Kemalpaşa Aktüel Sayı-8

KEMALPAŞA aktüel

Halil Şenol HAMARAT
Mali Müşavir

YURTDIŞI
BORÇLANMASINDA
SON FIRSAT!

Yurtdışında yaşayan gur- Sözleşmeli ülkede çalışan, söz- likleri Bakımından Değerlendiril- 1.151 TL’ye yükselecek.
betçilerimizin emeklilikle- leşmesiz ülkede çalışan, gemide mesi Hakkında Kanun”daki hak-
ri yönünden hak kaybına çalışan, ev kadını olanlar yurtdışı lardan yararlanabilecekler. 2.Borçlanılan sigorta statüsü 4/b
uğramamaları ve eksik günlerini borçlanması için gerekli belgeleri (Bağ-Kur) statüsünde sayılacak.
tamamlayabilmeleri için yurtdışı ibraz ederek yurtdışı borçlanması Teklifle, yurtdışı borçlanması ya-
borçlanması imkânı tanınmıştır. yapabilecektir. parak aylık bağlanan sigortalıla- 3.Türkiye’deki sigortalılığın baş-
rın, borçlanılacak her bir gün için langıç tarihinden önceki sürele-
Türk vatandaşları yurtdışında BORÇLANMA TUTARI tahakkuk ettirilecek borç tutar- rin borçlandırılması halinde bu
geçen belirli sürelerini borçlan- NASIL HESAPLANIYOR? ları, prime esas asgari ve azami süreler Türkiye’deki sigortalılık
dırarak Türkiye Sosyal Güvenlik Borçlanmaya esas kazanç mikta- günlük kazanç arasında seçilecek başlangıç tarihinden, Türkiye’de
mevzuatı kapsamında malullük, rının seçimi gurbetçi vatandaşın günlük kazancının yüzde 32’sin- sigortalılık yok ise borçlanma tu-
yaşlılık ve ölüm sigorta kolların- tercihine bağlıdır. Yurtdışı borç- den yüzde 45’ine yükseltiliyor. tarının tamamen ödendiği tarih-
da geçmiş hizmet gibi değerlen- lanmalarında borçlanılacak gün- Borçlanılan süreler, kısmi aylığın ten geriye götürülen sürelere ait
dirilmektedir. Diğer bir deyişle lük tutar, başvuru tarihinde belir- statüsü ile tam aylığın statüsünün ilgili aylara mal edilecek.
yurtdışı borçlanması yapılarak lenen prime esas günlük kazanç farklı olmasına neden olabileceği
emeklilik hakkı kazanılabilmek- alt ve üst sınırları arasında olmak için tam aylığın bağlanacağı statü 4.Daha önce borçlanmış olanlar
tedir. Yurtdışı borçlanmasından üzere, kendilerince belirlenecek ve bağlayacak sosyal güvenlik ku- ve emekliler bu değişiklikten et-
yararlanabilmek için; günlük kazancın yüzde 32’sidir. ruluşu da belirlenecek. kilenmeyecek.
Hangi tutar üzerinden ödeme
•Türk vatandaşı olmak, yapacağına kişi kendisi karar ver- Kısmi aylık bağlanmış olanlar dâ- Gurbetçilere yurtdışı borçlanma-
mektedir. hil maddenin yürürlük tarihinden sı yapmayı düşünüyorlarsa bir an
•Belirli nitelikte yurtdışı süreleri önce yurt dışında geçen süreleri- önce borçlanma yapmalarını tav-
bulunmak, BORÇLANMA ni borçlanma talebinde bulunan- siye ediyoruz.
TUTARI ARTIYOR… lardan tahakkuk ettirilen borçla-
•Yurtdışı sürelerini belgelendir- TBMM’de görüşülmekte olan rını yasal süresi içinde ödeyenler Kurban bayramınızı en içten
mek, Gelir Vergisi Kanunu ile bazı ka- için sigortalılık sürelerinin hangi dileklerimle kutlar, bayramın
nunlarda değişiklik yapılması statüde değerlendirileceği ve ta- mutluluk, huzur getirmesi dile-
•Hizmet borçlanması için yazılı is- hakkında kanun teklifi ile yurtdışı hakkuk ettirilecek borç tutarının ği ile esen kalın.
tekte bulunmak şartları vardır. borçlanması ile ilgili değişiklikler tespitinde önceki hükümle esas
yapılıyor. alınacak.
Türk vatandaşlığında geçmeyen
yurtdışı süreleri borçlandırılma- Yurt dışında çalışan Türk vatan- Yapılacak değişikliklerle;
maktadır. Doğumla Türk vatan- daşları ile yurt dışında çalışmak- 1.Yurtdışı borçlanma tutarı daha
daşı olup da çıkma izni almak tayken veya yurda kesin dönüş önce seçilen SPEK tutarının yüz-
suretiyle Türk vatandaşlığını yaptıktan sonra ölenlerin Türk de 32’si iken yüzde 45’i olacak.
kaybeden sigortalılar hariç, borç- vatandaşı olan hak sahipleri, Sos- Yurtdışında çalışan gurbetçiler
lanma başvuru tarihinde Türk va- yal Güvenlik Kurumuna müracaat için Türkiye’de emeklilik imkanı
tandaşı olmayanların borçlanma ederek “Yurt Dışında Bulunan sağlanıyor. Bugüne kadar asga-
talepleri reddedilmektedir. Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında ri ücretin yüzde 32’si yani 818
Geçen Sürelerinin Sosyal Güven- TL olan borçlanma tutarı, aylık



