Premium kahve markası Blue Bean’in formuna özen gösterenler için tasarladığı Blue Skinny Blend Türkiye’nin ilk az yağlı çekirdek kahvesi olması ile fark yaratıyor. Mavinin hafifliğini ve pembenin iddiasını yansıtan göz alıcı ambalaj tasarımıyla kahve severlerin beğenisine sunuyor. Çekirdek kahvede premium seçenekler sunan Blue Bean; kafeini %40 azaltılmış ve düşük kalorili Blue Skinny Blend ile çok konuşulacak. Yağı ve kafeini azaltılmış fit kahve çekirdek harmanı ile Türkiye’nin ilk, az yağlı çekirdek kahvesi olma özelliğini taşıyan Blue Skinny Blend; tasarımıyla kahve severlerle buluşuyor. www.beymen.com Vegan peynirlerin yanı sıra İthal peynir çeşitleri ile de dikkat çekiyor. Sektörel Haber ve Ticari İletişim Gazetesi www.horecamailing.com Sayı / Issue 9 Haziran-Temmuz / June-July 2023 10 “Horecamark; küçük ya da büyük işletme gözetmeksizin, her işletmenin ihtiyacına yönelik çözüm önerilerini sunarak gerekli ürün tedariki ile işletmelerin hizmet kalitelerinin artmasında önemli rol oynuyor.“ Tüm İhtiyaçlar, Tek Tıkla Kapınızda 3 HİZMET Sektöre Teknolojik Destek Olmak Önceliğimiz HİZMET “Uluslararası arenada faaliyet gösteren bir holdingin parçası olmanın avantajı ile global araştırma ve geliştirme ekibimizin her türlü desteğini alıyoruz. “ Kaliteli ve Lezzetli Zeytinyağının Adresi GIDA “Perakende satışta yıllardır çok kemik bir kitlemiz olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bu kitle ekmeğe verilen önemin yıllar içerisinde artmasıyla her geçen gün büyüyor.“ GIDA Doğru, Gerçek, Dürüst Bir Ürün 9 8 12 Hikayesi Olan Mekanlar MİMARİ Türkiye’nin Düşük Kalorili Kahvesi Gıda Profesyonelleri Bir Arada Sektördeki son yenilikleri ve gıda trendlerini sergileme ve keşfetme imkanı sağlayan Uluslararası Gıda Ürünleri ve Teknolojileri FuarıWorldFood İstanbul, 6 - 9 Eylül 2023 tarihlerinde Tüyap Kongre ve Fuar Merkezi’nde düzenlenecek. Türk gıda sektörünün uluslararası buluşma platformu WorldFood İstanbul, birçok yeni ürünü ve en son teknolojileri gıda sektörüne tanıtmaya hazırlanıyor. 70 ülkeden 600’ü aşkın yabancı satın alımcının ağırlanacağı fuarda katılımcılar ve ziyaretçiler; piyasadaki yenilikleri ve ürünleri görme, uluslararası ve yerli firmalara erişim, tedarikçilerle ve üreticilerle ilişkileri geliştirme fırsatlarını yakalayacak. www.worldfood-istanbul.com Porselene Yazılan Öyküler sayfa 16 “Çok geniş ve kapalı devre üye ağını yönetiyoruz. Yönettiğimiz bu geniş ağın en önemli bacağını Horeca sektörü kapsıyor.“ “Tasarladığımız her mekanın ve her projenin kendine ait bir hikayesi ve bambaşka bir ilham kaynağı oluyor.” İlk olarak, İnoksan’ın tarihçesi ve gelişiminden bahsedebilir misiniz? 1980 yılında küçük ölçekli bir atölyede kurulan İnoksan, bugün 25.000 m² kapalı alanda üretim yapan, son teknoloji ile donanmış bir fabrikada dünya mutfaklarına hizmet vermektedir. Yılda 2.5 milyon kilogram paslanmaz sac işleyebilecek son teknoloji metal işleme makinelerimiz ile paslanmaz işleme kapasitemiz; 20.000 adet bulaşık makinesi, 10.000 adet fırın, 10.000 adet soğutucu cihaz ve diğer ekipmanlarda sipariş ve ihtiyaca göre 50.000 adete kadar ulaşıyor. Ürün ve ekipman kapasitemiz ile 43 yıldır Türkiye’de ve dünyada endüstriyel mutfak sektörüne yön vermeye devam ediyoruz. Güncel Ar-Ge çalışmalarınız hakkında neler söylemek istersiniz? 2017 yılında Ar-Ge merkezimizin kurulmasıyla birlikte Ar-Ge bakış açımızda değişti. Ar-Ge’yi, nitelikli Ar-Ge başlığı altında düşünerek projelerimizi belirlemeye başladık. Yaptığımız projelerde kullanıcıya ya da işverene dokunacak inovatif gelişmeler kattık. Bu kapsamda yapılan Ar-Ge faaliyetleri için her yıl ciromuzun en az % 2’sini ayırıyoruz. devamı sayfa 7 Ayşe Önen Özoğuz Yönetim Kurulu Üyesi Önen Gıda Genel Müdürü Öncülük Etmeye Devam Ediyoruz Endüstriyel Mutfak Sektörüne Vehbi Varlık Yönetim Kurulu Başkanı Esma Dereboy Kurucu
Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 Editörden Künye 2 Değerli işletmeciler ve yöneticiler, Sektörel haberleri sunmak için Horeca Mailing Gazete’mizin Haziran-Temmuz sayısı ile tekrar sizlerin karşısındayız. Tüm işletmelerin beklediği yaz sezonu sonunda kapılarını açtı. Mevsimin en sıcak dönemini yaşadığımız bu günlerde ‘’Turizm Başkenti’’ olarak nitelendiren Antalya, turist akımına uğradı. Antalya’ya hava yoluyla gelen turist sayısı 4 milyonu geçti. Bu rakamlarla Türkiye, dünyanın en çok turist ağırlayan 4. ülkesi oldu. Tabii ki bu yoğunluk, Horeca sektörünü de etkiledi. Hatta geçtiğimiz 9 günlük Kurban Bayramı’nı değerlendiren yerli turistler ise otellerde yer bulamayınca araçlarında sabahlamak zorunda kaldı. Bu da bize 2023 yazı için uzmanların ‘yerli ve yabancı turist sayısında rekor bir artış bekliyoruz’ öngörüsünün gerçekleştiğini gösterdi. Yaz sofralarının olmazsa olmazı şüphesiz zeytinyağlı yemeklerdir. Hem hafif hem de doyurucu özellikleri ile sıcak günlerin vazgeçilmezi olurlar. Biz de bu doğrultuda ‘kaliteli ve lezzetli zeytinyağını herkes tatmalı’ diyen Savola Gıda Türkiye Satış Direktörü Burak Türköz ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Bunun yanı sıra European Property Awards bünyesinde en genç ödül alan kadın ünvanına sahip Mimar Renda Helin, bir mekanın nasıl sürdürebilir olacağı hakkında özel tüyolarını paylaştı. Küresel ortalama sıcaklıktaki mevcut artıştan ülkemizde etkileniyor elbette. Yetersiz yağışla birlikte özellikle yaz aylarında sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi barajlarımızdaki doluluk oranını da oldukça düşürüyor. Bununla birlikte yine yaz boyunca su tüketimindeki nispeten fazlaca artışı da göz önüne aldığımızda kuraklık gibi büyük bir tehlike bizi bekliyor diyebiliriz. Endüstriyel mutfak sektöründe uluslararası standartlara uyumlu, yenilikçi tarzıyla ilklere imza atan, yerel ve globalde güçlü bir sektör önderi olan İnoksan, iklim bilinci duyarlılığıyla tasarladığı yeni ürünüyle sektörde önder olmayı hak ettiğini bir kez daha ispatlıyor. İnoksan Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızda, şirketin gelişimi ve Horeca sektörüne yönelik ürünleri hakkında bilgiler verdi. Bunun yanı sıra su tüketimini azaltmaya yardımcı olan ‘Isı Geri Kazanımlı Bulaşık Makinesinin’ özelliklerini Horeca Mailing Gazete okuyucuları ile paylaştı. Yaz mevsiminin sadece sektöre değil bizlere de yeni sayımızda renk ve canlılık getirdiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Horeca sektörü gündem ve yeniliklerini takip edebileceğiniz en etkili mecralardan olan Horeca Mailing Gazete’nin renkli, canlı ve dopdolu bu yeni sayısını keyifle okuyacağınızı ümit ediyoruz. Sektörle ilgili en sıcak gelişmelere ayrıca www.horecamailing.com adresimizden de ulaşabilir, bizi sosyal medya hesaplarımızdan da takip edebilirsiniz. Bir sonraki sayıda görüşmek dileğiyle… Zeynep Koçyiğit Editör [email protected] Yayın Türü: Sektörel Haber Gazetesi İmtiyaz Sahibi: Logos Yayıncılık A.Ş. Sorumlu Müdür: Süleyman Uykuseven [email protected] Editörler: Göktuğ Küçükçoban [email protected] Zeynep Koçyiğit [email protected] Tasarım Uygulama: Erdem Alper Songur [email protected] Reklam: İgal Biton [email protected] Haberler Yayınlama: [email protected] Yönetim Yeri: İkitelli OSB Mah. İpkas Sitesi 3. Etap C Blok No: 17 34490 Başakşehir - İstanbul İletişim: 0212 549 00 88 www.horecamailing.com Basım ve Dağıtım Koordinasyon: Postkom A.Ş. İkitelli OSB Mah. İpkas Sanayi Sitesi 3. Etap C Blok No: 18 Başakşehir - İstanbul ISSN: 2717-6681 ------ Horeca Mailing Gazete ve ekleri Logos Yayıncılık A.Ş. tarafından yayınlanmıştır. Bu yayında yer alan yazı ve fotoğrafların tüm hakları kredi sahiplerine veya Logos Yayıncılık A.Ş.’ye aittir. İzinsiz alıntı yapılamaz. İlanların ve haberlerin sorumluluğu sahiplerine aittir. Horeca Mailing Gazete, oteller, restoranlar, kafeler, pastane ve fırınlar, catering firmaları, özel hastane ve okullar, toptancı ve marketler gibi Horeca sektörü işletmelerine ücretsiz olarak gönderilen bir sektörel haber ve ticari iletişim gazetesidir. Sektörel Haber ve Ticari İletişim Gazetesi Horecamailingazete Horeca-mailing-gazete Sayı / Issue 9 - Haziran-Temmuz / June-July 2023 Horeca Sektörü Yaza Hızlı Bir Giriş Yaptı C M Y CM MY CY CMY K Biranın İnterneti konseptini kuran San Francisco merkezli bir şirket olan Pubinno, Horeca sektöründe tek seferde mükemmel dökümle birlikte içecek endüstrisinde devrim yaratıyor. Veri odaklı çözümleri ile içecek endüstrisindeki iki temel sorunu; standardizasyon ve israfa çözüm oluyor. Pubinno, Patentli Robotik ve Yapay Zeka destekli sistemleri sayesinde dünya genelinde 3 kıtada 60+ şehirde hizmet vermektedir. Bugüne kadar toplamda 62 milyon litreden fazla birayı mükemmel olarak servis etmiş ve 700 milyon litreden fazla su zayiatını engellemiştir. Bu içecek endüstrisinde net sıfır bir geleceğe geçişi hızlandıracak bir kıvılcım yakıyor. Aynı zamanda Pubinno, yakın zamanda Net Sıfır manifestosunu yayınlamıştır. Pubinno, son teknolojileri kullanarak hem Dünya’ya hem de içecek ekosistemindeki tüm paydaşlara fayda sağlayan, uçtan uca çözümler sunan bir ürün ekosistemine sahip. Operasyonları otomatikleştirmeye, süreçleri standartlaştırmaya, hijyen ve sürdürülebilirliği sağlamaya kadar içecek endüstrisinin tüm zincirine değer katan, tamamen bağlantılı bir dijital ekosistem oluşturulmuştur. Horeca endüstrisi, sürdürülebilir ve verimli çözümlere olan talebin de artmasıyla birlikte sürekli gelişen dinamik bir sektör. Pubinno, içecek teknolojisinin bu yeni döneminde öncülük ederek Horeca işletmelerinin özel ihtiyaçlarına yönelik çığır açan ürünler sunuyor. Horeca sektöründeki işletmeler, Pubinno’nun ürünlerini kullanarak operasyonlarını geliştirebilir, tutarlı ve olağanüstü içecek deneyimleri sunabilir ve daha sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunabilirler. www.pubinno.com İçecek Endüstrisi Devrimleşiyor
Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 3 Türkiye’de Pazar Lideriyiz 1963 yılından bu yana sektörde faaliyet gösteren, Aydın Söke ve Ankara Sincan’da bulunan modern tesislerinde üretim gerçekleştiren ve Türkiye’de 20 milyon hanenin 5 milyonundan fazlasının tercih ettiği bir marka olan Söke, üçüncü tur büyük yarışmada 9,50 puan alarak Yılın Lider Un Markası Ödülü’nün sahibi oldu. Gecede ödülü almak üzere sahneye çıkan Söke CEO’su Başar Kılıç: “Türkiye’nin lider ve en bilinen un markası olarak 1963 yılından beri mutfaklarda, işletmelerde bizi kullanan tüm tüketicilere huzurunuzda teşekkür ediyorum. Bu güvenin sorumluluğunun bilincindeyiz. Attığımız her adımda ve yaptığımız tüm yatırımlarda bu sorumluluğun bilincinde olarak hareket etmeye devam edeceğiz.” dedi. Söke Un’un hikayesine ve üretimine de değinen Kılıç, sözlerini şu cümlelerle sürdürdü: “Söke Un, Söke Ovası’nda 1963 senesinde Fırat Ailesi tarafından kuruldu. 1982 senesinde ise ilk defa paketli un üretimine başladı. 2015 senesinde Fırat Ailesi, hisselerini Mediterra Yatırım Fonu’na sattı ve Söke Un el değiştirdi. 2018 yılında Ankara Organize Sanayi Bölgesi’nde ikinci fabrikamızı hayata geçirdik ve en son 2022 yılının Ocak ayında sektörün bir başka en büyük firması Ulusoy Un, Söke Un’u yatırım fonundan satın aldı. Şu anda Ulusoy Un’un bünyesinde Söke Un olarak devam ediyoruz. Aydın Söke ve Ankara Sincan’daki fabrikalarımızın yanına Ulusoy Un’un satın alması sonucu markanın mevcuttaki fabrikalarının da sisteme dahil olmasıyla üretim kapasitemiz daha da arttı. 