2 0 1 4 Haziran S A Y I : 2 5
Havacılık Terminolojisi
dişlerde meydana gelen ağrı. rının neden olduğu kuru öksürük, göğüs baskısı ve bo-
Barosinüzitis: (Aerosinüzitis) İrtifa değişikliğine bağlı ğulma hissi.
ortaya çıkan basınç farkının, sinüs kanallarının tıkalı Coriolis İlüzyon: Sabit açısal hareketlerde 20 sn. sonra
olmasından dolayı eşitlenememesi sonucu sinüslerde dönüş yönüne uyan yarım daire kanalı içindeki endo-
meydana gelen ağrılı tablo. lenf sıvısının hareketi dengelenir. Artık dönüşü algıla-
Barotravma: Barometrik basınç değişikliği sonucu, mayan pilot bu sırada aşağı, yukarı veya yana bakmak
içinde hava bulunan organlardaki gaz genişlemesine şeklinde bir baş hareketi yaptığı takdirde, hareketin ya-
bağlı mekanik etkiler. pıldığı eksendeki endolenf sıvısı akışa geçer. O kanalın
Bends: Dekompresyon hastalığının büyük eklemlerde kupulasının bükülmesi sonucu, pilotta uçağın pozisyo-
hava kabarcıklarının oluşmasıyla (bubble formasyonu) nuyla ilgisiz, yanlış bir pozisyon algısı doğar ve pilot
ortaya çıkan ve eklem ağrılarına yol açan şekli. dizoryante olur; tono atıyor gibi illüzyona girer, dış gö-
Beyaz Gürültü: Başka gürültülerin yalıtımı amacıyla rüş de yoksa pilotun uçağı kurtarmak (!) için verdiği ters
kullanılan dalga, rüzgâr, kuş sesi veya hafif müzikler. kumandalar çakılmanın başlangıcı olur.
Black-out: Pozitif (+) G sırasında retina oksijenizasyo- CPL: (Commercial Pilot Licence) Ticari pilot lisansı. En
nunun azalmasına bağlı oluşan görüş kararması. az 18 yaşında olmak, 1. Sınıf sağlık sertifikası almak
Black-Hole Approach İllusion: Ay ve yıldız ışıklarının şartı vardır.
olmadığı, coğrafi referans noktalarının görülemeyeceği Combat Edge: (Combined Advanced Technology En-
kadar karanlık gece şartlarında, ya da su üzerine yapı- hanced Design G Ensemble) ABD Hava Kuvvetlerinde
lan son yaklaşma ve inişlerde, pist ışıklarının kayıyor geliştirilmiş olan pozitif basınçlı solunum anti-G sis-
gibi, pistin yukarı eğimliymiş gibi göründüğü (up-slope) teminin adı. Pozitif basınçlı solunum, göğüs karşı ba-
yanılgılardır. Pilot dik yaklaştığını sanıp, dalış açısını sınçlı yelek ve tam kaplamalı anti-G suit hep birlikte
azaltarak piste uzun oturabilir. kullanılır. Sistem + 4G’de çalışmaya başlar.
Brace Pozisyonu: Acil iniş veya uçağın düşme durum- CRM: (Crew Resources Management) Uçuş ekibinin
larında kafa ve omurgayı korumak için başın kollar ara- gerek birbirleriyle ve gerekse diğer uçaklarla ve yer ile
sına alınıp dizlerin üstüne eğilme pozisyonu. olan iletişim ve işbirliği sorunlarının yönetimi. Bir var-
Brown-Out: Kumluk bir yere inen helikopterin pal rüz- yasyonu da MRM’dir (Maintenance Resource Manage-
gârının yarattığı toz bulutundan kaynaklı dış görüş kay- ment).
bı ve dizoryantasyon durumu. Cutis-Marmorata: Dekompresyon hastalığının cilt be-
Bucha Etkisi: (Flicker vertigo) Özellikle helikopter lirtilerinden biri: intravasküler kabarcıklara bağlı olarak
uçuşlarında göze kesintili gelen parlak ışığın disoryan- ciltte oluşan benekli, siyanotik mermersi görünüm
tasyon, bulantı ve konvulsif nöbet yaratması. CVR: (Cockpit Voice Recorder) Toplumda “kara kutu”
Bunk Sleep: Uzun uçuşlarda pilotların uçakta istirahat olarak bilinen (aslında turuncu renkli) olup, kaza ince-
için ayrılmış ranzalarda uyumaları. lemelerinde çok değerli olan son 2 saatlik kokpit sesle-
C Sınıfı uçak kazaları: (Class C mishaps) ABD ordu- ri kaydeden cihaz. Eski tarihlerde CSR (Cockpit Sound
sunda, personelin sadece işgücü kaybına yol açacak Recorder) olarak bilinirdi. FDR (Flight Data Recorder)
kadarlık bir yaralanma ile sonuçlanan ve 20-200 bin ise benzer amaçla, uçuşla ilgili teknik bilgileri kayıt
$ üzerine çıkmayan boyutta zarara mal olan kazalar. eden cihazdır.