52 ESNAF aktüel KEMALPAŞA

KEMERALTI ÇARŞISINDA ARADIĞINIZ BAYAN GİYİM VE HAVLU MODELLERİ KEMALPAŞA’DA

TEKSTİL ÜRÜNLERİNİN YENİ ADRESİ

AKÇA TEKSTiL

Akça Tekstil Bayan Giyim ve Havlu Dünya-
sı, Kemalpaşalılara tekstil üzerine aradığı
her şeyi bulma imkânı sunuyor. Akça Teks-
til, bol çeşit ve kaliteli ürünleri ile Kemeraltı
çarşısında aranılan tekstil ürünlerini Kemal-
paşalıların ayağına getirdi.

Sevim Akıncı ve Mustafa yor. Mağazaya gelen müşteri- Bayan Giyim ve Havlu Dünyası, dıkları kıyafetler için İzmir’e,
Çakal ortaklığında açılan ler, Kemaraltı çarşısında toptan toptan fiyatına perakende satış Kemeraltı’na gitmelerine ge-
Akça tekstil Bayan Giyim olarak satılan ürünleri burada yapmanın yanında düğünlük, rek yok. Aradıkları kıyafeti
ve Havlu Dünyası sevgi yolu gi- bulabiliyorlar. çeyizlik ve günlük havlularda mağazamızda kolaylıkla bulan
rişinde hizmet veriyor. Tekstil kalite uygun fiyat ve her şeyi müşterilerimizin ilk tercihle-
ürünlerinde aranılan her şeyi Özellikle havlu ürün çeşitlili- bulabilme garantisi veriyor. Ma- ri olduk. Çok yüksek fiyatları
bulma imkânı sunan mağaza, ğinde Kemalpaşa’da tek olma ğazada bornozlar, el havluları, olmayan, halk çarşısı tadında
çeşitlilik ve kalitesine güveni- özelliğini taşıyan Akça tekstil çeyizlik havlular, bebek havlula- abiye ve günlük giyim kıyafet-
rı ve bornozları, mutfak ve ban- lerimiz mevcut. Kemalpaşa’ya
yo havluları, düğün havluları, açtığımız mağazamız ile giyim
araba konvoy havluları uygun ve tekstil sektöründeki açığı ka-
fiyat, renk ve çeşit seçenekleri pattığımızı düşünüyorum. Bol
ile satışa sunuluyor. Kemeraltı çeşitli havlu modellerini toptan
çarşısından alınabilecek çeyiz ve perakende satan tek mağa-
ve düğün için alabilecek tüm zayız. Özellikle giyim ürünlerin-
havluları mağazada satılıyor. de kaliteli, şık ve uygun fiyatla-
Bayan giyiminde müşterilerine, rımız ile bayanların tercih ettiği
abiye ve günlük kıyafet seçe- bir mağaza olduk. Bunların yanı
nekleri de sunduklarını ifade sıra mağazamızda çocuk tekstil
eden Akça Tekstil’in sahibi Se- ürünlerimizin satışlarını da yap-
vim Akıncı Kemalpaşa’da giyi- maktayız. Kemeraltı çarşısında-
me yeni bir tarz getirdiklerini ki tekstil ürünlerini Kemalpaşa-
söyleyerek “Kemalpaşalıların, lının ayağına getirdik” dedi.
Kemalpaşa’da arayıp bulama-

KEMALPAŞA aktüel AKTÜEL 53

GEMİCİ AİLESİNİN
MUTLU GÜNÜ

Saadet Partisi İlçe Başkanı Arif Gemici’nin
oğlu, Gemicioğlu Yapı A.Ş.’nin sahibi Meh-
met Akif Gemici, Sümeyye Beyza Özek ile
dünya evine girdi.