320 kişiyi istihdam eden Söke Un, Türkiye’de 5 milyon haneye ulaşıyor. Üretimimizin %99’u iç piyasaya yönelik. İç piyasadaki ürünlerimizi iki kategori altında topluyoruz: İlki tüketici ürünleri dediğimiz 1, 2 ve 5 kilogramlık paketlerimiz. İkincisi ise ev dışı tüketime yani profesyonellere yönelik olan 25 ve 50 kilogramlık ürünlerimiz. Bu iki ürün grubunu satan satış ekipleri birbirinden tamamen bağımsız. Onun dışında profesyonellere yönelik ürünlerimiz 15 bin işletme tarafından sürdürülebilir şekilde kullanılıyor. Türkiye’de paketli unun ölçümü Ipsos ve Nielsen araştırma şirketleri tarafından yapılıyor. İki firmanın da raporları incelendiğinde Türkiye’de pazar liderinin Söke Un olduğu görülüyor.” “Söke Kurabiye Tesisi Kuracağız” Söke Un olarak, uzun zamandır Türkiye’nin lider un markası olmayı başarıyla sürdürdüklerine vurgu yapan CEO Başar Kılıç, sözlerini yeni tesis projeleri ile alakalı verdiği bilgilerle tamamladı: “Bundan sonrası için de temel isteğimiz, gıda firması olarak başarılı bir şekilde yolumuza devam etmek. Bununla ilgili ilk yapacağımız yatırım kendi kurabiye tesisimizi kurmak olacak. Bu yeni tesis için yatırımlarımız başladı. Herhangi bir aksilik olmazsa, 2024 senesinin ilk yarısında Söke markalı kurabiyeleri tüketicilerin beğenisine sunmayı planlıyoruz.” www.soke.com.tr Gıda alerjenlerinin kullanılmadığı bir tuzlu atıştırmalık markası olarak 2021 yılında kurulan Peapublic, herkesin aşina olduğu bitkisel protein, kalsiyum ve lif bakımından zengin nohutu birbirinden farklı baharatlarla harmanlayıp kullandığı tekniklerle besin değerini kaybetmeden tüketiciye sunuyor. Nohut formu bozulmadan, içeriğinde herhangi bir katkı maddesi ve ilave şeker kullanılmadan tuzlu bir atıştırmalık haline getiriliyor. Her bir baharatın özel olarak üretildiği bu paketlerde, kurutulmuş nohut, zeytinyağı ve baharat dışında ekstra hiçbir şey bulunmuyor. Son yıllarda artan sağlıklı yaşam ve beslenme trendleri, tüketicilerin yiyecek seçimlerinde daha bilinçli tercihler yapmasına yol açıyor. İnsanlar vücutlarına iyi gelecek, doğal ve katkısız besinlere yönelirken yüksek lif ve protein içeriğiyle Peapublic, lezzetten de ödün vermiyor. Aynı zamanda Peapublic, atıştırmalıklarını çeşitli yemeklerin yanında garnitür olarakta sunabiliyorsunuz. Salatala, çorba ve sandviçlerinize ekleyerek hem lezzetlerini artırabilir hem de protein ve lif bakımından katkı sağlayabilirsiniz. Sade, deniz tuzlu, cajun baharatlı, barbekü aromalı ve ballı hardallı seçenekleriyle günün her anında keyifle ve suçluluk duymadan tüketebilirsiniz. www.peapublic.com Atıştırmalıklarda Yeni Lezzet Bu bir advertorial haberdir. Aydın’ın Memecik cinsi zeytin ağaçları arasındaki saklı cenneti Naipli köyünde faaliyet gösteren Niz Olive, “sıvı altın” yakıştırması yapılan zeytinyağını sağlıklı ve zinde bir yaşam isteyenlerle buluşturuyor. Niz Olive’in sınırlı miktarda ürettiği “Memecik Erken Hasat Soğuk Sıkım Natürel Sızma Zeytinyağı”, yüksek polifeonol seviyesi ve 0,2-0,3 dizem derecesiyle dil üzerinde yoğun hissedilen bir acılık ve genizde hafif yanma hissiyle sofraları eşsiz lezzetiyle taçlandırıyor. Niz Olive, zeytinyağında kalite ve temizlikten taviz vermezken makineler her sıkımın ardından yıkanıp dezenfekte ediliyor. Kalp ve sindirim sistemi başta olmak üzere sağlık için gerekli olan E vitamini, bio fenoller ve antioksidana da sahip ürün, özel üretim siyah ve beyaz cam şişesinin yanı sıra tenekede tüketicisine sunuluyor. Niz Olive’in erken hasat zeytinyağının Germencik inciri ile buluştuğu incir kürü ise hastalıklara karşı vücudu korumanın yanı sıra bağırsak florasını da düzenlemeye yardımcı oluyor. İçeriğindeki potasyum, sodyum ve magnezyum elementleriyle doğal reçete görevi üstlenen incir kürü, özellikle kış aylarında tüketilmesi halinde antioksidan kaynağına dönüşüyor. Niz Olive’in yapay koku, renk giderici ve atık yağ içermeyen zeytinyağlı sabunu, saç ve yüz kullanıma uygun olup kokusunu zeytinyağının özünden alıyor. Saçların beslenmesine yardımcı olan Niz Olive zeytinyağlı sabunu, dökülmeye karşı da saç köklerini güçlendiriyor. Cilt hücrelerinin onarılmasına yardımcı olan sabunun antioksidan içeren yapısı, cildin nefes almasını sağlarken sivilceleri de yok ediyor. www.nizolive.com Zeytinyağının Yeşili, Sofralarda Şifaya Dönüşüyor 20 yıl önce Mutfak Ekipmanları, Kafe & Bar, Kahve Ekipmanları, Büfe, Servis & Sunum Ekipmanları üretimi ve tedarikinde Gastroplanet A.Ş. ile başlayan serüvenlerine, 2019 yılı itibarıyla Horecamark markasını oluşturarak daha da güçlenen horecamark.com, online satış yöntemiyle Horeca sektörünün ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyor. Türkiye’de hızla gelişen kafe, restoran ve otelcilik sektörlerinde ihtiyaçlar hızla artarken bu bağlamda daha işlevsel ve ekonomik ürünlere ihtiyaç duyuluyor. Vizyonunda bunların hepsini kalite ve satış sonrası hizmet ile de taçlandıran Gastroplanet A.Ş., müşterilerine sorunsuz ve ergonomik bir işletme olmaları yolculuğunda farklı tasarımlar ve öneriler sunuyor. Geldiğimiz güne kadar birçok markayla çalışmış ve Türkiye’nin her yerine satış desteğinin yanı sıra satış sonrası hizmetiyle de birçok noktada örnek oluşturuyor. Tüm bunların yanında yükselen kahve trendi ile doğru kahve demleme, kahvenin tadı ve özellikleri gibi birçok noktada danışmanlık veriyor ve öncülük ediyor. Bünyesinde satışa sunduğu markalar, ülkemiz nezdinde kabul görmüş ve sektörün öncü firmalarından oluşuyor. Horecamark; küçük ya da büyük işletme gözetmeksizin, her işletmenin ihtiyacına yönelik çözüm önerilerini sunarak gerekli ürün tedariki ile işletmelerin hizmet kalitelerinin artmasında önemli rol oynuyor. Horecamark, gelecek yıllarda yepyeni projelerle, işletmelere yenilikçi tasarım, ürün ve uygulamaları ile yeni hedeflere ilerlemeyi amaçlıyor. Bundan sonraki süreçte de markanın ilke ve vizyonu, bugüne kadar olduğu gibi yine sadece ‘’koşulsuz müşteri memnuniyeti’’ olacağı belirtiliyor. Firmaların tedariki, satış sonrası hizmeti, teknik destek servisi gibi sorumlulukları bütünüyle Gastroplanet A.Ş. markasına aittir. www.horecamark.com Sektörün Tüm İhtiyaçları, Tek Tıkla Kapınızda
4 Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 METRO_MANIFESTO_Yatay_27.5cm x 17.5cm.pdf 1 3.07.2023 14:49 Türkiye’nin öncü cam ambalaj üreticisi GCA’nın, Koç Topluluğu markası olan Pürsu iş birliğiyle tasarladığı “Pürsu” cam şişesi, Asya Ambalaj Federasyonu (APF) tarafından düzenlenen AsiaStar 2022 Yarışması’nda “AsiaStar Awards 2022” ödülüne layık görüldü. Asya Ambalaj Federasyonu (APF) tarafından her yıl düzenlenen ve Asya’nın en iyi ambalajlarının sergilendiği AsiaStar 2022 Yarışması’nın sonuçları açıklandı. Onlarca ülkeden yüzlerce cam ambalajın rekabet ettiği yarışmaya, inovatif tasarımlı Pürsu cam şişesiyle katılan Türkiye’nin öncü cam ambalaj üreticilerinden GCA, “AsiaStar 2022 Ambalaj Ödülü” ne layık görüldü. Pürsu firmasının “Eşsiz bir Su” mottosuna uygun olarak geliştirilen tasarım, daha önce 2020 Ambalajın Ay Yıldızları ve 2021 Worldstar Winner ödüllerine de layık görülmüştü. 10’dan Fazla Ödülle Sektöründe Fark Yarattı Gürok Grubu bünyesinde 2015 yılından bu yana faaliyetlerine devam eden GCA, günümüzün modern ve özgün mimari yapılarından biri olan Dubai Infinity Tower’ın esin kaynağı olduğu Mai Dubai tasarımıyla 2019 Red Dot Design Award Winner ve 2020 Silver A’ Design Award Winner ödüllerinin de sahibi olmuştu. Farklı tasarımlarıyla bugüne kadar 10’dan fazla ödüle hak kazanan GCA, sektördeki prestijini artırmaya devam ediyor. Kullanıcılarının ihtiyaç ve beklentilerine yönelik özel ambalaj çözümleri geliştiren GCA, cam ambalajda hem ürün kalitesi hem de görsel kalite anlamında dünya standartlarını yakalayan bir firma konumunda yer alıyor. İnovasyonu DNA’sında bulunduran GCA, hem camın kimyasal boyutunda hem de teknoloji geliştirme konusunda çeşitli Ar-Ge çalışmalarına imza atarak aynı zamanda iş ortaklarına da kusursuz bir hizmet sunuyor. www.gca.com Cam Şişesi Tasarımına “Ambalajın Yıldızı” Ödülü Afanda Barkod Sistemleri A.Ş., perakende sektöründe yenilikçi çözümler sunmaya ve Türkiye’nin öncü teknoloji şirketi olma yolunda çalışmalarına devam ediyor. Şirket; POS terminalleri, barkod okuyucular, fiş ve barkod yazıcılar ve tüm pos terminal aksesuarları gibi ürünler geliştirerek işletmelerin verimliliğini artırmayı hedefliyor. Afanda Barkod Sistemleri A.Ş. tarafından üretilen Afanda ZL-1500 Dokunmatik Pos PC Terminali, işletmelerin ödeme işlemlerini daha kolay ve hızlı bir şekilde yönetmelerine olanak tanıyor. Kullanıcı dostu dokunmatik ekranıyla birlikte güçlü performansıyla da dikkat çeken bu kullanışlı cihaz; perakende satış noktalarında, restoranlarda, otellerde ve diğer ticari mekanlarda yaygın olarak kullanılıyor. ZL-1500’in yüksek performanslı bir i5 işlemci ve geniş bellek kapasitesine sahip olması, yoğun iş yüklerini kolaylıkla yönetebilme ve hızlı bir şekilde ödeme işlemlerini gerçekleştirme imkanı sağlıyor. Ayrıca terminale entegre bir MSR kart okuyucunun olması, müşteri sadakat kartlarını hızlıca okuyabilme ve ödemeleri doğru bir şekilde kaydedebilme şansı da veriyor. Afanda ZL-1500 Dokunmatik Pos PC Terminalinde bulunan 15’’ dokunmatik ekranın boyutu ve yüksek çözünürlüğü sayesinde kolaylıkla iş yerinize en uygun otomasyon programı ile menüler arasında gezinebilir, ödeme tutarlarını girebilir ve işlem detaylarını görüntüleyebilirsiniz. Ayrıca terminalde bulunan çift ekran ile entegre 12’’ müşteri ekranı ile reklamlarınızı kolayca yapabilirsiniz. Afanda ZL-1500 Pos PC Terminal ve diğer Afanda ürünlerine bayiler aracılığı ile veya online perakende platformları ve e-ticaret platformları, Afanda POS PC Terminali gibi ürünleri satan satıcılardan temin edebilirsiniz. www.afandaturkiye.com Horeca Sektörü İçin Ödeme İşlemleri Artık Daha Kolay! Red Bull’un yeni lezzeti Red Bull Summer Edition raflarda yerini alıyor. Enfes kayısı ve çilek lezzetlerini bir araya getiren içecek, sınırlı bir süre için satışta olacak. Red Bull, yazın habercisi kayısı ve çilek lezzetini buluşturduğu yeni içeceği Red Bull Summer Edition’ı tüketiciyle buluşturuyor. Tadını yazın en tatlı hali kayısı ve çilekten alan Red Bull Summer Edition, özgün tadıyla bu yazın favorisi olacak. Türkiye çapındaki tüm satış noktalarında tüketicinin beğenisine sunulacak olan Red Bull Summer Edition Kayısı-Çilek lezzeti, sıcak yaz günlerine eşlik edecek. Sınırlı bir süre satışta olacak Red Bull Summer Edition; şeftali, yaban mersini, hindistan cevizi & açai, tropikal meyve ve karpuz seçeneklerinin ardından Editions ailesinin altıncı üyesi olacak. www.redbull.com Yazın Habercisi Kayısı - Çilek
Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 5 Queenida Honey, kahvaltılık bir baldan öte sağlık için tüketilecek prolin ve antioksidan değeri yüksek bir bal olarak tüketicilerle buluşuyor. Queenida Honey, Dünya’da Alp Dağlarından sonra oksijen oranı en yüksek ikinci bölge olan Kaz Dağlarında üretiliyor. Queenida Honey, üç bal grubundan oluşuyor. Prolin500, kahvaltıya uygun ve 1000 prolin değeri altında olan; Prolin1000, günde bir kaşık tüketilmesi uygun ve 1000-1500 prolin değerleri arasında olan; Prolin1500, sınırlı miktarda üretimi sağlanmakta olup günde bir kaşık kullanılması önerilen ve 1500 prolin değeri üzerinde çıkan bal grubu olarak tüketicilerle buluşuyor. Queenida Honey, ham bal olarak üretilip pastörizasyon ve ısısal işleme tabi tutulmamaktadır. Böylece balın içinde bulunan vücuda faydalı enzim ve mineraller yok olmamaktadır. Queenida Honey markasının bir de çok güçlü bir antioksidan olan propolisli karışımları bulunuyor. Propida olarak adlandırılan bu karışımlar, 12 farklı çeşitten oluşuyor. Ayrıca bölgede yetişen 800’den fazla bitki florasından ve özellikle 70 şifalı endemik bitki florasından en etkilisi olan yabani sarımsak ile kestane, meşe ve çam ağaçlarından salgı balı olarak oluşturuluyor. “Büyük bir özenle, hak ettiğin değerle… Doğaya saygımdan, sana olan sevgimden” sloganıyla ilk günden itibaren aynı heyecan ve hassasiyetle çalışmalarını sürdüren Queenida Honey, günden güne artan daha iyisini yapma arzusuyla tüketicilerine ürünlerini sunmaya devam etmektedir. www.queenida.com Baldan Daha Fazlası! Türkiye’de ısı pompası alanında öncü olan Form Şirketler Grubu’nun yarım asrı aşan mühendislik tecrübesi ve Ar-Ge’ye verdiği önemle ürettiği Form FHR Isı Geri Kazanım Cihazları, yüksek iç hava kalitesi sağlıyor. Form ürün gamının en yeni üyesi ve Form’un yenilikçi bakış açısıyla yerli olarak ürettiği FHR Isı Geri Kazanım Cihazları, standart ve ısı pompalı modelleriyle taze hava ihtiyacı olan ofis, alışveriş merkezi, restoran, konferans salonu, otel ve endüstriyel uygulamalarda tercih ediliyor. Form FHR Isı Geri Kazanım Cihazı, plakalı ısı değiştirici sayesinde iç Vakko şıklığının eşsiz lezzetler ile buluştuğu Vakko L’Atelier Ice Cream, iki yeni dondurma çeşidiyle yaza özel bir başlangıç yapıyor. Vakko Chocolate’ın özel çikolata parçaları ile hazırlanan Nature Au Chocolat ve tuzlu karamelin eşsiz tadıyla hayat bulan Caramel Sale eşsiz bir deneyim sunuyor. Vakko L’Atelier’in mutfağında özenle hazırlanan ve benzersiz aromalarıyla yazın vazgeçilmezi olan Vakko L’Atelier Ice Cream kilogramlık seçeneklerinin yanı sıra ‘to go’ çeşitleriyle de servis ediliyor. Lider satış, operasyon ve dağıtım yönetim platformu HotelRunner, GM Turizm ve Yönetim Dergisi tarafından Nirvana Cosmopolitan Cosmos Theater’da düzenlenen Quality Management Awards’da üst üste dördüncü defa “Türkiye’nin En İyi Yönetilen Online Satış Yönetim Yazılımı” ödülünü kazandı. HotelRunner, 13. kez gerçekleştirilen QM Awards’un Altın Sponsoru ortamdaki havayı egzoz ile dışarı atarken dış ortamdan aldığı taze havanın şartlandırılmasını sağlıyor. Böylelikle iç ortam havası dışarı atılırken bu havadaki ısı yükünün %94’e varan oranlarda geri kazanılması sağlanıyor. Eurovent sertifikalı, yüksek verimli plakalı çapraz akışlı ısı geri kazanım eşanjörü, 4.500 m³/h hava debisine kadar farklı model seçenekleri, gelişmiş entegre otomasyon sistemi ve tak çalıştır kontrol sistemi ile tüm ihtiyaçları karşılıyor. www.formgroup.com Mutluluğa Lezzet Katan Gurme Dondurmalar Vakko L’Atelier Ice Cream, gerçek çikolata tutkunlarına özel olarak reçetelediği Nature Au Chocolat ve Caramel Sale ile bu yaz da lezzet dolu yolculuğuna devam ediyor. Damaklarda iz bırakan Vakko L’Atelier Ice Cream, özel sunumları ve benzersiz aromalarıyla yazı daha da keyifli bir hale getiriyor. Egzotik lezzetleri tercih edenler için Sorbet Exotique ve zencefilli Ginger, kahve tutkunları için Türk kahveli Cafe Turc, yoğun çikolata sevenlere Chocolat, klasikten vazgeçemeyenlere Vanilla ve yaza uygun serinletici tatlar arasında yerini alan Sorbet Lemon, Sorbet Coconut, Sorbet Mango ve Sorbet Framboise çeşitleri de dondurma ve sorbe severlerin favorileri arasında yer alıyor. Makaron tutkunları için özel olarak hazırlanan Vakko L’Atelier’in ikonik dondurması Nos Macaron ise ağızda lezzetli bir yaz şöleni yaşatıyor. www.vakkolatelier.com olarak Türk turizminin gelişmesine ve üstün kalite standartlarının korunmasına olan bağlılığını bir kez daha göstermiş oldu. 31 Mayıs’ta Antalya’da düzenlenen gösterişli ödül töreni ile Türk turizminin en iyileri ödülleriyle buluştu. Gala gecesinde HotelRunner adına ödülü alan HotelRunner Satış ve İş Geliştirme Direktörü Cihan Coşkuntuncel, “HotelRunner olarak iş ortaklarımıza en ileri teknolojiyi sunarak işlerini büyütmelerine ve potansiyellerini tam anlamıyla gerçekleştirmelerine yardımcı oluyoruz. Bu ödül, iş ortaklarımız için sunduğumuz yenilikçi ve yüksek kaliteli çözümlerin ve lider pozisyonumuzun da bir kanıtı oldu.” dedi. www.hotelrunner.com Horeca İşletmelerinin Havası Tazeleniyor! Yeni Gurme Lezzetler “QM Awards Ödülü” Sahibini Buldu Lezzetleriyle tüketicilerinin sıra dışı sofralarına ilham veren Lezita’nın “Tam Tahıllı Çıtır Piliç Fileto” ile “Cheddar ve Mantar Dolgulu Piliç Kroket” ürünleri, Superior Taste Award’da uluslararası tat uzmanlarının takdirini kazandı. Türkiye’nin önde gelen gıda markalarından Lezita, müşterilerinin beklenti ve ihtiyaçları doğrultusunda geliştirdiği yenilikçi ürünleri ile uluslararası Superior Taste Award’da ödüle layık görüldü. Lezita, ürünlerin duyusal tat performanslarının profesyonel tat uzmanları tarafından değerlendirildiği organizasyonda, Tam Tahıllı Çıtır Piliç Fileto ile Cheddar ve Mantar Dolgulu Piliç Kroket ürünleriyle “Lezzet Ödülü” nün sahibi oldu. www.lezita.com.tr “Lezzet Ödülü” Tat Uzmanlarından