CAMI: (Civil Aerospace Medical Institute) FAA’e bağlı Dekompresyon Hastalığı: Dış basıncın ani azalması
Sivil Hava-Uzay Hekimliği Enstitüsü. (Oklahoma) sonucu azot gazının kan ve dokularda hava kabarcık-
CFIT: (Controlled Flight Into Terrain) Uçağın pilot ları biçiminde ortaya çıkmasına bağlı hastalıklar; Vur-
kontrolünde (pilotta bilinç kaybı vs. olmadan), ama gun; Caisson Hastalığı.
dikkat dağılması, oryantasyon kaybı, büyülenme gibi Diversion: Hava muhalefeti, sağlık sorunu vb. neden-
nedenlerle (LSA), göz göre göre çakılması. lerle farklı bir meydana acil iniş yapılması.
CHIRP: (Confidential Human Factors Incident Repor- Ear Block: İrtifa değişikliğine bağlı ortaya çıkan basınç
ting Programme) Uçuş ve yer ekiplerinin hatalı durum- farkının eşitlenememesi sonucu özellikle inişte meyda-
ları güvenilir biçimde (kendilerinin afişe edilmeyecek- na gelen kulak tıkanıklığı.
lerinden ve cezalandırılmayacaklarından emin olarak) Ear Muffs: Gürültüden koruyucu kulaklıklar.
rapor etmeleri, bu bilgilerin analizi ve sonuçta uçuş EarPlanes: Barotravmaya karşı koruyucu kulak tıkaçla-
emniyeti için kullanılmasıdır. Denizcilikte de kullanıl- rı.
makta olan bu kavramın ABD’deki karşılığı: ASRS’dir. Earplug: Gürültüden koruyan kulak tıkacı.
Chokes: Dekompresyon hastalığının akciğer formu EASA: (European Aviation Safety Agency) Avrupa Ha-
olup, göğüs boşluğunda ortaya çıkan gaz kabarcıkla- vacılık Güvenliği Ajansı. 2002’de kurulmuş olup, 8
691
2 0 1 4 Haziran S A Y I : 2 5
Havacılık Terminolojisi
Nisan 2012 tarihinden itibaren JAA’ın yerini almıştır. luğu gibi durumlarda, “yetti artık, bitsin bu çile” biçi-
Avrupa Birliği ülkelerinin üye olabildiği EASA içinde minde ortaya çıkan tehlikeli bir acelecilik ve risk alma
Türkiye yoktur. durumudur. Türkçede “Eve Dönüş Sendromu” olarak
Ebullism: Yüksek irtifada, basınç azalması nedeniyle
kan ve dokularda (akciğer, beyin, miyokard, cilt, ek- karşılık bulmuştur.
lem) hava kabarcıkları (bubble) ve kanama oluşması. Glass Cockpit: Uçuş aletlerinin (mekanik değil) elekt-
63 bin feet irtifada (Armstrong hattı) kan 370C vücut ronik özellikte olduğu ve gerektiğinde bir monitöre
ısısında kaynar. aktarılabilme özelliği olan kokpitler. (Kokpit borda
ECAC: (European Civil Aviation Conference) Avrupa panelindeki göstergelerin ayrı ayrı aletler biçiminde
Sivil Havacılık Konferansı. değil, bir monitör üzerinde görüntü şeklinde yansıtılır.
Elevator:Uçağın kuyruk kısmında aşağı yukarı oyna- Böylece, örneğin bir uçuş simülatörünün gösterge pa-
yan, sağ ve sol olmak üzere iki parçadan oluşan yatay neli farklı uçak tiplerine göre değiştirilebilecek tarzda
kuyruğun parçası. kolaylık sağlanabilmektedir.)
EPT: (Effective Performance Time) G-Loc: (G induced Loss of Consciousness) Yüksek ve
Hipoksik koşullarda bireyin etkili performans süresi süreli G kuvvetlerine bağlı olarak kanın beyinden aşağı
Bkz: TUC). dokulara kaymasına ve beyin hipoksisine bağlı bilinç
ER Uçuşları: (EROPS: Extended Range Operations) kaybı. Pilot bu süreçte konvulsion geçirir ve kumanda-
Uzun menzilli uçuşlar. (6-12 saat) ları 30-90 sn. kaybedebilir.
ESAM: (Europian Society of Aerospace Medicine) Av- Good Samaritan Laws: Uçakta hastalanan yolculara
rupa Hava Uzay Hekimliği Birliği. yapılan bir tıbbi müdahalede kasti ihmal veya büyük
ETOPS: (Engines Turning Or Passengers Swimming) bir hata yoksa, ceza davası açılmasını engelleyen yasa.