Saadet Partisi İlçe Başkanı ömür birlikteliğe evet dediler.
Arif Gemici’nin oğlu, Ge- Her iki memlekette yapılan dü-
micioğlu Yapı A.Ş.’nin sahi- ğünlere siyaset ve iş dünyasının
bi Mehmet Akif Gemici, Sümey- önde gelen isimleri katılırken,
ye Beyza Özek ile dünya evine mutlu çifti akrabaları ve seven-
girdi. leri de yalnız bırakmadı.

Gemici ve Özek aileleri, ev- Kemalpaşa Saadet Partisi İlçe meyye Beyza düğüne katılan dört bir yanından gelen tüm
latları için çifte düğün yaptı. Başkanı Arif Gemici ve eşi Mi- misafirlerle doyasıya eğlene- davetlilere, eş, dost ve akraba-
Önce, gelin Sümeyye Beyza yase Gemici, evlatlarının mutlu rek, ev sahipliği yaptı. Çift, bu larına teşekkür ettiler.
Gemici’nin memleketi olan Ba- günlerinde düğüne katılan mi- özel günlerinde Türkiye’nin
lıkesir’de yapılan düğünün ar- safirlerle tek tek ilgilendi. Baba
dından damat Akif Gemici’nin Arif Gemici, birlik, beraberlik ve
memleketi İzmir’de de düğün mutluluğun temellerinin atıl-
yapıldı. 7 Haziran Cuma günü dığı bu günde, evlatlarına bir
Gümüş Garden’de yapılan dü- ömür boyu mutluluklar diledi.
ğün merasimi ile genç çiftler bir Damat Akif Gemici ve eşi Sü-

54 TARİH aktüel KEMALPAŞA

1948, KEMALPAŞA – I

Önce İzmir’e sonra da Kemalpaşa’ya bundan 71 yıl önce 1948’de
gelen “meçhûl” bir gezgin, gözlemlerini gerçekçi bir biçimde ka-
leme almış; gördüklerini yer yer esprili bir biçimde anlatmış. 71 yıl

önceki ile günümüzdeki İzmir’i ve Kemalpaşa’yı kıyaslamak adına

büyük bir keyifle okuyacağınızı umuyorum…

Rahim SAĞ mir’deki Yunan işgal kuvvetleri yola çıktım. Kayınvalidemin Sal- fini patlatmamıştı. Burada da
elinden yakamı zor kurtarmış- hâne’deki evinde misafirdim. güzel bir sütlü kahve içtim. (…)
Evliya Çelebi’nin 1671 yılı tım.” bilgisini vermektedir. Oradan bir tramvayla Konak
Mayıs ayında Nif’e geli- mevkiine gelerek “Ankara Pa- Kalktım Belediye’nin işletmek-
şinden tam 277 yıl sonra, İzmir’in işgalinden ve muhte- las” Oteli’nin önünde indim. te olduğu bu otobüse binerek
kendisine “İkinci Evliya Çelebi” mel ki işgali sonrasında yıllarda Santral garaja geldim. Ege Böl-
adını veren bir başka gezgin, “dostum” dediği “Mehmet Sırrı Ankara Palas Oteli İzmir’in gesi’nin bütün kaza ve nahiye-
artık yeni adı Kemalpaşa olan Sanlı’nın o vakit neşretmekte namlı otellerindendir. Temiz lerine gidecek otobüsler, oto-
Nif’e, 1948 yılı Eylül ayının orta- olduğu Seda-yı Hak ceridesine ve dürüst bir muamelesi vardır. mobiller hazırlanıyor. Yüzlerce
larında gelir ve geldikten sonra (gazetesi) intisabım (bağlılığım) Altındaki pastahane ve kıraat- insan kaynaşıyor. Simit satanla-
gördüklerini ve Kemalpaşa ile vardı ve kaçarken de gazeteci hanesi de iyidir. (…) Otelin al- rın çıkardığı feryadlar ortalıkta-
ilgili gözlemlerini “İzmir’e Se- olarak bir İtalyan pasaportu al- tındaki kıraathanede oturdum. ki hay huyu bastırıyordu.
yahat” adlı kitabı içerisinde bir mıştım.” bilgisine yer vermesi- Evde içtiğim kahve sabah key-
bölüm olarak yazar. Kendisini ne bakarak Yunan işgali sırasın-
İkinci Evliya Çelebi olarak ad- da vatanperver kimliğiyle öne
landıran, meçhul (bilinmeyen/ çıkan bir karakter olduğunu
bilinemeyen) bu yazar hakkın- söyleyebiliriz.
da, kitabında verdiği parça par-
ça bilgiler dışında herhangi bir Yazarının asıl kimliği bir yana,
bilgiye ne yazık ki sahip değiliz. bu gezi notlarını büyük ölçüde
Bunlar, meçhûl yazarın, kita- önemli kılan da aslında yazarın
bında kendisi hakkında verdiği içten anlatımının yanı sıra, bu
bilgilerle sınırlıdır. İkinci Evliya dönemde Kemalpaşa hakkında
Çelebi, yaptığı İzmir gezisine kronik nitelikli başka kaynak
ilişkin olarak “bundan 28 sene ya da kaynakların -ne yazık ki-
evvel” İzmir’in, Yunan ordula- mevcut olmaması. İzmir kültür
rınca işgaline tanık olduğunu tarihine bile ışık tutacağına
anlatmaktadır. Yazar devam inandığım bu kitabın meçhûl
olarak, İzmir’in işgalinin kendisi- yazarının 1948 yılına ilişkin gezi
ne getireceği olumsuz durum- notları, fikrimce 1948 ve gü-
lardan korktuğu için “O vakit nümüze kadar uzanan süreçte,
Loyt Tiryestino kumpanyasının bize Kemalpaşa hakkında tek
bir vapurunda soluğu almış; İz- hattâ en net perspektifi sunu-
yor. İkinci Evliya Çelebi’nin de
tıpkı asıl Evliya Çelebi’yi andıran
çok tatlı, akıcı ve espirili bir an-
latımı var bu nedenle kitabında
anlattıklarını amiyane tabirle
virgülüne dokunmadan aynen
yazdığı gibi aşağıya alıyorum:

“Sabahın erken saatlerinde

KEMALPAŞA aktüel TARİH 55

Ellerindeki bavul, sepet ve he- rafımızda İzmir’in büyük mezar- da. Biz iki senedir bu taşların girecek yani her sene bir milyon
ğbelerle gelenler vardı. Bazı lığı uzanıyordu. Buradan geçer- belâsını çekiyoruz. Yoldan vaz- lira yerine bunun yarısını yani
şoför yamakları keskin keskin: ken için sızladı. (…) geçtik. Bari yolu kapamasınlar, beş yüz bin lirayı harice vermiş
– Haydi Kasaba’ya, Bergama’ya, görmüyor musun yolun yarısı olacağız. Döviz döviz diye bağı-
Urla’ya, Tire’ye, Ödemiş’e kal- Otobüsümüz bozuk asfalt yol- kapalı, karşıdan bir kamyon gel- rıyorlar. İşte döviz. İşte bozuk
kıyor.Feryadları ile müşterile- dan sonra düzgün bir şoseye diği zaman birbirimize yol ver- yollarımızı yapmak için para…
ri davet ediyorlardı. Bir aralık çıkmıştı. Şimdi yolumuza daha mek için ne sıkıntılar çektiğimi Kamyonların tamiri için de ver-
boru gibi bir ses daha yükseldi: rahat devam ediyor, sol tara- bilmezsin. Hendeğe düşmek, diğimiz yedek parça parası da
– Kemalpaşa’ya, Turgutlu’ya, fımda uzanan geniş Bornova bu taş yığınlarının üstüne çıkıp böyle… Anlamıyorum. Ben ca-
haydi kalkıyor. Ovası’nı görüyordum. İlerde Ya- lastik parçalamak hepsi harta- hil iken bu kocakarı hesabını
manlar Dağı’nın eteklerine ka- da dahil.” yapabiliyorum da büyüklerimiz
“Hah” dedim, tam zamanında dar uzanan bu mümbit ovanın bu kadar da mı düşünemiyor?...
gelmişim. Kemalpaşa ve Tur- bundan üç dört bin sene evvel Adamcağız durdu, bir dakika
gutlu kasabasına müşteri davet gemilerin dolaştığı bir deniz ol- nefes aldıktan sonra derdini Dedim ya, bir dokun bin ah din-
eden şoförün yanına sokuldum, duğunu hatırladım. şöylece tamamladı: le kâse-i fağfurdan. Adamcağız
Kemalpaşa yolcusu olduğumu –Evliya Çelebi, ben cahilim. Pek durmadan derdini dökmüş ve
söyleyerek, İkinci Evliya Çelebi Sağımda bir tepe üzerinde bü- az okuyup yazmam var. Amma hafiflemiş olacak ki sustu. Son-
için münasip bir yer verilmesini yükçe bir köy, Bornova Ovası’na düşünüyorum ki, bu yapılan iş- ra mırıldanır gibi yavaş bir sesle
rica ettim. Şoför halden anla- kuş bakışı bakıyor ve o taraf- lerin hepsi sakattır. Evvelâ bu bir şarkı tutturdu:
yan bir insanmış. “Benim yanı- larda eski İzmir’den, Lidya’nın taşlar iki sene içinde yarı yarıya “Turnalar uçun, yayla-
ma oturursunuz.” dedi. Biz de merkezi Sart’a giden kadim ziyan olmuştur. Yağmur, soğuk dan geçin, derdimi seçin.”
şoför mahallinin yanındaki ka- yolu da gözlerimle araştırıyor- sonra sıcak taşları ufaklamış Şoförün dert dökmesi bitmişti.
nepeye geçip rahat olduk. dum. birçoğunu kum haline getirmiş- Fakat kendisine verilecek cevap
tir. Yani yarısı balast olmaktan için bende kâfi miktarda malû-
Yolcu eşyalarının otobüsün Biraz sonra otobüsümüz sar- çıkmıştır. Bunlar için yüz bin lira mat yoktu. Yalnız şu kadar söy-
üzerine bağlanması işi bir hayli sılmağa, sıçramağa başladı. verilmiş ise, elli bin lirası heba leyebildim:
sürdü ve ancak yarım saat son- Bozuk bir yola girmiştik. Fakat olmuştur. Bu millete günah –Azizim, Hükümet ne yapsın.
ra yola çıkabildik. Bu arada eşya sol tarafımızda yol yapmak için değil mi? Hem canım ne iştir Delik büyük, yama küçük! İşte
bağlanırken birkaç yolcu daha kırılmış ve yolun kenarına sıra- bu anlamıyorum. Türkiyemize her sene ufak ufak yamalarla
araya sıkıştı. Ve otobüs ağzına lanmış taşlar görünce içim ra- meselâ senede bir milyon liralık deliği kapatmağa çalışıyor.
kadar doldu. hat oldu. Dedim ki, “herhalde kamyon girdiğini farz edelim. Şoför şarkısını yarıda bırakarak
yakında bu bozuk yolu yapacak- Yollar eğer muntazam olsa bu buna da cevap verdi:
Bu hal üzere “Bismillah” diye lar.” hatta bu düşüncemiz şofö- kamyonlar en az beş sene daya- –Güzel ağabeyim. Amma vur-
yola revan olduk. Basmaha- re de söyledim: nır. Halbuki şimdi iki, iki buçuk duğu yamalar zaten çürük, dört
ne’den Kemer ve Tepecik Ma- –“Allah’tan” dedim, “yolu yap- senede ıskartaya çıkıyor. De- beş senede ufak yamalarla deli-
halleleri’nden geçerek bozuk maya başlamışlar.” Şoför, bön mek oluyor ki, kamyon ve oto- ği kapatayım derken daha ikinci
bir asfalt yola çıktık. Otobüs bön bana baktı. Sözümü anla- büslerin ölümü yolsuzluktandır. senesinde birinci senenin ya-
yolda birçok yerlerde durarak madığına zahip olarak tekrar Eğer yollar muntazam olsa ve ması kopuyor. Böyle olursa tabi
yolcu indirdi. Bu arada yolcu da ettim. bunlar beş sene dayansa mem- delik kapanmaz.
aldı. Tepecik mevkiinden sonra –Baksanız a… Taşlar kırılıp ha- leketimize o kadar az kamyon –İyi ama kardeşim, para mese
Kokluca köyünü geçtik. Sağ ta- zırlanmış, nerede ise döşemeye

başlarlar.
Hay Allah müstehakımı versin,
keşke söylemez olaydım.
Neş’e ümmit ettiğin sagar da
senden gamlıdır,
Bir dokun, bin âh dinle kâse-i
fağfurdan.
diyen Âli ne kadar haklıymış.