6 Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 HER ZAMAN TASARRUFLU Avansas’ın her biri kendi kategorisinde pazar liderleriyle yarışan nitelikteki 500’e yakın ürünüyle iş yeriniz için hep yüksek kalite ve uygun fiyat garantisi sizin olsun. avansas-pl-ilan-16.5x23.5cm.pdf 12 3.07.2023 10:36 İzmir Kemalpaşa’da faaliyetlerini sürdüren Kor Agro Organik Gıda tarafından üretimi gerçekleştirilen yumurta tozu, mutfak dünyasında pratik ve çok yönlü bir bileşen olarak giderek daha popüler hale geliyor. Profesyonel bir şef veya evde yemek yapmayı sevenler için yumurta tozu; daha uzun raf ömrü, kullanım kolaylığı ve geniş uygulama alanları gibi birçok avantaj sunuyor. Yumurta tozu, taze yumurtaların sprey kurutma veya dondurarak kurutma gibi yöntemlerle kurutulmasıyla elde ediliyor. Bu süreçler yumurtalardaki su içeriğinin alınmasıyla birlikte besin değerini koruyor ve elde edilen toz, buzdolabına ihtiyaç duymadan uzun süreler boyunca saklanabilmesinden dolayı hem ev hem de ticari kullanım için pratik bir seçenek sunuyor. Yumurta tozu, taze yumurtalarda bulunan birçok temel besin maddesini koruyor. Aynı zamanda yumurta tozunun mutfakta sahip olduğu çok yönlülük sayesinde su eklenerek tekrar yapılandırılabilir ve böylece çeşitli tariflerde kullanılabilir. Yumurta tozu; kekler, kurabiyeler ve ekmek gibi ürünlere yapı ve nem sağlamasıyla özellikle fırıncılıkta tercih ediliyor. Ayrıca makarna, pankek ve kreplerin yapımında, çorba ve sosların dokusunu ve lezzetini geliştirerek güvenilir bir bağlayıcı ajan olarak hizmet ediyor. Pratikliği, uzun raf ömrü ve besin değeriyle yumurta tozu, amatör ve profesyonel şefler için vazgeçilmez bir bileşen haline gelebilir. Kek yaparken, lezzetli bir yemek hazırlarken veya güvenilir bir yumurta alternatifi ararken yumurta tozu, lezzet veya besin değerinden ödün vermeden pratik bir çözüm sunuyor. Yumurta tozunun çok yönlülüğünü keşfedin ve mutfağınızda sonsuz olanakları ortaya çıkarın. www.koryumurta.com.tr Alternatif Bir Çözüm: Yumurta Tozu Lider turşu ve sebze ürünleri üreticisi Euro Gıda’nın 30 yıllık markası Melis, ev dışı tüketim sektörüne özel Melis Profesyonel adı altında yeni bir ürün portföyü sunuyor. Üretimdeki gücünü ve sebze ürünlerindeki uzmanlığını, dünya tatlarına uygun tarifleri ile buluşturarak oluşturduğu portföyü ile şeflerin vazgeçilmezi olmayı hedefliyor. Ege Bölgesinin verimli tarlalarından tam sezonunda olgunluğa ulaştığı sebzelerden üretilen, arkasında uzun bir Ar-Ge süreci ve üretim deneyimi olan Melis Profesyonel serisi, seçkin ev dışı tüketim bayilerinde ve satış noktalarında yerini alıyor. Şeflere ve ustalara kolaylık sağlayan Melis Profesyonel ürünleri, ev dışı tüketim sektöründe kalitesi ve çeşitleriyle ayrışıyor. Alıştığımız Melis Profesyonel lezzeti ve kalitesini büyük boy ambalajlarda satışa sunarken aynı zamanda bu kanala özel önceden kesilmiş salatalık ürünleri, dünya tarifleri ile hazırlanmış soslar ve kullanıma hazır soğan ürünleri ile farkını ortaya koyuyor. Melis’in en çok beğenilen közlenmiş patlıcan ve közlenmiş kapya biberi de büyük boy ambalajı ile meze olarak servis etmek veya salatalarda zahmetsizce harikalar yaratmak için şeflerin hizmetinde. www.eurogida.com.tr Artık Şeflerin de Vazgeçilmezi Günümüzde sağlıklı beslenme alışkanlıkları giderek önem kazanırken HapHug Freeze Dried, bu talebi karşılamak için mükemmel bir seçenek sunuyor. Mevsiminde özenle seçilen ve hasat edilen taze meyveler, freeze drying (dondurarak kurutma) teknolojisiyle üretilerek lezzetin sırrını içinde barındırıyor. Bu gelişmiş teknoloji sayesinde meyveler tazeliğini ve besin değerlerini korurken yoğun ve doyurucu bir tat sunuyor. Doğal olarak bulunan besin değerleri ve aromalar, bu meyveleri sadece bir atıştırmalıktan daha fazlası haline getiriyor. HapHug Freeze Dried Meyveler, besin değerlerini %97 oranında muhafaza ederken doğal, katkısız ve şeker ilavesiz oluşu da sağlıklı beslenme hedeflerinize katkıda bulunmanızı sağlıyor. Pratik ve taşınabilir ambalajları sayesinde evde, ofiste, okulda veya seyahatlerinizde ideal bir atıştırmalık seçeneği haline geliyor. Her yaş grubu için mükemmel bir alternatifken özellikle çocuklar için sağlıklı bir atıştırmalık seçeneği oluyor. Çocukların sağlıklı beslenmesine katkıda bulunurken, meyve tüketimini teşvik ediyor ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarını güçlendiriyor. Sevdikleriniz ve kendiniz için mükemmel bir lezzet sunan HapHug Freeze Dried, meyvelerin doğallığını hissettiriyor. İster tek başına atıştırın, isterseniz yoğurt, müsli veya smoothie’lerinize ekleyin. Çilek, muz, ananas, frambuaz ve daha birçok seçenek arasından istediğinizi seçerek, taze, doğal ve besleyici meyvelerin tadını doyasıya çıkarın. www.haphug.com Lezzetin Doğal Yolculuğu: Freeze Dried Meyveler! Bambu Katkılı Tuvalet Kağıdı Turizm sektörünün yeni buluşma adresi, İstanbul Turizm Fuarı olacak. 4-5 Ekim 2023 tarihleri arasında İstanbul’un merkezi lokasyonu İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenecek olan fuar; acentelerden otellere, tur operatörlerinden MICE firmalarına, teknoloji firmalarından kuruvaziyer firmalarına kadar sektörün tüm renklerini buluşturacak. Dream Project Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO’su Volkan Ataman, “Dünya turizminin başkenti İstanbul’un böyle görkemli ve prestijli bir organizasyona ihtiyacı vardı” açıklamasında bulundu. 220 katılımcı firma ve 15.000’in üzerinde turizm profesyonelini buluşturması planlanan fuarın, dünyadan ve Türkiye’den turizm profesyonelleri, oteller ve etkinlik mekanları, tur operatörleri, acentalar, toplantı destek firmaları ve servis sağlayıcıları, MICE profesyonelleri ile diplomatik temsilcileri ağırlaması hedefleniyor. İstanbul Turizm Fuarı ile eş zamanlı olarak düzenlenecek Turizm Zirvesi’ne de ulusal ve uluslararası konuşmacılar katılacak. Turizm sektöründeki yeni trendlerin de belirleneceği zirvede, 2023 yılı sezonu değerlendirilirken 2024 yılı beklentileri masaya yatırılacak. Fuar kapsamında gerçekleştirecek seminer programları ile de yeni trendler ve vizyonlar sektör profesyonellerine yeni ufuklar açacak. www.istanbulturizmfuari.com.tr Turizmin Tüm Renkleri Bu Fuarda Buluşacak Hem kaliteli hem hesaplı diyerek 1978 yılından beri Türkiye’nin en çok tercih edilen tuvalet kağıdı markalarından biri olan Solo, Bambu Katkılı Tuvalet Kağıdı’nı üretti. Solo’nun yeni ürünü, banyoya hesaplı hijyeni getiriyor. Güçlendirilmiş doku teknolojisi ile üretilen Solo Bambu Katkılı Tuvalet Kağıdı, bambu katkılı içeriği ve suya ultra dayanıklı özelliğiyle öne çıkıyor. Sıradan tuvalet kağıdına göre suya 2 kat daha dayanıklı yeni ürün, güçlü dokusu ve hesaplı fiyatıyla tüketicilere “Benim de hesaplı seçimim bu” dedirtiyor. www.solo.com.tr
Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 7 nımlı bulaşık makinesi olma özelliği taşıyor. %20 enerji tasarrufu sağlayan özel teknolojisi sayesinde enerji giderlerini düşürmeye yardımcı olurken ticari işletmeler için 2 yıl gibi kısa bir sürede amortisman bedelini karşılayarak işletmelerin ekonomisine katma değer sunuyor. Bu tasarruflar sayesinde enerji maliyetlerini düşürerek işletme karlılığına katkı sağlarken daha az su ve enerji tüketimi ile sürdürülebilir bir dünyaya katkıda bulunuyor. 1. Enerji Verimliliği: Makinenin yenilikçi ısı geri kazanımlı teknolojisi, bulaşık yıkama işleminden elde edilen ısıyı yakalayarak tekrar kullanır. Bu sayede enerji tüketiminde önemli ölçüde azalma sağlanır. İşletmeler sadece işletme maliyetlerini düşürmekle kalmaz aynı zamanda karbon ayak izini de minimize eder. 2. Sürdürülebilir Su Kullanımı: Makine, su tüketimini optimize etmek üzere tasarlanmış olup bu değerli kaynağın verimli ve sorumlu bir şekilde kullanılmasını sağlar. Su atıklarının azaltılmasıyla işletmeler; en değerli doğal kaynaklardan birini koruyarak sürdürülebilir bir dünyaya katkıda bulunurlar. 3. Yenilikçi Teknoloji: İnoksan’ın bulaşık yıkama makinesi, çağdaş teknolojileri bünyesinde barındırarak işletmelere güvenilir ve verimli bir çözüm sunar. Bu sayede sürdürülebilirlik ilkesini benimser. 4. Mutfaklarda Alandan Tasarrufu: Isı geri kazanımlı giyotin tip bulaşık yıkama makinesiyle davlumbaz ihtiyacını ortadan kaldırıyor. İnoksan’ın bu yenilikçi teknolojisi, işletmelere mutfaklarında daha fazla esneklik sağlamakta birlikte enerji tasarrufu ve sürdürülebilirlik hedeflerine katkıda bulunur. İşletmeler, İnoksan’ın ısı geri kazanımlı giyotin tip bulaşık yıkama makinesiyle verimli bir şekilde bulaşık yıkarken aynı zamanda davlumbaz masraflarından tasarruf eder. Yurtiçinde olduğu gibi yurtdışında da önemli bir pazar gücüne sahipsiniz. İhracatınız ile ilgili hedefleriniz nelerdir? Türkiye’nin ihracatta rekor seviyede yükselişi ile hedeflerimize ulaşmak için öncelikle kadromuzu genişlettik. Yeni yatırımlarla Ar-Ge birimimizi güçlendirdik. Değişen müşteri taleplerinden ve çalışanlarımızdan aldığımız ilhamla sürekli büyümeyi odağımıza koyarak çalışma şekillerimizi ve stratejimizi yeniden şekillendirdik. Şu an %40-45’leri bulan ihracat oranına sahibiz. Planımız, bu oranları 2023 ve gelecek yıllarımız için sürekli artırmak. 2025 yılında ciromuzun %80’ini ihracattan yapmayı hedefliyoruz. Mevcuttaki yurtdışı pazarlarımızı değerlendirerek ve potansiyel gördüğümüz pazarları da katarak yolumuza devam edeceğiz. Müşterilerimizle birebir temas edebilmek bizim için oldukça önemli ve önümüzdeki dönemde ziyaretlere daha fazla ağırlık verebilmek adına, ihracat ekibimizi genişletmeye devam ediyoruz. Son olarak ilave etmek istediğiniz bir konu var mı? Günümüzde sürdürülebilirlik ve tasarruf, son derece önemli iki kavram olarak endüstriyel mutfak sektörüne yön vermeye başladı. Endüstriyel mutfak sektöründe Türkiye’nin en gelişmiş Ar-Ge merkezlerinden biri olarak, 30 kişilik Ar-Ge ekibimizle birlikte; az enerji tüketen, hammadde verimliliği sağlayan, su tasarrufu odaklı cihazlar geliştirmeye odaklandık. Türkiye’nin ilk Isı Geri Kazanımlı 1000 Tabaklı Bulaşık Yıkama Makinesini ürettik ve bunu Dünya genelindeki tüm satış noktalarımıza ulaştırdık. Uzmanlığımız ve deneyimimizin ürünü İnosmart kombi fırınlarımızın sahip olduğu kapalı yanma sistemi sayesinde atmosferik yanmaya oranla %50’ye yakın oranlarda enerji verimliliği sunuyoruz. İşletme maliyetlerini azaltmaya odaklanan ve girişimcilere uzun vadede önemli ölçülerde yatırım avantajı sağlayan ürünlerimizle, ulusal ve uluslararası pazarlarda endüstriyel mutfak sektörüne öncülük etmeye devam ediyoruz. www.inoksan.com kapaktan devam Asıl hedefimiz, katma değeri yüksek orta-ileri teknoloji içerikli cihaz üretimimizi artırmak. Bu amaçla Ar-Ge’ye ayırdığımız bütçeler her yıl daha büyük yüzdelerle artmaktadır. Ürünlerimiz sürekli yenilenirken uluslararası norm ve sertifikalara sahip üretim gücümüzün rüzgarını da arkamıza alarak son yıllarda Ar-Ge çalışmalarımızın odak noktasında, sürdürülebilir üretim anlayışı ile enerji tasarruflu ürün gruplarımızı genişletmek var. Bu kapsamda hem enerji hem su tasarrufu sağlayan yeni ürünlerimizden ısı geri dönüşümlü bulaşık makinemiz, sektöre inovatif bir bakış açısı getirecek. Daha az su ve daha az enerji tüketimi sağlamasının yanı sıra kapak açıldığında ortama yayılan buhar da önemli ölçüde azalıyor. Bu da zaten nemli ortamlar olan işletme mutfakları için büyük bir avantaj sağlıyor. Daha az buhar çıkışının bir başka avantajı, mutfaklarda havalandırma kanallarına veya bulaşık makinesi için kullanılan davlumbazlara ihtiyaç olmaması anlamına geliyor. Bir başka