Kulesi yakınla- talıkla birçok mimarı utandıracak güçtedir. Ama da-
rına gittim ve binlerce fotoğraf çektim. Çektiğim bu ha başlangıçta en beceriksiz mimarı bile arıdan ayı-
fotoğraflar bir ressamın çizgi çalışmaları gibidir. An- ran şey, hücreyi balmumuna dökmeden önce kafa-
cak “fotoğraflık o anı” hâlâ yakalayabilmiş değilim. O sında kurmuş olmasıdır.”
an, hiç beklenmedik bir anda da gelebilir ya da hiç
gelmeyebilir. Tıpkı Ege’de Suriyeli Aylan’ın kıyıya vu- Bu parça, sanat ile ilgili aşağıdakilerden hangisi-
ran cansız bedeni gibi. Bir tek fotoğraf karesi, bazen ne vurgu yapmaktadır?
bir şiirin, bir romanın, bir filmin anlatamadığını anla-
tabilir. Hep şunu hayal etmişimdir; keşke tüm insan- A) Özgün, eşsiz ve tek olduğuna
ların gördüklerini görebilseydim. Birçok insan birçok B) Sanat eserinin kalıcı olduğuna
fotoğraflık o anın yanından geçip gitmiş ama hiç fark C) Eseri koyan kişinin izlerini taşıdığına
etmemiştir. D) İnsanın duyarlılığını geliştirdiğine
E) Sanatın bir çeşit düşünsel çalışma olduğuna
Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin önemi
vurgulanmaktadır?
A) Estetik bakışın B) Estetik kaygının
C) Estetik yargının D) Estetik tavrın 4. Sanatçı, doğadaki nesneye duygularını, düşüncele-
E) Estetik nesnenin rini ve hayallerini katar. Yani sanatçı elinde bulunan
malzemeyi kendi yaratıcılığı ve hayal gücüyle yeni-
2. Sanat, bireyin hayatın her anında onun ayrılmaz bir den şekillendirir.
parçasıdır denilebilir. Çünkü insanlar her nereye ba- Bu parçada verilenlere göre aşağıdakilerden han-
karlarsa baksınlar sanat ve tasarım çalışmalarını gö- gisi söylenebilir?
rebilirler. Sanat biçimleri ve tasarım ürünleri hemen
her gün insanlara, kullandıkları bir sabah kahvaltısı A) Sanat, doğadaki nesnelerin taklididir.
tabağında, elbiselerinde, mobilyalarında, sofra ta- B) Sanat, yaratmadır.
kımlarında görünür. C) Sanat, doğaya yansıyan insan bilgisidir.
D) Sanat, sadece doğal güzelliktir.
Bu parçada sanatın aşağıdaki özelliklerinden han- E) Sanatta asıl olan eserlerdir.
gisine vurgu yapılmıştır?
5. • Sanat, mükemmel olanı arayan bir etkinliktir.
A) Günlük hayatta işlevsel olduğuna • Doğada mükemmellik yoktur.
B) İnsan ruhunda heyecan uyandırmasına • Sanatçı kendi yeteneğiyle mükemmeli oluşturur.
C) Özgün bir iletişim kurma aracı olduğuna
D) İnsanın duyarlılığını geliştirdiğine Bu düşünceler hangi sanat kuramıyla ilgilidir?
E) Bireylerin güzellik etrafında birleştirdiğine
A) Biçimci B) Dışavurumcu
C) Yansıtmacı D) İşlevselci
E) Taklitçi
TYT SANAT FELSEFESİ - II
6. Pablo Picasso’nun İspanya İç Savaşı sırasında Na- 8. Güzel bulduğum bir şeyi, başkalarının da güzel bul-
zi Almanyasının İspanya’daki Guernica şehrini bom- masını isterim. Bu istek herkeste vardır. Yani herkes
balamasını anlatan, ünlü Guernica adlı yapıtı, belki beğendiği bir şeyi başkalarının da beğenmesini bek-
de bizi bir İspanyol vatandaşı kadar derinden sarsa- ler. Herkes bu tür özne, estetik nesneye hiçbir çıkar
maz. Yapıt karşısında katliama olan tanıklığımız in- gözetmeksizin yönelse, estetik nesnedeki güzelliği
san olarak bizi çok üzse de bu trajediyi yaşayan halk keşfedecektir.
kadar duygu ve heyecan hissedemeyebiliriz.
Parçaya göre estetik yargılarla ilgili;
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılır? I. Görecelidir.
II. Evrenseldir.
A) Sanat eserinin güzelliği doğa güzelliğinden fark- III. Özneldir.
lıdır.
yargılardan hangilerine ulaşılır?
B) Hoşa gitmeyen yapıtların estetik değer taşıma-
yacağı söz konusu olamaz. A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
C) Her toplumun kendi kültürüyle kenetlenmiş ya- D) II ve III E) I, II ve III
pıtları, algılandığı ölçüde değerli olmaktadır.
9. “Bir Mimar Sinan olmasaydı asla Selimiye Camii olma-
D) Her sanat dalı, güzeli kendine göre belirlemekte yacaktı.”
ya da biçimlemektedir.
Bu ifade sanat eserinin özelliklerinden hangisiy-
E) Sanatçının dünya görüşü sanatçının tarzını ve le ilgilidir?
yaratıcılığını da yansıtır.
A) Güzel olmasıyla
7. Sanat, “süje”sini sanatçının, “obje”sini ise herhangi B) Özgün olmasıyla
bir varlığın ya da sanatçının iç ve dış dünyasından C) Haz vermesiyle
kaynaklanan izlenimlerinin oluşturduğu bir etkinlik tü- D) Toplumsal olmasıyla
rüdür. Sanatçının ortaya koyduğu resim, roman, şi- E) Faydalı olmasıyla
ir, heykel gibi eserler insanlarda sevinç, mutluluk ve
hüzün duyguları yaratabilir. Sanat eserini inceleyen, 10. “Sanat, sanatın fiziksel etkisi veya sonucundan çok,
seyreden ya da okuyan insanlar haz duyarlar. Sanat- sanatçının zihninin bir ifadesidir. Sanat eseri, sanat-
çı, eserini duygu, düşünce ve hayal gücüyle oluştu- çının zihnindeki bir ideden başka bir şey değildir. Bu
rur. Sanatçının yetenek ve duygularını yansıtır. Sa- ide kendini farklı biçimlerde dışlaştırabilir; fakat ger-
natı diğer insani etkinliklerden farklı kılan özelliği ki- çek sanat, sanatçının zihnindeki idedir.”
şiye özgü olmasıdır. Ayrıca sanatçının bulunduğu kül-
tür ortamından etkilendiği de unutulmamalıdır. Parçadaki sanat anlayışı aşağıdaki görüşlerden
hangisi ile çelişir?
Bu parçada sanatın hangi özelliğine değinilme-
miştir? A) Sanat eseri, zihinde var olanın yansımasıdır.
B) Hiçbir eser, sanatçının zihninde olanların aynısı-
A) Biricikliğine
B) Değişebilir olmasına nı ifade edemez.
C) Bireyselliğine C) Gerçek sanat, düşüncede var olana bağlıdır.
D) Somutluğuna D) Sanatın değerini ideale uygunluk derecesi belir-
E) Alımlayıcıyı etkilemesine
ler.
E) Sanat, dış dünyada varolanlardan etkilenmelere
bağlıdır.
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF SİYASET FELSEFESİ - I 12
SINIF
SINIF
SINIF
1. Toplumda yaşayan yurttaşlar, ahlaksal değerlere bağ- 4. ”İnsanlar, diğer insanlara itaat etmek yerine kendi rı-
lı kalarak devletin gelişmesine önem vermeli, toplum- zalarıyla oluşturdukları bir güce itaat etmek için dev-
sal yükümlülüklerini yerine getirmelidir. Siyasal yö- leti oluşturdular.”
neticiler de adaleti ve bilgiyi temel alarak halkın çı-
karlarını gözetmeli, bireylerin hak ve özgürlüklerini Bu görüş devletin oluşumunu özellikle hangi ne-
artırma çabasında olmalıdır. dene bağlamaktadır?
Bu parçadaki görüşler, siyaset felsefesinin han- A) Bir grup insanın bireysel çıkarlarını korumak is-
gi sorusuna bir yanıt niteliğindedir? temesine
A) Sivil toplumun özellikleri nelerdir? B) Daha güzel bir dünya olasılığı üzerine yapılan
B) Bürokrasiden vazgeçilebilir mi? tartışmalara
C) Devletin kökeni nedir?
D) Birey-devlet ilişkisi nasıl kurulmalıdır? C) İnsanların, kendi iradeleri ile bir güç belirleme is-
E) Meşruiyetin ölçütü nedir? teğine
D) İnsanların doğal durumda mutlu olmalarına
E) Devletin, insan doğasına uymayan gereksiz bir
kurum olmasına
2. Devletin işlerini yapmak için, hiyerarşik bir şekilde
görev yapan memurların oluşturduğu etkinlerin hep-
sinin adı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bürokrasi B) Sivil Toplum C) Hukuk
D) Meşruiyet E) Egemenlik
3. Proudhon’a göre, demokrasi çoğunluğun zorbalığın- 5. Montesquieu’ya göre devlette düzeni sağlayacak ya-
dan başka bir şey değildir. Bir dinin baskısına, bir ır- saları belirleyen kurum ile bunları uygulayan ve de-
kın soyluluğuna ya da servet ve yetenek üstünlüğü- netleyen kurumlar birbirinden farklı olmalıdır. Bu ku-
ne dayanmamakla birlikte, ölçü olarak sayıyı, mas- rumların görevleri ve sınırları belirlenmeli, gerektiğin-
ke olarak da hakkı kullandığı için zorbalıkların en kö- de de kontrol edilebilmelidir.
tüsüdür.
Bu parçadaki görüşte devlet yönetiminde nasıl
Proudhon’un demokrasiyi eleştirdiği nokta aşa- bir düzenleme önerilmektedir?
ğıdakilerden hangisidir?
A) Hukuk kurallarının yazılı olarak belirlenmesi
A) Seçkin bir sınıfa ait olması B) Devletin tüm yerleşim birimlerinde örgütlenmesi
B) Halkın iradesine dayanmaması C) Yasama, yürütme ve yargı yetkilerinin ayrı organ-
C) Çoğunluğun iradesini mutlak irade olarak sayması
D) Birtakım üstünlüklere dayandırılması lara verilmesi.
E) Azınlıkların haklarını da gözetmesi D) Yönetim birimleri arasında koordinasyon sağlan-
ması
E) Yöneticilerin eğitim düzeyi yüksek kişilerden se-
çilmesi
TYT SİYASET FELSEFESİ - I
6. Barış, barış diyoruz ama burada bir soru çıkıyor kar- 8. Hiçbir sınırlamanın olmadığı mutlak bir özgürlük du-
şımıza: Evren tek elden yönetilemese de insanlar ay- rumunda herkes neyin doğru olduğuna bireysel ola-
rı ayrı toplumlar halinde yaşasalar da barış sağlana- rak karar verir. Bu durum, bireylerin görüşleri, karar-
maz mı? Sağlanamaz, diyor Dante, açıklamasını da ları ve çıkarları arasında farklılığa ve çatışmaya yol
yapıyor: Her toplumda öteki toplumları ezme tutku- açar. Bu durumda ortaya karmaşa ve anarşi çıkar.
su var. Bu tutku kalkmadıkça barışa da erişilemez.
Devlet dediğiniz ille de kendi çıkarını düşüneceğine Bu parçada savunulan görüş aşağıdakilerden
göre, bütün insanlığın yararını sağlamak, uluslar ara- hangisidir?
sı anlaşmazlıkları gidermek, yüce bir yargıcın başa
geçmesine başka bir deyişle evrensel krallığın kurul- A) Ütopyaların hiçbir zaman gerçekleşemeyeceği
masına bağlıdır. B) Sivil toplumun demokrasinin bir ürünü olduğu
C) İktidarın kaynağını Tanrı’dan aldığı
Buna göre, evrensel barışın önündeki engel aşa- D) Belli bir yönetimin zorunlu olduğu
ğıdakilerden hangisidir? E) Monarşinin ideal bir düzen olduğu
A) Ulusal devlet modellerinin korunması 9. Devletler, varoluşunu ve gücünü halktan, dinden, tö-
B) Evrenin bir bütün olarak kabul edilmesi relerden yahut yazılı hukuktan alarak sürdürebilir.
C) Bireylerin tutkularına yenik düşmeleri Devlet biçimlerinin tarihsel sürecine bakıldığında, bu
D) Ekonomik ihtiyaçların sınırsızlığı temel değerler üzerinde inşa edilmiş olduğunu gör-
E) Gelir dağılımının adaletsizliği mekteyiz. Pek çok iktidar, yönetimsel gücünü bu ar-
gümanları temellendirerek sürdürmüştür.
7. Bazı siyaset felsefecilerine göre devlet, insanların
“ulusal toplum” aşamasına gelmesinden sonra orta- Bu açıklamalar;
ya çıkmıştır. Ulusal toplumlar Avrupa’da feodalitenin I. Devletin öğeleri nelerdir?,
yıkılmasından sonra doğduklarına göre devlet de II. İktidarın kaynağı nedir?
XVI. ve XVII. Yüzyıllarda ortaya çıkmış demektir. Dev- III. Ütopyalar gerçekleşebilir mi?
letin bireysel nitelikli siyasal iktidarın, işleri yürütme-
ye yetmemesi üzerine kurumlaşmak zorunda kalma- sorularından hangilerine cevap niteliğindedir?
sından doğduğunu öne süren başka bir görüşte ol-
dukça yaygındır. Bu tanımlama daha çok ilk ve orta A) Yanlız I B) Yanlız II C) I ve II
çağ devletlerine uygun düşmektedir.