Şoför bu sözüm üzerine başını
“Lâ havle” der gibi bir iki defa
salladı. Öyle olduğu halde hızı-
nı gene alamadı. Nihayet pat-
lar gibi cevap verdi:

–“Beyim” dedi, “Allah’ını se-
versen benimle alay mı ediyor-
sun? Bu taşlar iki senedir bura-

56 TARİH aktüel KEMALPAŞA

lesi. Bütçe işi, devlet de yorga- içmiş, İzmir’i fından yapılmış bir saray idi. O İzmir Santral Garajı
nına göre ayağını uzatacak ta- ve denizi vakitler Bizans İmparatorları,
bii. seyretmiş. Nemfiyo denilen sonra kısaca inşa ettirmişti.
–Beyim, beyim bana baksana. Bundan do- Nif diye anılan bu günkü Kemal-
Biz cahiliz amma her şeyi bili- layı bura- paşa kazasının gerek suları ve (Genç Andronik bu Nemfe-
riz. Milyonluk maliye sarayları, da bir anıt gerek güzel havasıyle eşi bulun- om’da bir saray yaptırmıştı.
yüz milyonluk meclis binaları, yaptık. Bu maz tabii güzellikleri karşısında Binanın asarı halen mevcuttur.
maruken koltuklar yapacakla- hatıranın bu burasını bir tenezzüh mahalli Tezyinatdan âri dört köşe bir
rına yol yapsınlar, yol… Devle- suretle can- yapmışlardı. Sarp ve yalçın dağ- binadır. Taş ve tuğladan müna-
tin yorganını uzatacak yoldur. landırılma- ları, büyük çam, meşe ve ardıç vebe sıralarıyla inşa edilmiştir.
Saraylar, koltuklar değil… Yol sı hoşuma ağaçlariyle kaplı idi. Burada her Üç katlı olan bu sarayın birinci
memleketin kan damarlarıdır. gitti. Bunu çeşit av hayvanları bulunuyor. katında altı pencere vardır. Yan
yapanları Hatta kaplan avına dahi çıkıyor- taraf ve cephesinde açık bir di-
“Hay Allah müstehakını versin memnuni- lardı. vanhane olması muhtemel bü-
bu şoförün.” diye içimden söy- yet ve tak- yük ve boş bir yer görülür. Bu
lendim, bir defa adamcağızın dirle andım. Bizans tarihinde diğer Andro- sarayın inşa tarzı ve tâksimatı,
derdini deşmiştik. Daha biraz nikos’lardan ayırt edilmek için İmparator Konstanten’in İs-
konuşsam kim bilir neler işite- Artık oto- genç lakabıyla anılan bu zat tanbuldaki sarayına tamamıyle
cektim. Susmağı tercih ettim. büsümüz az 1328 senesi Mayısında İstan- benzer). (Charles Texier, Kitap
çok temiz bul’a gelerek anî bir baskınla 4, fasıl 22)
Biz böyle konuşurken Pınarbaşı bir yoldan dedesi ikinci Andronikos’u taht-
ovalarını geçmiş sonra yılankavi yokuş aşağı tan indirmiş, kendisi İmparator İşte Kemalpaşa kazasına girme-
bir yol ile Spylus Dağları’nın şar- iniyor, çamlıklar arasından geçi- olmuştu. den biraz evvel gördüğümüz
ka doğru uzayan ufak bir yama- yorduk. Biraz sonra ovaya indik, harabe bu saray idi.