Çift motorlu bir uçağın, her iki motoru durduğunda su GPWS: (Ground Proximity Warning System) Yere
üzerine veya planör gibi süzülerek karaya inmek zo- çarpmayı önleyici radarla çalışan sesle ikaz sistemi.
runda kalması durumunun kuraları. GPS: (Global Positioning System) Yerdeki bir noktanın
FAA: (Federal Aviation Administration) Amerikan Ulu- koordinatlarını uydudan belirleme sistemi.
sal Havacılık Dairesi. Graveyard Spin: Virile giren uçağın yarım daire ka-
FDM: (Flight Data Monitoring) Uçuş verilerini analiz nalları içindeki endolenf sıvısında yarattığı ters yönde
ederek havayolu şirketlerinin olası riskleri önceden akım 20 sn. sonra durur ve kupula dik duruma geçer;
tespit eden ve önlem alınmasını sağlayan erken uyarı pilot artık dönüş hissi almaz olur. Ancak virilden çıkış
sistemi. kumandası verildiğinde (kendi ekseninde dönen ço-
Flap: Kanatların altında yer alan, arkaya ve aşağı doğ- cukların dönüşü durdurmasında olduğu gibi) endolen-
ru hareket eden, iniş ve kalkış esnasında kanat kesi- fin ters yöne hareketiyle (pilot düz uçuşta olduğu hal-
tini uzatıp kısaltarak kanadın kaldırma etkisini arttırıp de) ters yönde virile girdiği algısına kapılır. Dış görüş
azaltmayı sağlayan parçalar. yoksa, pilot gereksiz yere ters kumanda vererek uçağı
Fleet: Filo tekrar virile sokup “mezarlık virili” teriminin tanımladı-
Flicker Vertigo: Helikopter palinin dönüşü sırasında ğı biçimde çakılır.
güneş veya başka ışıkların periyodik olarak dakikada Gray-out: Gri (flu) görüş. Yüksek G kuvvetleri altında
4-20 defa kesintili olarak göze gelmesiyle tetiklenen retina kan akımının azalmasına bağlı olarak renk görü-
bulantı, kusma, baş dönmesi, oryantasyon bozukluğu şünün azalması, çevrenin gri tonlarında görülmesi.
(vertigo) ve konvulsif nöbet. (Bucha etkisi) Hangover: Alkol mahmurluğu, akşamdan kalma hali.
Flight Surgeon: Uçuş doktoru. Hay Fever: Saman nezlesi, alerjik rinit.
Fly by Wire: Uçakların manuel kumandalar yerine HBOT: Hiperbarik oksijen tedavisi.
elektronik sistemler yardımıyla yönetilmesi. Heimlich Manevrası: Boğazın bir şeyle tıkanması, bo-
FoF: (Fear of Flying) Uçuş korkusu. ğulma ve nefes alamama durumlarında, hasta kişinin
Frenzel Manevrası: Burun ve glottis kapalı iken ağız ve göbek üstünden göğsüne doğru önden veya arkadan
boğaz tabanının kasılması yoluyla östaki kanalını aç- baskı yaparak nefesi açma yardımı.
maya çalışan Valsalva versiyonu manevra. HEMS: (Helicopter Emergency Medical Services) Am-
GCA: (Ground Controlled Approach) Kötü hava şart- bulans helikopter hizmeti.
larında pilota, telsiz vasıtasıyla emniyetli bir yaklaşma Hence: Durum cayrosu düz uçuş gösterdiği halde, pilot
ve iniş sağlaması için mesafe ve irtifa bilgilerini veren kendini yatışta hissediyorsa, vücudunu hayalindeki his
yer istasyonu. yanılgısına uygun şekilde bükmesi.
Hiperventilasyon: Solunum sayı ve/veya derinliğinde
Get Home-Itis: Uzun süren işler, uçuş-otomobil yolcu- artma.
692
2 0 1 4 Haziran S A Y I : 2 5
Havacılık Terminolojisi
Hipoksi: Beyin ve göz başta olmak üzere dokulara ye- LANTIRN: (Low Attitude Navigation and Targeting
terli oksijen gitmemesi. InfraRed for Night) Uçakların gece şartlarında düşük
HUB: Bir havayolu şirketinin transfer/aktarma uçuşlar irtifada görev yapabilmesini sağlayan sistem.
için seçtiği merkez havaalanı. Leans:Yarım daire kanallarının algılama eşiğinin altın-
HUD: (Head up Display) F-16 uçağındaki gibi, kanopi da (2,50/sn.) bir yatış yapıldığında, yatış algılanmaz.
camına dijital olarak yansıtılmış uçuş bilgileri göster- Durum fark edilip düz uçuşa geçildiğinde, bu defa
gesi. uçak ters yöne yatmış gibi hissedilir; pilot vücudunu
Hyperbaric Chamber: Hiperbarik tedavinin yapıldığı yana eğer (hence).