D) II ve III E) I ve III
Buna göre aşağıdaki yargılardan hangisine ula-
şılabilir? 10. Devletin kurumları arasında belirli bir uyum ve karşı-
lıklı bir bağ bulunmaktadır. Bu kurumlar yasal düzen-
A) Devletin, tarihin hangi aşamasında ve hangi ne- lemelerle toplumsal ve yönetimsel etkinlikleri düzen-
denle ortaya çıktığı konusunda görüş birliği yok- leyerek, kendilerine “vatandaş” diyen insanların oluş-
tur. turduğu halkın belirli bir toprak parçasında yaşamı-
nı, huzur içinde sürdürmelerini sağlamaktadır.
B) Devlet, toplumsal birlik ve düzenin tek bekçisidir.
C) Devlet, vatandaşlarının temel hak ve özgürlükle- Parçaya göre devletin kurumlarının işlevi, aşağı-
dakilerden hangisidir?
rini korumak ve geliştirmekle yükümlüdür.
D) Devletin varlık nedeni toplumsal gereksinimlere A) Toplumsal düzenin pekişmesini sağlamak
B) Yasal düzenlemelerden aldığı güçle, düzeni ve
yanıt vermektir.
E) Devlet, yasama, yürütme ve yargı erkleriyle bir huzuru sağlamak
C) Her kurumun ayrı bir işlevi olduğunu savunmak
bütündür. D) Bireylerin çıkarlarını devletin çıkarlarından ayır-
mak
E) Yasaların yapay ve gereksiz olduğunu vurgula-
mak
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF SİYASET FELSEFESİ - II 13
SINIF
SINIF
SINIF
1. • Yönetim desteğini dinden alır. 3. Genel görünüşüyle adalet herkes için aynıdır; çünkü
• En iyi yönetim geleneksel sistemlerdir. insanlar arasındaki alışveriş de bir çeşit karşılıklı ya-
• Yönetimi belirleyen ortak iradedir. rardır. Ama bir ülkenin bireysel özelliklerine ya da tüm
• Yönetim gücünü çoğunluktan alır. öbür koşullarına başvurulduğunda, aynı şey herkes
için adaletli olarak görünmez.
Yukarıdaki önermeler siyaset felsefesinin hangi
alanıyla ilgilidir? Bu parçada adaletin hangi niteliği üzerinde du-
rulmuştur?
A) Bürokratik düzenin gereği
B) Devletin ortaya çıkışı A) Nesnel olma
C) Devletin doğal dayanakları B) Göreli bir kavram olma
D) Meşruiyetin ölçütü C) İnsanları bir arada tutma
E) Yasaların kaynakları D) Herkes için faydalı olma
E) Ahlâki yaptırım gücüne sahip olma
2. Rönesans’ın doğuşuyla Orta Çağ sonrası adeta unut- 4. Platon’a göre, devletin görevi toplumun bütününün
tuğumuz “insan”ın yeniden keşif süreci başlamıştır. mutluluğunu sağlamaktır. Oysa yaşayan reel devlet-
Bu süreç yeni bir insan tanımını, yeni bir hayat duy- ler ya tiranlık bir kişinin mutluluğunu ya aristokrasi
gusunu ve yeni bir dünya görüşünü ortaya çıkarma- gibi bir soylu sınıfın mutluluğunu ya da demokrasi gi-
ya başlamıştır. İnsan temelli bu “yeni hayat”, günlük bi halklın mutluluğunu amaçlar ama yanlış ve tek
yaşamı etkileyip değiştirmekle birlikte, siyaset felse- yanlı olduğu için bunu hiçbir zaman gerçekleştire-
fesinde de radikal dönüşümler yaratmıştır. Artık ya- mez. Halkın tümünün mutluluğunu sağlayacak bir
zılan ve konuşulan her şeyde özgürlük, adalet ve devleti ancak tasarlayabiliriz. İdeal devlet, bir akıl
eşitlik kavramları öne çıkmaya başlamıştır. Ortaya devletidir.
çıkan talepleri karşılamak için elbette yönetim sis-
temleri de ya kendini bu sürecin gereklerine teslim Bu parçaya dayanarak aşağıdaki yargılardan han-
etmiş ya da yok olmak zorunda kalmıştır. gisine ulaşılabilir?
Bu parçada verilenler; A) İdeal siyasi düzen, mevcut düzenlerin sentezidir.
I. ütopyaların meydana gelmesi, B) Devlet otoritesi kamu hizmetlerinin yerine getiril-
II. demokrasi arayışları,
III. sivil toplum kuruluşlarını oluşumları mesinde kullanılmalıdır.
C) Devlet, insan doğasına aykırı bir kurumdur.
ifadelerinden hangileriyle ilgilidir? D) Devlet, bireylerin kişisel özelliklerini biçimlendi-
A) Yanlız I B) Yanlız II C) I ve II ren bir kurumdur.
E) Genelin mutluluğunu sağlayacak siyasi düzen
D) II ve III E) I ve III
devleti oluşturur.
TYT SİYASET FELSEFESİ - II
5. Hume’a göre akıl, duygumuz veya isteğimiz neyi yap- 7. Hobbes’e göre, insanın iştah ve isteğinin konusu her
mamızı öngörüyorsa ona “doğru” diyecektir. Bir baş- ne ise, onun kendisi adına “iyi” diye adlandırdığı şey
ka ifadeyle ahlaksal alanda akıl, tutkunun kölesidir. de odur.
Bu ifadeden aşağıdaki genellemelerin hangisi çı- Buna göre “iyi”nin ölçütü aşağıdakilerden hangi-
kartılamaz? sidir?
A) İnsanı ahlaki yargıda bulunmaya duygu ve his- A) Doğaya uygun yaşama
leri yönlendirir. B) Toplumsal beklentilere hizmet etme
C) Ahlâkça uygun olanla örtüşme
B) Ahlâk yargıları, insan eylemlerinin kaynağını oluş- D) Salt kişisel çıkarlara uygun düşme
turan duyarlılıkta temellenir. E) Her türlü hazdan uzak durma
C) Ahlâk bilgisini temellendirmede zihinsel ölçütler 8. Aşağıdakilerden hangisi “kuvvetler ayrılığı” ilkesi-
yeterli bulunmamalıdır. ni açıklar?
D) Ahlâksal olanın seçiminde başvurulan akıl, arzu- A) Toplumsal yaşamda değişik görüşlere sahip si-
lar tarafından yönlendirilir. yasal partilerin varlığı
E) İnsan eylemlerini yönlendiren tutkular akla daya- B) Yasama, yürütme ve yargının bağımsız organlar
nır. olarak örgütlenmiş olması
6. Siyaset bilimi, siyaset alanına giren tüm olguları bi- C) Toplumsal yaşamda, devlet yönetiminin yanı sı-
limsel yöntemlerle araştırır, genel sonuçlara ve ya- ra, yerel yönetimlerin de varlığı
salara ulaşmaya çalışır. Siyaset felsefesi ise siyaset
üzerine bir sorgulama ve akıl yürütme etkinliği olup, D) Devlet yönetiminde görev ve yetkilerin birbirin-
olması gerekenler hakkında görüşler ileri sürer. den farklı bakanlıklarda olması
Buna göre aşağıdakilerin hangisi siyaset felsefe- E) Devlet işleriyle din işlerinin birbirinden ayrı olması
sinin konusu değildir?
9. Romanları ya da filmleri incelediğimizde mutlak öz-
A) Hak, adalet, özgürlük, iktidarın kaynağının ne ol- gür bireylerin ancak işsiz, evsiz ve suçlulardan oluş-
duğu ve ideal devlet düzenin olup olamayacağı- tuğunu görürüz. Çünkü mutlak özgürlük, ancak her
nı inceler. türlü otoritenin reddiyle mümkündür. Böyle davran-
mak ancak toplumdan dışlanmakla son bulur. Oysa
B) Devlet ve yönetim olgusunu gözleme dayalı in- erdemli olmak, başkalarının haklarını gözeterek öz-
celer. gürleşmektir.
C) Hak, adalet ve özgürlük siyaset felsefesinin te- Bu parçada eleştirilen özgürlük anlayışı aşağıda-
mel kavramlarıdır. kilerden hangisidir?
D) Yönetim ile ilgili kavram ve yargıların değerini ve A) Diğer insanların haklarını korumak
geçerliliğini inceler. B) Toplumsal düzenlemeleri reddetmek
C) Geleneksel değerlere uygun davranmak
E) Siyaseti oluşturan yapıyı, egemenliğin ve iktida- D) Sosyal olarak onaylamak
rın kaynağını anlamaya çalışmakla birlikte, öne- E) Bağlılık ve güven aramak
ri sunmayı da hedefler.
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF AHLAK- DİN FELSEFESİ - I 14
SINIF
SINIF
SINIF
1. Toplumda başkalarıyla birlikte bir yaşam sürdürdü- 4. Kişi, kendi iradesiyle seçim yapamıyorsa, bu davra-
ğümüzden, yaşam sınırlarımızı iyi bilmemiz gerekir. nışından dolayı suçlanamaz. Kendimiz istediğimiz
Toplum içinde birlikte yaşadığımız insanların doğru halde iyi eğitim görememişsek, bunun sorumluluğu-
yanlış algılamalarını, neyi iyi ya da kötü gördüklerini nu taşımamız söz konusu olamaz.
bilmemiz herkesin huzuru için gereklidir. Bulunduğu-
muz çevredeki insanların sahip oldukları haklar göz Buna göre, sorumluluk taşımamız hangi gerek-
önünde bulundurulmazsa, kimse yaşamında huzur- çeye bağlanmıştır?
lu olamaz.
A) Ahlaki kuralların varlığına
Bu görüşler, aşağıdaki mutlulukla ilgili sorular- B) İnsanın mutluluğuna
dan hangisinin cevabını vermeye yöneliktir? C) Bireye fayda sağlayan unsurlara
D) Özgürlüğün varlığına
A) Mutluluk, değerlere bağlılıkla ilişkili midir? E) Toplumun beklentilerine
B) Mutluluğun ölçütü nedir?
C) Mutluluğun amacı nedir? 5. İnsanların farkında olmaksızın yaptıkları davranışlar
D) İyilik nedir?
E) Mutluluk, sahip olunan imkanlarla ilişkili midir? ahlaki davranış olarak ele alınamaz. Örneğin, bir
uyurgezerin gece evinde dolaşırken farkında olma-
2. Ahlaki sorumluluk, kişinin kendi ahlaki eylemlerinin dan gaz lambasını devirmesi ve bir yangına sebep
olması gibi durumlar ahlaki davranış olarak değer-
ya da kendi yetki alanına giren ahlakla ilgili herhan- lendirilemez.
gi bir olayın sonuçlarını üstlenmesidir. Ancak kişi, bir
eylemi yapması için zorlanıyorsa, o kişi bu eylemin- Bu parçaya göre, davranışların ahlaki eylem ola-
den sorumlu tutulamaz. rak değerlendirilmemesinde etkisi vurgulanan
kavram aşağıdakilerden hangisidir?
Bu parçada ahlaki sorumlulukta, aşağıdakilerden
hangisinin önemi vurgulanmaktadır?
A) Vicdan B) Sorumluluk C) Sonuç
A) Ahlak yasalarının B) Özgürlüğün D) Bilinç E) Özgürlük
C) Akıl sağlığının D) İyi niyetin
E) Eylemin sonuçlarının
3. Evrensel ahlaki kuralları özgür iradeye indirilen bir 6. Mevlana’ya göre, insan için Tanrı katına ulaşmanın
darbe olarak görmüyorum. Davranışlarıma baktığım- tek yolu aşktır. Evrensel ahlak yasası da aşkla temel-
da her davranışımda kendimi koruma kaygısının ol- lendirilir. Buna göre, insan yaşadığı sürece her şeyi
madığını görüyorum. Toplumun bazı bireylerinin mut- Tanrı adına seçmeli, öğrenmeli ve korumalıdır. Ruh
suzluğu pahasına faydaya yönelmeyi ahlaki bir dav- ancak bu yolla Tanrı katına yükselir.
ranış olarak görmekten de uzağım. Düzenin var ol-
ması adına davranışları sınırlandıran birtakım kural- Mevlana’nın bu görüşleri, aşağıdaki sorulardan
ların olması gerektiğini düşünüyorum. hangisine cevap niteliğindedir?
Bu ifadelerin sahibi bir düşünürün aşağıdakiler- A) İnsan davranışlarında özgür müdür?
den hangisine karşı olduğu söylenemez? B) Ahlaki eylemin amacı nedir?
C) Ahlak yasasının niteliği nedir?
A) Nihilizme B) Bencilliğe C) Varoluşçuluğa D) İyi ve kötünün belirleyicisi Tanrı mıdır?
E) Ahlaki kurallar toplumlara göre değişir mi?
D) Ödev ahlakına E) Çıkar ahlakına
TYT AHLAK- DİN FELSEFESİ - I
7. Özgürlük başkasına zarar vermeyen her şeyi yapa- 10. Heidegger’e göre “Özgürlük, insanın bir özelliği de-
bilme yeterliliğine sahip olabilmektir. Bu nedenle her ğildir. Yani insan özgürlüğe bir özellik olarak sahip
insan için doğal haklarının kullanılmasının sınırı, top- değildir, aksine özgürlük insana sahiptir.” Sartre’a gö-
lumun diğer üyelerinin de aynı haklardan yararlana- re ise “İnsan özgürlüğün kendisidir, hatta insan öz-
bilmesini sağlayan sınırdır. Özgürlük ancak başkası- gürlüğe mahkumdur.”
nın haklarının ihlal edilebileceği noktaya kadardır.
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi Heidegger
Bu parçaya göre, özgürlüğün sınırını belirleyen ile Sartre’ın özgürlük konusundaki ortak görüşü-
aşağıdakilerden hangisidir? dür?
A) Ahlaki kurallar B) Bireysel haklar A) Özgürlük insandan ayrılması mümkün olmayan
bir özelliktir.