inovatif proje olarak; konveksiyonu fırınlarda, atmosferik yanmalı sistemden premix yanmalı sisteme geçiyoruz. Bu sayede fırındaki gaz tüketimi neredeyse yarı yarıya azalacak. Bu yaptığımız çalışmalar özellikle yurtdışındaki markalarla daha çok rekabet edebilme avantajı sağlıyor. İnoksan, endüstriyel mutfak sektöründe dünya markası olma yolunda faaliyetlerini sürdürüyor. Bu bağlamda Horeca sektörüne yönelik faaliyetleriniz ve ürün gamınız hakkında bilgi alabilir miyiz? Endüstriyel mutfak sektöründe ileri teknolojiye sahip endüstriyel mutfak cihazlarımızla 5 yıldızlı otel ve tatil köylerinden AVM’lere, fast food zincirlerinden hastanelere, catering firmalarından yemek sanayisine, pastanelere, plazalara, restoranlara, fabrika ve diğer işletmelere kadar insanların toplu olarak bulundukları tüm kurum ve kuruluşların mutfaklarında; projelendirme, taahhüt, anahtar teslimi montaj veya perakende cihaz ve ekipman satışı ile endüstriyel mutfak sektörüne dair tüm ihtiyaçları karşılamaktadır. Yüksek teknolojiye sahip İnosmart kombi fırınlar, konveksiyonlu fırınlar, bulaşık yıkama sistemleri (konveyörlü yüksek kapasiteli cihazlar, 500 Tb/h, 1000 Tb/h ve 2000 Tb/h bulaşık makinelerit ile bardak yıkama makineleri), gazlı ve elektrikli pişirici ekipmanlar, ızgaralar, büyük kaynatma-pişirme kapları, soğutucular, depolama sistemleri, dikey ve yatay soğutucular, gıda hazırlama-işleme tezgahları, raflar, sunum ve servis hatları, açık büfe, ahşap, granit gibi farklı malzemelerle üretebildiğimiz sunum hatları gibi çok geniş bir ürün portföyüne sahibiz. Yeni bir ürününüz olan Isı Geri Kazanımlı Bulaşık Makinesinin özelliklerinden bahseder misiniz? İşletmelerin enerji maliyetlerini düşürmeye ve su tüketimini azaltmaya yardımcı olmak amacıyla üretilen İnoksan Isı Geri Kazanımlı Bulaşık Makinesi, sürdürülebilirlik ve enerji tasarrufu odaklı bir yaklaşımla Türkiye’de üretilen ilk ve tek ısı geri kazaÖncülük Etmeye Devam Ediyoruz Endüstriyel Mutfak Sektörüne Öncülük Etmeye Devam Ediyoruz Endüstriyel Mutfak Sektörüne Vehbi Varlık Yönetim Kurulu Başkanı İşletmelerin enerji maliyetlerini düşüren ve su tüketimini azaltmaya yardımcı Isı Geri Kazanımlı Bulaşık Makinesi
8 Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 Öncelikle kendinizden ve Multinet Up’ın yurt içindeki faaliyetlerinden bahsedebilir misiniz? 2005 yılında Bilgisayar Mühendisliği bölümünden mezun olup sırasıyla Yurtiçi Kargo’nun ve Mercedes Benz Türk’ün IT departmanlarında toplam 6 yıl çalıştım. Sonrasında yolum satış ile kesişti. 3 sene hafif ticari araç, 2 sene kamyon filo satış yöneticiliği yaptım. Multinet Up’a 2015’te katıldım. Üye İş Yeri Departmanında farklı pozisyonlarında görev aldıktan sonra 2022 yılında Üye İş Yeri ve İş Birliklerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak atandım. Multinet Up’ta müşteri odaklılık prensibiyle alternatif ödeme yöntemleri ve entegre çözümler geliştirerek şirketlerin gider yönetim süreçlerini kolaylaştırıyoruz. Yemek kartı, kurumsal hediye kartı, akaryakıt ve kurumsal seyahat gibi alanlardaki dijital çözümlerimizden her ölçekten şirket yararlanabiliyor. Esasında üç farklı gruba; operasyonel kolaylık ve maliyet avantajı sunduğumuz çözümlerimize başvuran şirketlere, çözümlerimizin nihai kullanıcıları olan şirket çalışanlara ve üye iş yeri ağımızdaki işletmelere hizmet veriyoruz. Bu üç grubu da kapsayan geniş bir hizmet yelpazemiz var. Sektörde yaklaşık 25 yıllık deneyimimiz var. Pazara girdiğimiz günden bugüne, geliştirdiğimiz teknoloji altyapılarıyla ve müşterilerimizin ihtiyaçlarını öngörerek devreye aldığımız yeni ürünlerle hem şirketimizin faaliyet alanlarını çeşitlendirdik hem de sektörümüzün gelişimine yön verdik. Örneğin, yemek kartı sektöründe ilk temassız ödemeyi, sektörün ilk sadakat programını, ilk akıllı mobil uygulamayı, ardından ilk mobil cüzdan uygulamasını, ilk karekodla ödemeyi, ilk mobil ödeme alma uygulamasını devreye aldık. Kısacası hem işletmelerin hem de bireysel kullanıcıların yararlandığı geniş bir platform sunuyoruz ve her sene yeni iş birlikleri ile bu platformun kapsayıcılığını artırıyoruz diyebilirim. Multinet Up olarak binlerce üye iş yerine ve milyonlarca kart kullanıcısına hizmet veriyorsunuz. Bu bağlamda Horeca sektörüne sunduğunuz hizmet ve avantajlar nelerdir? Evet, çok geniş ve kapalı devre üye ağını yönetiyoruz. Yönettiğimiz bu geniş ağın en önemli bacağını Horedeflerimiz var. Bildiğiniz gibi özellikle bizim sektörümüzde enerji ve gıda israfı konularında ciddi problemler var. Farkındalık oluşturma ve israfı önleyici bir dizi çalışmamız mevcut. Yakın zamanda burada sivil toplum kuruluşları ve girişimler ile beraber hareket ettiğimiz yeni projelerimizi de duyuracağız. Güncel Ar-Ge çalışmalarınız hakkında neler söylemek istersiniz? Belirttiğim gibi veri en önemli gündemlerimiz arasında. Topladığımız verinin etkin yönetimi ile üyelerimize kazanç sağlayacak yeni teknolojik yatırımlar ve iş modelleri üzerinde çalışıyoruz. Bu kapsamda önceliğimiz, ödeme yöntemlerinde gelişen teknolojiye ve regülasyonlara uyum. Özellikle hızlı ve pratik kullanımı ile sahada çok sevilen bir mobil ödeme alma uygulamamız var, MultiPOS. 104.000 noktada ve her ay aktif kullanılan bu uygulama ile sorunsuz, sarf malzeme gideri olmadan üyelerimizin ödeme almalarını ağlıyoruz. İlerleyen süreçte MultiPOS’a yönelik yapacağımız yeni geliştirmeler ile üye iş yerimizin farklı ihtiyaçlarına da cevap verebileceğiz. Multinet Up, geçtiğimiz aylarda B2B Excellence Awards’ta Müşteri Deneyimi büyük ödülünü ve yemek kartı kategorisinde Yılın En İtibarlı İş Ortağı ödülünü kazandı. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir? Yaptığımız araştırmalara göre kart kullanıcılarının memnuniyetini en olumlu etkileyen faktörlerin başında üye ağımızın yapısı ve genişliği geliyor. Bu başarımızda tüm üyelerimizin payı var. Bunun yanında kart kullanıcılarımıza ve kurumlara sunduğumuz deneyimin bu ödüllerle değerlendirilmesi bizim için çok değerli. Bu uçtan ucu deneyimin her bir noktasında hem bizim hem de üyelerimizin ciddi emeği var. Multinet Up, yemek kartı dışında birçok yenilikçi ödeme çözümlerine olanak sağlıyor. Bu bağlamda yeni iş birlikleriniz hakkında ne söylemek istersiniz? Bu konuda şimdilik çok detay veremiyorum, devam eden bir sürecin içindeyiz. Çok yakın bir zamanda Türkiye’nin büyük online alışveriş platformlarından bir tanesinde, kazandığınız puanların Multinet üye ağında harcanabileceği bir projeyi canlıya alacağız. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Geçtiğimiz dönemde hem dünya hem Türkiye zorlu süreçler yaşadı. Pandemi sonrasında gelişen ekonomik koşullar ve sonrasında hepimizi derinden sarsan deprem… Bu zorlayıcı ortamda en büyük önceliğimiz tüm üyelerimizin sağlıkla, keyifle ve kazançlı bir şekilde işlerine devam edebilmesi oldu. Teknolojiye uyumu hızlandıran dijital çözümler, maliyetleri düşürmeye yönelik yeni hizmetler ve onlara yeni hacim kanalize edebilmek için yaratacağımız alternatif gelir yöntemleri hep önceliğimiz olacak. www.multinet.com.tr ca sektörü kapsıyor. Köşedeki Dönerci Ahmet Usta’dan yerel ve uluslararası zincirlere, pastaneden marketlere 37.000’i aşan işletmeye hizmet veriyoruz. Üyelerimiz ile birlikte büyümek, onların büyümelerine ve teknolojik gelişimlerinde destek olmak en önemli önceliğimiz. Bu anlamda sürekli geliştirmeler yaptığımız iki temel alan var. İlki; ödeme alma altyapılarını dijitalleştirerek, iş süreçlerini optimize etmelerine katkı sunmak. İkincisi ise yeni iş birlikleri kurarak, bu işletmelere farklı kanallar üzerinden yeni müşteri kazanımı ve ciro artışı sağlamak. Bu kapsamda İstanbul Kart, ininal, Alipay gibi ödeme sistemleri ile iş birlikleri kuruyoruz veya Trendyol gibi platformlar ile üyelerimize ilave trafik yönlendiriyoruz. Ayrıca üye iş yerlerimizin hem toplu satın alma gücümüzden yararlanarak tasarruf etmeleri hem de nakit akışı problemlerini bertaraf edebilmeleri için geliştirdiğimiz MultiAvantaj ile hayatlarını kolaylaştırıyoruz. Multinet geçen restoran ve marketler, Multinet yemek kartı ile biriktirdikleri bakiyeleri, vade süresi beklemeden tedarik zincirimizdeki yaklaşık 13.500 tedarikçiden yaptıkları alışverişlerde kullanabiliyor. Özellikle finansmana erişimin zorlaştığı günümüz şartlardan ciddi bir avantaj sağlamış oluyoruz. Horeca sektörü ile ilgili gelecekteki plan ve hedefleriniz nelerdir? İlk hedeflerimizden biri, kart kullanıcılarımızın ihtiyaçları ve beklentileri doğrultusunda tüm Türkiye’de en geniş üye ağı olmak. Bunu sağlarken mevcut üyelerimizin aylık cirosunun etkilenmeyeceği şekilde kontrollü bir büyüme stratejimiz var. Ayrıca alternatif ödeme yöntemleri ve dijital çözümlerimiz ile üyelerimizin ilave ciro ve müşteriye ulaşması için biraz önce değindiğim çalışmalarımız hızla devam ediyor. Çok yakın bir zamanda bunun bir örneğini daha göreceğiz. Önümüzdeki süreç için bir diğer odak noktamız ise veri analitiği çalışmalarımıza hız vermek. Sahip olduğumuz veriyi en doğru şekilde işleyerek hem üye ağımızın hem de kart kullanıcılarımızın hayatlarına dokunan kazan-kazan kampanyalar üzerine çalışıyoruz. Öte yandan sürdürülebilirlik ve sorumlu tüketim alanında önemli heHoreca Sektörünün Teknolojik Gelişmelerine Destek Olmak Önceliğimiz HMG Röportaj Erem Çakıroğlu Üye İş Yeri ve İş Birlikleri Genel Müdür Yardımcısı Tickle Studio is an İstanbul based independent design studio specialised for your branding, packaging and graphic design needs. OUR SERVICES CONTACT Logo Design Brand Identity Design Editorial Design Packaging Design Art Direction Digital Design [email protected] +90 538 978 0178 m @tickle.studio ticklestudio.com WORKS Binlerce yıldır insanoğlu bitkileri şifa amaçlı kullanmıştır. Günümüzde de toplumların %70’i kendini tedavi edebilme, sağlıklı yaşam tarzını iyileştirme, sentetik ilaçların yan etkilerinden kaçınma gibi motivasyonlar ile tıbbi ve aromatik bitkisel yağları tercih etmektedir. 2021 yılında kurulan ve alanında uzman akademisyenlerle 18 ay süren Ar-Ge çalışmalarının ardından 2022’de hayata geçirilen Agreka, “Doğanın Uzmanlığını Harmanlıyoruz!” mottosuyla, tıbbi ve aromatik bitkisel yağların, aromatik suların gücü ile kişilere hayatın her alanında sağlık ve güzellik getirmeyi hedefliyor. Ürün analizleri Anadolu Üniversitesi’nde yapılan Agreka’nın çeşitli faydalar sunan, %100 saf yağlardan üretilen geniş bir ürün portföyü bulunuyor. Tüketici kanalında iyi bir ivme yakalayan Agreka, Horeca kanalında fark yaratmak isteyen müşterilerine özel geliştirilmiş ürünler sunuyor. Agreka otellerin spa bölümleri için konseptlerine uygun masaj yağları, peelingler, vücut ve dudak balmları formüle ediyor, istedikleri boy ve ambalajda tedarik ediyor. Otel odaları için de yeni bir trend öneriyor. Misafirlerinize vücut losyonları veya saç kremleri yerine doğal, bitkisel yağları sunun. Bu amaçla kullanılabilecek ürünler ise saç bakım yağı, ayak bakım yağı, antibakteriyal el bakımı, vücut yağları, doğal parfüm, ağız gargarası, uyku karışımları ve ihtiyaca yönelik diğer ürünler. Ayrıca Agreka kafe ve restoranlar için masalarda sunulacak gül suyu ve lavanta suyu gibi aromatik sulara dikkat çekiyor. Ortamın hoş kokusu ve hijyeni için müşteri ihtiyaçlarına özel aromaterapötik spreyler formüle ediyor. Ve ekliyor; işletmenizi doğanın uzmanlığına bırakın… www.agreka.com.tr Otel, Restoran ve Kafelerinizde Geleceğin Sağlık Trendi ile Fark Yaratın
Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 9 Şirketinizle ilgili bilgi alabilir miyiz? Türkiye sıvı yağ sektörünün lideri Yudum Gıda, üretimine 1975 yılında İstanbul Haliç’teki fabrikasında başladı. 1984 yılında fabrikanın Ayvalık’a taşınmasıyla birlikte yeni yatırımlarla zeytinyağının yanı sıra yemeklik ayçiçek ve mısır yağında da üretim yolculuğu başladı. 2017 yılında şirketimizin unvanı Savola Gıda Türkiye olarak değişti. Yudum markası başta olmak üzere yüksek kalite standartlarıyla ürettiğimiz ürünleri hem Türkiye’de hem ihracat yaptığımız 20’den fazla ülkede tüketicilerimizle buluşturuyoruz. Ayvalık’ta 23.000 m2 açık alan üzerine kurulu üretim tesisimiz, mısır yağı ve ayçiçek yağında yıllık 150.000 ton, zeytinyağında 20.000 ton üretim kapasitesine sahip. Nisan 2018’de yüksek teknolojiye sahip margarin üretim tesisini faaliyete aldık. Böylece Sava ve Vala markalarıyla endüstriyel ve pastacılık yağları pazarına giriş yaptık. Bu yeni üretim tesisimiz, yıllık 30.000 ton üretim kapasitesine sahip. Sektöre getirdiğiniz yeniliklerden bahseder misiniz? Yeni ürününüz Vala Bella Rende Rende’nin sektöre katkısı ne oldu? Savola Gıda Türkiye’nin ana üretim alanı yağ ve ülkemizin yağ uzmanı olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye’deki hikayesi 50 yılı bulan Yudum, hemen hemen her eve giren bir marka. Yudum’un 50 yıllık uzmanlığını ve kalitesini, ülkemizdeki Horeca, pastacılık ve endüstriyel kanallardaki müşterilerimizle buluşturuyoruz. Horeca satış kanalımız ile tüm hotel, restoran ve cafelere; pastacılık satış kanalımız ile pastane, unlu mamül, baklava ve börekçilere ve endüstriyel satış kanalımız ile paketli ürün üreten üreticilere ulaşıyoruz. Horeca, pastacılık ve endüstriyel alanlarda üretim yapan müşterilerimizin ihtiyaç duyduğu tüm ürünleri portföyümüzde sunuyoruz. Portföyümüzde natürel sızma zeytinyağlarından riviera zeytinyağına, ayçiçek yağından mısır yağına kadar Horeca müşterilerimizin ihtiyaç duyduğu sıvı yağ ürünleri yer alıyor. Endüstriyel ve pastacılık yağlarında da müşterilerimizin çözüm ortağı olmanın gururunu taşıyoruz. Yenilikçi ve yüksek kaliteli ürünler geliştirme ilkemiz doğrultusunda ArGe ekiplerimiz, bitkisel pastacılık yağı Vala markamızın yeni ürünü Vala Bella Rende Rende’yi geliştirdi. Su içermeyen bu yenilikçi ürün, özellikle kuru poğaça üretimindeki performansıyla öne çıkıyor. Vala Bella Rende Rende, poğaça hazırlığı sürecinde bloklara ayırma, 12 saat bekletme ve rendeleme gibi aşamaları ortadan kaldırıyor. Ürün direkt hamur ile buluşturulduğu için pastane ve börek ustalarını gereksiz zahmetlerden kurtararak zamandan tasarruf sağlıyor. Esnek yapısı sayesinde tur verilerek yapılan hamurlarda, tur verilme işlemi sırasında hamurla bütünleşerek hamur içerisinde homojen dağılması sayesinde maksimum çıtırlık, parlaklık ve kabarma performansı sağlıyor. Bu özel ürün, mükemmel kıvam ve lezzeti yakalamak için profesyonel ekipler tarafından üç yıl süren çalışmalar sonucunda geliştirildi. Firmanızın zeytinyağı sektörüne yönelik faaliyetlerinden ve ürün gamından kısaca bahseder misiniz? Zeytinyağında farklı tüketici ihtiyaç ve beklentilerini karşılamak amacıyla zengin bir ürün portföyüne sahibiz. Zeytinyağının tadı yetiştiği bölge, ağacın türü, iklimsel koşullar gibi birçok doğal parametreye göre değişebiliyor. Kimi tüketiciler yoğun ve meyvemsi tattaki zeytinyağlarını tercih ederken kimisi çok daha hafif tattaki zeytinyağlarını tercih edebiliyor. Natürel sızma zeytinyağı ürün ailemizde yer alan yoğun, yumuşak ve hafif lezzet ürünlerimiz de bu tüketici içgörüsünden yola çıkarak geliştirildi. Fabrikamızdaki sertifikalı panelistlerimiz, fabrikamıza ulaşan her zeytinyağı partisini duyusal parametreleri açısından değerlendirerek hafif, yumuşak ve yoğun lezzet olarak gruplandırmaktadır. Biz de ürünlerimizi buna göre şişeleyerek tüketicilerimizin tercihine sunmaktayız. Ayrıca Yudum Egemden natürel sızma zeytinyağı ürün portföyümüzde tasarım ödüllü şişelerimizde Soğuk Sıkım, Erken Hasat ve Organik seçeneklerini sunuyoruz. Yudum Egemden Soğuk Sıkım, Ege’nin bereketli topraklarında yetişen zeytinlerin soğuk sıkım tekniği ile sıkılmasıyla üretilen enfes zeytinyağıdır. Zeytinin kendine has kokusu ve lezzetinden vazgeçemeyenler için özenle şişelenmiştir. Henüz tam olarak olgunlaşmamış yeşil taneli zeytinler daha yüksek meyvemsi tat ve kokulara sahiptir. Yudum Egemden Erken Hasat da yine Ege’de yetişen henüz olgunlaşmamış yeşil taneli zeytinlerden elde edilmektedir. Yüksek meyvemsi tadı ve taptaze kokusuyla özel lezzetler arayan damaklar için kısıtlı miktarda üretilmektedir. Yudum Egemden Organik ise organik sertifikalı zeytinlerden üretilen zeytinyağıdır. Dengeli lezzetiyle zeytinyağı sevenlerin sofralarının vazgeçilmezi durumunda. Kızartma, fırınlama ve tencere yemekleri dahil tüm pişirme tekniklerine uygun riviera tipi zeytinyağımızın da hafif lezzeti ve geniş kullanım alanıyla horeca müşterilerimiz için ideal olduğunu söyleyebiliriz. Savola Gıda Türkiye olarak hedefimiz, zeytinyağı tüketiminin artmasını sağlamak. ‘Kaliteli ve lezzetli zeytinyağını herkes tatmalı’ anlayışımızla ülke çapında restoranlarla anlaşıyoruz. Seçkin restoranlara masalara Yudum Egemden zeytinyağlarımızı yerleştirdik. Horeca müşterilerimiz tasarım ödüllü şişelerimize veya “Egem’in Bereketi Kadının Emeği” sosyal sorumluluk projesi kapsamında hazırladığımız şişelerimize masalarında yer açtılar. Egem’in Bereketi Kadının Emeği projemiz, sektörde kadın istihdamını artırmaya yönelik tek örnek. Bu proje ile ev ekonomisine katkı sağlamak isteyen Ayvalıklı kadınlara destek oluyoruz. Proje kapsamında çalışan kadınlar, şişelerimizin her birini kendi elleriyle boyuyorlar. Bir başka deyişle Ayvalıklı kadınların hayalleriyle hayat bulan ve birer sanat eseri niteliğindeki Egemden şişeleri, bir Yudum mutluluk hikayesine dönüşüyor. Sanat eseri olarak gördüğümüz bu tasarım şişeler, Ayvalık’ın nefis zeytinyağı ile doldurulduktan sonra seçkin restoranlarda masalara yerleştiriliyor. Horeca müşterileri size nasıl ulaşabilir? Dağıtım kanallarınız hakkında bizleri bilgilendirir misiniz? Türkiye genelinde 90 aktif distribütörümüz var. Bu geniş distribütör ağı ile tüm Türkiye’ye ulaşıyoruz. Bunun dışında ekibimiz, müşterilerimizin ihtiyaçlarına çözüm bulmak adına çalışıyor. Ayrıca bünyemizde yer alan uzman şeflerimiz ile müşterilerimize özel demo çalışmaları gerçekleştiriyor, uzman şeflerimizin bilgi birikimini müşterilerimizle de paylaşmalarını sağlıyoruz. Üretim, kalite ve ürün geliştirme süreçlerinizden de bahseder misiniz? Üretim tesisimize giren her bir ürün için hammadde kabulünden başlayarak üretimin her safhasında denetim ve analiz süreçlerini titiz bir şekilde yürütüyoruz. Tüm ürünlerimiz için Tarım ve Orman Bakanlığı’nın belirlemiş olduğu parametreler doğrultusunda üretim ve analiz süreçlerini gerçekleştiriyoruz. Sektör ve pazar lideri bir firma olarak tüm girdi ve proseslerde gıda güvenliği ile ilgili risklerin tanımlanmasını, değerlendirilmesini ve kontrolünü sağlayarak, müşteri ve tüketicilerimizin beklentilerini karşılayan, ulusal ve uluslararası mevzuatla uyumlu ve kaliteli ürünler sunuyoruz. Uluslararası arenada faaliyet gösteren bir holdingin parçası olmanın avantajı ile global araştırma ve geliştirme ekibimizin her türlü desteğini alıyoruz. Globaldeki know-how’ı Türkiye’deki çalışmalarımıza taşıyoruz, trendleri sıkı sıkıya takip ediyoruz. Türkiye’deki müşterilerimizin de her zaman güven duydukları çözüm ortağı olmak amacındayız. Bu doğrultuda satış ve Ar-Ge ekiplerimiz ile uzman şeflerimiz müşterilerimizle birebir iletişimde kalıyor ve bu sayede müşterilerimizin ihtiyacını anlıyoruz. Ardından her müşterimize özel ürünler, çözümler sunuyoruz. Firma olarak önümüzdeki dönem hedefleriniz nelerdir? Müşterilerimizin en güvenilir çözüm ortağı olarak yenilikçi ürünler sunmaya ve yerli üretimin artırılması için çalışmaya devam etmeyi hedefliyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz alanla direkt bağlantılı sosyal sorumluluk projeleri ile ekonomik ve toplumsal alanda katma değer yaratmaya çalışıyoruz. Projelerimizden ilki olan ‘Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi’ni 2020 yılında, Tohum Derneği iş birliği ve Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü teknik desteği ile başlattık. Proje ile Türkiye’nin verim ve kalite bakımından dünya pazarında söz sahibi olmasını sağlayacak yüksek kaliteli yerli tohum çeşitleri geliştirmeyi hedefliyoruz. Tekirdağ ve Konya’daki çiftçiler ile yaptığımız deneme ekimlerinin ve hasatın ardından bu yıl Adana’daki çiftçiler ile buluşuyoruz. 2022’de yine Tohum Derneği iş birliği ile verimsiz delice ağaçları için Delice Tipi Zeytin Ağaçlarının Aşılanarak Ekonomiye Kazandırılması ve Çiftçilerin Desteklenmesi Projesi’ni başlattık. Her iki projede de amacımız yerli üretimin artırılmasına katkıda bulunmak. www.savolagida.com.tr Kaliteli ve Lezzetli Zeytinyağını Herkes Tatmalı HMG Röportaj Burak Türköz Savola Gıda Türkiye Satış Direktörü Pastane ve Börekçi Ustaları İçin Özel Ürün Vala Bella Rende Rende
10 Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 Röportaja başlamadan önce sizi biraz tanıyabilir miyiz? Sabancı Üniversitesinin Ekonomi bölümünden mezun olduktan sonra İngiltere Bournemouth Üniversitesi’nde “Tourism & Hospitality Management” alanında yüksek lisans yaptım. Ardından orta okul zamanlarımdan başlayan mutfağa ilgimi daha profesyonel bir boyuta taşımak amacıyla Mutfak Sanatları Akademisi’nde Aşçılık eğitimi alarak sektöre girdim. Birkaç kısa restoran deneyiminden sonra ekşi maya ekmek ile tanıştım ve bunun üzerine odaklanmak istedim. Bröd’ün kuruluşunu ve günümüze kadarki gelişimini okuyucularımız için anlatabilir misiniz? Ekşi maya ekmek yapımına olan merakım, beni konu hakkında çok fazla yabancı kaynak okumaya teşvik etti. Bu sayede ekmek yapımıyla ilgili farklı bilgiler edindim. İngiltere’de ekmek ile ilgili bir kursa katıldım. Farklı ülkelerdeki birçok fırını dolaştım ve ülkemizde alışık olduğumuz ekmeğin çok daha ötesinde ekmek yapılabileceğini fark ettim. Önceleri evde denemeler yapmaya başladım. 2014 yılında ise yaptığım bu ekmekleri insanların tepkisini ölçmek amacıyla satmaya koyuldum. Aldığım olumlu tepkiler beni bir fırın açma konusunda cesaretlendirdi. 2015 yılında ise Nişantaşı’nda Bröd’ü açtık. Bu süre zarfında yaptığımız ürünler insanlar tarafından takdirle karşılandı. 2017 yılında Timeout İstanbul Yeme İçme Ödülleri’nde “En İyi Ekmek” ödülünü aldık. 2018 yılında artan talebi karşılamak ve büyüyebilmek amacıyla ekmek üretimini imalathaneye taşıdık. 2021 yılında ise Suadiye şubemizi açarak, Anadolu Yakası’nda da hizmet vermeye başladık. Yıllardır aynı mayayı, aynı unları ve aynı sistemi kullanarak ekmek yapmaya devam ediyoruz. Bu işte kalitenin ve sürdürülebilirliğin çok önemli olduğunu biliyoruz. Un ve unlu mamuller hem tüketici hem Horeca sektörü için her geçen gün daha fazla önem kazanıyor. Bu bağlamda sektördeki yerinizi ve yükselişinizi anlatabilir misiniz? İlerleyen dönemlerde franchise vermeyi düşünebilir misiniz? Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir? Perakende satışta yıllardır çok kemik bir kitlemiz olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bu kitle ekmeğe verilen önemin yıllar içerisinde artmasıyla her geçen gün büyüyor. Bu dönemde irili ufaklı çok fazla artizan fırın açıldı. İstanbul’un birçok yerinde çok güzel konseptte, farklı ürün skalasına sahip dükkanlar var. Fakat ekmek kalitesini baz aldığımızda, konumuzda başka bir seviyede olduğumuzu söyleme konusunda artık beis görmüyorum. Yıllar içerisinde yurtdışından da olmak üzere çok fazla franchise teklifi aldık fakat zamanın şartlarında olumlu değerlendirmedik. Şimdi franchise verir miyiz sorusunun cevabı ise elbette şartlara, firmaya ve bölgeye göre değişebilir ama özümüzü kaybetmediğimiz sürece neden olmasın. Hala ulaşamadığımız birçok potansiyel olduğunu görüyoruz. Ekmek çok temel bir ürün, insanlar artık iyi ekmeği özellikle arıyor. Bu durum 5 yıl önce böyle değildi. Hem İstanbul’da hem başka bir şehirde yeni şube planlarımız var. Bireysel ürün satışı dışında Horeca sektörüne yönelik ürün ve hizmetlerinizden bahsedebilir misiniz? İki şubemiz dışında, kurye hizmeti ile birçok yere teslimat yapıyoruz. Yakın zamanda Anadolu Yakası’nda hatrı sayılır şarküteri ve marketler ile işbirliği yapmaya başladık. Bu şekilde daha fazla insana ekmeğimizi ulaştırmayı hedefliyoruz. Horeca sektöründe ise yine bilinen birçok kafe, restoran ve otelin iş ortağıyız. İşletmelerin menülerinde iyi ekmek kullanma arzusu birkaç yıldır giderek artıyor ve yüklü bir talep oluşturuyor. Günlük ürettiğimiz ekmeğin önemli bir kısmını Horeca’ya ayırıyoruz. Horeca sektörüne özel ürettiğiniz ürünler var mı, varsa bu ürünleri detaylandırabilir misiniz? Genellikle en klasik ve tüm eşleşmelere uygun olan Bröd ekmeğimiz talep ediliyor. Ben bu ekmeğe sofra ekmeği de diyorum. Biz de kendi menümüzde bu ekmeği kullanıyoruz. Boyutu ve gramajı itibariyle işletmelerin rahatça kullanabildiği bir ekmek. Çok sık olmasa da farklı boyutlarda ekmekler ürettik. Fakat tercihimiz kendi dükkanlarımıza ürettiğimiz şekliyle bu talepleri karşılamak. İşletmenizde ekmek dışında başka hangi ürünleriniz bulunmaktadır? Bu ürünleri okuyucularımız için detaylandırabilir misiniz? İki şubede de 10 farklı çeşit ekşi maya ekmek var. Buğday, tam buğday, çavdar ve siyez unları en çok kullandığımız unlar. Glütensiz ekmeğimiz de çokça talep edilen bir ekmek. Bunlar dışında tekli ve paketli satılan birçok kurabiye çeşidi, grissini ve kıtır gibi tuzlu ürünler, kruvasanlar, raw barlar, ekmek eşlikçisi olarak adlandırdığımız tulum pate, otlu tereyağı gibi kavanozlu ürünler mevcut. Özellikle Suadiye şubesinde tart, kiş, kek gibi alternatiflerimiz daha fazla. Her iki şubede de kendi ekmeğimizden tostlar ve sandviçler yapıyoruz. Kahve ve çeşitli içecekler de elbette mevcut. Nişantaşı’nda şubat ayında Bröd Eatery konseptine geçtik ve mutfağı biraz daha güçlendirdik. Bu konseptte yine kendi ekmeklerimiz ile yumurtalı kahvaltı alternatifleri, tostlar, burgerler, tacolar, özel sandviçler, bowllar bulunuyor. İyi ekmeğin yemeğe olan etkisini özellikle vurgulamak istiyoruz. Son olarak yeme içme sektörüne dair eklemek istediğiniz bir konu var mı? Pandemi sonrası tüketici alışkanlıklarında oluşan değişim, işletmeleri paket servise ve daha küçük menülere itmişti. Şimdi o zor dönemi bir derece atlattık fakat son zamanlardaki ekonomik gelişmelere ve artan kura bağlı olarak yükselişe geçen maliyetler yine işletmeleri yeni yollar bulmaya sürükleyecek gibi gözüküyor. Bu durum aynı standartı koruyabilmek amacıyla ilk olarak fiyatlara yansıyor ve müşteri kaybına/memnuniyetsizliğine sebep olabiliyor. Yağmur yağdığında bile olumsuz etkilenebilen yeme içme sektörü için bu bilinmezlik çok tehlikeli. Umarım daha stabil dönemlere yakın zamanda gireriz ve bu tüm sektörü bir nebze olsun rahatlatır. www.brod.com.tr Ekmek Kalitesinde Başka Bir Seviyedeyiz HMG Röportaj Erman Girgin Kurucu brodistanbul
Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 11 Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme Hizmetleri, yeni hedefleri doğrultusunda artık Pluxee markası ile yoluna devam ederek yan haklar ve çalışan bağlılığı alanındaki global lider marka konumunu bir adım daha ileri taşıyor. Tüm paydaşları için değer yaratarak büyüme stratejisini güçlendirmeyi hedefleyen Pluxee, çalışan dünyasındaki değişimler ve çalışanların bireysel esenlik beklentileri doğrultusunda, hayatı kolaylaştıran çözümler geliştiren iş ortağı olarak müşterilerini daha fazla desteklemeye hazırlanıyor. Sodexo Grubu’ndan aldığı vizyon ve değerlerin gücünü de arkasına alarak yan haklar ve çalışan bağlılığı alanında fark yaratmaya hazırlanan Pluxee, yeni markanın kattığı güç ile Sodexo Grubu tarafından 5 Nisan 2023’te duyurulan yeniden yapılanma projesiyle borsada ayrı olarak işlem görme sürecinde önemli bir adım atacak. Pluxee Genel Müdürü Aurélien Sonet, konuya ilişkin yaptığı açıklamada; “Pluxee büyüyen bir pazarda vizyonumuzu ve güçlü hedeflerimizi somutlaştıran genç, dijital, pozitif ve yenilikçi bir marka. Bu marka ile kendimizi yeniden tanımlıyoruz. Güçlendirilmiş kimliğimiz, müşterilerimiz ve iş ortaklarımız için bizi farklılaştıracak en önemli unsur olacak ve özellikle dijital alanda yeni yetenekler için daha çekici olmamızı sağlayacak.” ifadelerini kullandı. Neden yeni bir marka? Pluxee, şirketlerin gelişmiş ve dijital bir çalışan deneyimi için tercih ettiği güvenilir iş ortağı olarak, yeni kimliği sayesinde son derece dinamik bir pazarda kendini daha güçlü bir şekilde farklılaştırmayı hedefliyor. Büyük değişimlerin yaşandığı iş dünyasında şirketlerin çalışanlarına yenilikçi ve kişiselleştirilmiş çözümler sunarak müşterilerinin işveren markalarını güçlendirmesini sağlayacak Pluxee, çalışanların ise hayatlarında değerli olan her şeyi dolu dolu yaşamalarına destek olmayı hedefliyor. Pluxee 2025 stratejik planı kapsamında; özellikle KOBİ’ler arasındaki penetrasyon oranını yükselterek en başından beri ana faaliyet alanı olan yemek ve gıda avantajları işini ivmelendirmeyi hedefliyor. Satın alma gücünü ve çalışan bağlılığını desteklemek için iyi yaşam, hediye ve ödül ile ulaşım ürünlerinin kapsamını genişletecek olan Pluxee, tek bir dijital platform aracılığıyla hizmetlerini müşterilerinin çalışanları için daha erişilebilir hale getirmeyi amaçlıyor. Son olarak Pluxee, Ağustos ayında Brezilya’dan başlayarak halihazırda faaliyet gösterdiği 31 ülkede kademeli olarak hayata geçirilecek. www.pluxeegroup.com Türkiye’nin önde gelen peynir markalarından Ekici Peynir, Brüksel merkezli bünyesinde birçok Michelin yıldızlı uzman şef bulunduran ve dünyanın en prestijli kuruluşlarından biri olan Uluslararası Tat ve Kalite Enstitüsü (International Taste Institute ITI) tarafından düzenlenen tat değerlendirmeleri sonucunda Ekici Mavi Küflü Peynir ile “Superior Taste Award” almaya hak kazandı. Türkiye’deki ilk Kristal Lezzet Ödülü’nü kazanan Ekici Süzme Peynir, 2019 yılından bu yana üst üste üç yıldız aldı. Başarılarını devam ettiren Ekici Peynir bu yıl da dördüncü kez üç yıldız alarak Kristal Lezzet Ödülü’nü korumaya devam ediyor. 60 yılı aşkın süredir Türk damak tadına uygun peynirler üreten Ekici, Türkiye’yi dünyada temsil eden bir peynir markası olarak birbirinden lezzetli ürünlerini her geçen gün daha da çeşitlendirerek çalışmalarını sürdürüyor. www.ekicipeynir.com Sodexo’da Önemli Değişim Mavi Küflü Peynire “Üç Yıldız” Şef Ebru Baybara Demir, gastronomiyi entegrasyon için güçlü bir araç olarak kullandığı, Türkiye’de yaşayan tüm kadınları kapsayıcılıkla güçlendirdiği, önyargıları ortadan kaldırdığı ve kültürel alışverişin zenginliklerini sergilediği için 2023 Basque Culinary World Prize - (Bask Dünya Aşçılık Ödülü) sahibi seçildi. 2023 Türkiye-Suriye depremlerinden sonra binlerce kişiye sıcak yemek dağıtmaktan yerel buğdayın yeniden canlandırılmasına, ürünlerin ulusal pazara ulaştırılması ve atık yönetimine kadar Ebru Baybara Demir, doğanın aşçı gücünü bizlere gösterdi. Sarsılmaz bir insancıl ruhla ve mutfak uzmanlığıyla tüm topluma uzandı. Şef Ebru Baybara Demir ödül hakkında şunları söyledi: “Gastronomi dünyasının Nobel’i sayılan Basque Culinary World Prize’a beni layık gören jüriye teşekkürlerimi iletiyorum. Bu ödül, gıdanın ve yemek pişirmenin insanların yaşamları ve toplumlar üzerindeki önemli etkisini vurguluyor. Bunu ilk kez 25 yıl önce, bir grup kadının bana inanarak yola çıktığı Mardin’de öğrendim. O günden bu yana yolculuğum, topraktan tabağa ve yeniden toprağa uzanan gıdanın yaşam döngüsünde insana, çevreye ve topluma fayda sağlayan girişimlere adandı.” Jüri Başkanı Joan Roca ise şunları ekledi: “Ebru, insanlığın, bağlılığın ve gücün olağanüstü bir örneğidir. Buna ek olarak, gastronomide farklı alanları birbirine entegre etme başarısı, iklim değişikliğinin ilerlemesine karşı bir savunma olarak biyo çeşitliliğin önemini ortaya koymanın yanı sıra kullandığımız malzemelerin nasıl beslendiği konusunda toprağın önemini de vurgulamaktadır. Çalışmaları, toprağını bırakma zorunda kalan insanların entegrasyonunda gıdanın nasıl kullanılabileceğini ve kalkınma fırsatları yaratma becerisini vurguluyor. Çabaları, farklı kültürler arasında diyalog için alan yaratmada yemek yapmanın rolünü de ortaya koyuyor. Ebru’nun çalışmaları son yirmi yıldır bu konulardaki soruları yanıtlıyor, tutarlı ve ısrarlı bir şekilde ortak sorunların ele alınmasında bağlantı kurmanın, iş birliğinin ve sinerjinin ne kadar merkezi olduğunu gösteriyor.’’ 1000 şefin aday gösterildiği ve 700 şefin değerlendirildiği Gastronominin Nobel’i olarak adlandırılan Basque Culinary World Prize (BCWP) 2023’ün kazananı Ebru Baybara Demir aynı zamanda bu ödülü Türkiye’ye taşıyan ilk Türk kadın şef oldu. www.ebrubaybarademir.com Şef Ebru Baybara Demir 2023 Basque Culinary World Prize’ı Kazandı
12 Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 Doğanay’ın enfes yoğun lezzeti ve şık cam şişesi ile dikkat çeken yepyeni ürünü DoğanayGurme Şalgam, sofralarda yerini almaya başladı. Benzersiz Doğanay Şalgam tarifine daha fazla mor havuç ve biraz da sarımsak eklenmesiyle hazırlanan ve böylece daha yoğun bir tat sunan Doğanay Gurme Şalgam, acılı ve acısız çeşidi ile lezzeti ve sağlığı tercih edenlerin bir numarası olacak. Etli yemeklerden zeytinyağlılara, dolmalardan balıklara her yemeğin favori eşlikçisi olacak. Camın şıklığı ile birleşen premium ambalajıyla Gurme Şalgam, özel şişesi ile sofralara farklılık da kazandırıyor. Geleneksel lezzetleri Türk ve dünya sofralarına kazandırmak için 1997’den bu yana faaliyet gösteren Doğanay, yenilikçi anlayışıyla sürekli genişlettiği ürün gamıyla bugün şalgamın yanı sıra meyveli içecek ve sirke & sos kategorilerinde de üretim gerçekleştiriyor. Kalite ve lezzeti bir arada sunan Doğanay, Anadolu’nun benzersiz lezzetlerini sürekli geliştirerek tanıtmaya devam ediyor. www.doganaygida.com.tr Sofralar Yepyeni Bir Lezzete Kavuştu Röportajımıza başlamadan önce kısaca kendinizden ve firmanızdan bahseder misiniz? Bilkent Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı bölümünden 2004 yılında mezun olmamın ardından Domus Academy Milano’ya kabul edilerek Endüstri Ürünleri Tasarımı üzerine yüksek lisans eğitimini tamamladım. Bu süreçte, Giovanni Lauda, Dante Donegani ve Francisco Gomez Paz gibi uluslararası alanda değerli isimlerin atölye çalışmalarına katıldım. İtalya’daki eğitim dönemi sonrasında Türkiye’ye dönerek sektörün önde gelen firmalarında çalışmıştım ve danışmanlık yaptım. 2012 yılında Renda Helin Design Studio‘yu kurdum ve yurt, konut, ofis, restoran vb. farklı yapı ve mekan tiplerine yönelik, mimari ve iç mimari tasarım çalışmalarına, İstanbul’da yer alan ofisimizde devam ediyoruz. Projelerinizin detayları için ilham kaynağını nerelerden alıyorsunuz? İlham kaynaklarımız çok değişken. Hayatımızın her anında, pek çok farklı şeyden ilham alabiliyoruz. Bazen bir sanatçıdan bazen bir illüstratörden bazen projenin konumdan bazen tarihten. Örneğin, ev projelerimizin birinde müşterimizin soyadından ilham alıp evin hikayesini oluşturmuştuk. Hikayeler önceliğimiz diyebiliriz. Tasarladığımız her mekanın ve her projenin kendine ait bir hikayesi ve bambaşka bir ilham kaynağı oluyor. Bugüne kadar pek çok ödüle layık görüldünüz. Aynı zamanda European Property Awards bünyesinde ödül alan en genç kadın ünvanına da sahipsiniz. Sizce bu başarızın temel sebepleri nelerdir? Bulunduğumuz noktanın ve bugüne kadar ki başarılarımızın temel sebeplerinin genç yaşta ne istediğini bilmek, çok çalışmak ve asla vazgeçememek olduğuna inanıyorum. Horeca sektörü ile alakalı hangi projelerde çalıştınız? Bize Horeca sektörü ile alakalı projelerinizden detaylı bahsedebilir misiniz? Bugüne kadar pek çok faklı projede yer aldık. Bar, bakery, kafe ve restoranlar tasarladık. Bunların içinde en çok tanınanlar, bar olarak Bağdat Caddesi’nde yer alan Old English Pub; bakery olarak da Urban Bread markasını söyleyebiliriz. Son olarak tasarladığımız projelerimizden ise Galata Lüleci Hendek’te bulunan Eugenie ve Yeniköy’deki Manca Yeniköy restoran&kafe projelerimizi çok severek tasarladık. Sizce mekanları sürdürülebilir kılmak için nasıl tasarımlar yapılması gerekiyor? Benim açımdan sürdürülebilir bir mekana sahip olmak için; gün ışığı ve temiz hava kullanımı, doğal malzemelerin ve sürdürülebilir enerjilerin mümkün olduğunca altyapıda bulunması gerekmektedir. Ayrıca iyi bir ışık ve akustikte her zaman bir mekanın olmazsa olmazları arasındadır. Yakın zamanda Galata’da tamamladığınız Eugenie İstanbul projenizde, sizi en çok heyecanlandıran bölümü neresiydi? Eugenie, bizim için baştan sona çok heyecanlı bir projeydi. Her şeyden önce tarihi Papadopoulos Apartmanının altında yer alması ve menünün hikayesi bizi en çok heyecanlandıran detaylardı. Hikaye Napolyon’un eşi Fransa İmparatoriçesi Eugenie’nin Sultan Abdülaziz‘i Beylerbeyi Sarayı’nda ziyaretine dayanıyor. Beylerbeyi Sarayı’nda, Sultan Abdülaziz’in Eugenie şerefine verdiği davetteki yemek, mekanın menüsü için ilham kaynağı olmuş. Dolayısıyla bizimde hikayemizi oluşturduğumuz ana kaynak oldu. Aynı zamanda, mekanda değerli sanatçı İsmail Acar’ın eserlerinin kullanılacak olması da bizi ayrıca heyecanlandırmıştı. Son olarak hayata geçireceğiniz yeni projeleriniz varsa okuyucularımız için anlatabilir misiniz? Şu an Galata’da, Serdar-ı EkremCaddesi’nde kafe, şarküteri ve gıda satışının bir arada olduğu yeni bir konseptimiz var. Eylül ayı başında tamamlanması hedefleniyor. www.rendahelin.com Hikayesi Olan Mekanlar HMG Röportaj Renda Helin Çilalioğlu Çizer Kurucu & Y. İç Mimar
Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 13 1.röportajdan devam Kokulandırmada hangi ürün nerede kullanılmalı? Kokulandırmada hangi ürünü nerede kullanabileceğiniz konusu, alanın büyüklüğüne göre değişir çünkü hepsinin farklı bir etki alanı vardır. Bu açıdan kokulandırma ve iklimlendirme birbirlerine çok benzerler. Daha iyi anlaşılabilmesi için yelpaze, vantilatör ve klimanın farklı kullanım alanlarını örnek olarak göstereyim. Klimayı büyük alanlarda kullanırken daha küçük bir alan için vantilatörü tercih ederiz. Biraz daha ufak bir alanda da vantilatör rahatsızlık verebileceğinden yelpazeyi uygun görürüz. Ürün seçiminde alan büyüklüğü gibi tabii ki ortamdaki kokunun yoğunluğu da önemlidir. Yukarıdaki klima ve vantilatör örneğine devam ederek açıklayalım. Aynı alana sahip iki oda düşünelim; birisi İstanbul’da diğeri ise Antalya’da. Mayıs ayında İstanbul’da bir vantilatör işinizi görebilecekken Antalya’da sıcaklık çok yüksek olacağından, metrekaresi aynı olduğu halde vantilatör yerine klima kullanmayı tercih edersiniz. Kokulandırmada da benzer bir durum söz konusudur. İki odadan bir tanesinde koku sorunu yaşanmazken diğerinde sigara veya gider kokusu varsa, odanın alanı küçük dahi olsa çubuklu koku yerine koku makinesi kullanmalısınız. İpuçlarında bahsettiğim ‘doğru’ kelimesi etki ve maliyettir. Mesela koku kesesi, koku makinesine göre çok daha uygun görünür fakat onu salonda kullanırsanız hem alan büyük olduğu için etkisini tam hissedemezsiniz hem de salondaki hava sirkülasyonundan dolayı kokunuz çok çabuk biter. Koku kesesinin fiyatı, koku makinesininkine göre epeyce ucuz olsa da salonu bu şekilde kokulandırmak size daha pahalıya mal olacaktır. Bu durumu gene iklimlendirmeyle açıklamak gerekirse salonu yelpaze ile serinletebilmek için gereken yelpaze ve yelpazelemek için ihtiyaç duyulan iş gücünü gözünüzde bir canlandırın. Oysa bunun yerine klima kullanmanız çok daha verimli ve pratiktir. Tam tersinde ise eğer dolap gibi bir alanda kese yerine koku makinesi kullanırsanız hem bunaltacak kadar yoğun koku oluşturacak hem küçük bir alanı kokulandırmak için gereksiz yere fazla ürün ve elektrik sarfiyatı yapacaksınız. Bir de üstüne bunun için de daha pahalı bir ürün tercih etmiş olacaksınız. Tabii ki bazı istisnai durumlar