cına tırmanmağa başlamıştık. artık burası Kemalpaşa ovası Genç Andronikos eğlence ve av
Yol burada düzelmişti. Şimdi idi. En başta sola ayrılan bir köy düşkünü bir zattı. İmparatorlu- Buradan geçtikten sonra İz-
rahatça gidiyorduk. yolunun başlangıç noktasında ğun Selçuk ve İlhanlı devletleri- mir’in şark tarafında ve 24 ki-
kurulmuş bir köy kahvesinde nin uç beyleri elinde çektiği sı- lometre mesafede bulunan
Şüphesiz kadim İzmir-Sart yolu durduk. Buradan Ören köyüne kıntı ve mağlubiyetlere rağmen Kemalpaşa kazasına vasıl olduk.
buradan geçmiyordu, şimdi sağ gidilirmiş. Bu mahalde birkaç eğlenmek ve ava çıkmaktan da
tarafımızda bir köyün bulundu- yolcu indi. Turgutlu’ya gidecek vaz geçemiyordu. En güzel bir (İkinci Evliya Çelebi Kemalpa-
ğu dar bir vadi vardı. Herhalde bir iki yolcu da aldıktan sonra eğlence mahalli ve bol bir av şa’da nelere tanık oldu, Ke-
İzmir ovasını Nemfiyo (Kemal- tekrar yolumuza devam ettik. yeri olan Nemfiyo’da kendisi
paşa) ovasına bağlayan ve eski İlerledikçe sağda solda güzel için emin ve güzel bir saray yap- malpaşa’nın nelerini çok sevdi,
yolun geçtiği vadi burası ola- üzüm bağları görünmeğe baş- tırmağı muvaffık bulan Andro- nelerine çok üzüldü? Gelecek
caktı. lamıştı. İnce ve gözün alabildi- nikos işte bu gün dört duvarı
ği kadar uzayan ova kâmilen kalan ve üç katlı olarak bir ha- sayıda.)
Bu sırada çıktığımız yokuş bit- üzüm bağları, kiraz bahçeleriyle rabe halinde görülen bu sarayı
miş, dağın sırtına varmış idik ki kaplı idi.
üstü kiremitlerle örtülü kameri-
ye gibi yapılmış bir binaya rast Bir hayli daha ilerledikten sonra
geldik. İçinde bir kitabe vardı: sol tarafımızda üst tarafı yıkıl-
mış büyücek bir bina harabesi-
“ATATÜRK BURADA …” ne rast geldik. Şoföre sordum:
–Burası nedir?
Otobüsümüz sür’atle geçtiği Şoför dudaklarını bükerek ce-
için yazıyı okuyamadım. Şoföre vap verdi:
sordum: –Vallahi beyim pek bilmiyorum.
–Burası neresi? Ama buraya Kemalpaşalılar Kız
Şoför anlattı: Kulesi derler.
–Efendim, rahmetli Atatürk İz-
mir’in istirdadında buraya gel- Binayı, otobüsle geçerken şöy-
miş ve bu noktadan ilk defa lece tetkik ediyordum. Bu hara-
son hedef olarak gösterdiği benin üç katlı oluş vaziyeti bu-
Akdeniz’i görmüş. Şimdi çardak rasının çok eski devirlere ait bir
şeklinde betondan yapılan bu saray olduğunu gösteriyordu.
bina yerinde o vakit çalı çırpı-
dan bir köy çardağı vardı. Ora- Filhakika burası Bizans İmpa-
da oturarak bir ayran ve kahve ratorları’ndan Andronik tara-