yüksek basınç odası. LOC: (Loss of Control) Pilotun uçağa kumanda edeme-
Hypobaric Chamber: Hipoksi ve dekompresyon de- mesi, kontrolü kaybetmesi.
neylerinin yapıldığı düşük basınç odası. LOFT: (Line Oriented Flight Training) Simulatörde
JAA: (Joint Aviation Authorities) Avrupa Birleşik Ha- emergency durum senaryoları üzerinden yapılan ileti-
vacılık Otoritesi. 1970 yılında kurulmuş, 8 Nisan 2012 şim, liderlik, yönetim, SA, karar verme becerileri eğiti-
tarihinde kendini feshederek yetkilerini EASA’ya dev- mi; CRM eğitiminin uygulamalı bir bölümüdür.
retmiştir. LOSA: (Line Operations Safety Audit) Hat uçuşlarına
JAR: (Joint Aviation Requirements) Avrupa Birleşik Ha- odaklı emniyet denetimi. Ekibin uçuş sürecindeki hata
vacılık Otoritesi Talimatları (FCL-3 bölümü tıbbi konu- ve CRM becerilerinin değerlendirilmesi.
ları içerir). LROPS: (Long Range Operations) 3 veya 4 motorlu bir
Just Culture: Adil Kültür. Kasıtlı olmayan hatalar dü- uçakla 3 saatten uzun uçuşlar.
rüstçe itiraf edildiğinde cezalandırılmamalı; ders çıkar- LSA: (Loss of Situational Awareness) Durum muhake-
ma aracı olarak yararlanılmalıdır. mesinin ve farkındalığın kaybı.
IATA: (International Air Transport Association) Ulus- Mandelbaum Etkisi: Gece, sis gibi zayıf görüşün veya
lararası Hava Taşımacılığı Birliği. gökyüzü, bulut, deniz gibi monoton görüntülerin oldu-
ICAO: (International Civil Aviation Organization) ğu uçuş şartlarında pilotların gözlerini yakına odakla-
Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü. ma eğilimi. Bu süreçte pilot kokpit camına veya uçak
IFALPA: (The International Federation of Air Line Pilo- içine baktığı için dışarıyı gözlememekten doğan sorun-
ts’ Associations) Uluslararası Havayolları Pilotları Der- larla karşılaşabilir.
nekleri Federasyonu. Mayday: (M’aidez) Ölümcül kaza durumlarında yapı-
IFR: (Instrument Flight Rules) Aletle uçuş kuralları. lan acil yardım çağrısı (Help me!)
ILS: (Instrument Landing System) Görerek alçalma ve MCC: (Multi Crew Coordination) Uçakta çoklu ekip
iniş yapılamayan durumlarda aletle hassas iniş yaklaş- koordinasyonu.
ması ve alçalması yaptıran yer sistemi. MedEvac: (Medical Evacuation) Hava yoluyla hasta ta-
Iron-man Sendromu: “Ben her türlü yorgunluk ve uy- şınması.
kusuzluğa karşı dayanıklıyım” kompleksi. Microgravity: Yerçekimsizlik; ”Zero G”.
Jet Lag: Meridyenler ve zaman dilimleri geçilerek yapı- Motion Sickness: Hareket hastalığı, taşıt/uçak tutması.
lan kıtalar arası uçak yolculuğu sonrası zaman farkın- (Bak: Sopite Sendromu)
dan doğan semptomlar bütünü. Mulder Yasası: Yarım daire kanallarının saniyede 2,5
Kabin Patlaması: (Rapid Decompression) Ani kabin dereceden daha az yatış ve dönüşleri algılayamaması.
basıncı kaybı. Kanopi, kapı ve kapak arızaları sonucu NASA: (National Aeronautics and Space Administra-
kabin içi basıncın ani olarak azalması. Kokpit veya ka- tion) ABD’nin uzay programı çalışmalarından sorumlu
binde patlama sesi, duman (toz ve su buharı) oluşur, olan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi.
delik büyükse dışarı doğru uçuşmalar, gaz genişleme- Neikuan P6 Noktası: Acupressure yöntemiyle baskı uy-
lerine bağlı dekompresyon hastalıkları ortaya çıkabilir. gulandığında uçak tutmasını önlediği söylenen el bileği
Kırmızı Göz Uçuşu: (Red Eye Flight) Uzun ve aktar- iç yüzündeki nokta.
malı uçuşlar sonrası gözlerde kızarma olması durumu. Nesbit’s Paradox: Tütündeki nikotin (adrenalin ve no-
Özellikle batıdan doğu yönüne yapılan uçuşlarda ye- radrenalin salgısını arttırarak) fizyolojik kamçılanma
teri derecede uyunmadığı ve göz dinlendirmesi yapıla- (arousal) yaratır. Bu durum, sigara içiminden sonra ya-
madığında olur. şanan relaksasyon hissi ile çelişkilidir.