C) Değer yargıları D) Meşruiyet
B) Özgürlük, ancak toplumun yararı için kullanıldı-
E) Sivil toplum ğında değerli olur.
8. Aşağıdakilerden hangisi, Kant’ın ileri sürdüğü C) Özgürlüğün en temel özelliği insana sorumluluk
yüklemesidir.
ödevden kaynaklanan ahlaki bir eyleme örnek-
tir? D) Özgürlük, insanı kısıtlayan hiçbir kuralın olma-
masıdır.
A) Bir kadının, gözde bir komşu olmak için ikramda
kusur etmemesi E) İnsan eylemlerinde değer yargılarından bağım-
sız değildir.
B) Bir gencin, arkadaşları tarafından dışlanmamak
için istemediği halde maça gitmesi 11. Olgunluk, gözetleyen olsun olmasın verilen işi yap-
C) Bir satış elemanının, işsiz kalacağı endişesiyle mak, para olduğu halde israf etmemek, intikamı dü-
mağazaya gelen müşterilere zoraki gülümseme- şünmeden haksızlığa dayanmaktır.
si
Yukarıda belirtilen düşünceler aşağıdakilerde han-
D) Bir doktorun, hastalarını meslek ilkelerine uygun gisiyle benzerlik gösterir?
şekilde tedavi etmesi
A) Mutluluk ahlakı B) Varoluşçu ahlak
E) Bir avukatın, müvekkili olduğu kişinin suçlu oldu- C) Ödev ahlakı D) Sezgici ahlak
ğunu öğrenince savunmaktan vazgeçmesi
E) Faydacı ahlak
9. Kant, iyinin ve kötünün, doğrunun ve yanlışın anla-
12. İnsan ne tam anlamıyla kısıtlanmış ne de sınırsız bir
mının ne olduğunu belirlemeyi amaçlamıştır. Onun
ahlaka yaklaşımı “Ne yapmalıyız?” sorusu etrafında özgürlüğe sahip bir şekilde yaratılmıştır. O ancak bel-
yoğunlaşır. Kant,bu soruya yanıt verebilmemiz için li alanlarda sınırlı özgürlüğe sahip olduğundan ger-
öncelikle uymamız gereken ve eylemlerimiz için ge- çek anlamda özgür değildir.
rekli olan temel ilkeleri ortaya çıkarmak gerektiğini
belirtir. Bu düşünceden aşağıdaki felsefi görüşlerden
hangisine ulaşılır?
Kant parçadaki düşünceleriyle aşağıdakilerden
hangisini vurgulamaktadır? A) İnsan tüm kurallardan bağımsızdır.
B) İnsanın davranışları elinde olan ve olmayana göre
A) İnsan eylemlerinin belli yasalara dayandığını
B) Eylemlerin değerinin sonucunda saklı olduğunu belirlenir.
C) İyi eylemlerin deneyimlerle anlaşılabileceğini C) İnsan kendi kaderini kendisi çizer.
D) Ahlaki değerlerin toplumlara göre değiştiğini D) İnsan tüm eylemlerinde özgürdür.
E) İnsan eylemlerinin amacının mutluluk olduğunu E) İnsan davranışlarının sonuçlarından sorumlu de-
gildir.
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF AHLAK- DİN FELSEFESİ - I 15
SINIF
SINIF
SINIF
1. Bir bitki tohumundan ne çıkacağı bellidir ve kendi 3. Yaşam savaştan ibarettir. Savaşta güçlüler yaşar za-
kendini belirleyemez. Yalnızca insan, kendi kendini
sürekli olarak var ederek özünü sonradan yaratır. yıflar ölür. Bu doğanın bir yasasıdır. Buna göre ah-
Kendimizi, yaşamımız içindeki tüm mutluluk ve acı- lakın amacı da eşitlik olamaz; güçlülerin yaşaması,
larımızı, biz seçip yarattığımız için, onlardan ve ken- zayıfların hayat hakkı olmaması doğaldır. Bu doğa
dimizden sorumluyuz. yasası “üst-insan”ı ortaya çıkarır. Üst-insan yeni de-
ğerler yaratabilme gücüne sahiptir; yaşamına ilişkin
Bu parçaya dayanarak aşağıdaki yargılardan han- ahlak değerleri kendi yaratır. Zayıf insanların ahla-
gisine ulaşılabilir? kı ise bir köle, bir sürü ahlakıdır. Üst-insanın, güçlü-
lerin oluşturduğu ahlak ise efendi ahlakı veya seç-
A) Tüm eylemlerimiz yazgımıza göre oluşur. kinlerin ahlakıdır.
B) Sorumluluk duygusu insanı eylemsiz kılar.
C) Yaşantımızı biz yönlendirdiğimiz için yükümlülük- Bu parça, aşağıdaki ahlak görüşlerinden hangi-
sine ilişkin bilgileri içermektedir?
lerimizden kaçamayız.
D) Özgür irademizi ahlakça iyi olana yönlendirdiği- A) Sartre’ın varoluşçuluğu
B) Nietzsche’nin nihilizmi
mizde erdemli oluruz. C) Epiküros’un hazcılığı
E) Kişisel seçimlerimizi doğanın evrensel işleyişine D) Proudhon’un anarşizmi
E) Hobbes’un bencilliği
göre yapmalıyız.
2. Toplumsal hayatta adam öldürmenin ahlaka ilişkin 4. J. P. Sartre’a göre evrende kendi özünü oluşturan
bir eylem olduğu, buna karşılık yemek yemenin böy- tek varlık insandır. İnsan, insanlığını kendisi yapar;
le bir eylem olmadığı ileri sürülür. Yemek yeme, ge- değerlerini kendisi oluşturur; yolunu kendisi seçer.
nel olarak, ahlaksal sonuçları olmayan bir olay olma- Evrendeki her nesnenin bir özü ve varoluşu vardır.
sına karşın, ailemizin bütün bireylerinin yeter dere- Yalnız insanda varoluş özden önce gelir. Bu demek-
cede yiyeceklerinin olmadığı bir durumda, bizim her tir ki, insan önce var olur; sonra ise özünü ve değer-
zamanki yemek alışkanlıklarımızı sürdürmemiz ah- lerini oluşturur.
laksal bir olay niteliğini kazanabilir.
Bu parçaya göre, aşağıdaki yargılardan hangisi-
Buna göre ahlaki bir durumu meydana getiren ne ulaşılır?
neden aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ancak toplumsal değerleri benimseyen insanlar
A) Fizyolojik güdülerin tatminine yönelik olması ahlaki bir davranışta bulunabilir.
B) Toplumsallaşmayla birlikte kazanılması
C) Bireyin kendisine zarar verici nitelikte olması B) Her insan kendi geleceğini ve davranışlarını ken-
D) Diğer insanlara yönelik sorumluluk içermesi di iradesine göre belirler.
E) Her toplumda genel kabul görmesi
C) İnsan kendi geleceğini belirlerken doğanın yasa-
larına uymak zorunda kalır.
D) İnsan yapısı itibariyle diğer canlılara göre daha
gelişmiş bir varlıktır.
E) İnsanın özgürlüğü beraberinde davranışlarında
da sorumluluğu getirir.
TYT AHLAK- DİN FELSEFESİ - I
8. Aristoteles, en iyi olan şeyin orta yol olduğunu söy-
5. Kurallar emrediyor ya da karşıdaki istiyor diye değil,
leyerek, mutluluğu da orta yolda yani aşırılıklardan
kendisine ve karşısındakine olan saygısı ve yaşam kaçınmakta görmüştür. Bu nedenle maddi şeyleri tam
ahlakı yüzünden doğru davranmak ve işini iyi yap- anlamıyla dışlamamış, fakat aşırısının zararlı oldu-
mak gerekir. Çünkü, insanların sorumluluk duygusu ğunu kabul etmiştir. Insan için en iyi şey, ne aşırıya
ve iç disiplinine uyarak işlerini yapması, kurallara uya- kaçmak ne de azla yetinmektir.
rak yapmasından daha iyi sonuç verir.
Aristo’ya göre mutluluk nedir?
Bu parçadan, aşağıdakilerden hangisi çıkarıla-
maz? A) Ölçülü olmaktır.
B) Yeni ahlaki değerler oluşturmaktır.
A) Sorumluluk kurallara uymanın önüne geçmelidir. C) Topluma uyum sağlamaktır.
B) Bireysel sorumluluk toplumsal yaşam için daha D) Hayatı verimli olarak yaşamaktır.
E) Güzeli yakalamaktır.
etkindir.
C) Toplumsal yaşamda ahlaki düzen dıştan bir bas- 9. Ahlaki davranış, bireyin kendi yararına olan şeyi baş-
kıyla mümkündür. kalarının zararına da olsa tercih etmesidir. Çünkü in-
D) Her insanın yaptıklarından sorumlu tutulması ge- sanın yapısında kendine düşkün olma, kendini koru-
ma içgüdüsü vardır.
rekir.
E) Sorumluluk sadece dış yaptırımlara bağlı olma- Bu görüşü benimseyen bir kişinin, aşağıdakiler-
den hangisini reddetmesi beklenir?
malıdır.
A) Fayda sağlayan eylemin iyi eylem olduğunu
6. “Mutluluk, kişinin kendi kendine yetmesidir.” diyen B) Her insanın hazzın peşinde koştuğunu
C) İnsan doğasının bencil olduğunu
Aristoteles ile, “Kendimizden aldığımız mutluluk, D) Evrensel ahlak yasasını
çevremizden aldığımızdan daha büyüktür.” diyen E) Eylemlerin değerinin, bireye sağladığı faydayla
Schopenhauer’in görüşlerinin ortak yönü aşağı-
dakilerden hangisiyle ifade edilebilir? ölçülebileceğini
A) Mutluluğun özneden bağımsız olduğu 10. Kitaplar aracılığıyla da olsa kültürel değerleri kazan-
B) Mutluluğun çevreden kaynaklandığı
C) Mutluluğun tam bir tanımının yapılamayacağı maya çalışmak değerlidir; çünkü mutluluğumuz cep-
D) Mutluluğun kaynağında öznenin olduğu tekilerden çok yüreğimize ve aklımıza bağlıdır. Şöh-
E) Mutluluğun tarifinin kişilere göre değiştiği ret bile bir çeşit budalalıktır. Başkalarının kafalarının
içi, insanın gerçek mutluluk diye düşündüğü yer de-
7. Kişilerin genetik haritalarının çıkarılması, ileride ya- ğildir.
şanabilecek hastalıkları önlemek amacıyla yapıldığı Buna göre, mutluluğun kaynağı aşağıdakilerden
söylense de, insanın her türlü fiziksel-zihinsel gelişi- hangisiyle açıklanabilir?
mine müdahale tehlikesini de birlikte getireceğinden
böyle bir araştırmanın etik olup olmadığı ancak kâr- A) Temel gereksinimleri karşılamakla
zarar mukayesesi yapılarak belirlenebilir. B) Yaşamı başka insanlarla paylaşmakla
C) Bireyin düşünce zenginliğiyle
Bunları söyleyen kişinin hangi ahlak kuramını sa- D) Refah düzeyinin yükselmesiyle
vunduğu söylenebilir? E) Arzu ve istekleri ertelemekle
A) Kant’ın ödev ahlakı kuramını
B) Jean Paul Sartre’ın varoluşçu ahlak kuramını
C) Aristippos’un hazcı ahlak kuramını
D) Jeremy Bentham’ın yararcı ahlak kuramını
E) Henri Bergson’un sezgici ahlak kuramını
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF MÖ 6. YY - MS 2. YY FELSEFESİ 16
SINIF
SINIF
SINIF
1. Sofistlerin şüpheciliği bilimi yıktığı gibi, ahlakı da yık- 3. Felsefe belli disiplinlerin ortaya koydukları bilgilerden
mıştı. Sokrates bununla mücadeleye başlamıştır. Ona hareketle insan ve doğa hakkında sistemli bir yakla-
göre hayır (iyi) erdem bir bilimdir ve öğretilebilir. Böy- şım geliştirir. Biyolojiden canlıları öğrenirim, fizik ve
lece ahlak ve fazilet aynı zamanda bir eğitim ve öğ- kimya bana maddenin yapısı ve değişimleri hakkın-
retim konusu haline gelmiştir. Erdemin bir bilgi olma- da açıklamalar verir. Astronomi ile gezegenleri ve
sı düşüncesi; iyi yapabilmek için, iyi düşünmek ge- bunlar arasındaki etkileşimleri öğrenirim. Ama ancak
rektir, gibi basit bir sonucu çıkarmaz, düşünce ile ey- felsefeden yola çıkarak belli bir evren anlayışı ve dün-
lem arasında tam bir uyum olduğu sonucunu getirir. ya görüşü ortaya koyabilirim.
Erdemli kimse, böylece mutlu da olacaktır.
Bu parçada verilenlerle ilgili; Bu parça felsefi düşüncenin;
I. Bilimle ahlakı birleştirmiştir. I. Rasyonel olma,
II. “Mutluluk nedir?” sorusuna açıklık getirmektedir. II. Yığılarak ilerleme,
III. İnsanların arınması ve iyi davranışlarda bulun- III. Öznel olma
ması gerektiğini savunmuştur. özelliklerinden hangileriyle ilişkilidir?
bu yargılardan hangilerine ulaşılır? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) II ve III
A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III
2. Birçok farklı kültür ve halkın karıştığı bir bölgedir ve 4. İyonya düşünürlerinin doğayı gözlemlemeleriyle baş-
bu nedenle de kültürel gelişime sahne olmuştur. Bi- layan ilkçağ doğa felsefesi Miletli filozofların sordu-
linen ilk okuryazar topluluklara ev sahipliği yapmış ğu; varlığın ana maddesinin (arkhe) ne olduğu ile
bölgede birçok medeniyet gelişmiş ve bu nedenle de devam etmiş, fakat bu tartışmalarla bir sonuca ula-
“Medeniyetler Beşiği” olarak da anılmıştır. Bu bölge- şılamayınca varlık sorunu terk edilerek, insan konu-
de birçok farklı kavimden ilk öne çıkan ve daha son- su ele alınmıştır. Fakat terkedilen bu konu yüzyıllar-
raki medeni oluşumların temelini atan Sümerler ol- ca, filozofların aklını kurcalamaya devam etmiştir.
muştur. Hem yazı, dil, tıp, astronomi, matematik hem XVII. ve XVIII. yüzyılda Descartes, Spinoza, Leibniz
de din, fal, büyü ve mitoloji gibi alanlarda ilk öne çı- gibi düşünürler; varlığın temelinde değişmeyen, mut-
kan ve bilinen toplum Sümerlerdir. lak varlığın ne olduğunu araştırıp tartışmaya devam
etmişlerdir.