KEMALPAŞA aktüel AKTÜEL 57

BOZKURT VE SÜMEYRA

DÜNYA EVİNE GİRDİ

Hilalcan Gümüşcülüğün sahibi Filiz Kırkkılıç’ın oğlu
Bozkurt Kırkkılıç, Sümeyra Güneş ile evlendi.

16 Haziran Pazar günü gerçek- Düğün salonunda gerçekleşti.
leşen düğün töreninde nikâhları Güneş ve Kırkkılıç ailesi düğüne
kıyılan genç çift, şahitlerin ve dü- gelen misafirleri kapıda karşılaya-
ğüne katılan davetlerinin huzu- rak tek tek ilgilendiler. Kemalpa-
runda bir ömür boyu mutluluğa şa esnaflarından Hilalcan Gümüş-
evet dedi. cülüğün sahibi Filiz Kırkkılıç oğlu
Bozkurt ve gelini Sümeyra’nın
İncir Reçeli Cafe’nin sahibi İş Ada- mürüvvetini yaşamaktan büyük
mı Bozkurt Kırkkılıç ile Sümeyra bir mutluluk duyduğunu söyledi.
Kırkılıç, hem kına gecesine hem Filiz Kırkkılıç “iki oğlum var. Kü-
de düğüne katılan davetliler ile çük oğlum Bozkurt bugün dünya
doyasıya eğlendiler. 14 Haziran evine girdi. Evlatlarımın bu mutlu
Cuma günü Kırmızı Değirmen günlerinde bizleri yalnız bırakma-
Düğün salonunda kına gecesi ya- yan tüm dostlarımıza sevenleri-
pıldı. Düğün töreni öncesi gelin mize teşekkür ederim. Bir anne
adayı ve arkadaşları eğlenirken, için oğlunun mürüvvetini gör-
özel ikramların sunulduğu kına mek en güzel, en özel, en duygu-
gecesinde keyifli saatler yaşandı. lu anlardan birisi. Bir ömür boyu
mutluluğa evet diyen evlatlarımı-
Genç çiftlerin düğünleri ise 16 za birlik ve beraberlik diliyorum.
Haziran Pazar günü, Diler Garden Mutlulukları daim olsun” dedi.