Kon ve Rod Hücreleri: Kon’lar retina merkezinde, fo- N-Loc: (Near Loss of Consciousness) Düşük G kuvvet-
vea çevresinde yoğunlaşmış olup kuvvetli ışığı algıla- lerinde görülebilen sinsi, kısmi bilinç kaybı.
yan; Rod’lar ise retina periferinde yoğunlaşmış, zayıf NOTAM: (Notice to Airman) Hava trafiğine kapalı
ışıklı nesneleri ve rengi algılayan hücrelerdir. uçuş yolları gibi yenilik ve değişiklikleri içeren bildiri.
693
2 0 1 4 Haziran S A Y I : 2 5
Havacılık Terminolojisi
NOTECHS: (Non-Technical Skills) Emniyetli bir uçuş En az 17 yaşında olmak, 1.veya 2. Sınıf tıbbi sertifikası
için uçağın yönetim tekniği ve SOP’ler dışındaki zihin- almak şartı vardır. Üst yaş sınırı yoktur.
sel, psikolojik ve sosyal beceriler: Durumsal farkında- Proprioceptive Sistem: İnsanın hareketlerini ve vücut
lık, karar verme, liderlik, eşgüdüm, takım çalışması, pozisyonunu belirleyebilmesini sağlayan derin duyu.
stres-risk-yorgunluk yönetimi, vs... CRM sinonimi sayılır. Cilt ve eklemlerdeki duyu hücreleri tarafından sağlanır.
Oksijen Paradoksu: Hipoksi sonrası oksijen verildiğin- Psyche Up: Bir iş veya görev (uçuş) için kendini psiko-
de paradoksal olarak gözlenen klonik spazmlar ve bi- lojik olarak hazır hissetme.
linç kaybı. Push-Pull Effect: Lövyenin ileri itilerek (push) göreceli
Okülogiral İllüzyon: Uçak sağa-sola açısal hareket ha- –G maruziyeti sonrasında, birden lövyenin çekilerek
lindeyken, hareketin yavaşlaması veya durması duru- (pull) +G’ye maruz kalma sonucu, görece düşük +G
munda objelerin ters yöne hareket ediyormuş gibi gö- seviyelerinde gray out veya G-Loc olma.
rünmesi. RAPCON: (Radar Approach Control) Kontrol sahası
Okülogravik İllüzyon: (Somatogravik, Elevator illüz- içerisinde (10 nm) her türlü radar hizmet faaliyetlerini
yon) Uçağın tırmanış veya dalış hareketi sırasında, göz düzenleyen istasyon.
kürelerinin atalet kuvveti nedeniyle ters yönde minimal Rekompresyon: Dekompresyon hastalığında hastanın
hareketi, uçağın olduğundan fazla tırmanış veya dalışta tekrar basınçlı ortama alınması.
olduğu yanılgısına neden olur. Ayrıca lineer akseleras- Roll: Uçağın uzun ekseni üzerinde yapmış olduğu sa-
yon ve deselerasyon (ani hızlanma / yavaşlama) sıra- ğa-sola yatış ve tono hareketleri.
sında da yalancı tırmanış ve dalış hisleri oluşur. Pilot Rostering: Uzun uçuşlarda pilotların yorgunluklarını
bu illüzyona kanarak gereksiz düzeltme (!) kumanda- azaltmak için dönüşümlü görev yapmaları.
ları vererek uçağı yere çakabilir veya perdövitese (stall) Rudder Pedal: Dikey stabilizelere kumanda ederek
sokabilir. yaw hareketini yapmayı sağlayan pedal.
OML: (Operational Multipilot Limitation) Çoklu pilot SACA: İşletmelerin kendi uçaklarına yaptıkları ramp
sınırlandırması. ATPL sahibi bir pilotun 1. Sınıf sağlık denetlemesi.
sertifikası gereklerine tam olarak uymadığı, ancak gö- SAFA: (Safety Assessment of Foreign Aircraft) Yabancı
rev yapamaz duruma gelme riskinin de kabul edilebilir hava araçlarına yapılan ramp denetlemesi
limitler içinde değerlendirildiği durumlarda uygulanan SANA: (Safety Assessment of National Aircraft) Yerli
bir karardır. Solo olmamak şartıyla kaptan olarak da hava araçlarına yapılan ramp denetlemesi
uçabilir; ancak diğer pilotun OML’li olmaması, tipte SAR: (Search And Rescue) Arama Kurtarma.
intibaklı ve 60 yaşın altında olması koşulu aranır. Salutogenic Reaction: Uzay, kutup gibi zorlu koşullar-
OPL: (Operational Passenger Limitation) Bir Class 2 da bulunan bazı insanların artan tahammül, azim, ya-
pilotunun hastalığı/sakatlığı nedeniyle yolcu taşıyama- ratıcılık ve azalan depresif durumları.