Bu parçada sözü edilenler;
I. Mezapotamya, Buna göre aşağıdakilerden hangisine ulaşılır?
II. Hint,
III. Eski Mısır A) Felsefede tartışılan bazı konular zamanla terk
edilmiştir.
uygarlıklarının hangilerinde ortaya çıktığı söyle-
nebilir? B) Filozofların cevaplayamadığı soruları bilim ele al-
mıştır.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
C) Felsefenin temel soruları her zaman merak edil-
D) I ve III E) II ve III miştir.
D) Felsefe, tarihi süreç içinde faydalı bilgilere yönel-
miştir.
E) Günümüzdeki bilimsel çalışmalar varlık sorunu-
nu çözümlemiştir.
TYT MÖ 6. YY - MS 2. YY FELSEFESİ
5. İlk Çağ filozofları, dinsel, gelenekçi, otoriter düşün- 7. Platon’a göre siyaset, bilim ve uzmanlık gerektiren
ce yapısından uzak bir tavırla; akıl, gözlem ve sez- bir iştir. Ona göre, sıradan ve önemsiz işlerimizde uz-
gilerinin ışığında bir dünya tasviri ortaya koymuş; ye- manlara başvurduğumuzda, örneğin; hastalandığı-
tiştirdikleri genç felsefecilerin kendilerinden çok fark- mızda doktorun, gemiye bindiğimizde kaptanın sö-
lı düşünebileceklerini, hatta kendilerini bile sorgula- zünü dinleyip itaat ettiğimiz gibi siyaset gibi çok da-
yabileceklerini öğretmişlerdir. ha önemli, mutluluğumuz için çok daha hayati bir
önem taşıyan bir alanda bunu yapmamız gereklidir.
Buna göre İlk Çağ filozofları için aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir? Platon’un bu düşüncesiyle anlatmak istediği aşa-
ğıdakilerden hangisidir?
A) Yetiştikleri kültürel ortamın etkisinde kalmışlardır.
B) Akılcı ve eleştirel düşünmenin önünü açmışlar- A) Devlet yönetimi, tüm insanlara açık olmalıdır.
B) İnsan doğasına uygun bir yönetim benimsenme-
dır.
C) Yetiştirdikleri filozofları kendileri gibi düşünmeye lidir.
C) Devletin görevi bireylere hizmet etmek, adaleti
zorlamışlardır.
D) Salt doğayla ilgilenmiş, toplumsal konulara eğil- sağlamaktır.
D) Devlet yönetiminde uzman, eğitilmiş bir kadro ol-
memişlerdir.
E) Doğayı daha çok mistik ve metafizik güçlerle açık- malıdır.
E) Devlet yönetiminin temelinde insana saygı ilkesi
lamaya çalışmışlardır.
yer almalıdır.
6. İnsanoğlu olarak gündelik yaşamımızda teknik, bi- 8. Felsefe tarihçilerinin bazıları bir filozofun düşüncele-
limsel, gündelik veya ahlaki birçok soru ile karşılaşı- rini anlayabilmek için sadece onun görüşlerini ince-
yoruz. Bu sorular bir insanı ilgilendirdiği gibi, birçok lemenin yeterli olduğunu söylemişlerdir. Bazı felse-
insanı da ilgilendirebilir. Zamana, toplumlara göre de- fe tarihçileri, filozofların yaşam öykülerinin bilinmesi-
ğişebilir. Bunlara birtakım araştırmalarla cevaplar bu- nin onların felsefelerini anlamak için vazgeçilmez bir
lunabilir, çözümler getirilebilir. Ancak bazı sorular var- değer olduğunu savunarak, onların bu görüşlerini
dır ki herkesi ilgilendirir. Cevapları kesin değildir, üze- eleştirmişlerdir.
rinde uzlaşılabilecek bir noktası yoktur. Eldeki veya
yeni yeni ulaşılan cevaplar ise oldukça sistemli, man- Bu parçada dile getirilen eleştiriyi aşağıdaki yar-
tıklı olmasına rağmen genel geçerlilikleri yoktur. Ki- gılardan hangisi destekler?
şilere ve zamana göre değişmekte ve her zaman
eleştirilebilir niteliktedirler. A) Filozofun kişisel yaşantısı görüşleri üzerinde doğ-
rudan bir etkiye sahiptir.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz edil-
mektedir? B) Felsefi görüşler belli bir çağın sorunlarına çözüm
üretme çabasıyla ortaya çıkar.
A) Felsefe ve bilim ilişkisi
B) Her insanın felsefe yapması C) Felsefi görüşler içinde üretildiği dönemle paralel-
C) Bilimsel soruların çokluğu lik sergiler.
D) Felsefi soruların niteliği
E) İnsanın yaşama kaygısı D) Felsefi görüşleri anlayabilmek için bilimle olan et-
kileşimine bakmak gerekir.
E) Felsefi görüşler, üretildiği dönemin toplumsal ge-
lişmeleri üzerinde etkilidir.
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF MÖ 6. YY - MS 2. YY FELSEFESİ 17
SINIF
SINIF
SINIF
1. İnsan zihni bir problemle karşılaştığında herhangi bir 3. Plotinos, tüm evreni Tanrısal aklın yönlendirdiğini ve
nesneden hareketle; mantıksal, matematiksel ve ol- Tanrı’nın her şeyin kaynağı olduğunu savunarak ide-
gusal birtakım ilkelerle bilgi edinmeye çalışır. Bu bil- alist bir varlık anlayışını benimser.
gi edinme sürecinde aynı zamanda önceki bilgilerini
de kullanır. Örneğin; “Göz nasıl görür?” sorusunun Buna göre Plotinos varlık görüşünde aşağıdaki-
cevabı olarak; “Işık herhangi bir nesneye yansır, bu lerden hangisinin belirleyici olduğunu savunur?
yansıma gözümüze kadar gelir, göz merceği ve ağ
tabakasını geçer, sinir uçlarını uyararak beynimize A) Ruh ve madde birlikteliğinin
ulaşır. Görme olayı böylece gerçekleşmiş olur.” der- B) Maddesel gerçekliğin
sek görme ile ilgili bir tespitte bulunmuş oluruz. C) Dinamizmi sağlayan değişimin
D) Somut nitelikteki cevherin
Bu parçada, aşağıdaki kavramlardan hangisi üze- E) Algısal olmayan doğaüstü gücün
rinde durulmuştur?
A) Doğruluk B) Açıklama C) Gerçeklik
D) Tümel uzlaşım E) Temellendirme 4. Eski Yunanistan’da demir ve bakır filizlerinin çıkarı-
larak, bunların eritilmesi yöntemlerinin keşfedilmesi
2. Bir fikrin, bir savın ya da bilimsel bir görüşün kalıcılı- ve hasatın çoğalarak, el sanatlarının gelişmesi, fel-
ğı filozofun veya bilim insanının yürekli olmasına bağ- sefenin ortaya çıkmasından önceki bin yılda gerçek-
lıdır. Bugün Sokrates’ı tanıyorsak ya da onun fikirleri- leşerek, insanın elleri yerine geçecek aletlerin üreti-
ni biliyorsak Sokrates’ın fikirlerinden canı pahasına mine olanak sağlamıştı. Böylece insan gittikçe artan
vazgeçmemesindendir. Bunun gibi, Bruno da fikirleri- bir şekilde bir yandan doğaya karşı korunurken, ay-
nin kalıcılığı uğruna yakılarak idam edilmeyi tercih et- nı zamanda bu süreç içinde kendini de doğadan ayır-
miştir. Sokrates ve Bruno idam edildiler ama fikirleri- maya ve kendine sıcak evler, rahat ve ısıtan giysiler,
ne engel olunamadı. verimli tarlalar ve kentlerden oluşan ikinci bir doğa
kuruyordu. İşte, Kirilenko’ya göre, insanın kendini do-
Bu parçada, filozof ve bilim insanının fikirlerinin ğadan koparması sürecinde doğa, gitgide insanın bi-
kalıcılığı için aşağıdakilerden hangisinin gerekli- lincindeki somut özelliklerini yitirmiş ve insanın zih-
liği vurgulanmaktadır? ninde giderek, daha genelleştirilmiş ve soyutlaştırıl-
mış bir biçim almaya başlamıştır. Bu ise, insanın do-
A) Bilgi birikimlerini sorgulayarak kendi fikirlerini oluş- ğaya, kendi dünyasından ayrı olarak var olan tek bir
turmalarının bütün olarak bakması, doğadan bağımsızlaşması ve
doğayı düşüncesinde, kendi varlığının dışında bir ye-
B) Fikirlerini derin araştırmalar ve akıl yürütmelerin re koyması ile sonuçlanmıştır.
sonucunda ortaya koymalarının
Buna göre, felsefenin Eski Yunan’da gelişmesi-
C) Sabırla ele aldıkları konulara odaklanmalarının nin nedeni olarak,
D) Düşüncelerinin savunulmasında kararlı ve cesur
I. Bazı düşünürlerin felsefeye ilgi duymasıyla,
olmalarının
E) Düşüncelerindeki çelişkinin en aza indirgenme- II. Coğrafi değişiklik ve yumuşak ikliminin üretimi
artırmasıyla,
sinin
III. Eski Yunan toplumunun geleneksel değerlerinin
evreni açıklamada yetersiz olmasıyla
verilenlerden hangilerinin etkisi olduğu söylene-
bilir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) II ve III
TYT MÖ 6. YY - MS 2. YY FELSEFESİ
5. Genç bir adam, Aristoteles’e, “Ne olur bana bildiğin 7. Bazı bilim adamları ve filozoflar, içinde yaşadıkları
her şeyi öğret” diyerek istekte bulunur. Usta filozof çağın bilgi ve anlayış düzeyini aşan düşünceler or-
teklifini düşüneceğini, ama önce kendisi ile bir yürü- taya koymuş fakat devirlerinde anlaşılamadıkları için
yüşe çıkmasını ister. Nehrin kenarına gelince Aristo- birçok problemle karşılaşmışlardır. Nitekim Schopen-
teles, gencin suya doğru eğilmesini ister. Eğildiğin- hauer gibi büyük bir filozofa sıradan filozof gözüyle
de genci boynundan tutup suya sokar. Can çekişme- bakılmış ve düşünceleri ciddiye alınmamıştır.
ye başlayan genci bir müddet sonra sudan çıkarır,
şaşkın genç bunu neden yaptığını sorar. Aritoteles; Bu parçaya göre, filozofların anlaşılamamasının
“Ben sana bütün bildiklerini öğreteceğim. Ama senin temel nedeni, aşağıdakilerden hangisine bağlan-
önce benim bütün bildiklerimi, az önce suyun için- mıştır?
deyken yaşamak için havaya duyduğun ihtiyaç gibi
istemen gerekir.” der. A) Diğer insanlardan üstün olduklarını düşünmele-
rine
Aristoteles parçadaki düşünceleriyle, bir filozof-
ta bulunması gereken hangi özelliği vurgulamak- B) Yaşadıkları toplumun eğitim sistemini beğenme-
tadır? melerine
A) Geçmişte yaşadığı deneyimlerinden ders çıkar- C) Birden fazla alanda bilgi sahibi olmalarına
ması gerektiğini D) Çağın çok ötesinde fikirler ileri sürmelerine
E) Rahat yaşam sürmelerinden ötürü diğer insanla-
B) Bilgi elde etmenin zor bir uğraş olduğunu
rın durumlarını anlamamalarına
C) Bilgiyi elde etmek için bilme arzusu içinde olmak
gerektiğini
D) Yaşamla içli dışlı olması ve hayatla bütünleşme-
si gerektiğini
E) Doğru bilginin ancak akılla kazanılabileceği bilin-
cini taşıması gerektiğini
6. Bazı felsefeciler, “İnsanların hayatlarını tıpkı bir ma- 8. Sokrates’in yönteminin çok açık bir örneği Menon
rula benzetirler. Nasıl ki marul, toprakta gelişip bü- diyalogundan geçer . Buna göre Sokrates burada,
yüdükten sonra çürür, daha sonra toprağa karışarak kendisine güvenmediğini ve hiçbir şey bilmediğini
gübre olur, gübrelenmiş bu toprak üzerinde yeni ma- söyleyerek konuşmaya başlar. Öğrenmenin bir ha-
rullar yetişir, bu marullar insanlar tarafından yendik- tırlama olduğunu söyler. Köleye bildiklerinden hare-
ten sonra onların vücutlarında yerlerini alırlar, daha ketle adım adım yeni bilgiler verir. Ona önce anlatır,
sonra da insanla birlikte ölür ve toprağa karışarak ardından “değil mi?”, “olur mu?”, “olmaz mı?”, “bulu-
başka marullara gübre olurlarsa insan yaşamı da nur mu?”, “etmez mi?” gibi sorular sorar. Köle bu so-
böyle sürekli bir değişim içindedir.” der. rulara kısa cevaplar verir. Böylece köle bir geometri
problemini çözmüş olur.