vardır. Örneğin çok ufak bir salonda (Amerikan mutfak olmamalı) koku makinesi yerine çubuklu koku olması veya rahatsız edici derecede kötü kokan bir tuvalette çubuklu kokudansa koku makinesi bulunması daha verimlidir. Koku makinesi ve çubuklu koku kullanılan alanlarda buhurdanlık da kullanılabilir. Pratik olmasa da dekoratif ve koku makinesine nazaran daha ucuz, çubuklu kokuya nazaran da daha etkilidir. Etkili bir kokulandırma için bunlarla beraber kesinlikle kullanmanız gereken ürün “tekstil kokusudur” çünkü ortamdaki halı, perde ve minder gibi tekstil ürünleri, başlıca kötü koku kaynaklarıdır. Bunların sürekli temiz tutulması maalesef mümkün değildir, kaldı ki temiz oldukları halde rutubet kokusu da sinebilir. Temizliğin olmasa da temizlik kokusunun alternatifi olarak, buralardan gelen kötü kokuları tekstil kokusu ile giderdiğinizde, ortamda kullanacağınız diğer kokulu ürünlerden çok daha yüksek verim alırsınız. Tekstil kokusunda dikkat edilmesi gereken en önemli husus, ürünün ortam kokulandırması için değil de tekstilden gelen kokuların yok edilmesi için kullanılmasıdır. Muhakkak koku da verecektir fakat asıl görevi; tekstillere sinmiş yemek, sigara ve rutubet gibi istenmeyen kokuları yok etmesidir. Özetle, daha etkili ve verimli bir kokulandırma istiyorsanız öncelikli olarak mutlaka tekstillerden gelen istenmeyen kokuları dindirmelisiniz. Kokulandırmada doğru ürün seçimi, memnuniyeti muazzam ölçüde etkiler. Ceketinizdeki sinmiş sigara kokusunu yok edebilecek tekstil kokusunu, mutfakta yemek kokusuyla baş etmek için koku makinesi yerine kullanmanız; diş macunundan, deodorant etkisi beklemenize benzer. Ortam kokularının maliyetleri nasıl hesaplanır? Ortam kokularında maliyet hesabı yapmak kolay değil. Eğer şişe hacmi üstünden kıyaslarsanız çok yanıltıcı olur çünkü ucuz olanı almak her zaman daha mantıklı gelecektir. Daha iyi açıklamak için kumaş örneğini verebilirim; bazı gömlekler iki yıkamada çekerken, kaliteli olanları yıllarca yıkayabiliyorsunuz. Böylece alırken daha pahalı gibi gözükse de gömlek uzun süre giydikçe ucuzluyor. Kokuda etkiyi bu yönüyle kumaşa benzetirim. Fakat önemli olan ilk önce kokuyu beğenmiş olmanız gerekir. Kültürümüze yerleşmiş olan “Ucuz etin yahnisi tatsız olur.” sözü durumu net olarak açıklar. Beğeniniz kazanan markayı kullandığınız süreyi ve alanı dikkate alarak; ortam kokusu maliyeti “günlük” olarak hesaplanmalıdır. Bu bakış günlük masrafları, diğer tüketim ürünlerine (çay, kahve, çikolata vb.) nazaran çok daha düşük çıkacaktır. Pahalı ve ucuz ortam kokusu satan markalar arasındaki günlük fiyat farkı da aynı şekilde incelendiğinde yüksek olmayacaktır. bir sonraki sayıda devam edecek www.clubveronique.com Sektörün En Etkili Aksesuarı: HMG Röportaj Serisi - 2 Cem Temuroğlu Genel Müdür Koku Maslak Mahallesi AOS 12.Sokak Parçacılar İş Merkezi No:403/6 Sarıyer - İstanbul / TÜRKİYE +90 212 286 36 56 astronutturkey.com besnut.com BE HoReCa BE HoReCa ‘Kaliteli farklık’ sloganıyla yola çıkan ve ilk şubesini 2018 yılında, Anadolu Yakası Erenköy’de hizmetinize sunan Pastiera, dünya mutfaklarından seçilmiş lezzetleri, profesyonel hizmet ve hijyen kuralları, farklı tatlara uyarladığı reçeteleri ve modern mimarisi ile müşteri memnuniyetini esas alarak yola devam ediyor. Dünya genelindeki lokal lezzetlerin orijinalliğini korurken kendi yorumlarımız ve ürün geliştirme çabamız ile müdavimlerimize sürekli farklılık taşımamız, onları her defasında şaşırtmamız bizim temel farklılıklarımızdır. Gelato Artiginale akımının, Türkiye’deki öncülerinden olan Pastiera’nın misafirlerine sunduğu gelatove sorbelerin en büyük özelliği uzun stoklu olmamasıdır. Bizim için nitelikli gelato taze ve besin değerleri korunmuş gelatodur. Dünyaca ünlü Fransız pastacılığının en ileri üretim tekniklerinin kullanıldığı, hafif pastacılık ürünlerimizin üretim süreçlerine dayalı en kaliteli ürünü sunan, nitelikli pastacılık akımının Türkiye’deki en başarılı temsilcilerinden biriyiz. Çikolatanın, kakao çekirdeğinden tablete kadar olan tüm aşamalarını hassasiyet ile işlediğimiz tesisimizde, sürekli taze çikolatalar üretmeye devam ediyoruz. Aynı zamanda uyguladığımız gelato ve pastacılık reçetelerine göre farklılıklar gösteren, dünyanın en büyük çikolata markaları ile de partnerlik etmekteyiz. Dünyanın çeşitli bölgelerinden gelen yeşil kahve çekirdeklerinin kavurma profillerini sürekli güncelliyor ve bu şekilde misafirlerimize taze kahve sunuyoruz. Zincir kahve markaları yurtdışından gelen ve 1 yıldan uzun süreli kahveleri piyasaya sürerken Pastiera olarak ileri kavurma teknikleri ile kaliteli kahve sunmaktadır. Nitelikli kahve akımının bir gelatoshop içerisinde uygulanabilirliğini gösteriyoruz. www.lugelato.com Doğallık ve Tazelik Tek Bir Noktada
Çünkü insan kendisi de vizyonunu zaman içinde bu şekilde geliştirebiliyor. Aynı zamanda bir aşçı ya da şefin dünyayı takip edebilmesi için en az orta düzey İngilizce bilmesi gerekiyor. Aşçı olarak kendinizi tanımanız ve yeteneklerinizin sınırlarını keşfedip hedefler belirlemenin önemli olduğunu düşünüyorum. Yol uzun ve engebeli olduğu için motivasyon kaybı yaşadığım dönemlerde, bana ilham verecek unsurlara yakın dururdum. Yeri geldiği için örnek vermek istiyorum. Ben kırklı yaşlarımın sonlarındayım ve kendi imkanlarımla ilişki kurduğum 2 Michelin yıldızlı bir restoranda bu sonbahar iki ay staj yapacağım. Yani öğrenmenin sınırı, yaşı ve sonu yok. Her şeyden önce bu işin bir maraton koşusu olduğunu unutmamak gerekiyor. Aşçılık; maraton koşabilenlerin mesleği. Mesleği seviyorsanız ve kararlıysanız kimse önünüzde duramaz. Son olarak sektöre dair eklemek istediğiniz bir konu var mı? Sektör yatırımlarının çeşitlenmesini, Anadolu’da cesur ve yenilikçi yatırımlar yapılarak nitelikli gastronominin tüm Türkiye’ye yayılmasını diliyorum. Horeca sektöründeki tekdüze cheesecake kahve kültürünün kırılması gerektiğini düşünüyorum. Tutan bir formüle yapışmak yerine bazen de tutan yeni formüller ortaya atmak gerekiyor. Bunun için de cesur yatırımcı, bilinçli ve talep eden misafir ve yenilikçi, kararlı şef üçgenine ihtiyaç var. www.betahomesapanca.com 14 Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 Aşçılık, Maraton Koşabilenlerin Mesleği Röportaja başlamadan önce kendinizden ve kariyerinizden bahsedebilir misiniz? İstanbullu bir ailenin tek çocuğuyum. İngilizce İşletme lisans ve İngilizce İşletme yüksek lisans programlarını tamamladıktan sonra meslek hayatıma reklamcılıkla adım attım. Daha sonrasında Sinema ve Televizyon alanında yüksek lisans yapmaya karar verdim. On beş yıl kadar film sektörünün tozunu yuttuktan sonra son 7 senede yönetmenlik yaptım. Film sektörünün dalgalanan iş yapısı beni biraz yormuştu. Kantin lokantasının şefi Şemsa Denizsel’den bir toplantı talep ederek randevu aldım. Amacım, kendi küçük bir yiyecek işletmemi açmadan önce değer verdiğim bir şefin yanında kısa bir süre çalışarak mutfak operasyonu hakkında bilgi sahibi olmaktı. Stajımı tamamladıktan sonra Cihangir’de Crostini isimli bir dükkan açarak yiyecek sektörüne balıklama daldım. İşte hikaye böyle başladı. Ailemde aşçılığı çok iyi olan üç kişi; annem, anneannem ve dedemin yanında iyi şeyler yiyerek büyümüştüm. Lezzete dair aileden gelen bir fikrim olduğu için Crostini’de hazırladığım lezzetler ilgi gördü. 1 yılın sonunda kontratımız bitince, eşim Şebnem’in Sapanca’da bulunan aile evinden dönüştürdüğü küçük otel çatısı altında, restoran ruhsatı da alarak Sapanca’da güçleri birleştirdik. Menülerinizi hazırlarken mevsim şartlarına önem veriyor ve yerel üreticilerden aldığınız ürünlerle menülerinizi oluşturuyorsunuz. Bu konudaki deneyimlerinizi ve yaşadığınız problemleri aktarabilir misiniz? Mutfağımı yaz mevsiminde; patlıcan, domates, kabak, bamya, barbunya ile kış mevsiminde; brokoli, kestane kabağı, kereviz, kara kabak ve pancarla paylaşırım. Aynı zamanda mümkün olduğunca küçük yerel üreticiyi de desteklemeye çalışıyorum. Çünkü görüyorum ki onların özenle ekip biçtikleri ya da ürettikleri malzemelerle yapılan yemekler hem daha lezzetli ve ekonomik hem de daha kişilikli oluyor. Ancak kimi zaman küçük üreticiler de mevsimsel ya da donanımsal sorunlar yaşayabiliyor. Bu gibi sorunlar sürdürebilirliği ve sizin menünüzde misafire verdiğiniz sözü etkiliyor. Örnek vermek gerekirse; Pamukova’nın Akçakaya Köyü’nde yaşayan Hülya Hanım’dan her sene 60 kilogram nohut alıyorum. Fakat Hülya Hanım, geçen sene nohuttan yeterli verimi alamadı. Biz de elimizde kalan veya başka kaynaklardan tedarik ettiğimiz nohutlarla humusumuzu yapmak zorunda kaldık. Mutfaktaki felsefeniz “Yerelden, Evrensele”. Bu felsefenin ilham kaynağı ve sizin için anlamı nedir? Çok kültürlü bir kimliğim var diyebilirim. Köklerim; İstanbul, Selanik, Kırım ve Diyarbakır gibi farklı coğrafyaların, insanların, kültürlerin karşılaşmalarını kucaklar. Bu vesileyle damağımda, farklı kültürlerin ve lezzetlerin bir harmanı oluşuyor. Elbette bu durum kendiliğinden mutfağıma da yansıyor. Yeniliği çok seviyor, hayatın farklılıklarla güzel ve sahici olduğuna inanıyorum. Restoranımı da bu çerçevede kurgulayarak yerel olmaya, yereli evrensel olarak sunmaya çalışıyorum. Yerel malzemeyle sevgili hocamız Kübra Sultan Yüzüncüyıl sayesinde “Topraktan Tabağa Sakarya bir Yemek Antropolojisi” adlı kitap projesi sırasında Sakarya’nın Sapanca ilçesinde tanıştım. Bu kitap projesinden sonra malzemeye bakış açım değişti. Yerel malzemenin ne kadar değerli ve lezzetli olduğunu bir kere daha anladım. Enginarımı Taraklı, nohutumu Akçakaya, sucuğumu ve manda sütü ürünlerimi Söğütlü, mısır unumu Fevziye, kara kabak ve isli etimi Hendek köyünden alıyorum. Bir aşçıya ya da şefe ilham veren en önemli ögelerden birisi, seyahat edip keşfetmek. Hem yeni lezzetleri denemek hem de yeni malzemeler keşfetmek bu işin sırrı. Bahsettiğiniz ilkeler çerçevesinde, reçete oluştururken nelere dikkat ediyorsunuz? Reçete oluştururken en çok dikkate aldığım unsur sürdürülebilirlik. Devamı gelemeyecek bir malzemeyle hiç reçete oluşturmamaya gayret eder, heyecanımı frenlemeye çalışırım. Benim için en önemli unsur ise lezzet. Nasıl daha lezzetli olur? Hangi malzemeler birleştiğinde eşsiz olur? Bunu sürekli sorgulamaya çalışarak yemek pişiririm. Misafiri konfor alanından çıkaran riskli yemekleri severim. Çünkü bana göre insanın damak tadı, yeni tatları deneyerek gelişir. Bu yemekler, misafirlerimizle aramızdaki diyaloğu zenginleştirir. Sadece tutan formüller üzerine bir mutfak kurmanın, Türk mutfağına zarar verdiğini ve gelişimini engellediğini hissediyorum. En muhafazakar misafirimin bile yenilik talep ettiğini gördüğümden dolayı yeniliği ve mantıklı dozlarda alınan riskleri destekliyorum. Bence hayat hep aynı lezzetleri tatmak için çok kısa. Horeca sektöründe çalışmayı düşünen genç şef adayları için tavsiyeleriniz nelerdir? Ben yeni mezun olsam dünyada vizyonunu ve çalışma şeklini merak ettiğim şef ve restoranların bir listesini yapar, bir süre kazancı ikinci plana atıp en üst düzeyde ne öğrenebilirim diye birçok restorana girip çıkardım. HMG Röportaj Doğan Anapa Şef 2015 yılında kurulan ve Türkiye’nin ilk Asya mutfağı üzerine açılmış e-ticaret platformu olan Asya Gurme, müşterilerine ve Horeca sektörüne yönelik çalışmaları devam ediyor. Özellikle Çin, Japon, Kore ve Tayland mutfaklarına ait ürünlerin satışını yapan Asya Gurme, çok çeşitli yemek tarifleriyle Asya mutfağı üzerine menü geliştirmek isteyen işletmelere de ilham kaynağı oluyor. Gochujang Acı Biber Ezmesi, Pirinç Keki, Tom Yum Ezmesi, Hindistan Cevizi Sütü, Miso, Dashi, Doenjang, Noodle, Surimi, Yapışkan Pirinç Unu, Ezmeler, Hot Pot, Wakame Yosunu ve Sushi Nori gibi Japonya, Çin, Kore, Tayland mutfağına ait birçok ürün Horeca işletmecileri ile buluşuyor. Asya Gurme ayrıca hafta içi sipariş edeceğiniz dondurulmuş, buzdolabı ve kuru gıda ürünlerini, aynı gün içerisinde kurye veya kargo vasıtasıyla müşterileriyle buluşturuyor. Bunun dışında İstanbul’un Şişli, Beşiktaş, Kağıthane ve Beyoğlu ilçelerinde bulunan restoran ve işletmelere, hiçbir ek ücret talep etmeden yine aynı gün içerisinde ürünlerini teslim ediyor. Asya Gurme’nin e-ticaret platformu içerisinde bulunan yemek tarifi videoları, ziyaretçilerine yeni deneyimler kazanma fırsatı veriyor. Japon Mutfağı üzerine Itsumi restoranının şefi Taketo Kitami’nin ve diğer mutfaklarla ilgili de Touch Of Chef ile oluşturulmuş yemek tarifi videoları, ziyaretçilerini bekliyor. www.asyagurme.com Asya Mutfağına Ulaşmak Artık Daha Kolay! Sektörün ilk artizan fırınlarından olan Urban Bread, sağlıklı ve özel menüler yapmak isteyen işletmeler için çözüm ortağı oluyor. Lezzeti ve dokusuyla fark yaratan Urban Bread’in tam buğday, siyez, karakılçık, kavulca, Fransız bageti, cevizli, zeytin-kekikli, glütensiz karabuğday, sütlü tereyağlı ve tam tahıllı gibi çeşitleri bulunuyor. Taş değirmen unu, kaya tuzu, içme suyu ve ekşi maya kullanılarak yapılan bu ekmeklerde hiçbir katkı maddesi kullanılmıyor. Özel formülleriyle günlük olarak yapılan ekmeklerin hepsi prebiyotik ve probiyotik açıdan zengin olma özelliği ile hazmı kolaylaştırıyor. Urban Bread’in ekmeklerini Gayrettepe, Göktürk, Galata ve Nişantaşı şubelerinden temin edebilirsiniz. Lezzetini Tarihinden Alan Artizan Ekmek Dola Gıda, 2014 yılından beri “Sağlıklı Ürünler, Sağlıklı Yarınlar” ilkesi ile çalışmalarına devam ediyor. Bu anlayış ile çıktıkları yolda, yaklaşık 10 yıldır doğal, organik, glütensiz ve diyabetik ürünler üretiyor ve müşterilerine ulaştırmak için çalışıyor. Özellikle glütensiz ürün pazarı içerisinde yer alan restoran ve kafeler başta olmak üzere ev mutfaklarında ihtiyaç duyulan tüm gıda maddelerinin üretimi yapılıyor. Doğal, organik, glütensiz birçok farklı çeşitte en doğal, en güvenilir, en sağlıklı ürünleri üreten ve sunan Dola Gıda, Horeca sektörüne yönelik ürün yelpazesini genişletmeyi amaçlıyor. Tüm Türkiye’de Tarım Kredi Kooperatifi Marketler, yerel zincir marketler, A plus şarküteriler ve online satış sitesinde ürünler sunulurken; endüstriyel bazlı üretim ve toptan satışlar ile Horeca kanalında Türkiye’nin her noktasında ürünler, tüketicilerine ulaştırılıyor. Dola Gıda, ürün grubu olarak 4 farklı kategoride üretimlerini sürdürürken, bu ürün grupları içerisinde son dönemde en çok tercih edilen Glütensiz Burgu ve Kesme Makarna ürünleri ön plana çıkıyor. Glütensiz Burgu ve Kesme Makarnaları uzun Ar-Ge çalışmaları sonrasında karabuğday ve kinoadan üretilen ve lezzetiyle sadece vegan tüketiciler için değil her kitleye hitap eden bir lezzet olarak pazarda kendine yer buluyor. Üretilen makarnaların içerisinde yumurta kullanılmıyor olması da yumurta alerjisi olanların tercih edebileceği bir ürün olarak dikkat çekiyor. Bahsedilen ürünler, endüstriyel ambalajlarla Horeca kanalında tercih edilen ürünler arasında yer alıyor. Dola Gıda; en sağlıklı, en kaliteli ve en güvenilir ürünleri, üreticiden direkt müşterilerine sunmak için “Sağlıklı Ürünler, Sağlıklı Yarınlar.” mottosuyla çalışmalarını sürdürüyor. www.dolagida.com.tr Sağlıklı Yarınlar İçin Glütensiz Ürünler urban_bread
Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 15 2015 yılında Buket Ulukut tarafından başlatılan kırsal girişimin bir ürünü olan Tangala Çiftliği, Muğla’nın Seydikemer ilçesine bağlı Yaka köyünde 750 mt rakımda zeytinliklerin ve sarp kayalıkların arasında kurulmuş. 10 dönümlük bir alana yayılan çiftliğin içerisindeki taş binanın alt katında üretimhane ve olgunlaştırma mahsenleri yer alıyor. Yazları keçi sütünü bölgedeki yaylalarda otlayan sürülerden elde ediyorlar. İnek sütünü ise yakınlarında kurulu olan tek bir çiftlikten alıyor. Bu sayede çiftlikteki hayvanların yem ve bakımlarına da direkt müdahale edebiliyorlar. Tangala, Batı Toroslar’da yaşayan sincaplara verilen yerel bir isim. Buket Ulukut, Tangala Peynirleri’nin vizyonunu: “Biz Tangala’lılar yaşayan tüm canlıların doğal ortamlarından kopartılmadan, özgürce üretebilmeleri için hayal kurar, öğrenir, deneyimler, üretir, paylaşır ve dönüşüme destek oluruz. Tangala bu bağlamda bir adanmışlık bir azim gerektirir.” diyerek açıklıyor. Kırsal kalkınmayı amaç edinen marka Avrupa, Kafkasya ve Ortadoğu’dan esinlenerek ürettiği peynir çeşitliliğini Türkiye coğrafyasında yerel, artizanal ve orta ölçekli bir işletme modeli ile geliştirmeyi hedefliyor. Tangala Peynirleri teknolojik yenilikleri geleneksel üretim modelleri ile harmanlayarak, marka prensipleri doğrultusunda Ar-Ge çalışmaları yapıyor. Endüstriyel peynir üretim modellerini uygulayarak üstün besin değerinin yanı sıra kültürel açıdan da farklı ve zengin bir çeşitlilik sunan işletme, kaybolmaya yüz tutmuş olan yerel peynirciliği ve küçük çiftçi modelini destekliyor. İşletme aynı zamanda rafine lezzetler ile yöresel gıda politikaları geliştirerek genç çiftçilere de yeni bir model sunarak motivasyon yaratmayı amaçlıyor. Bu çerçevede en kaliteli ürünleri tüketici ile buluşturmaya devam etmek için aralıksız çalışıyor. Ürünlerinde penicillium candidum ve penicillium roqueforti olmak üzere 2 ayrı küf kullanıyorlar. Ayrıca küfsüz ürünleri de mevcut. Bu bağlamda Ar-Ge çalışmaları hem lezzet hem de sunum çeşitliliğine odaklı. Ayrıca çiftlikte yetişen sebze ve meyveleri kendi mutfaklarında kullanıyor ve kamelyalarında misafirleri ile paylaşıyorlar. www.tangalapeynirleri.com.tr Anadolu Topraklarına Renkli Yolculuk Jonix’in benzersiz teknolojisiyle hava ve yüzey temizliği sağlayarak iç mekanları sigara, tütün veya puro dumanından kaynaklanan zararlı partiküllerden korunun. Siz de Jonix’in kötü kokuları yok eden, %99.9 oranında temizlik sunan, bulaşı riskini %99.9 oranında azaltan ve temiz bir hava ile markanızı rakiplerinizden ayıran güçlü teknolojisi ile tanışın. Canlı organizmalar filtreli hava temizleyicilerde nem ile birlikte çoğalır. (Klima & Hastane mikropları vb.) Filtre üzerinde toplanan ve hızlı üreyen virus, bakteri ve mantarlar hava akımı ile ortama yayılır ve canlılara zarar verirler. Ayrıca sigara ve puro dumanı; otellerde, restoranlarda ve kafelerde iç mekan hava kalitesini ciddi şekilde etkileyen yaygın bir sorun. Expedia tarafından yapılan bir ankete göre müşterilerin %60’ından fazlası hava kalitesinin yüksek olduğu otellere daha yüksek puan veriyor. Jonix; oteller, restoranlar ve kafelerde sağlık, kesintisiz hava temizliği, kaliteli hava ve konforlu saatler sunar. Jonix’in kullandığı Termal Olmayan Plazma Teknolojisi sayesinde sağlıklı, güvenli ve temiz kafe ortamları da müşterilerin hizmetine sunulur. Jonix’in hava kötü kokuları yok etmesi için tasarladığı Hepa Filtreler; 0,3 mikro büyüklüğündeki bütün partikülleri tutar. Ayrıca filtresiz teknolojisi ile iç mekanlarda ortam ve yüzeylerde %100 doğal yöntemlerle 7/24 sterilizasyon sağlayan Jonix; bakteri, virüs ve mantarları yok ederek hem müşterilerin hem de çalışanların sağlığını korur. Bu sayede astım şikayeti veya temiz hava alerjisi olan müşterilerin kafelerde rahat edebilir, sağlıklı ve temiz hava çalışanların hastalanma olasılığını da azaltarak, işe gelmeme oranlarını düşürebilirsiniz. Jonix ile Horeca sektöründe temiz ve ferah hava sağlayarak ideal atmosferi oluşturabilir ve işletme imajını koruyabilirsiniz. www.havamtemiz.com Horeca İçin Temiz Hava Sahası Asıl mesleği mimarlık olan Ece Çakır Aidan tarafından kurulan Ecoware, tüketim tercihlerimizi gezegenimizin ekolojik dengesini korumayı önceleyen ürünlere dönüştürerek atıklarımızı daha çevreci bir hale getirmek için yola çıkıyor. Markanın asıl hedefi; doğal kaynaklarımızın hızla tükendiği dünyamızın, tüm canlılar için yaşanabilir bir yer olarak kalması. Özellikle biyolojik olarak parçalanmayan ve geri dönüştürülme sürecinde harcanan enerji ve kaynaklarla karbon ayak izi bırakan plastik bazlı tek kullanımlık ürünler, bu gezegendeki tüm canlıların ortak geleceği için ciddi tehdit oluşturuyor. Ece Çakır Aidan, biyomateryal üzerine araştırmalarını sürdürürken doğal malzemelerden yapılan hammaddeler ile üretilen ambalaj ürünleriyle tanışması üzerine, farklı ülkelerde farklı teknolojilerle geliştirilmiş, buğday ve pirinç gibi %100 doğal hammaddelerden üretilmiş, biyoçözünür ve hatta yenilenebilir tek kullanımlık tabak, çatal, kaşık ve pipet gibi ürünleri Türkiye’yle buluşturmaya karar verdi. Ecoware Buğday Kepeği Tabakları adından da anlaşıldığı gibi buğday kepeği ve az miktarda su ile yapılıyor. Bu forma ve dayanıklılığa getirilmesinin sırrı, üretimini yapan firmanın geliştirdiği patentli üretim teknolojisi. Ecoware Pirinç Pipetler ise pirinçten ve doğal renklendiricilerden elde ediliyor ve tıpkı tabaklar gibi yenilenebilir özelliğe sahip. Ecoware, ürünlerini biyobozunur olarak tanımlıyor. Biyobozunur ifadesi temel olarak, bakteriler veya mantarlar gibi mikroorganizmaların biyolojik hareketiyle doğal ortamda özümsenirken, parçalanma yeteneğini ifade ediyor. Bu sürecin ekolojik açıdan herhangi bir zararı olmadığı gibi tabaklar 30, pipetler ise 90 gün içerisinde doğaya karışıyor. Son olarak sürdürülebilirlik ilkesinin ve atık yönetiminin herkes için hassas bir konu olduğunu ve bugün alacağımız basit kararların geleceğimiz için büyük sonuçlar doğurabileceğini vurgulayan Ece Çakır Aidan, sektörün ihtiyaçlarına önem veriyor ve buna yönelik paket servis kapları ve bardak gibi sürdürülebilir ürünler geliştirmeyi hedefliyor. www.ecoware.com.tr Geleceğin Ekolojik Dengesi İçin %100 Doğal Hammaddeden Ürünler
16 Horeca Mailing Gazete / Haziran-Temmuz 2023 “ Kompakt tasarımı ve yüksek peçete kapasitesi masada daha fazla alan kalmasını sağlar. “ Her seferinde tek peçete vererek tüm peçetelerde aynı hijyeni devam ettirir aynı zamanda tüketimi %47 oranında düşürür. “ Modern görüntüsü ve kolay temizlenebilir olması restaurantınız ambiyansını güçlendirir. Tork, Essity firmasının markasıdır https://www.linkedin.com/showcase/ tork-a-global-professional-hygiene-brand/ Daha fazla bilgi için: https://www.tork-essity.com.tr e-mail: [email protected] instagram.com/tork_turkiye Gıdayla temasa uygundur Esma Dereboy’un seramik atölyesinde 14 yıl once hobi olarak başladığı yolculuk, bugün ondan fazla ülkeye ihracat yapan bir markaya dönüştü. 1000 m2 atölyesinde kadın çalışanların ağırlıkta olduğu 30’dan fazla profesyonelle üretime devam eden Esma Dereboy, yeni koleksiyonları ile uluslararası boyutta dikkat çekmeye devam ediyor. İlk günden bu yana üretimlerini konseptlerle zenginleştirerek bir anlam bütünlüğü yaratan sanatçı, yeni koleksiyonlarında da ilhamını farklı coğrafyalardan ve farklı zaman dilimlerinden alıyor. Red Coral Koleksiyon Hikayesi Esma Dereboy’un yeni serilerinden Red Coral serisinde okyanus ve fildişi renkler hakim. Mercan desenleri küresel ısınmayla hızla kaybolan mercan resiflerinden ilhamını alıyor. Çevreci yaklaşım ve sıfır atık prensibi ile üretimi yapılan Red Coral serisi, mercanların da sonuçlarından etkiYaz aylarının gelmesi ve hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte Avansas, iklimlendirme sektöründeki hareketliliği gündemine alan bir araştırma hayata geçirdi. Türkiye genelinde yaklaşık 600’e yakın katılımcıyla gerçekleştirilen araştırmada, şirketlerin iklimlendirme ürün tercihleri ve satın alma alışkanlıkları incelendi. Hava temizleme cihazı, hava nemlendirme cihazı veya klima, hava soğutucu, vantilatör gibi iklimlendirme ürünlerini tercih edenlerin oranı %72 olarak belirlendi. Küçük işyerlerinde bu oran %70 iken orta büyüklükteki işletmelerde ise %82 olduğu görüldü. İş yerlerinin %30’u ise yakın zamanda iklimlendirme cihazı alacağını ifade etti. İklimlendirme Ürünlerinde Favori: Klima Araştırma kapsamında, en çok tercih edilen iklimlendirme ürünleri listesinde klima ilk sırada yer alıyor. Vantilatör ve hava temizleme cihazı ise klimanın hemen ardından sıralanıyor. lendiği çevre sorununa dikkat çekiyor. Korint Koleksiyon Hikayesi Markanın bir diğer yeniliği olan Korint serisinde mimari üslubun esintilerini görüyor, ayrı ve örtücü bir üst katmanda da zamanın etkisini gözlemliyoruz. Form ve renkleriyle kadim Avrupa kültürüne de bir selam veren Korint bize Ege kıyılarını da çağrıştırıyor. Satranç Koleksiyon Hikayesi Satranç koleksiyonu satrancın yüzyıllardan günümüze taşıdığı bir gerçeği beraberinde getiriyor; ‘hayat bir oyundur, yaptığın her hamle ile geleceği belirlersin.’ Bu serinin parçalarına sahip olanlar, mekandaki estetik güzelliğin yanısıra bu felsefi yaklaşımı da akıllarının bir köşesinde tutacaklar. Capsule Koleksiyon Hikayesi Red Dot Design Award 2022 ve IF Design Award 2022’den çifte ödül alan Capsule koleksiyonu, orantılı, ergonomik tasarımı ve toplumun minimalleşen hayat tarzına atıf yapıyor. Bir kapsülün dış hatlarından ilham Kullanıcıların %66’sı klimayı tercih etmesindeki en önemli gerekçenin “ısıyı kolayca kontrol etmek” olduğunu ifade ederken, %50’si “çalışanların daha aktif ve verimli olmasına destek sağlamak” amacıyla tercih ettiğini belirtiyor. İklimlendirme ürünlerinde düzenli bakımın önemi de son yıllarda gündemde yerini artırırken iş yerlerinin %78’i satın aldığı iklimlendirme ürünlerine düzenli bakım yaptığını belirtirken, 100 katılımcıdan 34’ü bu bakımların kendileri tarafından gerçekleştirildiğini aktarıyor. İklimlendirme ürünlerini değiştirme kararında “ürünler bozulunca yenisini alıyoruz” ifadesini kullanan şirketlerin oranı ise %73 olduğu görüldü. Şirketlerin %63’ü yeni bir iklimlendirme ürünü satın almaya karar verdiğinde 1 aydan daha kısa bir süre içinde ürünün satın alımını gerçekleştirdiğini belirtiyor. www.avansas.com alan bu kupa setinin tasarımında denge ve ergonomi ön planda. Mat yüzeyin pürüzsüz dokusu doğallığı çağrıştırıyor ve tutarken verdiği hisle fark yaratıyor. Capsule setlerinde farklı renk seçeneklerindeki espresso fincanları, fincan tabakları, kupalar ve su bardakları, karıştır ve eşleştir konseptiyle kullanıcıların farklı kombinler yaratmasına da olanak tanıyor. Kontürlü kıvrımları ve yaratıcı renkleriyle bu kupa setinin çekici tasarımı, günlük yaşama çeşitlilik getiriyor. Farklı coğrafyalar ve farklı zaman dilimlerinden ilham alacak bu ve bundan sonraki koleksiyonlarla Esma Dereboy, dünya çapında farklı kıtalardaki mekanlarda sevenleri ile buluşmayı sürdürürken onlara dünden, bugünden ve yarından öyküler anlatmayı sürdürecek. Porselende şekillenmiş öyküler... www.esmadereboy.com Porselene Yazılan Öyküler İş Yerleri, Çalışanların Havasını Önemsiyor