ma sınırlandırılması. SCUBA Diving: (Self Contained Underwater Breathing
OSL: (Operational Safety Pilot Limitation) Class 2’de Apparatus) Özel bir dalış ekipmanı ile yapılan dalış.
uygulanan emniyet pilotu sınırlandırması. Uçağı yöne- SD: (Spatial Disorientation) Uzaysal oryantasyon kay-
ten pilotun (PIC) görevini yapamaz hale gelmesi duru- bı; “vertigo.”
munda kumandaları almak amacıyla kabinde bulunan SHEL: (Software, Hardware, Environment, Liveware)
diğer pilota ait sınırlandırma. Kazalarda insan faktörünün kavramsal modeli. Yazı-
Otokinezis: Karanlık ortamda sabit zayıf ışıklara bir lım, Uçak, Uçuş ortamı, İnsan.
süre fiske olunduğunda ışık kaynağının hareket ediyor Shift Lag: Vardiya değişimi sendromu. Günlük uyku ve
gibi görünmesi illüzyonu. uyanıklık ritminin tersine dönmesine (sirkadiyen ritmin
Pan Pan: (Possible Assistant Needed; Pay Attention kaymasına) bağlı semptomlar bütünü.
Now) Denizcilik ve havacılıkta acil durum çağrısı. Side Stick: Bazı uçaklarda (F-16, Airbus) pilotun sağ
Mayday’den bir alt seviye yardım çağrısı olup, ölümcül yan tarafında bulunan pitch ve roll kumanda kolu.
olmayan acil durumlarda kullanılır. Situational Awareness (SA): Durum muhakemesi, far-
Parabolic Flight: Yerçekimsizlik yaratmak üzere büyük kındalık.
uçakların tırmanıp sonra serbest düşüş uçuşu. Skydiving: Uçaktan paraşütle serbest atlayış.
PIC: (Pilot in Command) Uçağı yöneten/ kullanan (me- Slot: Gelen ve giden uçak sayısının saat dilimlerine eşit
sul) pilot. SPIC: (Student pilot-in-command) olarak dağıtılarak uçuşların düzenlenmesi işlemi.
Pitch Up/Down: Uçağın burun aşağı - burun yukarı yu- SMS: (Safety Management System) Emniyet Yönetimi
nuslama hareketleri. Sistemi.
PPL: (Private Pilot Licence) Hususi (özel) pilot lisansı. SODA: (Statement of Demonstrated Ability) Uçuşa
694
2 0 1 4 Haziran S A Y I : 2 5
Havacılık Terminolojisi
engel tıbbi bir durumu olmasına karşın, stabil ve ilerle- yutkunarak östaki kanalını açmaya ve ear block’u gider-
yici olmadığı değerlendirilerek, FAA tarafından verilen meye çalışan Valsalva versiyonu manevra.
özel uçuş izni. TRTO: (Type Rating Training Organization) Tip Eğitim
Somatogiral İlüzyon: Açısal hızlanma esnasında kişi- Organizasyonu.
nin hızlanma hareketinin aksi yönde hareket ediyor- TUC: (Time of Useful Consciousness) Faydalanılabilir bi-
muş gibi hissetmesi. linç zamanı. İrtifa ile paralel olarak artan hipoksi duru-
Somatogravik İlüzyon: İvmelenme ya da yavaşlama sıra- munda bilinçliliğin korunabildiği zaman süresi. (Bkz. EPT)
sındaki yalancı dalış-tırmanış hissi. Tunnel Vision: Pilot üzerindeki +G kuvveti arttıkça retina
SOP’s:(Standard Operational Procedures) Standart İşle- periferik kan akımının azalması sonucu görüş daralması;
tim/Harekât Usulleri. Farklı kişilerin uçuşlarında tektip çevrenin dürbünden görünür gibi algılanması.
hareket sağlanması için pilotun, uçuşu daha önceden çer- Türbulans: Belli yüksekliklerde ani ve değişken hava
çevesi çizilmiş usullerde yapması. akımlarının oluşturduğu ve uçaklarda şiddetli sarsıntı ile
Sopite Sendromu: Uçak tutması hastalığında uyarıcı bir belirgin düşüşlere neden olan düzensizlik.
hareketi takiben, bulantı-kusma, uyuşukluk, uyku hali, URL: (Ultra Long Range) Çok uzun (12 saat ve üzeri, non-
apati, depresyon, asosyallik, içe kapanma belirtileri. stop) uçuşlar
Space Asthenia: Uzay adamlarında görülen fiziksel ve zi- Valsalva Manevrası: Burun kanatları parmaklarla kapatılıp
hinsel zayıflık, psikolojik dengesizlik ve uyku bozukluğu ıkınma ve zorlu nefes verme hareketi yapılarak, tıkalı olan
tablosu. östaki kanalının açılıp orta kulağa bir miktar hava girme-
Space Sickness: Uzay tutması. Yerçekimsizliğe bağlı ola- sini sağlayan manevra.