Bu görüşü savunanların varlıkla ilgili aşağıdaki
yargılardan hangisini kabul etmesi beklenmez? Bu parçada verilenlerle ilgili;
I. tüm bilgilerin doğuştan geldiğini,
A) Varlığın değişmez bir nitelikte olduğu II. öğrenmenin hatırlamaktan ibaret olduğu,
B) Varlığın determinist bir sürece bağlı olduğu III. emprist düşünceye sahip olduğu
C) Varlığın madde cinsinden olduğu
D) Varlığın oluş içerisinde olduğu ifadelerinden hangileri söylenebilir?
E) Var olanın doğada anlam kazandığı
A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF 2. YY - 15. YY FELSEFESİ 18
SINIF
SINIF
SINIF
1. Fârâbi, siyaset konusunda eser yazan Müslüman dü- 3. Türk İslam düşünürü Farabi ile ilgili aşağıdakiler-
şünürlerden biridir. O’nun siyaset anlayışı insan mer- den hangisi yanlıştır?
kezlidir. Siyaset felsefesinin ana temasını erdemli şe-
hir oluşturur. Erdemli şehrin kökeni ve amacı mutlak A) Bilginin tek kaynağının deney olduğunu savunur.
saadettir. O’na göre; en iyi devlet gerçek adalete da- B) İnsan Aristo’da olduğu gibi toplumsal bir varlık-
yanır. Adalet her değerin özündeki zaruri bir unsur-
dur. Erdemli şehrin yöneticisi politik güçle felsefi bil- tır.
geliğe sahip ilk başkandır. İlk başkan on iki niteliğe C) Amacı İslam dinini felsefi bir temele dayandır-
sahiptir. Ancak bu vasıflara haiz hiç kimse yoksa al-
tı niteliğe sahip biri ikinci başkan olur. Fârâbi devlet- maktır.
leri erdemli şehir ve erdemli olmayan şehirler olarak D) Aristotelesin görüşlerini İslam inancıyla uzlaştır-
sınıflandırır. Erdemli şehir tektir. Âlim ve erdemli ki-
şilerin bulunduğu bir yerdir. Bu şehirde toplum üye- mıştır.
leri birbirine yardım eder. Erdemli olmayan şehirler- E) Düşünülen şeyin insan zihninin dışında bir kar-
de insani değerler gelişmemiştir. Bunlar, başkalaş-
mış ve bozulmuş niteliksiz toplumlardır. şılığı varsa o kanaatin bilgiye dönüşebileceğini
belirtir.
Bu parçada sözü edilen Farabi’nin eseri aşağıda-
kilerden hangisidir? 4. Toplumun mutlu olması için bilgili, adaletli ve ahlak-
lı insanların devleti yönetmesi gerektiğini söyler. Dev-
A) Medinetü’l Fazıla let başkanının iradesine ayrıca önem verir. Ona gö-
re devlet başkanı insanları etkilemeli, güzel konuş-
B) Kitabü’ş-Şifa malı ve zeki olmalıdır. Halkın mutluluğuna kendini
adamalı, kesinlikle adil olmalıdır.
C) Mukaddime
Bu parçadaki düşünceleri savunan düşünür kim-
D) Makaasidü’l Felasife dir?
E) Tefsir-i Kebir
A) Farabi B) Campanella C) Thomas More
2. Tanrı kavramından çıkar ve mantıksal olarak onun D) Descartes E) İbn Sina
varlığını kanıtlamaya yöneliktir. Hristiyan felsefesin-
de Anselmus tarafından ileri sürülen bu kanıtlama 5. • İnsanın seçmesi için birden fazla davranışı yara-
yolu, daha yetkini düşünülemeyen ve tasarlanama- tan Allah’tır.
yan anlamıyla Tanrı’nın insan zihninde bulunmasını,
Tanrı’nın var olduğuna kanıt olduğunu belirtir. Bura- • Davranışlardan herhangi birini tercih eden ve ya-
dan hareketle Tanrı’nın mutlak olarak var olduğu so- pan insandır.
nucuna ulaşır.
• Gazali ve Fahrettin Razi gibi âlimler bu yaklaşı-
Bu parçada Tanrının varlığı; mın temel görüşlerini benimseyerek yazdıkları
I. Kozmolojik, eserlerle bu mezhebin geniş bir şekilde yaygın-
II. Ontolojik laşmasını sağlamışlardır.
III. Düzen
Yukarıda verilen düşünceler aşağıdaki yaklaşım-
kanıtlarından hangileriyle ilgilidir? lardan hangisine aittir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II A) Cebriye B) Maturidi C) Eş’ariyye
D) I ve III E) I, II ve III D) Mu’tezile E) Hanefi
TYT 2. YY - 15. YY FELSEFESİ
6. İlk Çağ’da felsefe, doğanın değişimi ve insanın siya- 8. Bir sınıftaki on altı öğrencinin on altısına da birbirine
sal niteliği ile ilgili görüşü yansıtır. Orta Çağ boyun- denk malzemeler, eşyalar verip tüm koşulları aynı tu-
ca felsefenin ilgisi, Tanrı’ya ve dinsel yaşama yöne- tarak on altı tane pasta yapmalarını isteyelim. Her
lik olmuştur. Rönesans’tan günümüze kadar ise koşul denk olsa da on altı farklı pasta ortaya çıkar.
“bilim”in doğayı anlama ve kontrol etmesi, yaşamı Çünkü her bir öğrenci, pastaya kendi düşüncesinden
her yönü ile etkileyen rakipsiz bir kuvvet olmasıyla bir pay, bir stil katar. Var olanları var eden Tanrı, ya-
felsefenin ilgi alanı bu yönde olmuştur. Çağımızda rattıklarına kendinden bir pay hisse katmış olmalıdır.
bilim, sadece teknolojideki uygulamaları ile yaşamı Bu yüzden Tanrı’nın aranacağı yer var ettikleridir, on-
değiştirmekle kalmamış, duyuş ve düşüncemizi de larda Tanrı’dan izler bulunur.
biçimlendirmiştir. Bu durumda felsefenin de bu ger-
çeğe yabancı kalması beklenemez. Parçada savunulan görüşler aşağıdakilerden han-
gisine karşı çıkar?
Bu parçada felsefi düşüncenin hangi özelliği vur-
gulanmaktadır? A) “Ey Tanrı’yı arayan, onu kendi içinde ara.”
B) “Yaradılanı sev, yaradandan ötürü.”
A) Özgür düşüncenin ürünü olması C) “Tanrı, her yerdedir.”
B) Siyasi ve toplumsal düzlemde rol oynaması D) “Tanrı, yarattıklarına aşkın;salt soyut bir katego-
C) Farklı bilim dalları ile işbirliği içinde olması
D) İnsanın varoluşunu anlamlandırması ridir.”
E) Değişen koşullara göre şekillenmesi E) “Somut madde ve soyut düşünce kategorileri iç
içedir.”
7. “Tanrı” kavram olarak mükemmel, her türlü eksiklik- 9. Doğaya bakış biçimimiz onda ne bulduğumuzla ya
ten uzak, tüm olumlu niteliklere sahip varlık demek- da ne bulmak istediğimizle ilişkilidir. Doğaya bakan,
tir. Mükemmellik mutlak olarak var olmayı gerektirir. onu gözlemleyen, onda güzel olanı gören biziz. Bu
Eğer Tanrı sadece zihinsel bir varlık kabul edilip ger- biraz da doğaya kendimizi yansıtmamızdır. Doğanın
çeklikte yok olarak kabul edilirse bu durum mükem- bizim dışımızda bir anlamı yoktur. O, anlamlarına bi-
melliğe aykırıdır. Çünkü mükemmellik hem zihinde çimle ulaşır, bizimle kavuşur. Dinsel bir bakışla bak-
hem gerçekte var olmayı gerektirir. O halde mükem- tığımızda doğa, birtakım gizleri açmaya hazır, derin-
mel olmanın zorunlu bir gereği olarak Tanrı vardır. lerde birtakım gizler barındırıyor gibidir. Gizemci bir
göz için doğa, gizli harflerle yazılmış bir kitaptır, en-
Bu parça, din felsefesinin aşağıdaki özelliklerin- gin anlamlar ortamıdır. Ya da doğa herşeydir, bir anı-
den hangisini örneklendirir? nı canlandıran, bir basitliği gösteren, ruhuna güzel-
liği işleyen her şey.
A) Din felsefesi, dinin temel iddialarını akla dayalı
olarak gerekçelendirir. Bu parçada anlatılmak istenen temel düşünce
aşağıdakilerden hangisidir?
B) Din felsefesi, tüm dinlere eşit mesafede olup on-
lara yansız bir şekilde yaklaşır. A) Doğa güzelliği, sanat güzelliğinden farklıdır.
C) Din felsefesi, dinin temel iddialarını açıklarken B) Doğa, bakmayı bilen için sonsuz bir kaynak, ilgi-
aykırı olabilecek tüm görüşlere yer verir. siz biri için basit bir görünümler ortamıdır.
D) Din felsefesi, dinin ileri sürdüğü kanıtları eleşti- C) İnsanın doğayı anlaması, doğanın kendini nasıl
rerek doğru ve yanlış yanlarını bulmayı amaçlar. yansıttığına bağlıdır.
E) Din felsefesi, dinin temel iddiaları konusundaki D) Doğa ancak sanat çevresinde görüldüğü zaman
farklı görüşlere de yer verir. estetik değer taşır.
E) Güzel, doğada olsun, sanatta olsun, kişisellikten
uzaktır.
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF 2. YY - 15. YY FELSEFESİ 19
SINIF
SINIF
SINIF
1. Orta Çağ felsefesinde, tümellerin bireylerden ayrı ve 3. İlk Neden Argüman’ına göre, mutlak olarak her şey
daha yüksek bir varoluşa sahip olduklarını öne sü- kendisinden önce gelen bir şeyin sonucudur: Hiçbir
ren felsefi görüştür. Bu görüşe göre kavramlar ya da şey bir neden olmadan varoluşa gelmez. Evrenin var
tümeller, insan zihninden bağımsız gerçek varlıklar olduğunu biliyor olduğumuz için, onun halihazırdaki
olarak bulunurlar. Örneğin sıcak su, sıcak hava, sı- haline gelmesine peşi sıra gerçekleşen neden ve et-
cak ev vb. varlıklar geçici birer varlık olarak görüntü- kiler zincirinin yol açtığını hiç şüphesiz varsayabili-
ler dünyasında mevcut iken “sıcaklık” kalıcı bir ger- riz. Bu zinciri en geriye kadar takip edecek olursak,
çeklik olarak soyut, genel ve değişmez bir varlıktır ve bulacağımız şey asıl neden, eş deyişle ilk neden ola-
sudan, havadan ve evden ayrı olarak kendisinde var- caktır. Bu ilk neden Tanrı’dır.
dır.
Bu parçada sözü edilenler; Bu parçada Tanrı’nın varlığı;
I. Kavram realizmi, I. Kozmolojik,
II. Kavramcılık, II. Ontolojik
III. Adcılık III. Düzen
tümeller problelerinden hangileriyle ilgilidir? kanıtlarından hangileriyle ilgilidir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) I ve III E) I, II ve III
D) I ve III E) I, II ve III
2. Skolastik Dönem’in özlü sözü ve düşüncesi, 4. Kötülük problemi düşünüldüğünde genel olarak iyi
Augustinus’un: “Anlamak için inanıyorum.” düşünce- ve kötünün veya günah ve sevabın açıklanması ge-
sidir. Bu düşünceye göre hem inanç hem de onun rekir. Ana sorun “Eğer Tanrı varsa, mutlak güç sahi-
anlatımı ve dili doğru olarak mevcuttur. Realizm dü- biyse ve insanın iyiliğini istiyorsa neden dünyadaki
şüncesinin temeli olan bu düşünce skolastiğin temel kötülükleri önlemiyor veya kaldırmıyor?” gibi sorular
önermesidir. Buna göre bilgi, çeşitli önermeler ve çı- ekseninde şekillenir. Tanrı, kötülüğü kaldırmıyorsa
karsamalarla, Tanrısal gerçeğin ortaya konulmasın- ve kötülük de varsa o hâlde Tanrı yok çıkarımında
dan ve yansıtılmasından, kanıtlanmasından başka bulunanlar olmuştur. Kötülük problemine çözüm yo-
bir şey değildir. lu olarak ortaya konan teoriyse her şeye gücü yeten
Tanrı’nın sınırsız iyilik ve adaleti ile evrendeki kötü-
lüğün varlığını uzlaştırma girişimidir. Sonuç olarak
denilebilir ki geçmişten günümüze bu problemle ilgi-
li her kesimi tatmin edebilecek bir açıklama yapıla-
mamıştır.
Bu parçaya göre Skolastik Dönemi; Bu parça kötülük ile ilgili;
I. Görelikcilik, I. Tanrı’nın var olmadığına yönelik delil olarak su-
II. Öznellik,
III. Kuşkuculuk nulmuştur.
II. Bu problemine birçok çözüm önerisi sunulmuş-
tur.
III. Geçmişte ve bugün tartışıldığı gibi, gelecekte de
tartışılacaktır.
yaklaşımlarından hangilerine savaş açmıştır? kanıtlardan hangileriyle ilgilidir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III D) I ve III E) I, II ve III
TYT 2. YY - 15. YY FELSEFESİ
5. Bu yaklaşıma göre insan özgürdür, aklı ve iradesiy- 7. Skolastik felsefenin genel ahlaki tutumu konusunda
le eylemlerini kendi seçer. İrade, Allah tarafından in- önemli olan iyi’ye uygun davranmaktır; çünkü iyi hem
sana verilmiştir. Allah adil olduğu için insan eylemle- Tanrının buyruğudur, hem de Tanrı bizzat tüm iyiliğin
rinden sorumludur. İlahi emirlerin buyurduğu ödül ve kendisidir. Skolastik felsefe, başlangıcında ve gelişi-
ceza bu şekilde gerçekleşir. Allah’ın adil olması, in- minde inanç ile bilgiyi uzlaştırmaya çalışmış ve bu
sanın özgür iradeyle davranışlarını gerçekleştirme- temelde dinsel dogmalara felsefi bir temel bulmaya
sini ve bundan da sorumlu olmasını gerektirir. ve bunları sistemleştirmeye yönelmiştir.