58 OKUL aktüel KEMALPAŞA

Kemalpaşa’da Bir Eğitim Çınarı:

LÜTFÜ ÜRKMEZ MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ

1967 yılında Akşam Kız Sanat Okulu
olarak eğitim ve öğretime başlayan Lütfü Ürk-
mez Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, 50 yılı
geride bırakan, Kemalpaşa’nın en eski orta-
öğretim kurumudur.

Akşam Kız Sanat Okulu ilk kez 8 Eylül İlkokulu’nun 4.katında itibaren Lütfü Ürkmez Mesleki sun ve Aslan İyem müdür olarak
1967 yılında Kemalpaşa’da, eğitim faaliyetlerine devam ve Teknik Anadolu Lisesi adını görev almıştır. Halen müdürlük
ortaokuldan sonra kız öğren- etmiştir. 1998 yılında ortaokul almıştır. 24 dersliği, bilgisayar görevini ise Kubilay Yendi sür-
cilerin devam etmesi için açıl- kısmı kapanarak eğitim etkin- ve teknoloji sınıfı, kütüphane- dürmektedir.
mış ve bugünkü Cumhuriyet liğini Kız Meslek Lisesi olarak si, 100 kişilik toplantı salonu,
İlkokulu’nun olduğu yerde bu- sürdürmüştür. Okulun Kız drama odası ve Gıda Teknolojisi Lütfü Ürkmez MTAL bünye-
lunan tarihi binada eğitim ve Meslek Lisesi olması üzerine Labaratuvarı, 2 Giyim Teknolo- sinde 4-6 yaşa arası öğrenci-
öğretime toplam 10 öğrenciyle Çocuk Gelişimi, Giyim Üretim jisi, 1 de El Sanatları Teknolojisi lerin eğitim aldığı 2 derslikli
başlamıştır. Bu bina, o zamanki Teknolojisi ve El sanatları Tek- Atölyesi, Yiyecek İçecek Hiz- Uygulama Ana Okulu faaliyet
adı Nif olan Kemalpaşa’da bir nolojisi bölümleri açılmıştır. Kız metleri Atölyesi bulunan okul- göstermektedir. Uygulama
vakıf tarafından 1904-1911 yıl- Meslek Lisesi’nde sırasıyla Ley- da açık basketbol ve voleybol Ana Okulu’nda oyun sınıfları
ları arasında inşa edilen ve yöre la Demirci, Suzan Yaminoğlu, sahaları mevcut bulunmakta- yanında mutfak ve yemekhane
halkınca mermer sütunlu okul Nurettin Pınar, Nevin Özbaş, dır. bulunmaktadır. Kemalpaşa’nın
olarak anılan ve 1979 yılında Netice Karagöz, Servet Yapı- en eski orta öğretim kurumu
yıkılan binadır. Bir yıllık eğitim cıoğlu, Mehtap Yurtsever Ateş Eğitim ve öğretime Çocuk Geli- olarak 52 yıldır hizmet veren
süresi bulunan Akşam Kız Sanat ve Ayşe Ayseli Atam müdürlük şimi, Giyim Üretim Teknolojisi, Lütfü Ürkmez Mesleki ve Tek-
Okulu’nda sadece Giyim Üreti- yapmıştır. Okul, aynı adla 1998 Yiyecek-İçecek Hizmetleri, Gıda nik Anadolu Lisesi, modern ve
mi bölümü vardır. yılında Kemalpaşa Mezarlığı ya- Teknolojisi, Ulaştırma Hizmet- donanımlı binasında gelecek
nında yapılan ve günümüzde leri ve El Sanatları Teknolojisi kuşakları yetiştirme görevini
1979-80 eğitim yılında Kız Mes- Kemalpaşa Halk Eğitim Merkezi bulunan Lütfü Ürkmez MTAL’da başarılarını artırarak sürdür-
lek Lisesi’ne dönüştürülen ve olarak kullanılan binada eğiti- Ayşe Ayseli Atam, Aybala Dur- mektedir.
eğitim faaliyetlerini ortaokul me devam etmiş, 2010 yılı Eylül
ve lise olarak sürdüren oku- ayında bugünkü modern binası-
lun ortaokul kısmında 30, lise na taşınmıştır.
kısmında ise 16 öğrenci mev-
cuttur. Kısa bir süre önce eski Kemalpaşalı iş adamı Lütfü Ürk-
Belediye Binası sonra da eski mez’in vasiyeti üzerine varisle-
Öğretmenevi binasında, 1982 rinin arsa bağışı ve katkılarıyla
ile 1998 yılları arasında bir süre inşa edilen okul 2011 yılından