rak gelişen bulantı, kusma, apati hali. Vestibül: İç kulakta bulunan ve vücudun dengesini sağla-
Spatial Disorientation (SD): Uçucu vertigosu. Pilotun ves- maya yardımcı olan organ. Koklea, üç yarım daire kanalı,
tibüler, görsel veya proprioceptive yanılgılar, ya da durum utrikulus ve sakkulus’dan oluşur.
farkındalığını kaybetmesi sonucu yön, pozisyon ve hare- Vertigo: Vestibüler illüzyonlar nedeniyle uzaysal oryan-
ket algısını yanlış değerlendirmesi; geçici illüzyon yaşan- tasyonun bozulması durumunu tanımlayan terim. (Bkz.
tıları. SD)
Spatial Orientation: Uzaysal oryantasyon; pilotun uçağın VFR: (Visual Flight Rules) Görerek uçuş kuralları.
havadaki yön, hareket ve pozisyonunu doğru algıladığı, Vortex: (Wake Turbulance) Öndeki uçağın kanat uçları-
mekâna uyum hali. nın yarattığı düzensiz hava akımı (vortex: girdap, wake:
SPIC: (Student Pilot-İn-Command) Uçağa öğrenci pilotun uçak izi).
kumanda etmekte olması. Waiver: Kurallara göre uçuşu tıbbi nedenle kesilmesi ge-
SSP: (State Safety Programme) Devlet Emniyet Programı. reken pilota yetkili kurul tarafından kontrollü uçuş veril-
Staggers: Dekompresyon hastalığında bubble’ların mer- mesi.
kez sinir sisteminde yaptığı nörolojik bulgular. Weighlessness: Uzayda ağırlıksızlık.
Stall: (Perdövites) Uçağın yeterli hıza ve güce erişmeden White Finger Syndrome: 50-150 Hz şiddetindeki vibras-
tırmanış kumandası verildiğinde havada tutunamayarak yonun, ellerdeki kan akımını azaltarak, renk solması ve
düşmesi. ağrı yapması.
TACAN: (Tactical Air Navigation System) Askeri uçakla- White Out: Kar, tipi gibi nedenlerle, ya da helikopter pa-
rın seçilen istasyona mesafe ve doğrultusunu veren seyrü- linin karları havalandırması yüzünden dış görüşün bem-
sefer yardımcısı. beyaz oluşu.
TALPA: (Türkiye Airline Pilots’ Association) Türkiye Ha- WOCL: (Window of Circadian Low) İnsan vücut ritminin en düşük
vayolları Pilotları Derneği.
TASSA: Türkiye Kabin Memurları Derneği. performansta olduğu, uyuma meylinin en yüksek olduğu, gece yarısı-sa-
TATCA: Türkiye Hava Trafik Kontrolörleri Derneği.
TCAS: (Traffic Alert & Collision Avoidance System) Uçak- baha karşı 02- 05 arası biyolojik saat dilimi. Bu kritik saatlerde (varılan
ların havada tehlikeli yakınlaşmalarını ve çarpışmalarını
önleyen ikaz sistemi. bölgenin coğrafi saatine göre değil, kişinin iç-biyolojik saatine göre) uya-
Telemedicine: Uçak ile aşağıdaki bir hastane gibi, farklı
yerler arasında klinik bilgi, grafik, ses ve video görüntü- nık kalıp görev yapan kişilerin performans zafiyeti 2 gün süreyle devam
lerini göndermek için telekomünikasyon teknolojilerinin
kullanılması. eder.
TEM: (Threat and Error Management) Tehdit ve hata yö-
netimi. Workload: İş yükü, işbâ. Pilotun kokpitte aynı anda birçok kumanda,
Tono: Uçağın kendi etrafında (sağa veya sola) 360o dön-
dürülmesi. bilgi akışı, emir, meteoroloji vs. ile uğraşarak uçuşa konsantrasyonunu
Toynbee Manevrası: Burun kanatları parmakla sıkılırken
kaybetmesi.
Yaw: Uçağın yatay düzlemde yaptığı kayış hareketi.
Yoke: Uçağın yarı simit şeklinde dümeni.
Yüzde 1 Kuralı: Tüm uçuş kazaları içinde ani tıbbi yetmezliğe bağlı
olanların oranı %1’den azdır. Bir pilotun kalp krizi, felç, nöbet gibi ne-
denlerle uçuşta inkapasite olma ihtimali 1 yılda %1’den fazla ise, uçuşa
uygunluğunun onaylanmaması gerektiği kuralı konulmuştur. Bir çeşit
‘risk eşiği’ olan bu kuralın %2 olarak değiştirilmesi tartışılmaktadır.