Bu parçada verilenler İslam felsefesinde; Bu parçaya göre Skolastik Dönem için;
I. Mu’tezile, I. Emir ahlakını ve değer ahlakını üstlenir.
II. Eş’ariyye, II. Akıl ile inancı uzlaştırma çabasına girilmiştir.
III. Maturidi III. Doğruya ulaşmak için metodik şüphe yöntemine
yaklaşımlarından hangilerini yansıtır? başvurulmuştur.
yargılardan hangilerine ulaşılır?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III
6. Sokrates’e göre, kişiden kişiye değişmeyen ahlaki 8. “İnsan sadece bedenden mi yoksa beden ve ruhtan
kurallar vardır. Bunlar bilgi, adalet, ölçülülük ve ce- mı oluşur?” sorusu Hristiyan felsefesine de yöneltil-
sarettir. Ahlak dediğimiz şey ise genelde bunlar hak- miştir. Bu dönem felsefesi ve teolojisinde “değişen
kındaki bilgidir. Tüm insanlar bunların bilgisine sa- ve ölümlü beden” ile “değişmeyen ve ölümsüz ruh”
hiptir, ama açığa çıkartmak için uğraşılması gerekir. anlayışı temel kabuldür. Ruh, bedenden bağımsız ve
bedenden önce yaratılmıştır. Maddi bir yapı olmayan
Sokrates bu görüşüyle, aşağıdakilerden hangisi- ruh; değişmez, sonsuz ve ölümsüzdür. Ruh, Tanrı’dan
ni savunduğu söylenebilir? ayrılmıştır ve ona geri dönecektir. Beden ve ruh kar-
şıtlığı aynı zamanda ruhun ölümsüzlüğünün kanıtı-
A) Evrensel ahlak yasasının varlığını dır. Ruh ve bedenden oluşan insan, Augustinus’a gö-
B) İnsanların özgür bir yaşam sürmesi gerektiğini re bu dünyada sadece bedenini bırakır ve ruhuyla
C) İnsanların ahlaki doğruları sonradan öğrendiğini öte dünyaya gider. Ona göre ruh ölümsüzdür.
D) Erdemli yaşamın mutluluğa dayandığını
E) Mutlu yaşamın eşitlik ve adalete dayandığını Bu parçada sözü edilenler;
I. Kötülük Problemi
II. Tanrının varlığı,
III. Ruhun ölümsüzlüğü
problemlerden hangilerini yansıtır?
A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF 15. YY - 17. YY FELSEFESİ 20
SINIF
SINIF
SINIF
1. Descartes, Tanrı’nın varlığını rasyonel bir bakış açı- 3. Bacon’a göre Orta Çağın katılaşmasının nedeni boş
sıyla temellendirmeye çalışmıştır. Rasyonel bakış inanç ve sorgulanmaz olarak nitelediği otoritelere kö-
açısı dine, akla dayalı sorgulama yöntemiyle yaklaş- rü körüne bağlanmasıdır. Donuk Orta Çağ ancak do-
maktır. Descartes bu yolla aklın tüm olanaklarını kul- ğa olaylarının gözlenmesi ve tek tek bölümlere ayrı-
lanarak dinin temel konularını sağlam bir zemine larak incelenmesi, deneysel yöntemlerle sorgulan-
oturtmaya çalışmıştır. Aklın ilkelerine göre sağlam bir ması ve mantık kurallarına uyuşmasıyla aşılır.
zemine oturan bir din anlayışı sarsılmaz ve tutarlı
olacaktır. Parçaya göre Bacon’un bilim anlayışı aşağıdaki-
lerden hangisiyle özetlenebilir?
Parçaya göre Descartes’in din anlayışı için aşa-
ğıdakilerden hangisi söylenemez? A) Bilmek hatırlamaktır.
B) Bilgi akla dayanır.
A) Dine rasyonalist bakış açısıyla yaklaşır. C) Bilgi duyumlara dayanır.
B) Din problemini, duygulardan gelen bilgilerle ay- D) Bilmek parçalamaktır.
E) Bilmek evreni soyut olarak algılamaktır.
dınlatmaya çalışır.
C) Din, rasyonel bir sorgulama ve eleştirel bir yön- 4. Düşüncelerimiz ancak yaşantımızla doyurucu ilişki-
ler kurmamıza yardımcı oldukları ölçüde doğrudur.
temle incelenmelidir.
D) Akılcı bir sorgulama yönteminin tutarlı olacağını
savunur.
E) Tanrı’nın varlığını, aklın ilkelerine dayandırmaya
çalışır.
2. Descartes’e göre matematiğin metodunda analiz ve Bu ifadede doğruluğun ölçütü olarak aşağıdaki-
sentez vardır. Bu yol, gerçeği elde etmede kullanıla- lerden hangisi vurgulanmaktadır?
cak en doğru yoldur. Descartes, insan zihninde do-
ğuştan var olduğunu kabul ettiği gerçeklerden baş- A) Yararlılık B) Uygunluk C) Tutarlılık
lanarak ve matematiğin metodu kullanılarak apaçık
bilgilere varılabileceğini iddia etmiştir. Kullandığı şüp- D) Açık seçik olma E) Tümel uzlaşım
he, bir amaç değil bir araç şüphesidir. Şüphe eden
kişi düşünüyor demektir. Şüphe eden kişi, şüphe eden 5. Empirist filozoflardan J. Locke “Bilgiler doğuştan ol-
benliğinden, yani bilincinden ve bilincinin varlığından saydı cahil ya da budala dediğimiz kişilerin de akıl il-
şüphe edemez. İşte bu Descartes’e göre ilk elde edi- kelerini, matematik kavramlarını biliyor olması gere-
len gerçekliktir. Daha sonra bu yöntemle Tanrı’nın ve kirdi.” diyerek empirik felsefenin çıkış noktasına vur-
varlıkların şüphe edilemeyecek gerçeklikler olduğu- gu yapar.
nu kanıtlar.
Buna göre, aşağıdakilerden hangisinin “empiriz-
Bu parçaya göre Descartes ile ilgili; me” ait bir düşünce olduğu söylenir?
I. Kanıtlamalarını hep akıl yoluyla yapar.
II. Doğrulara, gerçek bilgilere varmada “şüphe” me- A) İmana ait bilgilerin kaynağı dogmalardır.
B) Sahip olduğumuz bilgilerin temelinde sezgiler
todunu kullanmıştır.
III. Descartes’e göre şüphe etmek düşünmektir. vardır.
C) İnsan zihni doğuştan boş bir levha gibidir.
verilenlerden hangileri söylenebilir? D) Bilgilerimizin kaynağı akıldır.
E) Zihnimizde herhangi bir duyuma dayanmayan
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
önsel bilgiler vardır.
D) II ve III E) I, II ve III
TYT 15. YY - 17. YY FELSEFESİ
6. Descartes’e göre Tanrı sonsuz cevherdir. O sonlu 8. “Tüm var olanları yaratan Tanrı, bu var olanların dı-
cevherler olarak da, varlığı Tanrıya bağlı olan, düşü- şında; onlara aşkın bir varlık değildir. Tanrı, var ola-
nen cevher olarak ruhu ve cevher olarak da madde- nın ve doğanın içinde, onun bir yanı onunla birlikte
yi kabul etmektedir. Ruhun doğrudan ilgili olduğu olan yaratıcıdır. Tanrı evrenle özdeştir başka bir de-
madde de bedendir. Ruh, sadece insanda bulunur. yişle Tanrı evrene kendini açmıştır. Evreni bilerek
Bitkilerde ve hayvanlarda ruh bulunmaz. Sadece in- Tanrıyı kavrarız.”
sani ruhu kabul eden Descartes, hayvanları ruhsuz
bir makine olarak görür. Yukarıdaki yaklaşım aşağıdakilerden hangisiyle
ters düşer?
Descartes’e göre, “ruh” un fonksiyonu;
I. Somut olma, A) Saat ile saatçi birbirinin içinde olamaz.
II. Düşünme, B) Tanrı her şeydedir.
III. Yer kaplama C) Tanrı ve evren özdeştir.
D) Tanrı bilinebilir.
verilenlerden hangileridir? E) Tanrı her yerdedir.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II 9. İnsan zihni doğuştan gelen bilgilere sahip olsaydı,
yeni doğmuş bir bebek ile yetişkin bir insan arasın-
D) I ve III E) I, II ve III da bilgililik açısından bir fark olmazdı. Oysa gerçek-
te, bu böyle değildir.
7. Sofistlere göre bilginin temeli algılardır. Algılar ise bi-
reyden bireye farklılık gösterir. Onlara göre bilgiler Bu düşünce ile aşağıdaki yargılardan hangisine
zamana, mekana, bireye bağlı olarak değişir. Öyley- karşı çıkılmaktadır?
se mutlak ve değişmez herkes için aynı anlama ge-
lecek bir ‘hakikat’ söz konusu değildir. Doğru bilginin A) Bilgi edinmede yararlılık önce gelir.
ve hakikatin ne olduğu konusunda farklı düşünen So- B) Bilgiler akılda hazır olarak bulunur.
fistler, belki de üzerinde birlik oluşturdukları tek nok- C) Deneyimden bağımsız bilgi düşünülemez.
ta; bilginin toplumsal, kültürel ve kişisel eğilimlere gö- D) İnsan aklı bilgiye ulaşmakta yetersizdir.
re değiştiği düşüncesidir. Bu düşüncelerinde hiçbir E) Her bilgi göreli bir değere sahiptir.
kuşkuları yoktur, bunu ortak bir tavırla savunmuşlar-
dır. 10. Descartes, güvenilir bir başlangıç bulabilmek için ön-
ce kuşkuya başvurur. Bu kuşku metoduyla, apaçık
Bu parçaya dayanarak Sofistler için aşağıdakiler- bir anlayışa varmak, buradan devam eden akıl yü-
den hangisi söylenebilir? rütmelerle diğer doğrulara ulaşmak ister.
A) Doğru bilgiyi kuşku ile temellendirmişlerdir. Buna göre aşağıdaki yargılardan hangisi
Descartes’ın yaklaşımına uygundur?
B) Kesin yargıya ulaşabilmeyi akla dayandırmışlar-
dır. A) Kuşku amaçtır, gerçeğe ulaşmak için araç ola-
maz.
C) Bilginin göreceliliği konusunda tümel bir uzlaşı
içindedirler. B) Evrende varolan her şeyden her zaman kuşku
duyulmalıdır.
D) Doğru bilgiyi, varlığın görünüşüyle sınırlandırmış-
lardır. C) İnsan kuşkuyu kullanmak suretiyle güvenilir so-
nuçlara ulaşabilir.
E) Gerçekliğin, düşünülenden bağımsız olduğunu
dile getirmişlerdir. D) Kuşku bizi gerçeğe götüren yol değildir.
E) Varlık, bilgi ve değer hakkında yargıda bulunmak-
tan kaçınılmalıdır.
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF 15. YY - 17. YY FELSEFESİ 21
SINIF
SINIF
SINIF
1. H. Bergson, öğrencilerine ‘Yerde para bulmuş bir in- 3. Bilim dalları, başlangıçta felsefenin metafiziksel var-
san için iyi olan nedir, kötü olan nedir? sorusunu sor- sayımlardan oluşan alanların birer koluyken, daha
duktan sonra şu cevabı verir: ‘İnsanın önünde ona sonraları her biri nesnel dayanakları olan bağımsız
yol gösterecek hiçbir iyi ve kötü kavramı yoktur. Onun araştırma alanlarına dönüşmüşlerdir. Tıpkı Austin’in,
bu durumda ne yapacağını içindeki ses belirleyecek “Felsefe, güneş gibi giderek yanan gaz kitleleri ya-
ve ona parayı sahibine vermenin iyi olduğunu söyle- ratmakta, bu kitleler gezegenler olarak güneşten ba-
yecektir. Bu da onda ruhun zaferi olacaktır.’ ğımsız varlıklar haline gelmekte.” dediği gibi.
Bergson’a göre, iyinin ve kötünün ölçütü; Bu parçada aşağıdakilerden hangisi vurgulan-
I. Tanrıyı, maktadır?
II. Aklı,
III. Vicdanı A) Felsefenin metafiziksel olduğu
B) Felsefenin alanının geniş olduğu
verilenlerden hangileri söylenebilir? C) Felsefenin bilimlerin temelini oluşturduğu
D) Felsefenin düşünmeyi zenginleştirdiği
A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II E) Felsefe tarihinde farklı görüşlerin bulunduğu
D) II ve III E) I, II ve III
2. Batı düşüncesinin son yüzyıllardaki en önemli düşü- 4. Aşağıdakilerden hangisi Hristiyan felsefesinin
nürlerinden biridir. Skolastik düşünceden sıyrılışın, genel özelliklerinden değildir?
bir başka deyişle modern felsefenin Descartes ile
başladığı kabul edilir. Filozof, bilgi alanında her şey- A) Din merkezli düşünce görülmüştür.
den kuşku duymalıdır. Tüm bilgileri ve kaynaklarını B) Akılla dinin temellendirilmesi yapılmaya çalışıl-
yeniden sınayacak adeta her şeye en başından baş-
layacaktır. mıştır.
C) Akıl ve inanç tartışmaları ön plana çıkmıştır.
Descartes ile ilgili aşağıdaki düşüncelerden han- D) İnancın bilgiyi mümkün kıldığı düşüncesi ege-
gisi söylenemez?
mendir.
A) Septik şüphe anlamsızdır, olması gereken meto- E) İslam felsefesinden etkilenilmiştir.
dik şüphedir.