ZULU: Dünyadaki tüm uçuşlarda kullanılan standart zaman (Eskiden
GMT idi).
695
2 0 1 4 Haziran S A Y I : 2 5
Bülten 21-25. Sayılar İndeksi
Tıbbi
sertifikasyon
687
ABD
askeri
pilotlarında
440
ABD
Deniz
K.
pilotlarında
448
Happy-‐hour
tipi
kişilik
440
Alkollü
haberler
474,524,526,678
BÜLTEN
21-‐25
İNDEKSİ
Pilotlara
alkol
testi
527,615,657
THY'de
yolculara
kısıtlama
529
Alkollü
THY
pilotu
683
Alerjik
astım
Tıbbi
sertifikasyon
635
Türk
havacılığında
609
Alkol
kullanımı
Kadın
futbolcularla
benzerlikler
610
Bayan
pilotlara
güvensizlik
630
Sağlık
sorunları
492
Pilotlarda
inkapasitasyon
559,572
THY
pilotunun
epilepsi
nöbeti
572
Gnato-‐postural
tedavisi
440
Durumsal
Farkındalık
654
Kardiovasküler
sistem
502
Dalan
memeli
hayvanlar
505
Derinlik
sarhoşluğu
505
Sualtında
duyular
508
Araknoid
Kist
Bayan
pilotlar
502
Dalışta
kardiovasküler
işlevler
506
Memeli
hayvanlarda
524
Dekompresyon
Hastalığı
Bayan
uçuş
ekipleri
645
Bayılma
İdari
sorunlar
Diş
hastalıkları
CRM
Dalgıçlık
Dekompresyon
DHMİ
Hekimleri
Dirty
Dozen
İnsan
faktörü
kara
listesi
551
Divert
olayları
Hasta
yolcular
yüzünden
Durumsal
Farkındalık
Situational
Awareness
548
CRM
ve
Dur.
Farkındalık
654
Epilepsi
Pilotaj
muayenelerinde
495
Etik
Havacılık
reklamlarında
476,629
F-‐35
Uçağı
(Lightning
II)
Joint
Strike
Fighter
616
F-‐22
Uçağı
Raptor
616
Filmler
Dive
Bomber
481
The
Big
Blue
505
Dirty
Dozen
554
696
2 0 1 4 Haziran S A Y I : 2 5
Flight
586
Gravity
638
Whiskey
Romeo
Zulu
688
FMF
Hastalığı
Uçuşa
uygunluk
596
G
kuvvetleri
Pilotların
istifa
nedeni
imiş!!!
681
Göktürk-‐2
uydusu
Yörüngeye
yerleşme
hikayesi
438
Görme
Problemleri
Retinitis
pigmentosa
452
Glokom
490
Kırma
kusurları/operasyonlar
584
Astronotlarda
599
Gösteri
uçuşu
kazaları
Olaylar
468,671,673
Gremlinler
Bir
düzine
risk
unsuru
555
Gürültü
Anksiyete
nedeni
440
Frankfurtta
525
İstanbul'da
(Mutlu
Tönbekici)
668
Seks
hayatını
etkiliyor
525
Kalp
krizini
tetikliyor
İşitme
kaybına
Magnezyum
537,629
Sessiz
Terminal
uygulaması
537
Hava
Ambulanslar
Yolcu
uçağı
hasta
bölmesi
681
Kurslar,
Toplantılar
443
Gece
uçuşu
Sağlık
Bakanının
makam
aracı
473,536
Ambulans
uçak
kazası
522,
680
Hava
Akrobasisi
En
yaşlı
akrobat
Svetlana
Kapanina
680
672
Hava
Gösterileri
Side
Airshow
577
582
Hava
Polisleri
SHGM
projesi
576
Hava
Trafik
Kontrolörleri
Ergonomi-‐Sağlık
Paneli
Uyuyan
kontrolörler
Havacılık
Tıbbı
Derneği
7.
Olağan
Genel
Kurulu
526
Alkol
Talimatına
öneri
Faaliyetler
526
Havayoluyla
Hasta
Taşınması
Hasta
bebeklerin
taşınması
577
Pediatrik
hasta
nakli
534
Helikopter
sağlık
sorunları
Boyun
ağrısı
590
Hemofili
Pilotta
tıbbi
sertifikasyon
644
Hiperbarik
Oksijen
Eskişehir'deki
çember
661
Hiperbarik
Oksijen
Tedavisi
664
537
Hipobarik
Çember
eğitimi
Obezite
ve
etkili
bilinç
zamanı
606
515
Hipoksi
10.000
feet'te
545
İlaçlar
Pilotlarda
antikoagulan
ilaç
601
441
488
697