5. Protagoras “Her şey bana nasıl görünürse benim için
B) Şüphe etmek düşünmek, düşünmek ise var ol- öyledir, sana nasıl görünüyorsa senin içinde öyledir.”
maktır. der. O, doğruluğun bize göre olduğunu “insan herşe-
yin ölçüsüdür” diyerek ifade eder.
C) Kuşku, sağlam bilgilere ulaşmayı amaçlayan bir
araçtır. Protagoras bu görüşleriyle ilgili;
I. Bilgi ancak akılla elde edilebilir.
D) Modern rasyonalizm’in öncüsü ve analitik geo- II. Bilginin doğruluğu kişilere göre değişir.
metrinin kurucusudur. III. Olgusal bilgilerin doğruluğu kesindir.
E) Doğruluğundan emin olduğumuz bilgilerin kay- ifadelerinden hangileri söylenebilir?
nağı deneyimlerdir.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) II ve III
TYT 15. YY - 17. YY FELSEFESİ
6. Kopernik’ten önce kabul edilen evren sisteminde, 8. Bilim İnsanı Görüşü
Dünya evrenin merkezinde hareketsiz olarak dur-
makta; Güneş, yıldızlar ve gezegenlerin. Dünya’nın I. Kopernik Güneş merkezli evren anlayışı
çevresinde dairesel yörüngelerde döndüğü öne sü-
rülüyordu. Bu evren modeli de oldukça başarılı idi. II. Newton Dünya merkezli evren anlayışı
Öyle ki o günün gök bilimcileri gezegen ve yıldızla-
rın yörüngelerini, Ay ve Güneş tutulmalarını ve diğer III. G. Galilei Eylemsizlik ilkesi, serbest düşme
benzeri olayları önceden doğru şekilde tahmin edi-
yorlardı. Ancak o gün için kullanışlı olan bu modelin yasası
bugün gerçeğin doğru bir temsili olmadığını biliyo-
ruz. O halde bilgilerimizin doğruluğunda pratik kesin- IV. F. Bacon Pozitif felsefenin temelini oluştu-
lik önemli olmakla birlikte bu başarı istenilen yeterli rur.
kesinliği vermemektedir.
Yukarıdaki tabloda yapılan eşleştirmede hangi
Bu parçada bilginin doğruluk ölçütlerinden han- satırlarda yanlış bilgi verilmiştir?
gisi eleştirilmektedir?
A) Yanlız I B) Yanlız II C) II ve IV
A) Öznelliği B) Evrenselliği C) Rasyonelliği
D) I ve IV E) I, II ve III
D) Yararlılığı E) Tutarlılığı
9. F. Bacon, bilgiyi temel güç olarak ele alır. O’na göre,
7. 15-17. yüzyılın en büyük başarısı bilim alanında ol- doğaya egemen olmak için onun yasalarını bilmek
muştur. Rönesans, diğer birçok alana olduğu gibi MS gereklidir. Bildiğiniz bir şeyden korkmazsınız; çünkü
2 - MS 15. yüzyıl Hristiyan düşüncesinde şekillenen onu yenmek artık çok kolaydır. Bilmek parçalara böl-
bilim anlayışına da karşı çıkmıştır. Bilimde deney ve meyi kolaylaştırır. Bilgisine vardığınız şeyi, önce öğe-
gözlem yerine otorite kabul ettikleri bilgilerle bilimsel lerine ayırır, sonra zararsız hale getirirsiniz.
konularda açıklama yapmaya çalışmışlardır. Kont-
rollü deneyler ise özellikle fizik alanında bilimsel he- Parçaya göre bilginin temel görevi aşağıdakiler-
saplamalar yapılmasını, geçici açıklama modeli olan den hangisidir?
hipotezlerin doğrulanmasını sağlayan bilimsel araş-
tırmanın önemli bir basamağıdır. 17. yüzyılda Ba- A) Doğa koşullarını yenmek
con, “bilginin güç için olduğunu” ifade edip ancak bi- B) Bilgiye dayalı çözümler yapmak
limsel yöntemle doğaya hakim olunacağını savun- C) Olayları bir bütün olarak sorgulamak
muştur. D) Toplumu bilgilendirerek eğitmek
E) Herkese doğa yasalarını öğretmek
10. Bu İslam ekolüne göre akılla inancın bilgisine ulaşı-
labileceğini savunur. İnsanın kendi ve çevresinin bil-
gisinin akılla bilinebileceği, yaratıcının ve yarattığı
her şeyin bilgisine de akılla ulaşılabileceği görüşü
benimsenmiştir. Allah’ın akla aykırı bir düzen kurma-
dığını ve insana akılla sorumluluk verdiğini vurgula-
nır.
Buna göre 15-17. yüzyıl ile ilgili; Bu parçada verilenler;
I. Bilim ve bilimsel yöntemin geliştiği dönemdir. I. Eş’ari,
II. Mutezile,
II. Bilimsel bilginin güvenilirliği artmıştır. III. Mâturidi
III. Doğanın bilgisine ulaşmanın en güvenilir yolu-
nun bilim olduğunu savunmuştur.
ifadelerinden hangileri söylenebilir? ekollerinden hangileriyle ilgilidir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III D) I ve III E) II ve III
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF 18. YY - 19. YY FELSEFESİ 22
SINIF
SINIF
SINIF
1. - Hammurabi Kanunlarının özünde kim kime ne 4. Rousseau, ilk insanın doğada tam olarak özgür ve
yapmışsa aynısı ona da yapılacak mantığı var- eşit yaşadığını, yaşamının da toplumun kurulmasıy-
dır. la son bulduğunu belirtir. Özellikle “mülkiyet” kavra-
mının ortaya çıkmasının özgürlüğü ve eşitliği orta-
- Magna Carta belgesinde Kralın yasalardan üs- dan kaldırdığına işaret eder. Özel mülkiyet anlayışı-
tün olmadığını duyurmuştur. nın yayılmasının “hak” kavramını da oluşturduğunu
düşünen Rousseau, bunu doğal yaşamın sonu ola-
- MS 632 yılında Hz. Muhammed (s.a.v) insanlığa rak görür. İnsanların bir araya gelip zorunlu olarak
seslenen bir konuşmada “Bütün insanlar “toplumsal sözleşme” yaptığını ve bunun doğrultu-
Âdem’den gelmiş, Âdem de topraktan yaratılmış- sunda devletin kurulduğunu ileri sürer. İlk devletin
tır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın varlığının başka bir devletin oluşmasını sağladığını,
Arap’a, beyazın siyaha, siyahın da beyaza hiç- devletlerin giderek arttığını ve bu durumun da savaş-
bir üstünlüğü yoktur.” duyurmuştur. lara sebep olduğunu düşünür.
Yukarıda verilenler için; Buna göre Rousseau devlete yönelik görüşlerini
I. İnsan Hakları konusunda tarihsel olarak bazı ge- açıklarken;
lişmeler olduğu, I. Doğal yaşamdan hareket ettiği,
II. Tüm insanların hiçbir ayrım gözetmeksizin eşit II. Özel mülkiyet anlayışına karşı olduğu,
oldukları,
III. Savaşların temel nedeninin hak arama arayışla-
III. İnsanların ancak toplumsal ahlak kurallarına uy- rı olduğu,
duklarında eşit oldukları
ifadelerinden hangileri söylenebilir? ifadelerinden hangileri söylenebilir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) II ve III D) I ve III E)I, II ve III
2. Marx’ın diyalektik anlayışını Hegel’in görüşünden 5. Kant’a göre, tüm bilgilerimiz iki kaynaktan doğmak-
ayıran nokta aşağıdakilerden hangisidir? tadır: Akıl ve deney. Deney, dış dünyaya ilişkin bilgi-
lerimizin ham maddesini verir; akıl ise bu ham mad-
A) Varlığın idea ile başladığı deyi düzenler ve bir biçime sokar, bilgi haline getirir.
B) Geist’in sürekli bir oluş içinde olduğu Şu halde deney olmasaydı bilginin ham maddesi ol-
C) Doğanın farklılaşmış mutlak ruh olduğu mayacaktı. Akıl olmasaydı, dış dünyaya ait algıları-
D) Maddi olanın düşünsel olanı meydana getirdiği mız bilgi halini almayacaktı.
E) Rasyonel bir metafiziği oluşturduğu
3. Apaçık doğru bilgiye ulaşmada şüpheyi yöntem Buna göre Kant’ ile ilgili;
olarak kullanan ve bunu “Düşünüyorum öyleyse I. Bilginin deneyle aklın ürünü olduğu,
varım.’’ önermesiyle ifade eden rasyonalist filo-
zof aşağıdakilerden hangisidir? II. Doğru bilgide akıl kadar deneyimlerin de payı ol-
duğu,
III. Bilginin doğruluğunun olasılığa bağlı olduğu
A) John Locke B) Descartes verilenlerden hangilerine ulaşılır?
C) David Hume D) Auguste Comte A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
E) J. J. Rousseau D) I ve III E) II ve III
TYT 18. YY - 19. YY FELSEFESİ
6. Bentham, insanın doğası gereği acıdan kaçan ve 8. • “Öyle bir davran ki davranışın ilkesi evrensel bir
“haz” peşinde olan biri olduğunu söyler. Bu eylemin yasa olarak kabul edilebilsin.”
akılla bilinçli bir şekilde yapıldığında insana erdemli
olma niteliği kazandıracağını öne sürer. Acı karşısın- • “Kendinde ve başkalarında insanlığı bir araç ola-
da hazzı, haz karşısında acıyı ölçüp tartan biri; fay- rak görecek şekilde değil de onu bir amaç edine-
dayı hangisinde daha çok görürse ona yönelmelidir. cek şekilde davran.”
Bentham, bazen büyük hazlar için küçük acılardan
veya büyük acılardan kaçmak için küçük hazlardan • “Her zaman akılla iradeni, evrensel bir yasa ko-
vazgeçmek gerekebileceğini belirtir. Ona göre mut- yucu olarak görevde bulunacağı şekilde davran.”
luluk, insanın aklıyla kendi eylemini seçmesindedir.
Yukarıda verilen Kant’ın bu ilkelerinden;
Buna göre Bentham; I. Pratik alanda ele alır ve onu akıl yoluyla açıkla-
I. Ahlakı pratik alanda öngörür.
II. Özgürlükten yanadır. maya çalışır.
III. Faydacı ahlakı savunur.
II. Davranışta bulunurken “ödev”e uygun davran-
ifadelerinden hangileri söylenebilir? masını, davranışının “ödev”den çıkması gerekti-
ğini söyler.
III. Ödevi, insanın kendi isteğiyle sorumluluğunu al-
dığı eylem, içten ve vicdanı tarafından verilen
emirler olarak tanımlar.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III yaklaşımlardan hangileri söylenebilir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III
7. Kritisizm, dış dünyayla ilgili bilgi elde etmeye başla- 9. Descartes’ın doğuştancılık fikrine karşı çıkar ve bil-
madan önce insanın bilgi kapasitesini ciddi bir ana- ginin doğuştan değil sonradan deneyimler aracılığıy-
lizle karşı karşıya getirir. Kritisizm, insan zihninin güç- la oluştuğunu belirtir. İnsanın duyu organları vasıta-
lerine ve insanın neyi bilip neyi bilemeyeceğine iliş- sıyla kendi zihninin dışında bulunan dış dünyadan
kin sorgulamadan oluşan bir felsefi yaklaşımdır. birtakım izlenimleri deneyimlediğini ve bu izlenimler-
den oluşan fikirleri zihinde tasarlayarak bilgi edindi-
Bu parçaya göre kritisizmin temelinde; ğini savunur. İnsan zihni, ona göre doğuştan boş bir
I. İdeaların bilgisine ulaşma, levhadır (tabula rasa) ve insan, deneyimleri sayesin-
II. Kesin yargıdan kaçınma, de bu boş levhayı bilgileriyle doldurur.
III. Aklın imkânlarını belirleme
Bu parça aşağıda verilenlerden hangisi örneklen-
ifadelerinden hangileri vardır? dirir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve III A) Marx’ın materyalizmini
B) J. Locke’un emprizimini
D) I ve II E) II ve III C) Kant’ın kritisizmini
D) W.James’in pragmatizmini
E) Gazali’nin entüistyonizmini
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
9 10 1112LOGONUZ FELSEFE TEST
SINIF 18. YY - 19. YY FELSEFESİ 23
SINIF
SINIF
SINIF
1. İnsan, yaşama, mülk edinme, düşündüğünü ifade et- 4. A.Comte’a göre, bilimler doğrudan doğruya olgular-
me ve inanç özgürlüğü gibi devredilemez, ertelene- dan hareket etmeli, onların arkasındaki özlerle uğ-
mez haklara sahiptir. Ancak, insana yasaların güven- raşmamalıdır. Bilimler olaylar arasındaki yasaları ve
cesiyle sunulan bu haklar, ona aynı zamanda bazı değişmez bağlantıları araştırırlar; ama doğanın özü-
sorumluluklar da yükler. nü ve özlerin nedenlerini bilemezler. Bilimsel incele-
meler Comte’a göre, gerçeklik yasalarını bulmak için
Bu parçada aşağıdaki kavramların hangilerinden görünenlerin çözümlemesi ile sınırlı olmalıdır.
söz edilmiştir?
A) Adalet - Eşitlik B) Hak-iktidar Buna göre Comte’un;
I. pozitivizm,
C) Hak-ödev D) İktidar-hukuk II. pragmatizm,
III. kritisizm
E) Sivil toplum-bürokrasi
yaklaşımlardan hangilerini savunduğu söylene-
bilir?
2. Pozitivizme göre doğa olayları doğaüstü güçlerle A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve III
açıklanamaz. Comte bunun için “Felsefe; varlıkların
insan tarafından gözlenemeyen özlerini ve gizli ne- D) I ve II E) II ve III
denlerini bulma çabasından vazgeçmelidir.” der.
Parçaya göre Comte aşağıdakilerden hangisini
reddeder?
A) Metafizik alanı B) Doğa yasalarını
C) Olgular arası ilişkiyi D) Duyu verilerini
E) Bilimsel yöntemi
3. Bilimdeki gelişme, Batı’nın bilgiye olan bakışını de- 5. Halk demokrasilerde istediğini yapar görünüyor. Fa-
ğiştirmiştir. 17. yüzyılda bilimin yöntemi felsefeye uy- kat siyasal özgürlük, istediğini yapmak anlamına gel-
gulanmaya çalışılmış, 18. yüzyılda ise aklın aydın- mez. Bir devlette özgürlük ancak insanın istenebile-
lattığı doğru bilgiler aranmıştır. Filozoflar, bu açıdan cek şeyleri yapabilmesi ve istenemeyecek şeyleri
bilginin üzerine gitmiş ve onun doğasına yönelik dü- yapmaya zorlanmaması anlamına gelebilir. Bağım-
şünceler oluşturmuştur. “Bir şeyi bilmek ne anlama sızlığın ve özgürlüğün ne olduğunu hatırdan çıkar-
gelmektedir?”,“İnsan, nelerin bilgisini bilebilir.” ve “Bil- mamak gerekir. Özgürlük, yasaların izin verdiği her
ginin sınırı var mıdır?” gibi sorular sorulmuştur. şeyi yapma hakkıdır. Eğer bir yurttaş, yasaların ya-
sakladıklarını da yapabilseydi, özgürlüğünü yitirirdi,
Bu parçada ele alınanlar; çünkü diğerlerinin de aynı şeyi yapma gücü olurdu.
I. Bilginin Kaynağı
II. Birey-Devlet İlişkisi Montesquieu bu sözleriyle aşağıdakilerden han-
III. Ahlakın İlkesi, gisini vurgulamaktadır?
problemlerinden hangileridir? A) En iyi yönetim sisteminin demokrasi olduğunu
B) Demokraside özgürlüğün esas olduğunu
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II C) Özgürlüğün sınırlı olduğunu
D) Demokrasinin temelini bireysel hakların oluştur-
D) I ve III E) II ve III
duğunu
E) Toplumsal yaşamda herkesin yükümlülüğü oldu-
ğunu
TYT 18. YY - 19. YY FELSEFESİ
6. Bilim yapmak için dış dünyanın gerçekliğine ve onun 8. John Locke, zihnin, ilk doğduğu anda boş bir levha
doğru bilgisinin elde edilebileceğine inanmak ve bel- ya da klasik söylemle “tabula rasa” olduğunu düşü-
li ölçülerde bunu gerekçelendirmek bir zorunluluktur. nür. Ona göre, doğuştan gelen hiçbir bilgi yoktur. Bü-
Bu felsefi arka plan görmezden gelinerek bilim yapı- tün bilgilerin kaynağı deneyimdir ve duyusal yolla ka-
lamaz. Çünkü bilim, gerçekçi bir dış dünya görüşü- zanılmıştır. Zihin, başlangıçta üzeri yazılmayı bekle-
ne dayanır, yani bizim dışımızda bir nesneler dünya- yen boş bir levhadır. Her şey sonradan bu levhaya
sının varlığını kabul eder, onun anlaşılır olduğuna yazılır. Bu levha, duyum ve deneylerle dolar. Zaman-
inanır ve ona ilişkin olarak ileri sürdüğü önermelerin la deneyimler artar, davranış ve düşünme biçimleri
doğruluğunun gösterilebileceğini kabul eder. Dolayı- öğrenilir, çevresel aktarımlar zenginleşir ve her bir
sıyla insan zihninden, bilişsel ve duyuşsal süreçler- bilgi, diğerinin alt yapısını oluşturarak çoğalır.
den bağımsız, herkesin aynı şekilde kavrayabilece-
ği nesneler dünyası vardır. Bu parçaya göre;
I. Tüm bilgiler başlangıçta boş olan zihinde mey-
Bu parçada aşağıdaki yargılardan hangisi vurgulan-
maktadır? dana gelir.
A) Bilime göre varlık mutlak olarak vardır. II. Bilginin doğruluk değeri, insana sağladığı fayda
B) Bilimin araştıramayacağı konuları felsefe inceler. ile ölçülür.
C) Bilime göre düşünsel varlık alanı yoktur.
D) Bilim zaman zaman felsefenin alanına da girer. III. Sezgiler ve kavrayışlar, doğru bilginin kaynağını
E) Varlığın ne olduğu en iyi bilimle açıklanabilir. oluşturur.
düşüncelerinden hangilerine ulaşılır?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) II ve III
7. - Descartes, kendisinden asla şüphe duyulmaya- 9. Locke, insan zihninin, deneyimden yararlanmadan
cak ve başka bilgilere de temel olabilecek açık sahip olduğu düşünülen kavramların varlığını red-
seçik bir bilgi arar. “Düşünüyorum, o hâlde va- deder. Deneyimden bağımsız gibi görünen her kav-
rım.” önermesine ulaştığında kesin bilgilerin kay- ram deneyimle edinilen başka kavramlara indirgene-
nağı olarak akıl görüşüne varır. bilir. Bu nedenle Locke doğuştan gelen düşünceler
görüşüne karşı çıkmış, zihnin herhangi bir deneyime
- J. Locke, Descartes’ın doğuştancılık fikrine kar- girmeden önce boş bir kâğıt gibi olduğunu ve dene-
şı çıkar ve bilginin doğuştan değil sonradan de- yimle doldurulduğunu ileri sürmüştür.
neyimler aracılığıyla oluştuğunu belirtir.
Buna göre John Locke’un;
- Kant, bütün bilgilerin deneyimle başldığı düşün- I. apriori bilgilerin var olduğunu;
cesinden kuşku duymadığını ve bu durumun in- II. aklın tek başına doğru bilgiye ulaşamayacağı
sanın bütün bilgilerinin deneyimden doğduğu so- III. deneyimler yoluyla bilgilere ulaşılabileceği
nucunu çıkarmayacağını belirtir.
düşüncelerinden hangilerini savunması bekle-
Bu üç düşünürün ortak yanı; nir?
I. Bilginin kaynağı ile ilgilenmeleri;
II. Ahlakın İlkelerinin evrenselliğini savunmaları,
III. Düşüncelerinde özgün olmaları
verilenlerden hangileri söylenebilir?
A) I ve III B) Yalnız II C) I ve II A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) Yalnız I E) II ve III D) I ve III E) II ve III
Doğru: Adı: Soyadı: Sınıfı: No:
Yanlış:
Boş:Adı Soyadı:..................................
Sınıf/No:...../..... TYT
KURUM YAPRAK TEST
FELSEFE TEST
9 10 1112LOGONUZ 20 YY FELSEFESİ
SINIF 24
SINIF
SINIF
SINIF
1. İnsan doğasına yerleşmiş ön yargılar vardır. Duyu- 3. Hilmi Ziya Ülken ,varlık alanında yapmış olduğu ça-
ların nesneleri kavrayışında ilk olarak aklın doğal ya- lışmalarıyla felsefede öne çıkmıştır. Bilgi ve değerler
pısından kaynaklanan hatalar meydana gelmektedir. alanına yönelik görüşleri de varlık görüşleri çerçeve-
Akıl, bilme süreci içinde nesnelere kendince benzet- sinde oluşur. Klasik mantıkla modern mantığın fark-
meler yaparak bilgi oluşturur. Bu bilgilerde hata ba- larını vurgulayan Hilmi Ziya Ülken, varlıkla mantık
rınabilir. arasındaki ilişkiyi de analiz etmiştir.
Bacon bu tür idolleri; Mantık yoluyla varlığa ait ilke ve kurallar direkt
I. Kabile (Soy), olarak çıkarılamayacağı için;
II. Çarşı-Pazar,
III. Mağara I. Mantıkçı pozitivistler,
verilenlerden hangileriyle ifade etmiştir? II. Entüistyonistler,
III. Empristler
verilenlerden hangileriyle aynı düşüncededir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III
2. Ünlü Türk filozoflarındandır. İnsanın ne olduğu soru- 4. Rıza Tevfik’e göre, insan doğuyor, büyüyor. Nihayet
nuyla yakından ilgilenmiş ve insanı ontolojik temel- yaşlanıyor. Beden halden hale giriyor. Ancak insan-
de antropolojik bir varlık olarak tanımlamıştır. İnsanı da canlılık bir süre devam ediyor. Canlılığı müstakil
açıklamada onun tek özelliğinden yola çıkmanın ha- bir cevher olan ruh sağlamaktadır. Ruh bedeni ter-
talı olacağını belirtmiş, insanın tüm yapısı ve eylem- kedince bir et yığını kalmakta, bedenin hareket ve
leriyle ele alınması gerektiği üzerinde durmuştur. İn- faaliyeti sona ermektedir. Acaba ölüm olgusunun an-
sanın günlük hayatında gerçekleştirdiği her şey ah- lamı nedir? Ölümden sonra ne olmaktadır? Bütün
lak konusu içinde ele alınır, bunlar bir bütün hâlinde bunları düşünmek, felsefe yapmaktır.
incelenirse ahlakın ne olduğu anlaşılır ve dolayısıy-
la insan da anlaşılmış olur. Ona göre insan, değer Rıza Tevfik’e göre insanı felsefe yapmaya yönel-
üreten bir varlıktır ve ona yaklaşırken bu değerler ten neden;
göz ardı edilmemelidir. Tüm alanlarda üretken olan
insana bütünlükçü yaklaşılması doğru bir tavırdır. I. Ölüm olayı,
Bu parçada verilenler aşağıdaki düşünürlerden II. Evrendeki düzen,
hangisine aittir?
III. Varlığa yönelme
A) Hilmi Ziya Ülken
B) Takiyettin Mengüşoğlu verilenlerden hangileridir?
C) Macit Gökberk
D) Nurettin Topçu A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
E) Aydın Sayılı
D) I ve III E) I. II ve III
TYT 20 YY FELSEFESİ
5. Doğanın bedensel ve zihinsel yetenekleri dağıttığı 7. Aydınlanma düşünürlerinden Helvetius insan zihnin-
doğal durumda insanlar arasında saf bir eşitlik var- deki tüm yetilerin duyum ve duyu algısından ibaret
dır. Bedensel olarak güçlü ve hızlı düşünen bir insan- olduğunu söylemiştir. Ona göre insanın duyu düze-
la, zayıf ve yavaş düşünen insan arasındaki fark, bi- yini aşan bağımsız yetileri olduğu inancı yanılgıdır.
rinin diğerine üstünlük iddiasını doğrulayacak kadar Örneğin yargılama gücünün aklın işi olduğuna ina-
fazla değildir. Çünkü bedensel ve zihinsel olarak za- nılır. Oysa ona göre yargıda bulunmak bireysel dü-
yıf olan kişi, yeteri kadar insanla veya bir hile ile güç- şünceler arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları algı-
lü olanı öldürmeye yetecek kadar güçlü sayılır. Bu lamaktan başka bir şey değildir. Söz gelimi eğer in-
doğal eşitlik güçlü, zayıf herkesin ölüm korkusu ya- san sarının maviden farklı bir renk olduğu iddiasın-
şamasına ve diğer insanlara karşı güvensizlik hisset- da bulunuyorsa bunun nedeni “sarı” denilen rengin
mesine neden olur. Bu güvensizliğin sonucu ise her- gözleri, “mavi” denilen renkten daha farklı bir yolla
kesin herkese karşı daimî bir savaş hâlinde olması- etkilediğini algılamaktadır. Öyleyse yargıda bulun-
dır. Bunu engellemek için insanlar kendi aralarında mak sadece algılamaktır.
yaptıkları bir sözleşme ile bazı haklarını devlete dev-
rederler. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşıla-
maz?
Thomas Hobbes’un bu görüşlerine göre;
I. İnsanlar doğuştan eşit oldukları için bir otoriteye A) Duyu düzeyini aşan algılar yoktur.
B) Farklı yargıların nedeni farklı algılardır.
ihtiyaç duydukları, C) Yargıda bulunmak algılamaktır.
D) Metafizik yargılar düşünce ile kavranır.
II. Toplumsal yaşama geçişle insanlar arasındaki E) Yargılama gücünün aklın işi olduğu sanılır.
eşitliğin güvensizliğe neden olduğu,
8. Edison, ampulü icat edene kadar iki binden fazla ba-
III. Devletin kendi başına bir amaç değil, barışı sağ- şarısız deney yaptı. Bu kadar başarısız deneyin umu-
lamak için bir araç olduğu dunu kırdığı asistan, “Boşuna uğraşıyoruz, artık vaz-
geçelim.” diye teklif edince Edison, “Boşuna değil,
sonuçlarından hangilerine ulaşılır? aradığımız şeyin, yaptığımız iki bin deneyin içinde
olmadığını öğrenmiş olduk.” diyerek denemeye de-
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II vam etti ve ampulü icat ederek bilim tarihinin en
önemli isimlerinden biri oldu.
D) I ve III E) I, II ve III
Bu parçada bilimsel icatlarla ilgili olarak aşağı-
6. Hilmi Ziya Ülken’e göre akıl, felsefenin; mantık da dakilerden hangisi vurgulanmaktadır?
düşünmenin aracıdır. Felsefe, aklı ve mantığı aklın
sınırlarını aşan konularda kullanır. A) Edison hem önemli bir mucit hem de önemli bir
bilim insanıdır.
Buna göre;
I. Evrende amaçlılık var mıdır? B) Edison gibi bir bilim dehası bile deneylerinde baş-
II. Evrende özgürlük var mıdır? kalarından yardım almıştır.
III. Evren sonlu mudur, sonsuz mudur?
C) İhtiyaçlar, bilimsel çabaları ve icatları tetikler.
sorulardan hangileri akıl ve mantık sınırlarını D) Bir şey icat edebilmek için vazgeçmemeyi bilmek
aşar?
gerekir.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II E) Bilim, bilim insanlarının çabalarıyla ilerlemekte-
D) I ve III E) I. II ve III dir.